Bölüm 251: Kazanmaya ve Acıya Dayanmaya İstekli Olan İki Kişi

Sonsuz illüzyon hayal dünyasında Samsara Savaş Niyeti bir gelgit gibi çılgın bir şekilde Bi Tinghua'nın üstüne aktı. Korkulu tereddüt nedeniyle ikiye bölündüğü için, bir kusur parıltısı Bi Tinghua'nın zihninde oluştu. Lin Ming bu fırsatı eline geçirdi ve vurdu.

Bang!

Sayısız hayalet ve görüntü, Bi Tinghua'nun zihnine aktı, 100 Samsara'nın sonsuz hayatı, kaotik bir girdap gibi ona aktı.

Ruh güçleri arasındaki hesaplaşma giderek evrimleşiyordu. Tehlikeli veya yanlış bir hareket kaybetmeye neden olabilirdi. Neyse ki Bi Tinghua, ruh gücünü kullanma konusunda Lin Ming'den daha yetenekliydi. Zihnindeki bu kusur, savunmak için pasif bir duruma sokmasına rağmen onun ruh gücü savunma yetenekleri, onun ruhsal denizinin saldırılarını zar zor durdurabiliyordu.

İkisi arasındaki savaş giderek acımasız ve zalim bir hale geldi. Lin Ming ruhsal denizindeki Mor Sel Ejderhası'nın İlahi Yıldırımı'na güvenerek bir tam güç ofansif saldırı başlattı. Ruhsal denizinin yıldırım gücü korumasıyla birlikte, neredeyse zaptedilemez bir durumdaydı.

Bi Tinghua'nın ise her tarafı tehlikeler ile çevriliydi. Bi Tinghua Serap Bölümü'nün yetişim yöntemlerine sahip olsa da, Lin Ming'in Sihirbaz Kutsal Toprakları'nda 100 Samsara hayatından kavradığı Samsara Savaş Niyeti'ne karşı tamamen farklı bir seviyedeydiler.

Bi Tinghua'nun Serap Bölümü'nde yetişim yapması ve gelişmesiyle birlikte, bu saldırıyı zar zor durdurabilmeyi başarabildi.

Ruh gücünün dramatik ve büyük bir tüketimiyle, Bi Tinghua'nun gerçek vücudu sahnenin üzerinde tek bir küstahlık belirtisi gösteremeden dururken aniden soldu.

“Bu lanet çocuk, ruh gücü gerçekten çok güçlü!”

Bi Tinghua Serap Bölümü öğrencisiydi. Bu yüzden ruh gücünün son derece hassas kullanımı üzerinde uzmanlaşmıştı. Ama Lin Ming'e kıyasla hâlâ onun gerisindeydi. Bi Tinghua'nın yetişiminin de Lin Ming'in neredeyse tam bir âlem üstünde olduğu biliniyordu.

“Şanslı bir yanım var. Bu çocuk tek bir saldırı yolu var ve ruh gücü yetenekleri tamamen yetersiz. Her saldırdığında gücünü boşa harcıyor!” Bi Tinghua'nın düşünceleri hızla aktı. Lin Ming'in saldırılarına direnirken ayrıca kazanma ihtimalini de düşünüyordu.

“Sadece savunma yapabilirim, saldıramam. Lin Ming son derece muhteşem bir ruh gücüne sahip olsa da, onunla birlikte hangi tekniği kullanması gerektiğini bilmiyor. Bana her saldırdığında büyük miktarda ruh gücü harcıyor. Buna ek olarak savunan kişi ben olduğum için daha az çaba harcıyorum. Onun ruh gücü tüketimi benden üç kat daha fazla olmalı! Eğer böyle devam ederse, kesinlikle kaybedecek! Bu saldırı turuna sürekli olarak direnebilirsem, o ruhsal denizini koruyan mor yıldırımı koruyamadığı ve ruh gücünün tükendiği anda, zafer benim olacak.”

Bunu düşünen Bi Tinghua'nın dudakları, şeytani bir sırıtma ile kavislendi. Sonunda, bu ülkelerden birinin köylü kasabasından gelen ahmak dövüş sanatçısı sadece kaba kuvvete dayanıyordu ve hiçbir yetenek bilmiyordu. Kendi elleriyle kaybetmeye mahkumdu!

Bi Tinghua'nın şu anki durumunun Lin Ming'in umduğu şey olduğunu bilmesinin yolu yoktu. Lin Ming Samsara Savaş Niyeti'ni kullanmaya başladığından beri, Samsara Savaş Niyeti üzerindeki kavrayışını ilerletmeye çalışıyordu. Onun ve Bi Tinghua'nın ruh güçleri karşılaştırılabiliyor gibi görünüyordu ve buna ek olarak Bi Tinghua, ruh gücü teknikleri konusunda oldukça yetenekliydi. Böyle bir iyi rakiple karşılaşmak ve üstelik maçı sürdürebilmek son derece mutlu bir olay olarak kabul edilebilirdi.

Lin Ming'e göre Bi Tinghua yeteneklerini bilemek için son derece iyi bir bileme taşıydı.

Çevrelerindeki hayal dünyası tekrar tekrar biçimlenmeye başladı. Çayırdan siyah topraklara döndü. Siyah topraklardan tekrar çayırlara. Siyah topraklardan çöle. Çölden kanlı cehenneme.

Şeytanlar, karanlık ruhlar ve nagalar, Bi Tinghua'nun vücudunun etrafında bükülürken dans etti. Bu canavarlar kendi ruhsal denizini korumak için Bi Tinghua tarafından çağrılmıştı. Lin Ming'in bitmeyen acılı saldırısıyla karşı karşıya olunca, her şey sonunda dönen siyah girdap tarafından parçalandı!

Maç başladığından beri, bir tütsü çubuğu geçti, iki tütsü çubuğu geçti, daha sonra üç ve tam yarım saat geçti.  Tüm bu zaman sırasında dövüş sahnesindeki iki genç hâlâ duruyordu, tamamen hareketsizlerdi!

Bi Tinghua'nun yüzü zaten ağartılmış kağıttan daha fazla solmuştu. Yarıım saatlik yoğun ruh gücü tüketimi, ortalama bir kişinin dayanabileceği bir şey değildi. Bi Tinghua'nun yüksek ruh yeteneği ve sağlam temeli olmasaydı, çoktan yere yığılmış olurdu.

“Bu nasıl mümkün olabilir? Bu adam gerçekten insan mı!”

Bi Tinghua rakibinin ruh gücü tüketim oranı kendininkinin üç katı fazla olmasına rağmen, hâlâ bu zamana kadar devam edebileceğini hayal etmemişti. Durumları tersine çevrilmiş olsaydı, o zaten şu ana kadar bitmiş olurdu!

“Biraz daha uzun süre dayanırsam ruh gücü tükenecektir! Sonunda kazanacağım!”

Durum gerçekten de Bi Tinghua'nın söylediği gibiydi. Lin Ming gerçekten de daha fazla dayanamazdı. Saldırıya başladığından bu yana ruh gücü tüketimi çok fazlaydı!

Lin Ming, Tanrılar Âlemi'nden gelen Yüce Elder'ın arkasında bıraktığı Ezici Ruh Yöntemi'ne güveniyordu. Yazıt tekniğini çalışarak zaten bu ruh kanunu formülü üzerinde büyük oranda deneyim elde etmişti. Bu ruh kanunu formülü, Tanrılar Âlemi'nin en iyisi olarak kabul edilmese de, Gökyüzü Düşüşü Kıtası'nda tüm zirve kalitedeki tekniklerin zirvesinde olacaktı.

Fakat, buna sahip olmasına rağmen ruh gücü tüketimi hâlâ Bi Tinghua'dan üç kat fazlaydı. Ten rengi, Bi Tinghua'dan daha iyi değildi.

Lin Ming dişlerini sıktı ve şimdiye kadar bu yüksek yoğunluktaki saldırısını sürdürdü. Önemli faydalar elde etmişti ve ayrıca ruh gücü teknikleri üzerinde de kavrayışı artmıştı. İkinci olarak bu onun Samsara Savaş Niyeti'nin kavrayışını artırmak için büyük bir şanstı. Eğer gibi ruh gücü kendisine yakın ve deneyimli ruh gücüne sahip olan Bi Tinghua gibi birine karşı bu fırsatı kullanma şansını kaçırırsa, o zaman bu gerçekten üzücü olurdu.

Bir nefeste iki kişi yarım saat boyunca savaş sahnesinde duruyordu. Seyircilerin gözleri, zaten donuk ve şaşkın bir görünümdeydi.

Serap Bölümü öğrencileri daha şanslıydı. Sonuçta bu tür sahnelere çoktan alışmışlardı. Sadece bu da değildi. Bu maçın sonucu, Serap Bölümü'nün itibarıyla ilgilidir. Doğal olarak sabırla izliyorlardı.

Diğer herkes ise sabrını çoktan kaybetmişti. Bazı insanlar bu sahneden ayrılmıştı ve bazıları da koltuklarında uyuya kalmıştı.

“Lin Ming muhtemelen daha fazla devam edemeyecek.”

Ruh gücü ve illüzyon teknikleri arasındaki bu düelloda, kimin üstün taraf olduğunu karar vermek dışarıdan izleyenler için çok zordu. Ne tür hareketler ve yetenekler kullanıldığını göremezlerdi. Sadece yarışmacıların dışarıdan görülen durumuna bakarak, genel durum için bir tahminde bulunabilirdi. O anda Bi Tinghua, Lin Ming'den biraz daha iyi görünüyordu.

“Mm. 36 ülkeden gelen bir dövüş sanatçısının bu noktaya gelebilmesi gerçekten inanılmaz. Kıdemli Acemi Kardeş Bi'yi bu duruma sokabildiğine göre Lin Ming gerçekten yetenekli olmalı. Ama en fazla buraya kadar. Sonuç olarak Serap Bölümü'müzün itibarını zar zor koruyabileceğiz.”

İki Serap Bölümü öğrencisi maçı tartışırken, Lin Ming'in vücudu biraz titriyordu. Bi Tinghua ise yüzü kağıt kadar beyazlaşmasına rağmen kendisini ayakta durmak için zar zor dengeleyebiliyordu.

“Kazanacak.”

“Sonunda!”

Serap Bölümü öğrencileri rahatlayarak nefes verdi. Her ne kadar bu maç zorlukla kazanılmış olsa ve büyük bir utanç yaşamış olsalar da sonunda kazanmak kaybetmekten tabii ki daha iyiydi.

Ruh gücü yarışması, irade ve dayanıklılık karşılaştırmasıydı.

Birkaç düzine nefes süre sonra Lin Ming'in ruh gücü sonunda tükenme durumuna gelmişti. Eğer gerçekten ruh gücüne devam ederse, Lin Ming gerçek özünü kontrol edebilme yeteneğini kaybederdi. O zaman kesinlikle kaybedecekti.

‘Burada durmam gerekiyor sanırım.’ Lin Ming bunun biraz üzücü olduğunu düşündü. Biraz daha fazla devam etmek ve daha çok anlayış kazanmak istiyordu. Fakat şimdi bu ruh gücü hesaplaşmasını son verebilir ve Bi Tinghua'nın işinin bitirerek maça son vermek için Ağır Derin Yumuşak Mızrak'ı kullanabilir gibi görünüyordu.

Tükenmiş ruh gücü artanlarını geri çekmeyi düşündüğü anda, aniden kıyaslanamayacak derecede saf ve dolgun ruh gücü Lin Ming'in ruhsal denizine girerek ruh gücünün heyecan içinde karışmasına neden oldu.

‘Mm? Bu ne?’

Bu saf ruh gücü aniden onun ruhsal denizinin derinliklerinden geldi. Sanki orada gömülüymüş gibiydi ve ortaya çıkma şansını bekliyordu.

‘Bu sanırım... hatırladım!’

“Bu Sihirbaz Pagoda'nın Aç Hayaletleri'nden emdiğim ruh gücü!”

Lin Ming aniden bir şeyler oluyormuş gibi hissetti. Sihirbaz Pagoda'nın ölüm kalım izabe denemesine girdikten sonra, tüm denemeleri ilk girdiğinde tamamlamıştı!

İlk deneme, kan canlılığını artırabilen bir cehennemdi. İkinci deneme ruh gücünü destekleyecek Aç Hayaletler vardı. Üçüncü denemede fiziksel vücut gücünü artıran canavarlar vardı. Dördüncü deneme, vücudun defansif gücünü arıtıran Cadı Köle idi. Beşinci deneme, direkt olarak yetişimi artırabilen ölümlü dövüş sanatçılarıydı. Altıncı denemede ödül yoktu. Yedinci denemede ise, Lin Ming'in Samsara Savaş Niyeti'ni kavradığı Sihirbaz'ın Dünyası'ydı.

İkinci Aç Hayalet denemesi sırasında, Lin Ming birçok Aç Hayalet'i öldürmenin yanı sıra Aç Hayaletlerin Kralı'nın kafasını kesmek için yıldırım gücünü kullanmıştı.  Bu ölü ruhlar Lin Ming'in ruhuna akan saf ruh güçlerine dönüşmüştü.

Ama çok fazla ruh gücü olduğu ve Lin Ming'in yetişimi sınırlı olduğu için sadece bir kısmını emmeyi başarabilmişti, geri kalanı vücudunda depolanmıştı.

Kan Şeytanları'ndan emilen kan canlılığı da geçici olarak vücutta saklanıyordu.

Ve bugün, bu şanslı tesadüf sırasında saf ruh gücü beklenmedik şekilde uyanmıştı. Sürekli olarak ruhsal denizinden çıkarak onun ruhunu besledi.

Elbette hepsini bir seferde almak mümkün değildi, bu çok uzun bir süreçti. Ama bu saf ruh gücü serbest bırakıldıktan sonra durmazdı. Gelecekte çok uzun bir zaman içinde Lin Ming'in ruhunun yemek yerken ve uyurken bile sürekli güçleneceği söylenebilirdi.

‘Ne hoş bir sürpriz!’

Yanlışlıkla ruhsal denizinin altında gömülü olan saf ruh gücüyle bağlandıktan sonra Lin Ming heyecanla kızardı. Şimdi bunu emmek için Bi Tinghua'nın yardımını aldığı için bu fırsatı bırakmaya istekli değildi. Saf ruh gücünün desteği altında Lin Ming'in ruh saldırısının vahşiliği giderek artmaya başladı.

“Bu.... bu nasıl mümkün olabilir. Başka bir saldırı serisi daha başlatmak için gücü var mı?”

Bi Tinghua, delirdiğini düşündü. Lin Ming'in ruh gücü tüketim oranı kendisininkinin üç kat fazlasıydı, ama şimdiye kadar devam etmiş ve şimdi yeni bir saldırı bombardımanı başlatacak güce sahipti. Ama ona gelirse gücünün sınırlarındaydı ve tamamen eziliyordu!

“İmkansız! Bu imkansız! Huan Xiaodie bile bu kadar anormal bir ucube değil!”

Huan Xiaodie, Sera Bölümü'nün direkt öğrencisiydi. Yedi Derin Vadi'de, Serap Bölümü ve Zither Bölümü'nün öğrencileri çoğuklukla kızdı. Güç açısından Huan Xiaodie, Bi Tinghua'yı aşıyordu.

“Sınırına ulaşmış olmalı; tamamen çökmeden önce son çabasını harcıyor!”

Bi Tinghua tahmininde oldukça emindi. Lin Ming gücünün sınırına ulaşmış olmalıydı. Şimdi daha şiddetli saldırıların bu beklenmedik yeni turu ile, bu kendisinin üzerinde kullandığı gizli yeteneğin bir yan etkisi olmalı.

Ruh gücü teknikleri konusunda uzmanlaşmış çoğu dövüş sanatçısı, kritik anlarda hayatta kalabilmek adına kullanmak için birkaç gizli yetenek barındırırdı.

Örneğin, ruhun tam potansiyelini kullanabilmek için kendi kendini hipnoz etme gibi gizli yeteneklere sahip olurlardı. Fakat insan ruhu çok kırılgandı; bir yere yaralanırsa iyileştirmesi son derece zordu. Bu nedenle bu tür aşırı yan etkileri olan gizli yeteneklere sahip oluyorlardı.

Elbette Yedi Derin Vadi Serap Bölümü'nün de kendine ait gizli yetenek serisi vardı. Nispeten konuşursak, bu gizli yeteneklerin yan etkileri çok daha hafifti.

“Humph! Gizli yeteneği olan tek kişi sen değilsin. Bunu kullandığın için aynı şeyi benim de yapmaya cesaretim olmadığını mı sanıyorsun!?”

Bi Tinghua'nın gözleri kırmızı rengi alarak öfkelendi; neredeyse ağzından kan kusacaktı. Bu başlangıçta dostane bir dövüş sanatları karşılaşmasıydı ama rakibi kendi iyiliğine bile takmadan gizli bir yetenek kullanmıştı. Fakat bu maçtan önce çok fazla tahrik edici sözler söylemişti. Eğer şimdi kaybederse, kesinlikle Yedi Derin Vadi içinde tam bir gülme kaynağı olacaktı!

Siktir!

Bir de yetmezmiş gibi ilk aşamada üç sıra vardı. Fang Qi doğanın bir ucubesiydi. Bi Tinghua, onun dengi olmadığı konusunda emindi. Jing Chanyu'ya gelince, onu yenebileceği konusunda kendisine inanmıyordu. Eğer şu an Lin Ming'e kaybederse, o zaman gerçekten tehlikeli bir duruma düşerdi.

Serap Bölümü'nün ilk üç öğrencisinden birisi ilk aşamaya giremezse, kesinlikle bir daha kimsenin yüzüne bakacak yüzü kalmazdı.

Bi Tinghua bunu düşününce dişlerini sıktı.

‘Bu adam seninle savaşacak!’

Ruh Şevki Yasası Kan Kurbanı!