Bölüm 237: Ruh Gücü Dahisi

…

…

…

Lin Ming, Qin Xingxuan'ın önünde durdu ve yavaşça çorba kasesini yerine koydu. "Biraz önce 36 ülkeyi süpürmek istediğini duydum. Bunu büyük bir merak içerisinde bekliyorum. Burada durduğuma göre, neden beni süpürmeyi denemiyorsun?"

"Haha, bu salak çocuk gerçekten bir şey olduğunu zannediyor. Kardeşlerim, bu aptal çocuğu istediği gibi bir çöp gibi süpürelim hadi." Konuşan kişi siyah giyimli bir dövüş sanatçısıydı. Kendi başına kazanabileceğini düşünmüyordu ama hepsi birlikteyken bu çocuğun onlarla baş edebileceğini düşünmedi.

Siyah giysili adamın bağırmasıyla dört adam birlikte atıldı. Lin Ming olduğu yerde durdu. Kaçmayı geç, sadece gözlerini kapattı..

Siyah giyimli dövüş sanatçısı, Lin Ming'in ne yapmaya çalıştığını bilmiyordu ama kılıcı Lin Ming'in yüzü ile buluştuğunu gördüğü anda, dudaklarının köşesi şeytani bir sırıtma ile kıvrıldı. 'Bugün sana çok acı çektireceğim!'

Saldırıları yapılmak üzereyken, Lin Ming aniden gözlerini açtı, görüşü süpürdü.

Siyah girdap, güzel bir obsidiyen nilüferi gibi her şeyi bir çırpıda dağıttı. Samsara savaş niyeti dışa doğru patladı ve aynı anda dört dövüş sanatçısının zihnine sayısız illüzyonlar gönderdi. Vücutları aniden sallandı, canavar gibi bir hava dalgası ruhsal denizlerini salladı. Bilinçleri bir anda bir karmaşa içerisine girdi. Elleri hareket edemedi. Bunun yerine, dövüş sanatçılarının gözleri, gözbebekleri odağını kaybederken karanlık şekilde parıldayan bir ışık yaydı.

Plop plop plop plop!

Dört dövüş sanatçısı ağzından köpükler çıkarken ölü köpek sürüsü gibi yere yığıldı. Vücutları sara nöbeti geçiriyormuş gibi titriyordu.

Ouyang Ziyun onlara kafası karışmış bir şekilde bakıyordu. Hepsi tek bir bakışla mı yenilmişti? Ne yaptı bu çocuk?

Ouyang Ziyun, gözlerinde bir korku belirtisiyle birlikte Lin Ming'e bakarken kılıcını istemsiz olarak sıkıca kavradı.

Salondaki bu kavgadan zevk alan kişiler de bir anda Lin Ming'e baktı. Bu çocuk nereden gelmişti? Dört dövüş sanatçısının gücü çok olmasa da, yine de zirve Kemik Gelişimi dövüş sanatçılarıydı. Peki neden böyle açıklanamaz şekilde yere düşmüşlerdi?

"İşler biraz ilginçleşti.” Erken Nabız Yoğunlaştırma yetişimi olan genç, şarabını yudumlarken yorumladı. Gözleri Lin Ming'e bakarken merakla doluydu. Bu güce sahip birinin 36 ülkeden gelmesi akıl almaz bir şeydi.

Bu dört dövüş sanatçısına karşı Lin Ming elini bile kaldırmamıştı. Kesinlikle onları aptala çeviremedi. Ama bu da yeterince iyiydi. Ruhları yaralanmış ve iyileşmeleri en az birkaç hafta boyunca bir aya kadar sürecekti.

Ouyang Ziyun'un ten rengi çok çirkindi, sanki demir bir kapıyı tekmelemiş gibiydi. Ama sözünden vazgeçmedi. Çöl Çiçeği Salonu'nda onları izleyen çok fazla insan vardı. Bunların kaçı Yedi Derin Vadi'nin öğrencisiydi? Eğer bugün korkaklık yaparlarsa, o zaman bu insanlar kendi bölümlerine döndüklerinde kesinlikle onların kaplumbağa gibi olduklarını söylerlerdi. Yedi Bölüm'de, her öğrenci birbirine karşı yarışıyordu. Akasya Bölümü, öğrencilerinin nereye giderse gitsin, kibirli ve dominant bir tavır sergilemesine göz yumuyordu. Eğer biri korkaklık yaparsa, bu gerçekten büyük bir utanç olurdu.

Ouyang Ziyun kendini hazırladı ve söyledi. "Çocuk, önümde küçük hilelere başvurma! Şu an kullandığın şey bir ruh saldırısı mıydı? Eğer bu saldırı yönteminde yetenekliysen ve güç farkı çok büyük değilse, birisini anında öldürebilirsin. Fakat senden daha güçlü bir kişiyle karşılaşırsan, yeteneğin beş para etmez. Aslında, gücün senin aleyhinde bile kullanılacaktır. Bunların hiçbiri senin ne kadar güçlü olduğunu belirtmez."

Ouyang Ziyun büyük bir mezhepten geliyordu ve tabii ki saygın bir bilgi birikimi vardı. Sadece birkaç sözle Lin Ming'in Samsara savaş niyetini tahmin edebilirdi. Ancak Samsara savaş niyetinin etkileri Ouyang Ziyun'un hayal ettiğinin ötesindeydi. Sadece Lin Ming onları henüz tam anlamıyla kullanma zahmetine girmemişti.

"Eğer saldırımı karşılayabilirsen, samimi bir şekilde yenilgiyi kabul edeceğim."

Ouyang Ziyun bunu söylediği anda, tüm vücudunun tamamı mahvedici bir mor ateş ile parladı. Bu konuda garip olan şey, ateşin sıcak olması değildi. Odanın içinde bir kemik dondurucu esintiye neden olmasıydı. Bu soğuk rüzgarın masaya ve arkasındaki zemine dokunmasından sonra, mor buz katmanı onların üstünü kapladı. Bir süre sonra, bu mor buzla sarılmış mobilyalar küle döndü, buzun içine sarılmış sıcak bir ateş varmış gibiydi.

Bu Ouyang Ziyun'un İlahi Akasya Gücü'nün dördüncü katmanına ulaştıktan sonra kavradığı Mor Alev Kemik Mızrağı tekniği idi. Bunu kullanmak, gerçek özün aşırı kullanımını gerektiriyordu. Bunu Toplam Bölüm Savaşçı Toplantısı sırasında son hareketi olarak kullanmayı planlıyordu ama bu sefer bunu kullanmak dışında bir çaresi kalmamıştı.

Lin Ming hala yerinde duruyordu ve kollarını sırtında çaprazlamıştı. Ouyang Ziyun gibi birine karşı, bir hareket etmenin bir anlamı yoktu.

Birkaç nefes sırasında, parlak mor alevler, Ouyang Ziyun'un sağ elinde mor bir mızrağa yoğunlaşmaya başladı. Çığlık atan hayaletlerin sesi, mızraktan dışarıya çıkmaya başladı.

Ouyang Ziyun'un yüzü, kıyaslanamayacak derecede solgun ve bitik bir haldeydi. İlahi Akasya Gücü'nün tüm yetenekleri aşırı Yin ve soğuk içeriyordu. Herhangi bir hareketi kullanmak öz ve kan tüketimi gerektiriyordu. Bu yüzden kendini yenilemek için bir kadının Yin enerjisini ele geçirmeliydi.

Ouyang Ziyun'un bu mor kemik mızrağını üretmesi zaten onun sınırıydı. Birkaç ağır düzinelerce jinlik balyozu kullanmaya çalışan sıska bir adam gibiydi. Bunu zorlukla kontrol edebiliyordu.

"Öl!" Ouyang Ziyun bu kelimeyi bile zorlukla söyleyebildi. Mor kemik mızrağındaki sonsuz mor alevler titriyordu, şu anda onu atması çok çok zordu.

Lin Ming başını salladı ve söyledi. "Daha bitiremedin mi? Seni bekleyene kadar yemeğim soğuyacak. Gerçekten böyle bir hareket kullanarak birini öldürebilir misin? Zaten sen bitirene kadar düşmanın eli armut topluyordu."

"Sen!" Ouyang Ziyun, Lin Ming'in alaycı sözleri tarafından kışkırtıldı ve neredeyse kemik mızrağın kontrolünü kaybedecekti. Bu hareket henüz gerçek savaşta kullanılmaya hazır değildi. Çünkü Ouyang Ziyun, İlahi Akasya Gücü'nün dördüncü katmanına daha yeni geçmişti ve Mor Alev Kemik Mızrağı'nı kontrol etmek onun için çok zordu. Yaşlı bir adam düşmanıyla savaşmak için balyonuzu kullanırsa, onu alması biraz uzun sürebilirdi. Üstelik, büyük olasılıkla ıskalayacaktı ve işler böyle kötü giderse belini bükebilir ve hatta kendi ayağını bile parçalayabilirdi.

Ouyang Ziyun'un Lin Ming'e karşı bu yeteneği kullanmasının nedeni, Lin Ming'in, hareketini doğrudan karşılayabilmek adına kibirli davranmasıydı Bu şekilde Lin Ming'e karşı bir şansı olabilirdi.

"Sen... hareketimi küçük görmeye mi cüret ediyorsun?" Ouyang Ziyun, bu sözleri dişlerinin arasından zorla çıkartırken Lin Ming'i kışkırtmaya çalıştı. Yüzü giderek soluklaşıyordu ve konuşması bile zorlaşmıştı.

Lin Ming hayatındaki en iyi şakayı duymuş gibi güldü. "Neden harekete geçmek isteyeyim ki?"

Lin Ming'in sesi, gözlerinde siyah bir ışık parlarken ağzından çıktı. Gözlerinde gölgeli bir girdap oluştu, sessizce Ouyang Ziyun'u sardı ve onu yuttu.

Bang!

Ouyang Ziyun, kafasında birdenbire bir patlama meydana gelmiş gibi hissetti. Sayısız görüntü ve hayalet onun ruhsal denizine girdi. Zaten gücünün sınırına yaklaşmıştı. Yani direnecek gücü bile yoktu. Vücudu titremedi, doğrudan yere düştü. Ama elindeki Mor Alev Kemik Mızrağı, Ouyang Ziyun'un ruh gücü kontrolünü kaybetti ve dağıldı.

Kemik mızrağı, her yöne dağılırken ve dondurucu mor ateş bulutuna dönüştü.

Eğer bu ürpertici alevler ortaya çıkarsa, restoranın tamamını yok edebilirdi. Bilincini kaybetmiş Ouyang Ziyun'a gelirsek, büyük bir felaket ile karşılaşacaktı.

Ama o anda, siyah giyimli bir dövüş sanatçısı ikinci kattan indi ve elini salladı. Havada güçlü bir rüzgar ortaya çıktı ve elindeki tüm mor alevleri emdi. Koyu mor kürenin içine yoğunlaştırdı. Siyah giyimli dövüş sanatçısı elini rastgele salladı ve koyu mor küre bir ok gibi fırladı. Camları parçaladı ve herkesin görüşünden kaybolmadan önce ufka doğru uçmaya devam etti.

Lin Ming, ikinci katta ortaya çıktığında bu siyah giyimli dövüş sanatçısının anlaşmazlık yaşandığı sırada orada olduğunu keşfetmişti. Lin Ming, onun Çöl Çiçeği Salonu için çalışan bir usta olduğunu düşündü. Bu restoran çok büyüktü ve çok hassas bir konumdaydı. Nasıl burada koruma olarak bekleyenler olmazdı?

Seyirciler bile böyle bir sonuç beklemiyordu. Lin Ming'in Mor Alev Kemik Mızrağı ile nasıl başa çıkacaklarını merak ediyorlardı; kimse bu siyah giyimli adamı fark etmemişti. Ouyang Ziyun, kemik mızrağın kontrolünü kaybettiğinde siyah giyimli adam günü kurtarmak için orada olmasaydı, Ouyang Ziyun, kendi mor alevleri tarafından küle dönebilirdi.

Siyah giyimli adam kaşlarını çatarken Lin Ming' baktı. Bu adamın yetişimi zirve Houtian Âlemi'ydi, Qin Ziya'dan daha kötü değildi.

"Çocuk, çok zalimsin. Eğer zamanında harekete geçmeseydim, bugün Çöl Çiçeği Salonu'ndan asla ayrılamazdın."

Lin Ming özür diliyormuş şekilde gülümsedi ve söyledi. "Kıdemli uzun zamandır harekete geçmeyi bekliyordu. Kıdemli'nin Akasya Bölümü'nün önemli bir öğrencisinin ölmesine izin vermesinin imkanı yoktu. Aksi halde Çöl Çiçeği Salonu'nun da en az benim kadar büyük bir sorunu olurdu."

Siyah giyimli adam kaskatı kesildi, Lin Ming'in iddiasının her şeyi çürütebileceğini düşünmemişti. Memnuniyetsizliğini dile getirmek için sadece soğuk bir şekilde homurdandı. Bu çocuk genç adam çok delirmişti, harekete geçebileceğini nasıl anlamıştı? Lin Ming'in mor alevler ortaya çıktığında durumu kurtarmak için ortaya çıkacağını bildiğine inanmadı.

"Bu çocuk beni bulabiliyorsa, gerçekten biraz yeteneklidir demektir. Ruh gücü kıyaslanmayacak kadar güçlü olmalı. Üstün beşinci ruh yeteneği, hatta aşağı altıncı seviye bile olabilir." Siyah giyimli adamın yetişimi zirve Houtian Âlemi'ydi. Kökenine geri dönme âlemine ulaşmamış olsa da, kendini gizlemenin bazı yollarını biliyordu. Biraz önce Lin Ming tarafından fark edilmemek için nefesini kısıtlamıştı.

Siyah giyimli adam, gitmeden önce Lin Ming'e uzunca baktı.

O anda, Ouyang Ziyun'un arkadaşları uyanmaya başlamıştı. Ouyang Ziyun'un yerde ölü bir köpek gibi yattığını gördüler ve geri çekildiler. Baş ağrılarını bastırarak, Ouyang Ziyun'u aldılar ve acele bir şekilde oradan ayrıldılar. Lin Ming'e bakmaya bile cesaret edemediler.

Çevredeki dövüş sanatçılarının hepsi bakışlarını Lin Ming'e çevirdi, ifadeleri farklılık gösteriyordu.

"Ruh gücünde böylesine yetenekli olan bir dövüş sanatçısı oldukça nadirdir. 36 ülkenin böyle yeteneklere sahip bir genci çıkartacağını hiç düşünmezdim."

Konuşan dövüş sanatçısı Nabız Yoğunlaştırma Aşaması'ydı ve bilgisiyle gurur duyuyordu. Ouyang Ziyun'a karşı kullanılan ruh saldırısı, daha alt seviyede bir rakibini anında saf dışı bırakabilir. Ancak aşırı güce sahip birine karşı, böyle bir yeteneği kullanmak rakibin geri tepmesine neden olabilir.

"Onu küçük görme. Aynı anda dört zirve Kemik Gelişimi dövüş sanatçısını indirdi. Ruh gücünün seviyesi şaşırtıcı derecede, altıncı seviye ruh yeteneğine sahip olabilir. Erken bir Nabız Yoğunlaştırma dövüş sanatçısının bile onun rakibi olamayacağını düşünüyorum."

"Mm. Ama bu şekilde, sadece ilk 150'ye kadar gidebilir. Ve bundan önce, çoğu erken Nabız Yoğunlaştırma Aşaması dövüş sanatçısı var ve gücüyle yetişimlerinin ötesine geçen yetenekli dövüş sanatçıları da var."

Çöl Çiçeği Salonu'ndaki dövüş sanatçıları, durumu bir gerçek öz ses iletimiyle tartışıyorlardı. Bazıları zaten Lin Ming'in görünüşünü not etmiş ve onu ailelerine veya mezheplerine bildirmeye hazırlanıyorlardı.

Aynı anda, Çöl Çiçeği Salonu'nun ikinci katında özel bir odanın içinde, siyah giyimli bir adam sakin şekilde bir bardak şarabını içiyordu. Yüzünde bir ifade yoktu. Sanki az önce meydana gelen şiddetli karmaşa ondan tamamen ayrıydı.

"Bu çocuk biraz ilginç.”

Siyah giyimli adamın karşısında, yetişimi orta Nabız Yoğunlaştırma Aşaması olan mor giysili bir adam vardı. Sırtında dört feet uzunluğunda bir uzun kılıç taşıyordu. Bir uzaysal yüzüğe sahip olsa bile, kılıçları ve kendileri arasındaki bağlantıyı sağlamlaştırmak için kılıçlarını sırtlarında taşımayı tercih eden çok fazla kılıç ustası vardı.