Bölüm 108: Büyük Ziyafet

avatar
9948 41

Martial World - Bölüm 108: Büyük Ziyafet


 

Çeviri: Emloveer Düzenleme: Kharsmi

 

 

''Lin Ming, henüz o kadar büyümedi ama son derece kuvvetli bir hali var. Eğer bana yardım etmek isterse, tahta çıkmak benim için daha kolay olacak.''

 

Bunu düşününce, Yang Lin olayların sonucunu merak etmeye başladı. Lin Ming ve Zhu Yan birbirine karşı düşmanlık beslemeye başlamaları ve Lin Ming'in bir suikaste kurban gideceğinden korktuğu için onun en büyük destekçisi olabileceğini düşündü. Ama onu bir ay görmedikten sonra Lin Ming'in gücü çok hızlı bir şekilde artmıştı!

 

Bu büyümenin etkisiyle, Yedi Derin Savaşçı Evinin desteğini arkasına almıştı ve kimse ona karşı hareket etmeye cesaret edemezdi. İleride kesinlikle büyük bir güç taşıyan büyük bir isim haline gelecekti. Kendini kimseye bağlamasına gerek yoktu.

 

''Haha, Ekselansları Taç Prensini görmeyeli uzun zaman oldu.'' Güney Dövüş Asili, Yang Lin'i görür görmez kahkaha attı. Taç Prensinin davetini kabul etmeye ihtiyacı olmamasına rağmen, onu gördüğünde ziyaretçilerden dolayı usülünce bir selam vermesi lazımdı. Sonuçta Güney Dövüş Asili yalnızca bir asildi. Onun üstünde dük vardı ve dükün üstünde de prens geliyordu. Ama Taç Prensinin konumu, bir prensin de üstündeydi.

Ç.N: DÜK= kimi batı ülkelerinde prensten sonra gelen en yüksek soyluluk şanı.

 

Çok farklı asillik seviyeleri olsa da ünvan sadece ünvandı. Hiçbir gücü yoktu ve sadece kağıt üzerindeydi. Gökyüzü Serveti Krallığında bir kişinin ünvanı sayesinde elde edebileceği etki azdı. Ama konumu, gücü ve askeri otoritesi etkiliydi. Güney Dövüş Asilinin ordu üzerinde büyük etkisi vardı. Yang Lin bile onu kibarca selamlamak zorundaydı.

 

Yang Lin, Güney Dövüş Asiline doğru gitti ve aceleyle söyledi, ''Güney Dövüş Asili, lütfen yabancı gibi davranmayın. Kendinizi rahatsız hissedip ziyafetin tadını çıkartın. Siz benim Gökyüzü Serveti Krallığımın en iyi on generalinden birisiniz ve Nabız Yoğunlaştırma Aşamasına ulaştınız. Bu Prens her zaman Güney Dövüş Asili ile iyi arkadaş olmak istiyordu. Güney Dövüş Asilinin beklenmedik bir şekilde buraya gelmesi prensi son derece şaşırttı!"

 

''Haha, geçtiğimiz günlerde askeri meselelerle meşguldüm ama Ekselanslarının davetini geri çeviremezdim.'' Güney Dövüş Asili rahatça açıkladı. Yang Lin elbette bu konuyu devam ettirmeyecekti ve Güney Dövüş Asilini, onur koltuğuna oturttu.

 

''Gökyüzü Serveti Şehrinin Kraliyet Muhafız Ordusunun başı Lord Wang geldi!''

 

Herald başka bir duyuru yaptı. Bunu duyar duymaz Yang Lin kaşlarını çattı. Gökyüzü Serveti Şehrinin Kraliyet Muhafızlarının Lideri Wang Gan?

 

O yaşlı kurnaz tilki de mi geldi? Yang Lin şaşırdı. Wang Gan'ın gelişi Güney Dövüş Asilinin gelişine nazaran onu daha çok şaşırtmıştı. Çünkü Wang Gan'a davetiye bile yollamamıştı.

 

Böylesine sıkıntılı bir zamanda davetiyesi olmadan gelmişti. Çok sayıda casus onu izliyordu, buna rağmen Wang Gan ziyafete gelmeye cesaret etmişti. Yang Zhen'in bunu bilebileceğinden korkmuyor muydu?

 

Gerçek şu ki, bugünün misafirlerinin yanında, Wang Gan'ın statüsü de çok üst düzey değildi. Ordunun kaptanı pozisyonu generalin de altındaydı. Gökyüzü Serveti Krallığında birkaç düzine general ve yaklaşık 200 binbaşı vardı. Ayrıca Wang Gan'ın ünvanı bile yoktu ve hatta aristokrat bile değildi.

 

Wang Gan'ın statüsü önemsiz gibi görünmesine rağmen, askeri statüsü önemliydi. Hatta birkaç üst düzey generalden bile önemliydi. Bunun sebebi, Gökyüzü Serveti Şehrinin Kraliyet Muhafız Ordusunun Binbaşısı olmasıydı!

 

Geçmiş zamanlardan beri, taht mücadelesi her zaman hassas bir konu olmuştu ve Kraliyet Muhafızı Orduları bu hassasiyete karşı duyarlıydı! Saraydaki darbelerin neredeyse hepsi, Kraliyet Muhafızları ve İmparatorluk Sarayı Muhafızları tarafından yapılmıştı!

 

Bu nedenle, Gökyüzü Serveti Krallığının Kraliyet Muhafız Ordusunu komuta eden bir general yoktu. Bunun yerine doğu, batı, kuzey ve güneyden sorumlu dört farklı binbaşı vardı.

 

Wang Gan, doğu ordusunun binbaşısıydı. Bulunduğu konumun ne kadar hassas olduğunu biliyordu ve bu yüzden her zaman prenslerle arasındaki mesafeyi koruyup dikkatli davranırdı. Bu pozisyonda duran herhangi bir kişi kurnaz bir tilki olabilirdi.

 

Gökyüzü Serveti Şehrinin Kraliyet Muhafızları Ordusunun Binbaşısı konumu, Güney Dövüş Asili ile aynı değildi!

 

Taç Prensi tahta çıkma konusunda başarısız olsa bile Güney Dövüş Asili hâlâ eskisi gibi general olabilirdi. Ünü ve prestiji sayesinde Onuncu Prens bile onu kıpırdatmaya cesaret edemezdi. Ama Wang Gan farklıydı. Ordunun Binbaşısı olalı fazla zaman olmamıştı. İyi şeyler yapmazsa Onuncu Prens ondan kurtulmak için ona karşı cinayet suçlaması bile yapabilirdi.

 

''Wang Gan da geldi. Lin Ming ile tanışmak istesem bile... Sanırım...'' Yang Lin aniden hatırladı. İki ay önce Yedi Derin Savaşçı Evinin giriş sınavının olduğu tarihte, Lin Ming'e yardım etmek için ses iletici tılsım göndermişti. Lin Ming'e iftira atan kişinin Wang Gan'ın oğlu olduğundan emindi.

 

Lin Ming başlangıçta önemsiz bir kişiydi ve bu yüzden bu mesele sadece Yang Lin'in aklına gelmişti. Buna pek önem vermemişti ve bu yüzden unutmuştu.

 

Hepsi bu. Wang Gan muhtemelen bugünlerde çok üzgün hissediyordu. Bunu düşününce Yang Lin içinden güldü.

 

Wang Gan bugünlerde gerçekten acı çekiyordu. Çok şanssızdı, yerde öylece yatsa bile bir şey ona vururdu. Oğlunun, Gökyüzü Serveti Krallığının yükselen yeni yıldızıyla anlaşmazlık yaşadığını fark edince Wang Gan aşırı üzüldü.

 

Bunun olması için kimi sinirlendirmişti ki?

 

İki ay önce Yedi Derin Savaşçı Evinin giriş sınavında, oğlu Lin Ming'e iftira atmıştı ve Taç Prensinin güvenlik bölümüne bir ses iletici tılsım göndermesine sebep olmuştu. Bu durum Wang Gan'ın biraz sinirlenmesine sebep oldu. Sonuçta bu, hiçbir işe yaramayan oğlunun yaptığı bir şeydi ve Taç Prensi işin içine onu katmamalıydı.

 

Ama problemin Lin Ming'den gelebileceğini hiç düşünmemişti. Bu çocuk değişmişti ve artık Yedi Derin Savaşçı Evinin yüz yılda bir görünen ender yeteneklerinden biriydi. Gökyüzü Serveti Krallığında, Rüzgarı ve Şimşeği kontrol edebilen büyük karakterlerden birisiydi. Bu karakterde birisi, istediği zaman birini asil veya general rütbesine yükseltebilirdi.

 

Lin Ming büyüdüğünde, birinden kurtulması aşırı kolay olacaktı.

 

Wang Gan, oğlunun Lin Ming ile olan çatışmasının, savaşmakla halledilecek düzeyde olmadığını biliyordu. Bu husümet onu öldürme derecesine kadar ilerlemişti!

 

Wang Gan kendi kendine soruyordu, peki Lin Ming intikam için gelirse? Asla huzur bulamazdı!

 

O zaman nasıl korkmasın ki? Son birkaç gündür gözlerine uyku girmemişti. Lin Ming Yedi Derin Savaşçı Evinde yaşıyordu ve oradaki düzenlemeler yüzünden, Lin Ming ile iletişime geçme fırsatı bulamadı. Onu geçtim asiller bile onu göremiyordu!

 

Bu yüzden, Lin Ming'i görebilmesinin tek yolu Taç Prensinin büyük ziyafetine katılmaktı. Gerçekten oğlunu ölümüne boğmak istiyordu!

 

Bu haberi aldığı gün, Wang Yigao'yu yerde sürükledi ve onu altı ay kilitlemeden önce fena bir şekilde dövdü.

 

Wang Yigao sözü geçince bile neredeyse sinir krizi geçiriyordu. Lin Ming tarafından ilk yenildiği an, Lin Ming'in onun hizmetçisine vurduğu andı. O sırada Wang Yigao, Lin Ming'i bir karınca olarak düşünmüştü. Bir karınca tarafından ısırılınca, ayağının altıyla ezip onu öldürebilirsin.

 

Bu yüzden Lin Ming'i bitirmek için bir grup kabadayı getirmişti ama sonuç hüsran olmuştu.

 

Wang Yigao geri döndüğünde iki aylık hapis cezası almıştı. Ne yemek yiyebiliyor ne de bir şey içebiliyordu. Wang Yigao'nun hayatı mahvolmuştu. İntikam arzusuyla hapisten çıkmıştı ve bu yüzden Yedi Derin Savaşçı Evinin giriş sınavında Lin Ming'i sürekli rahatsız etmişti. O zamanlar Lin Ming, Wang Yigao için bir hamamböceğinden başka bir şey değildi. Hâlâ onu ayaklarının altında ezebilirdi.

 

Ancak bu sefer Wang Yigao daha da kötü dayak yemişti. Sadece vücuduna değil kafasına da vurulmuştu. Ve işin daha acı yanı Wang Gan tarafından daha ağır bir şekilde cezalandırılıp altı aylığına hapse gönderilmişti.

 

Zamanla Wang Yigao şarapsız, etsiz ve kadınsız yaşamaya alışmıştı. Dövüş kitapları üzerine günlük eğitim almaya başladı. İşler iyi gitse de Wang Yigao yeniden bir kapışmaya girdi ve dayağı yedi.

 

Bu dayak gerçekten acımasız olmuştu. Her bir darbe Wang Yigao'nun bayılmasına sebep olmuştu. Sonunda, neden hep dayak yediğini anlamıştı. Lin Ming ismi, Wang Yigao için bir kabus haline gelmişti. On bin erkek cesaretine sahip olsa bile Lin Ming'i rahatsız etmeye cüret edemezdi.

 

Ailenin eğitimi her zaman sertti. Wang Gan, Wang Yigao'ya sert bir şekilde vurmuştu ancak bunu onu korumak için yapmıştı. Lin Ming'e bir açıklama yapmak istedi. Wang Yigao önceden Lin Ming'i ölümüne dövmek istediği için, kendisinin korkunç bir şekilde dövülmemesi durumunda Lin Ming onları affetmeyebilirdi.

 

''Saygılar Ekselansları Taç Prensi. Davetsiz geldim, Affınıza sığınıyorum ekselansları.'' Wang Gan derin bir korku ile eğildi.

 

''Haha, Binbaşı Wang çok kibarsınız. Bugün gelmeniz beni gerçekten mutlu etti. Çekinmeyin lütfen.'' Yang Lin, Wang Gan'ın bugün gelme sebebinin Lin Ming'i görmek olduğunu söyleyemezdi.

 

''Teşekkür ederim Ekselansları.''

 

Zaman geçtikçe birçok asil ziyafete geldi. Taç Prensinin verdiği ziyafet daha önce hiç görülmemiş güzellikteydi.

 

Tüm bu ünlü insanlar çeşitli kesimlerden gelmişti. Güzel elbiseler giyiyorlardı ellerinde zarif şarap bardakları taşıyorlardı. Yaptıkları her hareket görgü kuralları çerçevesindeydi. Bu insanların hepsi Gökyüzü Serveti Şehrinde etkili insanlardı.

 

''Büyük Kız Kardeş Jingyun, siz de gelmişsiniz.'' Murong Zi kalabalıkta Bai Jingyun'u bulmuştu. Aslında bir çapkın tarafından rahatsız edildiği için biraz sabırsızdı ama sonra aniden yüzünde neşeli bir gülümseme oluştu. Hemen küçük bir balık gibi hareket etti ve birden Bai Jingyun'un olduğu yerde belirdi. Giydiği güzel ama sıkı elbise bile onun serbestçe hareket etmesini engelleyemedi. Böylesine şık bir ziyafette, hareketleri kendi halindeydi.

 

''Ufak Kardeş Murong, Murong Ailesinin de burada olacağını düşünmemiştim.''

 

Murong Zi ve Bai Jingyun, Lin Ming'in son On Bin Öldürme Dizilimi değerlendirmesine katılmış olan iki göz kamaştırıcı kızdı. Bu ikisi Yedi Derin Savaşçı Evinin onurlu kadınlarıydı. Murong Zi 17 yaşındaydı ve Sıralama Taşında 28. sıradaydı. Bai Jingyun ise 18 yaşındaydı ve Sıralama Taşında 22. sıradaydı. Onlara çoğu kişi tarafından 'Yedi Engin Onurlu Çift' denirdi.

 

 Bu iki bayanın aynı yerde bulunması çok sayıda erkeğin dikkatini çekti. Daha çok bir tavus kuşu gibilerdi ve sanki tavukların arasında dimdik duruyorlardı.

 

''Murong Ailesinin, Taç Prensinin ziyafetlerine nadiren katıldığını hatırlıyorum.'' Bai Jingyun hafifçe duraksadı ve sonrasında gülümsedi, ''Bir randevu için mi buraya geldin?''

 

''Tanrım! Büyük Kardeş Jingyun dalga geçme benimle, bu zamparalar iyi değil!'' Murong Zi bunu söylemek için yeterli niteliklere sahipti. Yeteneğinin ve gücünün yanı sıra kusursuz görünümü ile tüm Gökyüzü Serveti Şehrinde sadece Qin Xingxuan'dan kötüydü.

 

Sadece birkaç aristokrat ailenin çocuğu ona uygun olabilirdi. Zhang Guanyu'nun yeteneği ve görünüşü iyiydi ama çapkınlıklarıyla ünlüydü. Ayrıca Akasya gücünü de uygulamıştı. Kim bilir oynaştığı kaç tane kadın vardı. Onuncu Prens ve Taç Prensine gelecek olursak, Taç Prensinin bir eşi vardı. Murong Zi'nin gururlu doğası ile bir cariye olarak kalması imkansızdı. Söylenene göre, Taç Prensi ile Onuncu Prens arasındaki savaşın sonuçları çok net değildi. Bu yüzden Murong ailesi doğal olarak öylece herhangi biriyle evlenmeye cesaret edemeyecekti.

 

''Haha, elbette onlar değil. Bahsettiğim kişi...'' Bai Jingyun konuşurken habercinin sesi aniden duyuldu. ''Yedi Derin Savaşçı Evinden Lin Ming, Bay Lin!''

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44251 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr