Bölüm 610 : Dövüş Lorduna Karşı Mücadele

avatar
8143 8

Martial God Asura - Bölüm 610 : Dövüş Lorduna Karşı Mücadele


Çeviri: Weed

Düzenleyen: Kurogane

 

Bölüm 610 : Dövüş Lorduna Karşı Mücadele



Ama bu durumda, Chu Feng çok paniklemedi. Dövüş gücü her ne kadar çok güçlü olsa da, şu anki gücüyle bu saldırıya karşı ayakta duramazdı.

 

O noktaya kadar Chu Feng’in gözleri titriyordu. Hemen Üç Yıldırımının gücünü çağırdı. Sonra, Chu Feng bir elini sıktı ve dalgaya doğru yumruğunu attı.

 

Büyük bir patlama ile dalgalar dağıldı ve yağmur oluştu. Gökyüzüne dokunabilecek muazzam dalga, çılgın Dövüş gücünü de ekleyince, kalabalığın gözü önünde Chu Feng'in yumruğu tarafından yok edildi.

 

“Tanrım! Şunu gördün mü? Bu çocuk gerçekten de bir Dövüş Lordunun saldırısını imha etti! ”

 

“Çok güçlü! Onun ekimi ne kadar güçlü olursa olsun, o sadece Gök Aleminde! Bir Dövüş Lordunun gücünü nasıl dağıtabildi? Ne de olsa, Dövüş Lordu ve Gök Alemi tamamen farklı seviyelerde! ”

 

Chu Feng’in eylemi şüphesiz bir kargaşaya neden oldu. Gören herkes ağızlarını genişletti, çenelerini düşürdü ve gözleri hayretle büyüdü.

 

“Yiya, yiya, büyük kardeş, çok güçlüsün!”

 

Sanki neredeyse göklere uzanacak kadar büyük dalgaların üstünde olan o değilmiş gibi, mor renkli bir ışık tabakasıyla kaplanmış olan küçük kız da büyük gözlerini kırptı ve bağırdı.

 

O anda, Chu Feng'in kucağındaki kızı umursayacak zamanı yoktu çünkü zaten ona kilitlenmiş iki çok sinirli bakış hissetmişti.

 

Kafasını kaldırıp onlara baktığında, iki uzmanın dev dalgaları engelleyip saldırılarını durduran Chu Feng’e olan niyetleri hiçte iyi değildi.

 

//ÇN: Amk ne dalgaymış lan… :D

 

“Küçük kardeş. Aramızda bir düşmanlık yok, neden bana sebepsiz bir şekilde saldırdın?” adil yüzlü adam ellerini sıkarak kırgınlık dolu bir tonla sordu. Açıkçası, Chu Feng’in saldırıyı engellemesi onu çok kızdırmıştı.

 

“Düzeltmeme izin ver. Açıkça, masumlara zarar vermeyi amaçladın ve şimdi sana saldırdığımı mı söylüyorsun? Bu bebeği kurtarmak için olmasaydı, senin gibi insanlara dikkat etmek için çok tembel olurdum.” Chu Feng geri adım atmadı. Bunun yerine, doğrudan sözlerini o adamın yüzüne çarptı. Bu Chu Feng’in doğasıydı.

 

İnsanlar onunla güzel ve makul bir şekilde konuşursa, güçleri ne kadar zayıf olursa olsun, Chu Feng kibar olurdu; Ancak, ne kadar güçlü olduğu önemli olmaksızın, onu gücendiren insanlarla konuşurken, Chu Feng onlara asla iyi davranmazdı.

 

Özellikle başından beri hiç iyi niyetleri olmayan insanlar için böyleydi. Chu Feng onların önünde zayıf davranmazdı. Ne yaparsan yap, seni affetmezlerdi. Kendini küçümsemek yerine, neden azarlayan taraf olmasın ki?

 

“Ne kadar küstah bir velet, benimle böyle konuşmaya nasıl cesaret edersin?! Eğer sana bir ders vermezsem, Ebedi İnfaz Takımadalarını asla dönmeyeceğim.”

 

Tam o anda, vahşi büyük adam doğrudan saldırıya geçti. Gökyüzü anında renk değiştirdi ve tüm uzmanların yüzlerinde ki şaşkınlık arttı, çünkü vahşi adamın saldırısı, adil yüzlü adamın saldırısından çok daha güçlüydü. Ondan bir Dövüş Lordunun gerçek gücü hissediliyordu. Adil yüzlü adamın saldırısı sadece vahşi adamın gücünü göstermesi için ön gösterimdi.

 

Ama yine de, Chu Feng korkmuyordu. Dövüş gücü çok güçlü olmamasına rağmen, analizine göre rakibinin şu anki saldırısına ile yenilmezdi. Böylece hemen Gök gücü vücudunda yükseldi, daha sonra saldırdı.

 

Her ne kadar ortaya çıkan gök gücü olsa da, güç bakımından Chu Feng’in saldırısı vahşi adamın saldırısından zayıf değildi.

 

* boom *

 

İkisi çarpıştı, anında çılgın bir dalgalanma oluştu. Sonuç, birbirlerine eşit olduğundan saldırılar birbirini iptal ettiği için belirsizdi.

 

“Vay! Şunu gördün mü! Oradaki adam, Gök Aleminin Dokuzuncu Aşamasın da bir yetişimle zalim bir Dövüş Lordunun güçlü saldırısını gerçekten ortadan kaldırdı! ”

 

“Çok güçlü. Saldırısı gerçekten boş değilmiş. Bu çocuğun gerçekten bir Dövüş Lorduna karşı savaşabilecek gücü var! Tam olarak kim, hangi tarikattan ve nereden? Onun gibi bir insan nasıl bilinmez. Neden daha önce onun adını hiç duymadım ?! ”

 

Kendi gözleriyle böyle inanılmaz bir sahneyi gören çevredeki insanlar çok şaşırdı. Chu Feng’in kimliğini tahmin etmeye çalışan bazı insanlar bile vardı. Hepsi basit bir insan olmadığını ve büyük bir arka planının olduğunu hissetti.

 

“Seni yaramaz çocuk! Sana kim olduğunu soruyorum, yine de bana saldırıp sorumu görmezden geliyorsunuz. Sana bir ders vermezsem, gökyüzünün ne kadar yüksek olduğunu ve yeryüzünün ne kadar kalın olduğunu gerçekten bilemeyeceksin.”

 

Çevrelerindeki kalabalığın övgüleri,  iki Dövüş Lordunu daha da kızdırdı. Adil yüzlü adam artık beklemeyip savaşa katıldı.

 

* boom rumble *

 

Adil yüzlü adam bir Dövüş becerisi kullandı. Yedi dereceden bir Dövüş becerisiydi.

 

Saldırısı ortaya çıktığında gökyüzü renk değiştirdi. Havada, çıplak gözle görülebilen dövüş gücü patladı, dövüş becerileri kullanıldı ve bir Milyonluk Ordu haline geldi.

 

Her ne kadar Dövüş gücü milyonlarca asker yaratsa da, auraları çok yüksekti, sıradan Gök Alemi uzmanları ile eşit değildi. Onların gücü sıradan Gök Alemi uzmanlarını aştı. Ortalama olarak, her bir askerin gücü Gök Aleminin Yedinci Aşaması civarındaydı. Belki tek bir tanesi olsa fazla olmayacaktı, ama onlardan milyonlarca olunca, son derece dehşet vericiydi.

 

“Ne korkunç bir dövüş becerisi. Dövüş becerilerinin ve Elit Silahının gerçek gücünün sadece Dövüş Lordlarının elinde bulunabileceği türden. Bu sefer sözleri gerçekten yanlış değil gibi görünüyor. ”

 

Adil yüzlü adamın kullandığı dövüş becerisinin çok güçlü olduğu söylenmeliydi. Dövüş Lordları haricinde, gözlemcilerin yalnızca bir kısmı bu tür bir Dövüş becerisine karşı savaşabilirdi.

 

“Hoh. Milyonlar Ordusu? Ruh Oluşum duvarımın bunu durdurabilecek mi görmek isterim! ”

 

//ÇN: İlla götünden milyon tane kan alacaklar onu istiyon sende.. :D

 

Havada ilerleyen Milyonlar Ordusu gören Chu Feng’in savaşma isteği ateşlendi. Daha önce, Köken Alemin Dokuzuncu Aşamasında iken, Gök Aleminin Üçüncü Aşamasından düşük olan ve onu yenebilecek kimse yoktu.

 

Ama şimdi, zaten Gök Aleminin Dokuzuncu Aşamasında olan o, bir Dövüş Lordu ile karşı karşıyayken aslında baskı hissediyordu. Bu aynı zamanda Dövüş Lordlarının gücünü ve Dövüş gücünün seviyesini de gösteriyordu. Ancak, Chu Feng denemek istedi, Gök Aleminin Dokuzuncu Aşamasındayken bir Dövüş Lorduna karşı direnebilir mi?

 

“Haa!”

 

Aniden, Chu Feng kollarını açtı, sonra aniden onları kaldırdı. Aynı zamanda patlayarak bağırdı. Mor renkli Ruh Oluşumu gücü, taşan bir sel gibi, vücudundan fırladı. Sadece göz açıp kapayınca, gökyüzünü ve yeri birbirine bağlayan Mor renkli bir Ruh Oluşumu duvarı haline geldi.

 

* boom boom boom boom boom *

 

Ruh Oluşumu duvarı kurulduğunda, Milyonlar Ordusu şimdiden patlamaya başlamıştı. O anda, her yerde dalgalanmalar oluştu ve tüm dünya sallandı. Açık gökyüzü tam bir kaos haline döndü.

 

Pek çok izleyici geri çekilmeye başladı, içlerinde o kadar korktular ki o korkunç savaşın içine sürüklenmek istemediler.

 

Ancak dalgalanmalar yavaş yavaş azaldığında, herkes Milyonlar Ordusunun ortadan kaybolduğunu fark etti ve hayrete düştüler.

 

Ruh Oluşumu duvarı da çatlaklarla doluydu, ağır hasar görmüş olsa da, kırılmamıştı. Chu Feng, kendi Ruh Oluşumuyla, bir Dövüş Lordunun Yedi Derece dövüş yeteneğini engelledi.

 

//ÇN: Hadi gene iyisin affettim.. ;)

 

//ÇN: Arkadaşlar ben burada bırakıyorum bi süre başka bir arkadaşla devam edeceksiniz ondan sonra tekrardan kavuşacaz sizlere iyi okumalar allaha emanet kendinize mukayyet olun seviyorum sizi.. :D



&& Chu Feng bu elemanlara ne yapacak? Bu elemanlar Chu Feng’e ne yapacak? O küçük kız kim? Orada ne işi vardı? Chu Feng aradığı kişiyi bulabilecek mi?

&& Merak ediyorsanız Takipte kalın.Yakında güzel haberler gelecek;)

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44237 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr