Martial World - Bölüm 401: Yedi Gün

---

 

Bölüm 401: Yedi Gün

Editör: Kinyas

 

“Neden bu kadar ısrarcısın?” Saray Ruhu, Lin Ming'e kayıtsızca bakarken söyledi.

 

“Her şey azime bağlıdır!”

 

“İzabe denemesini tamamlamaktaki bu ısrarın denemenin ortasında ölmene yol açacak! Ancak bu kadar ısrar ediyorsan seni durdurmayacağım.” Saray Ruhu soğukça söyledi. Ruh ırkından bir varlık olarak duygulardan yoksundu. “Şimdi uyumaya gideceğim. Hayatta kalabilir ve beşinci izabe denemesini tamamlarsan, yarı yolda bir ödül kazanacaksın. O zaman uyanacağım.”

 

Saray Ruhu bu sözleri söyledikten sonra ortadan kayboldu.

 

“Beşinci izabe denemesi mi?” Lin Ming'in kafası karıştı. Görünüşe göre general seviyesi izabe denemesi farklı seviyelere bölünmüştü. Lin Ming'in şu anki gücüyle nereye kadar ulaşabilirdi?

 

Lin Ming bunu düşünürken altındaki toprak titremeye başladı. Kayalar tepelerden aşağı yuvarlandı ve hemen sonra, uzak mesafede kırmızı semboller belirmeye başladı. Bu kırmızı semboller düzinelerce feet yüksekliğindeydi ve kalabalıklardı, uzun bir ışık oluşturmuşlardı. Ufkun sonuna kadar yüzler, hatta binlercesi vardı!

 

“Bu... bir dizi oluşumu mu?” Lin Ming şok oldu, bu gerçekten korkutucu bir dizi oluşumuydu. Kapladığı alan en az yüz mildi; bu çok büyük bir güç gösterisiydi!

 

Dizi oluşumu ortaya çıktığında, dünyanın köken enerjisi şiddetle sallanmaya başladı. Zemin giderek titremeye başladı, kayalar ikiye bölündü, toprak çatladı ve dev çatlaklar oluşmaya başladı. Sanki dünya kabarcıklar şeklinde dev kaya höyükleri oluşturuyor gibiydi.

 

Lin Ming mızrağını kavradı; dizi oluşumundan gelen öldürme arzusunu hissedebiliyordu.

 

Bu gerçek bir öldürme dizilimiydi. Burada ölebilirdi!

 

Peng! Peng! Peng!

Kaya höyükleri patladı ve içinden siyah kayadan yapılmış kuklalar çıktı. Birkaç yüz tane çıkmıştı ve kaya kuklalarının çoğu ateşle yanıyordu. Hiç şüphesiz, bu alevli kaya kuklalarının direnci çok daha güçlüydü.

 

“Bunlar izabe denemesinin düşmanları mı? İlk denemenin düşmanları her zaman zayıf olmalı. Diğerleri daha güçlü olacak olmalı!” Lin Ming gerçek özünü döndürdü, kalbi savaş ruhuyla doldu. Bu kuklaların hiçbiri bir Houtian Âlemi dövüş sanatçısından zayıf değildi ve bir anda birkaç yüz tanesi gelmişti!

 

Bu zor olmasına rağmen, Lin Ming'i bir yıldan fazla tutmaya yeterli değildi. Bu sadece gelecek diğer düşmanların daha güçlü olacağı anlamına geliyordu.

 

Lin Ming dinlenme mağarasından çıktı ve dev dizi oluşumuna girerek ovalara adım attı.

 

Kükreme!

 

Kükreme!

Kaya kuklaları dünyayı sallayan kükremeler çıkarttı ve birkaç yüz kaya kuklası Lin Ming'e hücum etti. Bu kaya kuklaları, on feetten uzun ve birkaç bin jinden ağırdı! Birlikte koşmaya başladıkları anda yer sallandı ve yüksek sesli kükremeleri gökyüzüne yankılandı!

 

 

Lin Ming mızrağını kavradı. Böyle kudretli bir güce karşı tek kişiydi. Böyle bir sahne kalbindeki kanı alevlendirdi ve ruhunun heyecan içerisinde olmasına neden oldu!

 

“Bu kadar çok Houtian Âlemi düşmanla karşılaşacağımı düşünmemiştim. Yeşil Dut Şehri'ndeki canavar baskınıyla savaştığımda, öldürdüğüm vahşi canavarlar çok zayıftı! Bu aynı zamanda general seviyesi izabe denemesinin ilk adımı. Bunun üstünde bir de kral seviyesi izabe denemesi var. Ne olursa olsun burada ölemem!”

 

Lin Ming dişlerini sıktı, gözleri soğuk ve acımasız öldürme arzusuyla doldu! Kaya kuklalarının gözlerinin kana susamış şekilde kırmızı olduğunu ve vücutlarının sivri uçları olduğunu görebiliyordu.

 

“Öl!”

 

Lin Ming ilk kaya kuklasına atıldı. Yüksek sesli kükremeyle azur gerçek öz patladı. Figürü havada leopar gibiydi ve Mor Kuyruklu Yıldız Mızrağı bir kırbaç kadar çevikti. Doğrudan kaya kuklasının alnına vurdu.

 

Kacha!

Kaya patladı ve ateş köken enerjiden oluşan gözleri dışarı çıktı.

 

“Bu bir!”

 

Lin Ming kaya kuklasının kafasına vurduğu anda esnedi ve geriye doğru uçtu. Elindeki Mor Kuyruklu Yıldız Mızrağı bir yılan gibi doğrudan ikinci kaya kuklasının gözlerine saplandı!

 

Bang!

Gözleri patladığı anda Lin Ming bu etkiyle geriye doğru uçtu. Mor Kuyruklu Yıldız Mızrağı darbeyle hilal gibi büküldü. Aksi takdirde Lin Ming'in eti ve kanı, bileğiyle birlikte uyuşacaktı.

 

İki kaya kuklasını öldürdükten sonra Lin Ming bir kaya kuklası grubunun içine düştü. Şu anda Lin Ming her bir kaya kuklasının hareketini sezmek için algısını yaydı ve son derece sakin kaldı. Kaya kuklalarının arasındaki açıklıklardan geçerken rüzgâr gibiydi.

 

Lin Ming mızrağını her itişiyle, saldırdığı kaya kuklası ölüyordu!

 

Kaya kuklalarının zayıflığı gözleriydi. Lin Ming'in her mızrak saplaması titreşimli gerçek öz içeriyordu. Saldırısı, gözlerindeki ateş köken enerjiyi parçalıyordu!

 

“Mm? Bu iyi değil!”

 

Lin Ming zıpladığı anda kukla grubundan onu geçen ve doğrudan gökyüzüne yükselen iki ateş sütununun fırlatıldığını gördü. Lin Ming bu sinsi saldırıdan kaçmasına rağmen, içine kaçtığı alan bir ateş sütunu tarafından kilitlenmişti.

 

Kükreme! Kükreme!

Üç başlı bir kaya kuklası aniden Lin Ming'i kıskaca aldı. Büyük bir yumruk geldi ve hiçbir şekilde engellenemez gibiydi!

 

Bu kritin anda Lin Ming'in göz bebekleri daraldı. Kutsal Şeytan Yıldırım Ruhu kükredi.

 

Puff! Puff! Puff!

Bir dizi ışık sesiyle, üç kafadaki bütün gözler patladı. Lin Ming bu fırsatı kullanarak kaya kuklasının göğsüne ağır bir yumruk attı. Titreşim gücü patladı ve doğrudan vücudunu parçaladı.

 

Kaya kuklası düşerken Lin Ming çemberin dışına fırladı. Ayakları, Hiçlik Ezici Altın Kuş ile hızlandı ve gökyüzüne doğru uçtu!

 

“Çok yakındı!”

 

Lin Ming'in vücudundaki kan döndü. Eğer bu birkaç yumruk tarafından vurulsaydı, ciddi şekilde yaralanırdı. Bu çok tehlikeli olurdu.

 

Ama Lin Ming'in rahatlayacak zamanı yoktu. Birkaç shoo sesiyle birlikte, kaya kuklası grubundan düzinelerce alev sütunu fırlatıldı ve Lin Ming'e doğru geliyorlardı.

 

“Bu kötü! Uçarsam hedef olurum!”

 

Lin Ming ona gelen alev sütunlarından aşağı doğru süzülerek kaçındı. Bir kere daha acımasız yakın dövüşe zorlandı.

 

Birkaç yüz Houtian Âlemi kaya kuklası ona doğru atladığı anda dikkatli olmazsa sonsuz kuşatma altına girecekti! Lin Ming, bu gücüyle bile bir kaza olursa ciddi şekilde yaralanacaktı. Ayrıca böyle bir yara alması, bu kaya kuklası grubunun içinde ölüme sebep olurdu!

 

Bu general seviyesi izabe denemesinde ölme olasılığı, kesinlikle çavuş seviyesinden yüksekti! Bir general olmak için birkaç ölüm kalım durumundan kurtulmak gerekiyordu! Bu da son çareydi. Orduda gerçek liderler bulmak zordu. General pozisyonu, bir askerden çok daha önemliydi!

 

...

 

Yedi gün hızla geçti.

 

Antik Anka Kuşu Ana Salonu'nun karanlık odasında bir ışık parladı ve kanlar içinde bir genç belirerek yere yığıldı.

 

“Bu çok yakındı!” Genç çok uzun bir nefes verdi. Bu genç Mu Dingshan'dı.

 

Uzaysal yüzüğünden bir hap çıkardı ve yuttu. Mu Dingshan gücünün sınırıyla izabe denemesine karşı direnmeyi zor buldu. Tamamlanması kıyaslanmayacak derecede zor olmuştu ve birçok tehlikeli durumun içinde bulunmuştu. Sonunda, potansiyeli patlamış ve izabe denemesinin tehlikelerinden böyle kurtulabilmişti. Üstelik, yetişimi Orta Houtian Âlemi'ne geçmişti!

 

“Sonunda kırdım.”

 

Mu Dingshan iç çekti. Sadece bununla bile, bu yaptıklarına değmişti.

 

“Umarım Küçük Acemi Kız Kardeş ve Küçük Acemi Kardeş'lerimiz benim kadar kötü durumda değildir. Ama karşılarına çıkan bu fırsatla... çok az kişi bu arzusunu bastırabilir. Sürekli güvenlik çemberinde kalır ve tehlikelerden kaçınırlarsa da, hayatları boyunca hiçbir şey elde edemezler. Umarım hepsi güvenli şekilde geri dönebilir.”

 

Mu Dingshan bunu düşündüğü anda mavi bir ışık parladı ve Mu Xiaoqing belirdi. O da kanla kaplıydı ama görünüşü Mu Dingshan'dan daha iyiydi.

 

Mu Dingshan omuzlarındaki yükün biraz daha hafiflediğini hissetti. Bu izabe denemesinde, önemi sadece Lin Ming'den daha düşüktü. Güvenle geri dönmesi harika bir şeydi.

 

Daha sonra ışıklar parlamaya devam etti ve öğrenciler birbiri ardına geldi. Bazıları iyiydi, bazıları ise yaralıydı. Ciddi şekilde yaralanan biri de vardı ve tüm vücudu kanla kaplıydı.

 

Mu Dingshan koştu ve ona birkaç hap yutmasında yardım etti.

 

“Küçük Acemi Kardeş Song, Houtian Âlemi'ne mi geçtin?” Mu Dingshan şaşkınlıkla söyledi. Küçük Acemi Kardeş Song sadece 18 yaşındaydı ve gücü direkt öğrencilerin sonlarındaydı. Antik Anka Kuşu Ana Salonu'na girmeden önce, Yarım Adım Houtian Âlemi'ndeydi. Ama şimdi Houtian Âlemi'ne geçmeyi başarmıştı. 18 yaşında Houtian Âlemi yetişimi, gerçekten çok iyi bir sonuçtu.

 

“Şanslı bir atılım.” Song isimli genç kanla kaplı olmasına rağmen mutlu şekilde gülümsüyordu. Tüm bu yaptıklarının karşılığını almıştı. 18 yaşında Houtian Âlemi'ne girdiğine göre, gelecekte Dönen Çekirdek Âlemi'ne girmesi neredeyse garantilenmişti.

 

Diğer öğrenciler de birçok avantaj elde etmişti. Bazıları bir sonraki seviyeye geçmiş ve çoğu atılım gerçekleştirememesine rağmen gücünü büyük oranda arttırmıştı.

 

Öğrenciler heyecanlı bir şekilde sevindi. “Kıdemli Acemi Kardeş Mu aramızdaki en iyisi sensin. Şimdi Orta Houtian Âlemi'ne geçtin ve Beş Element Bölgesi'nden hiçbir öğrenci seninle karşılaşamaz!”

 

Birkaç öğrenci Mu Dingshan'ı tebrik ederken, bazıları da kalbinde huzursuz hissediyordu.

 

Lin Ming neden gelmemişti?

 

Geçmiş deneyimlere göre çeyrek saat içinde herkes dışarı çıkmalıydı. Peki Lin Ming neredeydi?

 

“Mm? Küçük Acemi Kardeş Lin? Küçük Acemi Kardeş Lin neden daha gelmedi?” Song isimli genç, aniden bunu fark ettiğinde şaşkın şekilde sordu.

 

Şu anda bütün öğrenciler 15 kişinin çıktığını ve Lin Ming'in olmadığını fark etmişti.

 

Odadaki öğrenciler şaşkınlıkla birbirlerine baktılar.

 

“Hâlâ zaman var.” Mu Dingshan kaşlarını çattı. Lin Ming'in izabe denemesini geçemeyeceğini düşünmüyordu.

 

...

 

O anda İlahi Anka Kuşu Adası'nın arka dağlarında Aziz Sarayı'nda.

 

Mu Qianyu antik bir kitap tutuyordu. Okumaya devam ederken, düşüncelerini bir yeşim kayışa kaydediyordu.

 

“Yu'er, hesaplarıma göre İlahi Anka Kuşu Mistik Âlemi'ne giren öğrenciler bugün veya yarın çıkmış olacak.”

 

Mu Qianyu baktı. Konuşan kişi ustasu Mu Yuhuang idi.

 

“İlahi Anka Kuşu Mistik Âlemi'ne giren öğrencilerden bir tanesini kaybettik. Umarım Antik Anka Kuşu Ana Salonu'na giren öğrencilerden kayıbımız olmaz.” Mu Yuhuang kafasını salladı ve sesi sızıyla doluydu.

 

“Mm...” Mu Qianyu yeşim kayışı bıraktı ve düşüncelerinde kayboldu...

 

“Yu'er, Lin Ming hakkında mı endişeleniyorsun?” Mu Yuhuang gülümseyerek sordu.

 

“Biraz...” Mu Qianyu başını salladı. Lin Ming çok maceraperestti ve çok fazla risk alıyordu. Endişelendiği asıl konu buydu.

 

Mu Yuhuang güldü. “Rahat ol. Lin Ming'in yeteneği göklere meydan okuyor. Ayrıca Yüce Ata Lin Ming'in çok büyük bir kaderle karşılacağını söyledi. Antik Anka Kuşu Ana Salonu'ndan dönecektir.”