Martial World - Bölüm 179: Üç Şaşırtıcı Hazine

---

 

 

Bölüm 179: Üç Şaşırtıcı Hazine

 

...

 

...

 

...

 

"Öl!"

 

Lin Ming öne atıldı, uzun mızrağı zehirli bir yılan gibiydi; Fırtınadaki Çiçekler!

 

Ding ding ding ding ding ding ding ding!

 

O anda Lin Ming, hayalet dövüş sanatçılarından birisiyle darbe takasına girdi. Kılıç ve mızrağın çarpışmasıyla, Lin Ming'in hamlesi hiç yavaş değildi!

 

"Yıldırım Gücü!"

 

Havada cızırtılı elektrik sesi yankılandı. Mor kalın bir yıldırım parladı ve kılıç tutan Nabız Yoğunlaştırma Aşaması dövüş sanatçısı tamamen sersemledi.

 

Lin Ming mızrağını kaldırdı ve tekrardan sapladı ama o anda, baltalı kargı kullanan dövüş sanatçısı da hamle yaptı!

 

Çın!

 

Lin Ming mızrağını kargı ile karşılaşmak için kullandı ve iki uzun silah çarpıştı. Dokuz feet dokuz inçlik Ağır Derin Yumuşak Mızrak kalın kargıya karşı savunmasını sert şekilde yaptı.

 

Bu darbe, orta Nabız Yoğunlaştırma Aşaması dövüş sanatçısının tüm gücünü içeriyordu ve Lin Ming tarafından savuşturulmuştu.

 

"Bittin sen!"

 

Lin Ming, Kafir Tanrı Gücü'nü açtı. Büyük miktardaki yıldırım ve ateş birleşti ve küçük bir elektrik ateş topu, Ağır Derin Yumuşak Mızrak'ın üstünde belirdi.

 

"Yıldırım Ateşi İmhası!"

 

Bang!

 

Son derece sıkıştırılmış yıldırı mve alev gücü yıkıcı bir patlama ile patladı. On bin tane parıldayan altın ışık bıçağı, simsiyah gökyüzünü deldi ve benzersiz derecede güçlü bir hava dalgası her yöne dağıldı. Yakındaki birkaç hayalet dövüş sanatçısı uzağa doğru uçtu.

 

Kargı tutan orta Nabız Yoğunlaştırma Aşaması dövüş sanatçısı vahşi patlamanın gücü ile tamamen sarsıldı. Tüm organları parçalara ayrıldı ve oracıkta öldü.

 

Onu çevreleyen çok fazla dövüş sanatçısı olmasına rağmen, Lin Ming orta Nabız Yoğunlaştırma Aşaması dövüş sanatçısını öldürmek için tek bir hamle kullanmıştı. Lin Ming'in kendisi de biraz sersemledi. Onun savaş yeteneği farkında bile olmadan bu derecede artış göstermişti.

 

Saf ve cennet ve dünya kökenli enerji, Lin Ming'in daha önce vücudunda aktığından çok daha kalındı. Vücudundaki tüm gerçek özü, kemik ve kaslarına akarken tamamen cennet ve dünya kökenli enerji ile beslenmişti. Lin Ming, Kemik Gelişimi aşamasına daha yeni geçmişti ve yetişimi çoktan sağlamlaştırılmıştı bile.

 

Lin Ming şaşırdı. Bu şekilde yetişiminin zirve Kemik Gelişimi aşamasına ilerlemesi bile mümkün olabilirdi!

 

Bu gerçekleştiğinde savaş yeteneği ne kadar yükselecekti?

 

Şu anda buradaki en güçlü dövüş sanatçısını öldürdüğüne göre, hareketlerini kısıtlayan garip yer çekimi etkisi de yok olmuştu. Lin Ming'in gelişen gücü ve azalan düşman sayısı ile birlikte üzerindeki baskı çok daha azdı artık.

 

Artık etrafta köşelerde dolaşmasına gerek yoktu ve oyalayıcı taktikler yapmasına da gerek yoktu; şimdi doğrudan düşmanların arasına dalabilirdi!

 

Zirve Kemik Gelişimi dövüş sanatçıları onun için artık tehdit unsuru değildi. Ağır Derin Yumuşak Mızrak'ın savrulmasıyla, birkaç Kemik Gelişimi dövüş sanatçısı vahşi şekilde öldürüldü. Düşman sayısı azaldıkça, Lin Ming daha da güçleniyordu!

 

Sadece yarım tütsü çubuğunun yanma süresinde, bir düzineden fazla ceset yere yığılmıştı. Lin Ming'in karşısında sadece dört Nabız Yoğunlaştırma Aşaması aşaması dövüş sanatçısı kalmıştı ama kendi yetişimi de Kemik Gelişimi'nin Büyük Başarı aşamasına ulaşmıştı.

 

Bu savaşta herhangi bir endişe yoktu artık.

 

Erken Nabız Yoğunlaştırma Aşaması dövüş sanatçıları bile Lin Ming'in rakibi olamazdı.

 

Tek bir nefeste, kalan dört dövüş sanatçısını biçti ve Lin Ming'in yetişimi Kemik Gelişimi'nin zirvesine ulaştı.

 

"Zirve Kemik Gelişimi..." Lin Ming derin bir nefes aldı ve yumruklarını sıktı. Sanki tüm vücudu müthiş bir enerji ile dolmuş gibiydi; artık eskisinden kat kat daha güçlüydü!

 

Beşinci deneme sırasında, Lin Ming'in gücü inanılmaz derecede artmıştı; hatta bunun gerçeküstü bir deneyim olduğunu hissediyordu.

 

Eğer gücündeki bu ani artış olmasaydı, bu denemeyi geçmesinin hiçbir yolu olmazdı.

 

Altıncı denemede de yetişimi gelişecek ise, Nabız Yoğunlaştırma Aşamasına veya hatta Nabız Yoğunlaştırma'nın Büyük Başarı aşamasına ulaşabilir miydi?

 

Ancak bunun olasılığı yüksek değildi. Bu kişinin güç artış oranını hızla artırmak için büyük miktarda saf cennet ve dünya kökenli enerji emmesi yöntemi, aynı nadir ve değerli materyaller yemesine benziyordu. Bir kişi yetişimini sonsuza kadar artıramazdı, aksi halde dengesizlikler yaşanabilirdi.

 

O anda Yan Mo ortaya çıktı. "Tebrikler." demeden önce Lin Ming'e söyle bir baktı. "Ölüm kalım erime denemesinin son 19.000 yıl boyunca, sen gördüğüm en yetenekli kişisin! Altıncı denemeyi geçip geçemeyeceğini görmek için sabırsızlanıyorum. Antik çağlardan beri, bunu hiç kimse başaramadı. Gücünü yenilemek için üç saatin var."

 

"Antik çağlardan beri kimse geçemedi mi?" Lin Ming kaşlarını çattı. "Altıncı dereceye bile kimse geçememişse, yedinci deneme sadece saçma sapan bir şekilde acayip olmaz mı? Kıdemli Sihirbaz bu zorluğu fazla yapmamış mı?"

 

Yan Mo yanıtladı. "Bu düzenleme usta tarafından kararlaştırıldı, Usta'nın seçtiği kural veya düzen hakkında yorum yapma hakkına sahip değilim. Usta, Güney Vahşi Doğa'nın insanlarını fazla abartmış olabilir. Usta, bunun dışında kasıtlı da yapmış olabilir. Sihirbaz Pagoda on binlerce, hatta yüz binlerce yıl daha varlığını sürdürecek. 19.000 yıldır kimsenin altıncı seviyeye geçememesi, gelecekte bu fırsatı yakalayacak ve bunu aşacak dahiler olmadığı anlamına gelmez. Korkarım ki bu Usta'nın dileği. Usta, ölüm kalım erime denemesini tamamlayacak olan kişiler için ardında üç tane armağan bıraktı. Hazineler gittikçe, giderek azalacak. Eğer zorluk çok düşük olsaydı, şimdiye kadar alınmış olurlardı."

 

Lin Ming sordu. "Son 19.000 yıldır birçok kişi ölüm kalım erime denemesine katıldıysa, nerede bitirdiler?"

 

Yan Mo yanıtladı. "Şimdiye kadar ölüm kalım erime denemesine giren 32 kişi var. 3 kişi Hayvan denemesinde kaldı, 26 kişi de Cadı Köle'yi geçemedi. Bu 29 kişiden, yedisi öldü! Kalan sadece 3 kişi Cadı Köle'yi geçti ve bunlardan biri Ölümlü denemesini geçti. Şimdi, sen ikinci oldun. Erime denemesini tamamlar ve Usta'nın arkasında bıraktığı üç hazineden birini alırsın diye umuyorum."

 

"Tüm denemeleri tamamlamak mı?" Lin Ming derin bir nefes aldı. Dürüst olmak gerekirse, dördüncü denemeyi geçtiğinden sonra kendine hiç güveni yoktu. Buradan itibaren zorluk çok korkutucu ve hızlı bir şekilde artmıştı. Beşinci denemede yetişimi ani bir artış ile karşılaşmasaydı, orayı bile geçemezdi.

 

"Bu üç hazine nedir? Bakabilir miyim?” Lin Ming kibarca sordu.

 

"Tabii ki." Yan Mı Lin Ming'den hiçbir şeyi gizlemedi. Aslında bu üç hazineyi Lin Ming'e göstermek ve onlardan birini seçmesini istemesi gerekiyordu zaten.

 

Yan Mo'nun bir düşüncesi ile, Lin Ming'in önündeki boşluk bozulmaya başladı ve üç hazine onun önünde ortaya çıktı.

 

Bu üç hazineden ilki koyu altın renkli bir parşömendi. Bir feet genişliğinde, bir çeşit antik hayvan kemiğinden yapılan iki aksı vardı. Aksların yüzeyleri ipek gibi pürüzsüzdü ve kalın bir şekilde yuvarlaktı. Ona sadece bakmak bile, kişinin derin ve sonsuz antik bir hava hissetmesine neden oluyordu.

 

İkincisi koyu kızıl renkte kuvars bir kristaliydi. Bu kuvarsın merkezinde küçük kırmızı bir iplik mühürlenmişti.

 

Kuvars içinde iğneye benzeyen bir materyal bulunduran bir mineral kristali türüydü. Şekli farklıydı, içinde bir saç bulundurduğu için kuvars idi ve düzenli kristallerden daha yaygındı.

 

Ancak normal kuvarslardan garip olan şeyi, kristalin içinde yine de bir ip olmasıydı. Bu kuvarsın içindeki ip, küçük bir yılanın aksine yavaşça hareket ediyor gibi gözüküyordu. Sankı kırmızı kuvarsın iç kısmı sıvıydı. Bu çok büyülü ve gizemli bir olguydu.

 

Üçüncüsü ise, güzel desenler ile kaplı olan süt beyazı yeşim bir şişeydi. Lin Ming şişenin içinde ne olduğunu anlamasa bile, bu onu biraz korkmuş hissettirdi. Yeşim şişe sanki derin bir gizem veya en yüksek emir barındırıyormuş gibiydi; eğer birisi uzun süre ona bakacak olursa, içinde kaybolurdu.

 

Bu üç hazine Lin Ming'in nefesini kesti. Sihirbaz'ın bir çeşit ilahi silah bıraktığını falan düşünmüştü ama böyle kullanımlarını ayırt edemeyeceği üç nesne bırakacağını düşünmemişti.

 

Lin Ming bu üç hazinenin ne olduğunu bilmemesine rağmen, sadece yaydıkları solgun aurayı bile hissedince onların olağanüstü nesneler olduklarını görebiliyordu.

 

Lin Ming'in kalp atışı hızlandı; üç hazineyi de kendisinin almasını diliyordu.

 

Ne yazık ki sadece birini seçebilirdi ve daha yedinci seviyeyi geçmesi gerekiyordu.

 

"Bu hazinelerin kullanım şekilleri ne?" Lin Ming sordu. Eğer birini seçmesi gerekiyorsa, o zaman işlevlerini bilmeli ve dikkatli şekilde incelemeliydi.

 

Ama Yan Mo'nun bu soruyu yanıtlamasını beklemiyordu. "Üzgünüm ama bunların ne olduğunu veya hangi amaç ile kullanılacağını açıklayamam. Çünkü bu hazinelerin değerleri aynı değil. Sihirbaz Pagoda'nın erime denemesinin adaletini sağlamak için kendi seçimini yapmak zorundasın."

 

"Değerleri aynı değil mi?" Lin Ming kaşlarını çattı. Burada sadece şansına güvenecekti. En değerli olan hangisiydi?

 

Üç hazinenin her biri eşi benzeri olmayan antik bir hazine gibi görünüyordu. Lin Ming koyu altın antik parşömen olasılığını zaten ortadan kaldırmıştı. Bu parşömende büyük olasılıkla bir çeşit yetişim yöntemi, dövüş yeteneği veya simya ve arıtım yeteneği olacaktı.

 

Sihirbaz'ın kendi kullandığı yetişim yöntemi bile olabilirdi, ki bu da gelecek nesillere aktarmak içindi.

 

Elbette üst düzey bir yetişim en değerli olandı. Bir dövüş sanatçısı için, dövüş sanatları temeli onun için hayati önem taşıyordu. Ancak Lin Ming bu türde çok şeye sahipti ve gelecekte daha da fazlasını  alacaktı. Bu nedenle Lin Ming Sihirbaz'ın yetişim yöntemini istemiyordu.

 

Yani geriye desenli yeşim şise ve kırmızı ip mühürlenmiş kuvars kalıyordu.

 

Bu iki hazineden hangisi daha değerliydi?

 

Lin Ming şişenin içinde bir çeşit mucizevi bir iksir olduğunu tahmin etti.

 

Çoğu iksir kişinin yetişimini artırmaya yarıyordu ve çok azı da fiziksel güç veya vücut sıkılaştırıyordu.

 

Kırmızı kuvarsa gelince, bunun içinde ne olduğuna dair hiçbir fikri yoktu. Denemek için ruh gücünü iletti ama ruh gücünün kırmızı kuvarsa nüfuz edemediğini fark etti. Sanki o kırmızı kuvarsın içinde başka bir dünya varmış gibiydi. Lin Ming, kuvarsın ölü mü yoksa yaşayan bir varlık mı olduğunu söyleyemedi.

 

"Bu kırmızı ip ne olabilir? Yaşayan bir yaratık veya akıllı bir canavar falan olabilir mi? Peki bu ne için kullanılabilir? Sadece cansız bir nesne ise, materyalleri veya nesneleri arıtmak için kullanılıyor olabilir mi? Veya yenilebilir ve kişinin yetişimini mi artırıyor acaba?"

 

Lin Ming kırmızı kuvarsa bakınca aniden sadece ne olduğunu görmek için onu seçme dürtüsü hissetti.

 

Yan Mo'nun Lin Ming'in bir şey yapacağı konusunda endişesi yoktu. Sadece köşede dikiliyor, sessizce havada duruyor ve Lin Ming'in ruh gücüyle bu üç hazineyi incelemesini seyrediyordu.

 

Çeyrek saat geçtikten sonra Lin Ming dişlerini gıcırdattı ve sonunda seçimini yaptı. "Kırmızı kuvarsı seçiyorum!"

 

En sonunda kalbindeki o dürtüye direnememişti. Mucize ilaçlar iyi olmasına rağmen, Lin Ming'in vücudu zaten çok iyi durumdaydı ve gelecekte büyük ihtimalle fiziksel gücünü artırmak için çeşitlik ilaçlar elde etme fırsatı olacaktı.

 

Yetişim artırmaya gelince, özenle çalıştığı sürece yetişimini yıllar içinde artırabilirdi.

 

Kırmızı kuvars ise, Lin Ming neden bilmiyordu ama onu şimdi seçmezse bir daha öyle bir şey bulamayacağı hissine kapılmıştı.