Martial World - Bölüm 450: Antik Dizi Açılıyor

---

 

Bölüm 450: Antik Dizi Açılıyor

Editör: Kinyas

 

Savaş Zamanı İttifağı Komutanı Lu Hou bu adamın gözetiminden sorumlu Xiantian dövüş sanatçısıydı. Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin çok sayıda dövüş sanatçısının geldiğini görünce kaşlarını çattı.

 

“Güney Denizi Şeytan Bölgesi delirmiş mi?”

 

Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin dövüş sanatçıları, Savaş Zamanı İttifağı'nın dövüş sanatçılarını güç bakımından bastırıyordu. Örneğin, Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin Büyük Üçlü'sünü Savaş Zamanı İttifağı'ndan birinin karşılaması imkansızdı. Ama Savaş Zamanı İttifağı'nın savunma üzerine kurulu büyük bir savunma dizisi vardı. Bu büyük dizi aktive edilirse, Güney Denizi Şeytan Bölgesi dövüş sanatçıları defansif bir duruma sürüklenirdi. Savaş Zamanı İttifağı merkezine kendi isteğiyle saldırırlarsa, büyük bir bedel ödeyeceklerdi.

 

Ve kazansalar bile şehrin kontrolünün alınmasının hiçbir etkisi olmayacaktı. Bu anlamsızdı.

 

“Mm? Bu....” Lu Hou'nun nevri döndü. Uzak bir kampta, solgun orta yaşlı adamla birikte kırmızı kıyafetli sıska adamı görebiliyordu. Bu ikisi Kan Kemiği ve Engerek'ti.

 

Ve bu ikisinin önünde yeşim oyması kadar solgun ve narin görünen kırmızı saçlı bir adam vardı. Kan Kemiği ve Engerek, kızıl saçlı gence büyük saygı duyuyorlardı. Kırmızı saçlı gencin en yüksek statülü kişi olduğu açıktı.

 

Kırmızı saçlı gencin yetişimi Aşırı Xiantian Âlemi'ydi ve 20 ila 30 yaşlarında görünüyordu. Uzun siyah bir kıyafet giyiyordu, sol göğsüne Dev Şeytan totemi işlenmişti.

 

Lu Huo bu totemi gördüğü anda nefes nefese kaldı. Dev Şeytan totemi, Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin sembolüydü. Bu, kırmızı saçlı adamın muhtemelen Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nden bir dahi olduğu anlamına geliyordu!

 

Aşırı Xiantian dövüş sanatçısı bile ayrılmıştı. Luo Huo da Aşırı Xiantian Âlemi dövüş sanatçısıydı ama neredeyse 200 yaşına gelmişti. Aslında o en basit ve en zayıf Aşırı Xiantian dövüş sanatçısıydı, hayatı boyunca Dönen Çekirdek Âlemi'ne geçme ümidi yoktu.

 

Kan Kemiği, Engerek ve Kâbus ise daha yüksek seviyeliydi. Onlar güçlü Aşırı Xiantian ustalar olarak adlandırılabilirlerdi, ayrıca bir gün Dönen Çekirdek Âlemi'ne geçme umutları vardı. Bu aynı zamanda onların Güney Şafak Adası'nda ünlü olmalarının da nedeniydi.

 

Ve daha da önemlisi kırmızı saçlı genç tarikat dahisiydi. Büyük bir tarikatta bile onun gibi yetenek azdı.

 

Onlar genellike 30 yaş civarında Aşırı Xiantian Âlemi'ne ulaşacaklardı. Buna ek olarak birçok gizli kartı ve nadir hazinesi de olurdu. Onların gerçek savaş güçleri Lu Huo ile karşılaştırılamazdı; Aşırı Xiantian Âlemi'nin zirvesinde kabul edilebilirlerdi. Bir kaza olmazsa Dönen Çekirdek Âlemi'ne gireceklerdi hatta Geç veya Orta Dönen Çekirdek Âlemi'ne bile ulaşabilirlerdi!

 

 

Kırmızı saçlı gencin Aşırı Xiantian Âlemi'nin zirvelerinde olduğu açıktı.

 

Bu güç seviyesine sahip birisiyle Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin saldırıya geçmesine şaşmamak gerekiyordu.

 

Bu tahminden sonra Lu Huo tüm düşmanı gözleriyle süpürdü. Aslında Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin dövüş sanatçıları arasında çok sayıda doğrudan soya sahip kişinin olduğunu fark etti.

 

Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin pek çok direkt soyu olmadığı bilinirdi; sadece birkaç on bin tane vardı. Güney Denizi'nin tamamını kapsayan bir savaşta bu kadar öğrenci yoktu. Direkt soya sahip çoğu öğrenci, deneyim kazanması için Güney Denizi Şeytan Bölgesi'ne gönderilmişti. Böyle bir istilayı başlatabilecek çok az şey vardı; bu yem olma işini bırakmak demekti.

 

“Neler oluyor? Güney Denizi Şeytan Bölgesi, neden küçük Güney Şafak Adası savaş alanını bu kadar önemsiyor?”

 

Lu Huo durduğu anda karşısında bir ses iletim tılsımı yandı. Bu mesajı duyduğunda önce sevindi ama mutluluğu endişeye dönüşmeye başladı.

 

Mutlu olduğu şey, İlahi Anka Kuşu Adası'nın Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin saldırısına karşı çok sayıda direkt soya sahip öğrenci göndereceğiydi. Ancak endişelendiği şey, Güney Şafak Adası'nın savaş alanının çok uzakta olmasıydı. İlahi Anka Kuşu Adası öğrencileri tüm hızlarıyla koşsa bile bir saat sürecekti. Sadece Tanrı, Savaş Zamanı İttifağı'nın bu bir saat içinde ne yaşayacağını bilebilirdi.

 

Bu süre içerisinde gökten dökülen güzel bir ışık yağmuru geldi. Koruyucu dizinin dev ışık perdesi şiddetli şekilde titremeye başladı ve hızla parçalanmanın eşiğine geldi.

 

“Şeytani Ateş Mancınığı!”

 

Luo Huo sersemledi. Güney Denizi Şeytan Bölgesi kuvvetlerinin 50 ile 60 feetlik siyah mancınıkları olduğunu gördü.

 

Bu tür mancınık, Şeytani Ateş Mancılığı ismini almıştı. Metali kıran çelik ve hatta biraz değerli Mor Kuyruklu Yıldız metali ile birlikte dövülmüştü. Şeytani Ateş Mancınığı'nın bedeli ölçülemezdi ve her bir fırlatmanın bedeli yüzlerce orta aşama gerçek öz taşıydı. Böyle bir silahın Güney Şafak Adası'nda kullanılması çok aşırıydı.

 

Kırmızı saçlı genç savaş alanına yağan ışık yağmurunu görünce dudakları gülümsemeyle kıvrıldı. Bu saldırının tek bir amacı olabildiğince insan öldürmekti.

 

Bununla birlikte bu dövüş sanatçılarının hepsine küçümseyici şekilde bakıyordu. Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin onu buraya göndermesinin nedeni, Şeytani Ateş Mancınığı'nın kontrolü ve düşman kuvvetlerinin koruyucu dizi oluşumunu kırmaktı.

 

Kırmızı saçlı genç, Savaş Zamanı İttifağı askerlerinin dizi altında kargaşa içinde olduğunu görünce alaycı şekilde güldü. Ellerini salladı ve bir tane daha fırlatıldı!

 

Parlak şeytani bir ateş topu hiçliği deldi ve büyük savunma dizisine çarparken tiz bir ses çıkardı.

 

Bang!

Yüksek bir patlama sesiyle dizi oluşumu anında çöktü ve büyük ışık yağmuru parçalandı.

 

Lu Huo'nun ifadesi soldu! Diğer Savaş Zamanı İttifağı dövüş sanatçıları da bunu görünce korkuyla sarsıldı.

 

Büyük koruyucu dizi oluşumu kırılmıştı!

 

“Öldürün onları, kimseyi canlı bırakmayın!” Kırmızı saçlı genç ifadesizce emrini verdi.

 

Şeytan Bölgesi dövüş sanatçıları çılgınca saldırmaya başladı!

 

Muhteşem dövüş yetenekleri gökyüzünü kapladı; Savaş Zamanı İttifağı üssü çeşitli yeteneklerle bombalanıyordu.

 

Savaş Zamanı İttifağı dövüş sanatçılarının vücutlarını korumak için gerçek özleri vardı. Güçlü olanlar güvendeydi ama zayıfların korumaları anında kırıldı ve yem gibi anında öldüler!

 

“Öldürün!”

 

“Öldürün!”

 

“Öldürün!”

 

Savaşın ön cephesinde Şeytan Bölgesi dövüş sanatçıları, Savaş Zamanı İttifağı'nın çaresiz yakın menzilli dövüş sanatçılarına saldırıyordu. Cepheye gelenlerin neredeyse hepsi Xiantian Âlemi'ydi, en zayıfları Zirve Houtian Âlemi'ydi.

 

Güney Denizi Şeytan Bölgesi direkt soydan gelen öğrencilerin desteğine sahipti, yani hazırlıklı gelmişlerdi. Öte yandan çoğu Savaş Zamanı İttifağı askerleri çevrelerden gelen karışık bir gruptu. Bu savaşın başından itibaren direnmek çok zordu!

 

Taze kan aktı, havayı defalarca sefil çığlıklar kapladı!

 

Özellikle Güney Denizi Şeytan Bölgesi'nin Büyük Üçlüsü keskin bıçaklar gibi Savaş Zamanı İttifağı'nın üssüne atıldı! Xiantian Âlemi'nin altındaki her dövüş sanatçısı anında öldü, Erken Xiantain Âlemi dövüş sanatçıları bile onların rakibi değildi!

 

Savaş Zamanı İttifağı askerleri, Güney Şafak Adası'na hazine toplamak için gelmişti, ölümden korkmamalarını beklemek imkansızdı. Bu nedenle insanların büyük bir kısmı bu sahneden korktu ve geri kaçmaya başladı!

 

Ancak bu savaşın kaosunda kaçmaya çalışmak zordu. Kaçarken Şeytan Bölgesi askerlerinin mızraklarıyla delinen birçok asker vardı.

 

Lu Huo bunu görürken sakin gibiydi ama sırtından soğuk terler damlıyordu. Bu durumda sakinliğini kaybetmemesi gerektiğinin farkındaydı ama durumu değiştirmek için ne yapabileceğini bilmiyordu.

 

“Çöp yığını!” Kırmızı saçlı genç yüksekten küçümseyici şekilde baktı ve Savaş Zamanı İttifağı'nın dövüş sanatçılarına güldü. “Bu çöp çetesiyle ilgilenmek için beni gönderdiler. Bu çok üzücü!”

 

...

 

Savaş alanının on mil ötesinde Lin Ming kargısını tutmuştu ve hızla ormanın içinden ilerliyordu. Böyle büyük ölçekli bir savaşı değiştirme yeteneği de yoktu, bu kadar cesur davranmaya cesareti de.

 

Geç Aşama Houtian Âlemi gencin, Âşırı Xiantian ustanın savaş gücünü aşması tek kelimeyle inanılmazdı. Tüm Güney Ufku Bölgesi'nde bu güce sahip tek kişi Lin Ming idi. Şu anda gücünü açığa çıkarırsa buradakilerin yarısı onun kim olduğunu öğrenecekti.

 

Bir Dönen Çekirdek elderinin buraya gelmesi çok kolay olurdu. Görünüş değiştirme tekniği fark edildikten sonra tehlikeye girecekti.

 

Sonucu değiştirme yeteneğine sahip olmadığı için Lin Ming Ateş Baltası Mangası'nı bulmaya ve onlara yardım etmeye karar verdi. Bu onların iyiliklerine karşılık olduğu söylenebilirdi.

 

...

 

“Haha! Bu muhteşem! Bu savaş geç bile kaldı. Güney Denizi Şeytan Bölgesi elderlerinin ne düşündüğünü bilmiyorum!” Savaş alanının ön cephesinde, beyaz saçları beline kadar gelen bir adam etrafındaki herkesi katlediyordu. Yakışıklı ve narin görünüme sahipti, biraz da kadınsı görünüyordu. Bu adam, Şeytan Bölgesi Büyük Üçlü'sünden Kâbus'tu.

 

“Kan Şeytanı burada ortaya çıkmaya cesaret ederse, onu yok edeceğim. Nasıl bir güce sahip olduğunu görmek istiyorum!” Kan Kemiği, Kâbus'un yakınındaydı.

 

“Humph, kendini göstermeyen bir adama bakmaya gerek yok. Kimin daha fazla öldürebileceğine dair bahse girmeye ne dersin? Kaybedersen Şeytan Kantaşı'nı bana vereceksin. Buna ne dersin?” Kâbus kışkırtıcı şekilde gülümsedi. Konuştuğu anda bir Savaş Zamanı İttifağı askerine ruh saldırısı başlattı ve ruhsal denizini yok etti.

 

“Haha, Şeytan Kantaşı'mı seviyorsun demek. Güzel! Ben de Ruh Güçlendirme Tekniği'ni alırım o zaman. Hadi yapalım!”

 

Kan Kemiği güldü ve Savaş Zamanı İttifağı'nın üssüne daldı. 10 feetlik uzun kargısını kavradı ve herkesi geçerek katliam yapmaya başladı. Ama o anda Güney Şafak Adası şiddetli şekilde sallanmaya başladı!

 

“Mm?” Kan Kemiği'nin ifadesi değişti. “Deprem mi oluyor?

 

Ka ka ka!

Toprak giderek daha şiddetli sallanmaya başladı. Kayalar kırıldı, dağlar titredi ve toprakta düzinelerce feet genişlikte çatlaklar oluşmaya başladı. Savaşan iki taraf da bu olayın üzerine durdu.

 

Neler oluyordu?

 

Topraktaki çatlaklar giderek artmaya başladı. Uzak bir dağ zirvesi büyük bir çığ ile çöktü. Bu sıradan bir depremin neden olacağı bir şey değildi.

 

Bang!

Sağır edici bir patlama ile uzak denizlerde gökyüzünü kara bulutlar kapladı ve devasa altı kan sütunu, İlkel Kaos Seması'nı deldi!

 

Uzaktan bakıldığında bu altı kan sütunu, semayı destekleyen kızıl sütunlar gibiydi; sanki gökyüzünü tutuyorlar gibiydi!

 

”Bu da ne!?”

 

“Kara Ay Adası ve Kan Şeytanı Adası'nın yönünden geliyor!”

 

İki tarafta ne olduğunu bilmiyordu. Şu anda tüm Güney Şafak Adası çökmeye başladı!

 

Onlarca feet genişliğindeki çatlaklar, aniden yüzlerce feet genişliğe yükseldi. Savaş Zamanı İttifağı merkezi kumdan kale gibiydi; anında dağılarak yok oldu!

 

“Çabuk olun, uçun!”

 

Tüm Xiantian Âlemi dövüş sanatçıları havaya yükseldi. Ancak Houtian Âlemi dövüş sanatçıları acınacak haldeydi; onlar uçamazdı!

 

Gökyüzüne doğru arkadaşlarına koştular. Bir ruh teknesi alabilenler ve zenginler hemen ruh teknelerine bindi. Ama çok sayıda Houtian Âlemi dövüş sanatçısı dipsiz uçuruma düşen kağıt parçaları gibiydi. Çığlıkları parçalanan toprağın patlamaları arasında kayboldu; kimse onların son çığlıklarını dinlemedi.

 

Denize atılan kum taneleri gibiydiler; yapabilecekleri hiçbir şey yoktu.

 

Gümbürtü sesleri!

 

Güney Şafak Adası çökmeye başladıktan sonra arazinin altında dev bir siyah girdap belirdi. Bir canavar ağzı gibiydi, her şeyi yok ediyordu...