Çeviri: Xanaphia Düzenleme: Kharsmi

Lin Ming şelale dizilimine yüyürken bekleyen bir diyakoz (yardımcı papaz) vardı, görünüşüne bakılırsa yirmi otuz yaşlarındaydı. Diyakoz çoktan bilgilendirilmişti. Lin Ming’e bakarak konuştu, “Genç Acemi Lin, içeri girebilirsin. Bir saatlik süre sınırı var. Dizilim bugün özel olarak yeni öğrenciler için ayarlandı. Zorluk seviyesi çoktan yedi olarak ayarlandı. Herhangi bir sorun var mı?”

‘Hmm, ne baş belası bir kıdemli acemi!’ diye düşündü Lin Ming, ama üzerinde çok durmadı. Yedinci seviye zorluk, sıralamada 110 ile 130 arasındakiler içindi. Kendi sıralaması olan 126 ise bu aralığın sonlarındaydı. En temelden başlayıp sonrasında daha zorlayıcı mücadeleler için gelebilirdi.

“Girebilirsin, yedinci seviye sınırlarına girebilmiş olsan da gelişimin kısıtlı. Eğer içerde olmaya dayanamazsan dinlenmek için çık. Genelde içerde çok fazla duramazlar. Eğer bedeninin limitlerinden daha fazla içerde kalırsan, işin sonunda sağlına zarar verebilirsin.” diyerek, diyakoz Lin Ming’e hatırlatmalarda bulundu.

“Teşekkürler Kıdemli Acemi. Eğer dayanamazsam söylerim.”

Diyakoz, “Güzel.” diyerek dizilimi açtı.

Dışarıdan içeriye bakıldığında, Buzlu Gölet Şelalesi sıradan bir şelaleydi, sadece normallerinden çok daha büyüktü. Ama içeri adım attığında, manzara tamamen değişmişti. Lin Ming yeni bir boşluğa ulaşmıştı ve dışarıya ait hiçbir şeyi hissetmiyordu.

Buzlu Gölet Şelalesi bir öldürme dizilimi olsa da, içinde hayali büyü dizisi de barındırıyordu. Bu yüzden içerde aynı anda 12 kişi çalışıyor olsa da, kimse birbirini göremiyordu. Bunun nedeni, hayali büyü diziliminin herkesi birbirinden izole etmesiydi. Sonuçta burada kimse biri kendisini izlerken gelişim yapmak istemezdi.

Lin Ming bir anlığına arkasına döndü ve arkası çoktan tamamen kararmıştı, kapkara bir dünyaydı. Şelale sanki yıldızlı bir gecede asılı kalmış gibiydi. Şelalenin buzlu göleti bin feet genişliğindeydi ve koyu buz mavisi gözüküyordu. Gölet şelaleden fazla uzak olmamasına rağmen, garip bir şekilde sessiz ve sakindi, tek bir su hattı bile gözükmüyordu. Yüzeyde buzlu havuzun yarısını kaplayan yoğun bir sis vardı.

“Sadece bakarak bile dondurucu soğuk hissediliyor. Soğuk hava kuzeydeki kış rüzgarlarından bile daha dondurucu!” Lin Ming derin bir nefes aldı ve gerçek özünü limitlerine kadar döndürdü. Sonrasında gölete daldı.

“Çok soğuk!”

Buzlu gölete atladıktan sonra Lin Ming dondurucu soğuğu daha iyi hissetmişti. Hiç şüphesiz eğer gerçekte böyle bir şey olsaydı, su çoktan donmuş olurdu. Ama Buzlu Gölet Şelalesi diziliminde, bu buz gibi su hala sıvıydı. Sadece bu düşünce bile muhteşem bir şeydi.

Lin Ming ‘Gerçek İlkel Kaos Formülü’nü sonuna kadar dolaştırıyordu. Aynı zamanda kasları da bu soğuğa dayanmak istercesine titriyordu.

“Bu su, nasıl biraz cıva gibi hissettiriyor?” Lin Ming dalmayı denedi ama suyun buna karşı şaşırtıcı şekilde bir direnci olduğunu fark etti. Etrafa biraz sular sıçrattı, sanki adeta cıva ile oynamaya benziyordu. Su apaçık bir şekilde normal sudan daha kalın ve yoğundu, aynı zamanda daha yapışkandı. Normal bir gölette içindeki tüm nefesi dışarı verince doğal olarak suya batardı. Ama bu buzlu gölette sanki bir şey onu aşağıya doğru çekiyordu; ileri doğru yüzmek bile normalden daha yavaştı.

“Söylendiğine göre bu buzlu gölet bin feet derinliğindeymiş. Kimin bunu ölçebileceğini bilemiyorum. Şimdiki halimle bin feet dalmayı geçtim, birkaç düzine feet dalmak bile çok zor olur. Bunun dibine dalabilen kişi kesinlikle bir ustadır!”

Buzlu gölet derinleştikçe daha da soğuyordu. Sanki bu dondurucu soğuğun zayıf, ruhani bir aklı vardı. Sanki derinin altına girmeye çalışıyor, gözeneklerinden kana sızıp, iliğini delip dondurmak istiyordu. Eğer buraya dövüş sanatları bilmeyen biri gelirse, anında donacağına dair Lin Ming’in şüphesi yoktu. Normal birinin burada kanı bile donardı ve hemen ölürdü.

“Ellerim ve ayaklarım çoktan donmaya başladı, ne müthiş bir şiddet bu.” Lin Ming çoktan kendisini 30 feet derinliğe kadar bırakmıştı. O derinlikle, sayısız iğne bedenine saplanıyormuş gibi hissediyordu. Hissettiği soğuk, acıya dönmüştü. Daha fazla dalarsa kendisini tehlikeye atmış olurdu.

“Gerçek İlkel Kaos Formülünü geliştirmeme ve gerçek özümün normal bir dövüş sanatçısına göre daha yoğun olmasına rağmen, gelişimim hala çok zayıf. Yedinci zorluk seviyesine gelenler genelde Beden Dönüşümünün Üçüncü Aşamasında ya da daha üstünde oluyor.”

“Hmm? Bu bir taş platform mu?”  Lin Ming biraz uzakta düz bir taşın duvarda ortaya çıktığını gördü. Oraya doğru yüzmek için çabaladı, gerçek özünü yoğunlaştırdı ve taş platformun üzerinde durdu.

Dövüş sanatçıları derin ve uzun nefesler alabiliyordu. Lin Ming henüz İç Organ Eğitimi aşamasına ulaşmış olmasa da, bir nefesiyle bir tütsünün yanış süresi kadar su altında kalabiliyordu. Bağdaş kurarak taş platforma oturdu ve tüm enerjisiyle ‘Gerçek İlkel Kaos Formülü’nü döndürmeye başladı.

Etrafındaki her şey alışılmadık şekilde sessizdi, sanki Lin Ming ayrı bir boşluğa girmişti ve zaman durmuştu. Buzlu göletin dondurucu suyu yanında akıyor olsa da, Lin Ming sadece uzun ve yavaş ritimli kalp atışını duyuyordu, sanki bir sarkacın ileri geri sallanışı gibi karmaşa izlerinden uzaktı.

O sırada Lin Ming’in ruhu bedeninden yükselmiş gibiydi. Bedeninde en ufak bir hissiyat bile yoktu, zerre kadar bir algı yoktu ve tamamen bu transa benzer durum tarafından özümsenmişti. Kaslarının her inçi soğuk suya direniyordu. Gerçek özü kontrolü altında değil gibiydi; sanki kendi kendine dönmeye başlamıştı. Sanki vücudu hareketsizlik ile kaynaşmıştı ve bedenindeki gerçek öz kıyaslanamayacak kadar hassas hatlarda dolaşıyordu. Kendi kendine gerçek özü döndürmesinden çok daha kesindi ve çok daha hızlıydı!

Lin Ming ‘Gerçek İlkel Kaos Formülü’nün ilk katmanı’nın Büyük Başarı aşamasına ulaşmıştı ve gerçek özünün dolaşım hızı artmıştı. Ama şimdi eskisinden daha da hızlıydı. Denilebilir ki, ‘Gerçek İlkel Kaos Formülü’ eşiği ikiye katlanmıştı. Bu dolaşım hızını Lin Ming’in bilinciyle yapmıyordu, kendi kendine otomatik bir şekilde oluyordu.

Belirsiz bir süre geçtikten sonra Lin Ming aniden trans durumundan uyandı. “Mm? Neyim var benim?”

Nefesini tuttuğundan dolayı göğsünde biraz sıkışıklık vardı. Lin Ming gerçek özünü çalıştırdı ve suyun yüzüne  nefes almak için çıktı. Göletin dışındaki hava da buz gibiydi. Lin Ming dondurucu havayı solurken, ağzının kenarları bir kat buzla kaplanmıştı.

Lin Ming az önceki halini hatırladı. O his bedenindeki tüm minik birimlerin aynı anda yankılanmasıyla tarif edilen ‘Beden Yırtan Kemik Parçalayan Yumruğa’ benziyordu, tüm vücudunun ve tüm küçük birimlerinin nefes almasının tutarlı olacağı o muhteşem sınır. Eğer normal bir dövüş sanatçısının nefes alıştırmaları bilinçli kararları ve düşüncelerine bağlıysa, o zaman Lin Ming’in az önceki nefesi bedenindeki küçük birimleri hepsin kendiliğinden nefes almasıyla ilgiliydi. Sanki Lin Ming’in bilinci onlardan ayrılmıştı. Gerçek özü içgüdülerine ertelenmişti ve tamamen kendi iradesiyle dolaşıyordu ve devir rotası da mükemmeldi!

Lin Ming tekrar o taş platforma döndü. O durumu tekrar yaşamak istiyordu. Ancak yine de bu durumu fark edemedi.

“Mmn!? ‘Gerçek İlkel Kaos Formülü’ görünüşe göre daha da ilerlemiş ve Mükemmel aşamaya ulaşmış!”

Lin Ming ‘gerçek İlkel Kaos Formülü’nü soğuğa dayanmak için döndürdüğünde, etkileyici bir şekilde gerçek özünün dolaşım hızının %40 kadar arttığını fark etmişti. Bu ‘Gerçek İlkel Kaos Formülü’nün İlk Katmanı’nın Mükemmeliyet aşamasıydı!

Büyük Başarı kolaydı; Mükemmeliyet ise zor! Lin Ming bu sınıra normalden daha hızlı bir şekilde ulaşacağını düşünüyordu ama bunu bu kadar da kısa sürede başaracağını düşünmemişti!

“Bunun az önceki durumumla bir ilgisi mi var?” Lin Ming’in kalbi deli gibi atıyordu.

Söylentilere göre bir dövüş sanatçısı bazen gizemli bir duruma girebiliyordu, ‘ani aydınlanma’ gibi şeyler deniliyordu. Antik kitaplardaki kayıtlara göre, bir dövüş sanatçısı bir Bodhi ağacının altına oturmuş ve bir uçurumda bir gece meditasyon yapmış. Bir gecede saçlarına aklar düşmüş, uyandığında gelişim yöntemlerinin Büyük Başarı aşamasına ulaştığını fark etmiş ve gelişimi sınırları sıçrayarak aşmış! Hatta bazı kadim efsanelerde söylenenlere göre, biri aydınlanma yaşayıp ölümsüz olmuş ve ölümlü boşluktan kendini arındırmış.

Belki de Lin Ming’in kendisi de bu ‘ani aydınlanma’ gibi bir şeye girmişti!

Ne yazık ki bu durumda çok kısa bir süreliğine kalmıştı. Ama buna rağmen bu durumdan ciddi kazançlar elde etmişti.

O duruma tekrar giremediği için, Lin Ming dondurucu su ile bedenini sertleştirmeye devam etti, bununla birlikte gerçek özünü de dolaştırıyordu. Ruh Toplama Hapı’nın etkisi de uyanmıştı. Lin Ming’in içsel gerçek özü, yavaş yavaş kaslarından iç organlarının kenarlarına doğru aktı…

Gerçek özün iç organlarını kaplaması, Beden Dönüşümünün Üçüncü Aşaması olan İç Organ Eğitimi’nin bir işaretiydi!

Lin Ming tesadüfen bu aşamaya bir ayağını sokmuştu. Tamamen bu aşamaya girmesi ise sadece zaman meselesiydi!

Beden Dönüşümünün İkinci Aşaması olan Vücut Eğitimi’ni çalışmış bir dövüş sanatçısı, kaslarını gerçek öz ile nemlendirebiliyor ve yüzeyini gerçek özle sıvayabiliyordu. Üçüncü aşama olan İç Organ Eğitiminde, gerçek öz iç organları kaplayıp onları koruyordu. Dördüncü ve Beşinci Aşamaya ilerlerken, gerçek öz kasları değiştirip kemikleri şekillendirene kadar bedenin daha da derinliklerine iniyordu.

Yine de pratikte, bir dövüş sanatçısının etinin ve kanının tamamını gerçek öz ile kaplaması imkansızdı.

Genelde dövüş sanatçıları gerçek özlerini kaslarına yığıyordu. Bu tür bir zorla besleme mekanizmasının kendi açısından sınırları oluyordu. Çok fazla gerçek öz özümseyen bir kas noktası, sonunda darboğaza gireceği bir noktaya gelir. Diğer yandan gözden kaçırma nedeniyle bazı kas alanları gerçek öz ile nemlendirilmiyordu. Bu şekilde bedende ‘boş noktalar’ kalıyordu.

Ama gerçek bir dövüşte, her ‘boş nokta’ aslında sömürülebilir bir zayıflık oluyordu. Ayrıca, ilerde kişi Beden Dönüşümünün zirvesi olan Nabız Yoğunlaştırma Aşaması’na çıkmayı denediğinde, bu ‘boş noktalar’ dövüş sanatçısı için büyük bir engele dönüşüyordu.

Ama buzlu gölette işler farklıydı. Buzlu gölet bedenin her bir noktasına işliyordu. Soğuk tüm gözeneklere giriyordu ve tüm bedeni uyarıyordu; kas, kan ve hatta ilik!

Böylesi bir soğuk ile mücadele etmek için kişi gerçek özünü dolaştırırken, soğuğa direnmesi için kaslarını da titretmesi gerekiyordu. Yani bedendeki her bir noktanın soğuğa karşı direnmesi ve gerçek öz özümsemesi gerekiyordu!

Yavaş yavaş, kan ve etin her bir santimetresi gerçek öz ile tavlanıyordu ve böylece ‘boş nokta’ kalmıyordu!

Bunu fark edince Lin Ming derin bir nefes aldı. Bunca yıldır Göklerin Talihi Krallığı’ndaki Nabız Yoğunlaştırma Aşaması’na ulaşmış dövüş sanatçılarının neredeyse tamamının Yedi Derin Savaşçı Evi’nden çıktığına şaşmamalı. Böylesi gizemli ve derin kaynaklara, bunlara ek olarak muhteşem yeteneklere ve olağanüstü gelişim yöntemlerine sahipler. Nabız Yoğunlaştırma Aşaması buradakiler için normal bir dövüş sanatçısına göre çok daha ulaşılabilir. Ling Sen, Ta Ku ve diğer üst seviye yeteneklilerden bahsetmeye gerek bile yok. Sadece üçüncü seviye yetenekli biri bile, gerekli çabayı gösterip, değerli ilaçları edindiği sürece Nabız Yoğunlaştırma Aşaması’na ulaşabilir!

“Daha önceden eğer Göklerin Talihi’nin en iyi Savaşçı Evi’ne girmeyi seçmeseydim, ‘Kaotik Meziyet Savaş Meridyenleri’ne sahip olsam bile vücudumun her bir noktasını eğitemezdim! Daha sadece bu buzlu gölette mucizevi etkiler var. Diğer gelişim odalarının da gizemli etkileri olmalı. Yedi büyük öldürme dizilimleri gerçekten de çok kıymetli!”

“Bir an önce sıralamamı arttırıp, diğer öldürme dizilimlerindeki kaynakların da özgürce keyfini çıkarmalıyım!”