Bölüm 128: Liao Wenyuan

İlk olarak Lin Ming'in sevdiği kadının bekaretini alacaktı ve onu kendi gelişimini artırmak için kullanacaktı. Ve daha sonra herkesin gözlerinin önünde, Lin Ming kadınını çalan kişi tarafından mağlup edilecek ve bunu atlatıp iyileşmesi yarım yıldan fazla zaman alacaktı. Bu da onun Yedi Derin Savaşçı Evi'nin çekirdek öğrenci testini geçememesini sağlayacaktı.

Böyle çoklu saldırılar karşısında, Lin Ming'e ne olacaktı?

Ruhunu nasıl sakinleştirebilecekti? O zaman da mükemmel dövüş sanatları kalbini devam ettirebilecek miydi?

Zhang Guanyu kendini onun yerine koydu. Eğer böyle bir durumda kendisi olsaydı, öfkeyle vahşileşir ve ruhu alt üst olurdu.

(ÇN: Senin ne haddine lan köpek.)

Eğer ruhu güzelce akmazsa, bir kişinin gelişimi engellenirdi.

Kadim zamanlardan beri, böyle hüsrana uğraşmış dahiler hezimetlerden kurtulamamışlardı. Önceden olanlar bu şekildeydi, her şey pürüzsüzce ilerlerken bir anda acı bir kayba uğramışlardı.

"Geleceğinin sonsuz olduğunu düşünüyorsun ama tüm bunlar sana verilen savaş niyetiyle alakalı. Eğer senden o savaş niyetini alırsam, o zaman bir hiç olursun! Sevdiğin kadının bekaretini alana kadar bekle. Savaş niyetini paramparça edeceğim, sana ağır bir yara vereceğim ve geleceğini mahvedeceğim!"

Lin Ming'in kaçınılmaz kaderini düşününce, Zhang Guanyu kalbinden büyük bir kahkaha patlatmak istedi. Tekrar Lan Yunyue'nin küçük kumaş dükkanına baktı ve ağzının köşeleri, vahşi bir gülümsemeyle parladı. Ayağını kaldırdı ve oraya doğru yürümeye başladı.

"Hoşgeldiniz. Bir şey almak için mi geldiniz?" Lan Yunyue ipek giyimli iki adamın dükkana girdiğini görünce tatlı bir şekilde gülümsedi. O ve Zhang Guanyu Yedi Derin Savaşçı Evi'nde aynı anda kalsalar da, Zhang Guanyu nadiren başkalarının karşısına çıkardı, bu nedenle Lan Yunyue onu tanımadı.

Ama onlar Lan Yunyue'ye yaklaştıkça, onun gözleri yavaşça keskinleşti. Ellerini sallaya sallaya gelen bu ipek giyimli adam halktan veya sıradan bir insan olamazdı. Giydiği zengin işi ipek kumaşları bir kenara bırakırsak bile beline taktığı yeşim kolyenin değeri bile en az 5000 altın taeldi. Bu üst düzey kalitede bir şeffaf yeşim kolyeydi. Sadece bu da değil, narin kırmızı damarlar ile birlikte, bu gerçekten güzel bir kan yeşimiydi. Lan Yunyue, Zhu Yan'ın bile böyle yüksek kalite bir yeşim kolye takmadığını hatırladı. Genelde onun üstündeki hazinelerin sayısı bir ya da iki olurdu. Görünüşe göre bu genç adamın aile geçmişi gerçekten korkutucuydu.

Lan Yunyue bu genç adamın yetişim seviyesini göremiyordu. Ancak orta yaşlı adamın seviyesi İç Organ aşamasıydı. İç Organ aşaması bir hizmetçisi varsa, bu adam da kimdi böyle?

Böylesine zengin bir insanın oğlu neden ücra köşedeki küçük bir kumaş dükkanına gelmişti? Dükkan güzel olsa bile, bu genç adamın buradaki malları değerli olarak görmesinin imkanı yoktu. Böyle iyi bir aileden bir kişi, muhtemelen onun kumaşları gibi değerli kar kumaşı kullanırdı.

Ayrıca, kumaşları genelde kadınlar satın alırdı. Bu iki adam kumaş dükkanına ne almak için gelmişti?

Lan Yunyue'nin zihni tüm düşüncelerle birlikte parıldadı ve kalbi içten içe gerildi.

Zhang Guanyu, Lan Yunyue'ye baktı ve gevşek şekilde gülümsedi. Neşeli bir şekilde güldü ve düşündü. "Ne kadar çekici ve tatlı bir genç güzel. Sade ve gösterişsiz giysiler giymiş olsa bile, zarif yapısını saklayamamış. Lin Ming ve Zhu Yan'ın bu kız yüzünden kavga etmesine şaşmamalı. Üstelik bu kızın bir bakirenin bedenine sahip olduğunu söyleyebilirim. Bu mükemmel. Onu köşküme yerleştireceğim ve İlahi Akasya Gücümü onun üstünde geliştireceğim. Bu gerçekten çok zevkli olacak!"

Gökyüzü Talihi Krallığı'nda, geleneklere göre, bir erkek ve bir kadın evlenmeden önce katiyen ilişkiye giremezdi. Elbette, bu mantık cariye ve hizmetçilerle geçerli değildi, çünkü onlarla evlenilmesine gerek yoktu.

"Siz Bayan Lan mısınız?" Zhang Guanyu direk konuya girdi.

Lan Yunyue'nin kalbi ürperdi. Beklenildiği gibi, oraya kendisine bakmak için gelmişlerdi. Kapıdan girdikleri andan itibaren, zaten onun kimliğini doğrulamışlardı.

Lan Yunyue başını sallayarak dedi. "Evet, benim. Sizlerin benimle nasıl bir işiniz olabilir?"

"Haha, Bayan Lan'ı daha önce görmüştüm. Gerçek şu ki, Bayan Lan'ı ilk gördüğümde ben gerçekten kendimden geçirmişti. Mizacı veya görünüşü olsun, Bayan Lan gerçekten çok çekici!"

Lan Yunyue içgüdüsel olarak yarım adım geri attı. Kendisi ve Zhang Guanyu ile arasındaki mesafeyi açtı. Kalbindeki ihtiyat daha da arttı.

Zhang Guanyu, Lan Yunyue'nin geri adım attığını gördü ve hemen geri çekilip saygı gösterdi. Dedi ki. "Özürlerimi iletiyorum. Umarım fazla agresif davranıp Bayan Lan'ı korkutmamışımdır. Başka şeyler kastetmedim. Açıkçası, sadece Bayan Lan'a hayran kaldığımı belirtmek istiyorum. Ama bundan önce Bayan Lan çoktan nişanlanmıştı. Tek pişmanlığım Bayan Lan ile daha önce buluşamama oldu. Son zamanlarda Bayan Lan'ın nişanı attığını duydum ve böylece bana sizi ziyaret etme hakkı doğdu. Umarım Bayan Lan benim arsızlığım yüzünden rahatsız olmamıştır."

Lan Yunyue, Zhang Guanyu'nın saygısını görünce biraz olsun rahatladı. Sakince yanıtladı. "Nişan atılmadı, ayrıldık."

"Haha, Bayan Lan çok ciddi. Aslında Zhu Yan'ın Zhu Ailesi'nden kovulduğunu zaten biliyorum. O nasıl Bayan Lan'a hak ettiği değeri verebilir? Bayan Lan'ın böyle uzak bir yerde küçük bir kumaş dükkanı açmayı karar verdiğini bilmiyordum. Bayan Lan için sakıncası yoksa, benim evime küçük bir ziyareti nasıl görür? Bayan Lan'a vermem gereken bazı hediyelerim var."

Lan Yunyue'nin kalbi hızla atmaya başladı. Önündeki bu genç adamın sözleri münasipti, gülümsemesi nazikti ve görünüşü hiçbir kötü niyet göstermeyecek şekilde gösterişli ve şık bir beyefendi gibiydi. Ancak, Lan Yunyue aniden bu adamla ilgili yanlış bir şeyler olduğunu hissetti.

Lan Yunyue kendi durumunun çok hassas olduğunu biliyordu. O, Lin Ming'in eski sevgilisiydi. Zengin bir ailenin oğlu bile onu beğenip onu ele geçirmek için buraya kadar gelecek kadar çılgın olamazdı.

Lan Yunyue, Lin Ming ile bir ilişkisi kalmadığını bilse bile soylular böyle şeyler düşünmezdi. Kimse böyle bir şey yapmaya cüret edemezdi. Onlara göre, bu Lin Ming'i aşağılamak ile aynı şeydi.

Ama bu genç adam düpedüz arsız bir şekilde onunla flört etmek istiyordu. Bunun muhtemel iki anlamı vardı; ya tamamen deliydi ya da Lin Ming'e karşıydı ve hatta ona kin güdüyordu.

Bunu düşünürken, Lan Yunyue yavaş yavaş karanlık çöktüğüne dair kötü bir önsezi hissetti. Birisi onu kaçırmaya çalışacaktı ve onu Lin Ming'e karşı tehdit etmek için kullanacaklardı...

Onun yetişimini göremese bile, Lan Yunyue'nin bu genç adamla karşı karşıya gelemeyeceği konusunda şüphesi yoktu. Onu geç, arkasındaki orta yaşlı adamdan bile kaçma şansı yoktu.

Zhang Guanyu, Lan Yunyue'nin gerildiğini fark etti ve hemen yüksek alarm durumuna geçerek lafa girdi. "Bayan Lan'ın zaten Yedi Derin Savaşçı Evi'nden ayrıldığını duydum. Bu gerçekten çok kötü olmuş. Bayan Lan'ın yeteneğiyle, iyi hapların desteğiyle Nabız Yoğunlaştırma Aşamasına geçmesi işten bile değil. Eğer birisi Nabız Yoğunlaştırma Aşamasına geçerse, gençlik süresi 10 yıl kadar uzar. Bayan Lan böyle bir durumu hak etmiyor mu?"

Zhang Guanyu öksürdü ve aniden orta yaşlı adam eline bir kutu aldı. Kutuyu açtı, içinde iki tane hap dolu şişe vardı. Zhang Guanyu yavaşça şişelerin birini aldı ve açtı. Yüksek kaliteli ilaçların zengin ve hoş kokulu aroması anında havaya yayıldı. Bunlar kesinlikle üst düzey haplardı.

Zhang Guanyu gülümsedi ve hapları Lan Yunyue'ye uzattı. Ardından söyledi. "Bunlar yüksek aşama ruh toplama hapları, sadece küçük bir hediye olduğundan bahsetmeye bile değmez. Bayan Lan, lütfen bunları reddetmeyin. Bu sadece ilk görüşmemiz için hazırladığım küçük bir hediye. Gelecekte, size istediğiniz her şeyi verebilirim. Statüm ile birlikte sizi asla küçük düşürmeyeceğim. Buna ne dersiniz?" Zhang Guanyu, Lan Yunyue'nin geçmişini biliyordu. Lan Yunyue'nin arzuladığı ve sürekli istediği şeylerden haberdardı. Ama artık boşanmıştı, artık saygın bir aileyle tekrardan evlenmesinin imkanı yoktu. Korkunç bir durumda olmasına ve oldukça fazla hap önermesine rağmen, hatta Nabız Yoğunlaştırma Aşamasına geçme vaadine rağmen Zhang Guanyu Lan Yunyue'nin bunlara kanmayacağını biliyordu.

Bununla birlikte Lan Yunyue'nin hapları almayacağını da biliyordu. Lan Yunyue bunu reddetti ve yanıtladı. "Bu genç bayan, bu genç beyefendinin iyi niyetlerini anlıyor ve teşekkür ediyor ama bunu kabul edemem. Artık dövüş sanatları yolunda gelişim yapmak isteğim yok ve gelecekteki hayatımı sıradan bir insan olarak rahat yaşamak istiyorum. Saygısı için bu genç beyefendiye teşekkür ediyorum ama bir daha geri gelmemenizi rica ediyorum."

"Oh, öyle mi...?" Zhang Guanyu'nun gülümsemesi yavaşça soldu ve vücudundan heybetli bir aura akmaya başladı. Orta yaşlı adam birkaç adım geri gitti ve kapıyı kapadı.

Lan Yunyue bir anda telaşlandı ve güzel yüzü bir anda soldu. "Siz, ne yapmak istiyorsunuz?"

Zhang Guanyu yanıtladı. "Bayan Lan'ın evime gelmek konusuyla ilgilenmemesi ne üzücü. Ama buraya kadar geldiğime göre, sizin 'seks' hakkındaki düşüncelerini değiştirebilirim diye düşünüyorum."

Lan Yunyue, Zhang Guanyu'nun ağzından 'seks' kelimesini duymasıyla ifadesi buz gibi oldu. Bu kişi... bu... bu adam ona tecavüz etmeye cüret mi edecekti? Bu herif deliydi! Lin Ming tehdidini tamamen göz ardı edip onu kendi evine mi kaçıracaktı?

Lin Ming'in intikamından korkmuyor muydu?

Lan Yunyue, Lin Ming ile daha fazla bir ilişkisi kalmadığını bilse de, eğer birisi ona tecavüz edecek olursa Lin Ming kesinlikle bunu onun yanına bırakmazdı.

Lan Yunyue'nin sırtı soğuk ter ile kaplandı. Masanın üzerine baktı ve orada kumaş kesmek için kullandığı makaslardan olmadığını gördü.

"Haha, böylesine genç ve bir o kadar da güzel. İşleri zorlaştırma, iyi tarafından bak." Zhang Guanyu'nun yüzündeki gülümseme bir anda daha yoğunlaştı.

Zhang Guanyu birkaç adım ileri attı. Gerçek özünü döndürdü ve kapıdan büyük bir kahkahanın gelirken neredeyse hamle yapmak üzereydi. "Haha, bu Bay Zhang değil mi? Dünya gerçekten de çok küçük. Sizinle burada karşılaştığıma inanamıyorum!"

Zhang Guanyu kaşlarını çattı ve arkasını döndü. Kalın kaşlı bir adamın ona doğru yürürken gülümsediğini görünce şaşırdı. Adamın her adım atışıyla, daha güçlü bir aurası dışarı yayılıyordu.

Liao Wenyuan!

Zhang Guanyu bu kişiyi tanıdı. O Veliaht Prens'in astı olan Nabız Yoğunlaştırma Aşaması Ustasıydı. Sadece bununla sınırlı kalmıyordu, çoktan Nabız Yoğunlaştırmanın orta aşamasına ulaşmıştı. Eğer kendisinden dört veya beş tane olsa bile, onunla eşdeğer olamazdı.

Veliaht Prens gerçekten de Lan Yunyue'yi koruması için Liao Wenyuan'ı mı göndermişti?

Hayır, bu doğru olamaz. Onu takip eden birisi olmalıydı ve ona yaklaştıklarını görür görmez, bir ses iletim tılsımı kullanarak Liao Wenyuan'ı uyarmış olmalıydı. Nabız Yoğunlaştırma Aşamasındaki bir ustanın hızı için buraya gelmek hiç sorun olmamalıydı.

Lanet olsun!

"Usta Liao! Ne büyük bir sürpriz bu böyle!" Zhang Guanyu ellerini bir araya getirip selamlarken konuştu.

"Ne sürpriz, ne sürpriz." Laio Wenyuan da ellerini birleştirdi ve saygıyla karşılık verdi. Sakin şekilde sordu. "Bay Zhang buraya kumaş almak için mi geldi?"

"Oh, ah evet. Kış hazırlığı için. Ailem toplu şekilde kış giysisi almak istiyor."

"Haha, benim de yaklaşan kış için bazı planlarım var. Erken geldim ama Bay Zhang ile burada karşılaşacağımı hiç düşünmemiştim. Ne güzel bir tesadüf, peki Bay Zhang benimle kumaş seçmek ister mi?"

"Hehe..." Zhang Guanyu hafifçe gülümsedi ama gülümsemesinin altında ölümcül bir niyet yatıyordu. Soğukça söyledi. "Kendinize iyi bakın Usta Liao. Usta Liao kendi kumaşlarını seçme konusunda özgür hissetmeli. Bu yıl kış geldiğinde, soğuktan ölmemenizi dilerim."

Zhang Guanyu bunları söyledikten sonra, ellerini salladı, parmaklarını şıklattı ve dükkandan ayrıldı.

Zhang Guanyu'nun ayrılırken söylediği bariz tehdidini duyunca, Liao Wenyuan sadece esneyerek gülümsedi. Kendisi bir Nabız Yoğunlaştırma ustasıydı ve Müttefik Ticaret Birliği'nden korkmuyordu. Üstelik Veliaht Prensin astıydı; Zhang Guanyu'nun kendisine karşı gelebilmesi mümkün müydü?