Bölüm 1041: Büyük Dövüş İmparatoru

avatar
3293 9

Martial God Asura - Bölüm 1041: Büyük Dövüş İmparatoru


 

Çeviri: Wolfcobain

 

 

"Efendi Sikong, siz..."

 

Sikong Zhaixing'in beklenti dolu gözlerini farkeden Chu Feng kendini eksik hissetti.

 

Chu Feng, Sikong Zhaixing'in kendisi hakkında iyi düşündüğünü biliyordu zaten çünkü kendisi Cennet Yolu'nun çıkışında oluşumu bozup idari yaşlıların kendisini aramasına yol açmıştı.

 

Ancak, Chu Feng, Sikong Zhaixing'in beklentisinin bu kadar yüksek olduğundan haberi yoktu. Bu Chu Feng için iyi bir şey olsa da yine de ona baskı uyguluyordu.

 

Chu Feng, Sikong Zhaixing'ın beklentilerini karşılayamazsa zaten Han ailesinin desteğini kaybeden Güney Turkuaz Ormanının durumu kötü olacaktı. Güney Turkuaz Ormanı, Turkuaz Dağına göndermesi gereken mürit sayısı belliydi ve bu sayıyı karşılayamadığı taktirde hakiki olmayan alt güçlerden bile aşağı konuma düşebilirdi.

 

"Chu Feng kardeş korkmana gerek yok. Bu benim kararım. Aslında bu kararın senle hiçbir ilgisi yok. Gerçekten Güney Turkuaz Orman'ında senin gibi bir delikanlı ortaya çıkmayalı çok olmuştu. Hatta diyebiliriz ki Güney Turkuaz Ormanı'nın tarihindeki en etkileyici genç nesli sen olabilirsin."

 

"Güney Turkuaz Ormanı'nın diğer üç ormanla aynı zamanlarda kurulduğunu biliyor muydun? O zamanki Koruyucu Lordumuz ister güç seviyesi ister nüfuz olsun diğer üç lorddan daha üstündü."

 

"Turkuaz Ormanı'nın dört bölgeden hangisine kurulacağı konusunda bile söz sahibiydi. Gel gör ki, kendisi burayı seçti. Hatta, Cennet Yolunun çıkışındakı oluşumu bizzat kendi elleriyle oraya koydu. "

 

"O zamanlar, insanlar neden böyle bir şey yaptığını anlamamıştı. Bunun sebebi eskiden bu bölgenin dört bölge arasında en kötüleri olmasıydı. Güney Deniz Bölgesinin Cennet Yolunu kontrol etmek dışında buranın pek bir özel yanı yok. Hatta aşırı küçük ve ıssız bile diyebiliriz."

 

"Ancak Koruyucu Lordumuz buraya bütün Dövüş Sanatı Kutsal Topraklarını sarsacak birisinin geleceğinden bahsederdi.  Güney Turkuaz Ormanının bu kişiyi Turkuaz Dağına göndermesini ve bu kişinin Turkuaz Dağını yüceltmesini istiyordu."

 

"Bunun üstünden çok yıllar geçti. Güney Turkuaz Ormanı çok Koruyucu Lord gördü. Ancak gelenlerin aralarında özellikle göze çarpan kimse olmadı. Turkuaz Dağına çok az sayıda üstün yetenekli talebe yolladığımız için orada kendilerine bir isim bulamadılar."

 

"Güney Turkuaz Orman şimdi diğer üç ormanın altında. Öyle bir durumdayız ki hakiki olmayan alt güçler bile bize hor gözle bakıyor. Turkuaz Dağının yolladığı kaynaklar yıldan yıla azalıyor. Sadece diğer üç ormandan geri düşmekle kalmadık aynı zamanda o kadar düştük ki artık üçüncü sınıf güçlere eşit duruma geldik. Diğerleri Güney Turkuaz Ormanına güler hale geldi artık."

 

"Aslında geçmişte ben de anlamamıştım. Koruyucu Lordumuzun neden burayı seçtiğini anlamamıştım.Hiç şüphesiz en iyi bölgeyi talep ederek alabilirdi. Neden burayı tercih etti ki?"

 

"Seninle tanışmadan önce kafam bu konuya hiç basmıyordu. Ancak senin Cennet Yolundan kendi başına çıkıp sonra da Koruyucu Lordumuz tarafından bizzat oluşturulan oluşumu kırarken görünce birden anladım."

 

"Sonunda Koruyucu Lordumuzun ne demeye çalıştığını anladım." Sikong Zhaixing bunları dedikten sonra Chu Feng'e bir bakış attı. Zamanında "Güney Turkuaz Ormanın amacı diğer ormanlara benzemez. Her yıl Turkuaz Dağına bir sürü üstün yetenekli talebe yollamak gibi basit bir iş değil bizimki. Güney Turkuaz Ormanının amacı Turkuaz Dağına Dövüş Sanatı Kutsal Toprakları sarsabilecek güçteki tek öğrenciyi sağlamaktır." demiş. "Ve ben... Bu kişinin sen olduğuna inanıyorum."

 

"Benim hayal kurduğumu düşünüyor olabilirsin. Hatta delirdiğimi bile düşünebilirsin. Ancak, gördüğüm kadarıyla Güney Turkuaz Ormanının tek umudu sensin. Güney Turkuaz Ormanının burada kurulmasının tek sebebi sensin. Ve artık sen geldiğine göre başka hiçbir şeyin önemi kalmadı."

 

"Ne düşünürsen düşün, istekli olsan da olmasan da elimizdeki bütün kaynakları seni yetiştirmek için kullanacağız."

 

"Vay be, gerçekten de bir altın madenine rast geldik. Bu yaşlı elindeki her şey ile senin üstüne bahse girmeye hazır." Güney Turkuaz Ormanının Koruyucu Lordunun dediklerini duyan Eggy neşeli bir şekilde gülmeye başladı. Neşeli bir şekilde gülmeye devam ederken bir yandan da pişmanlık dolu bir şekilde konuşmaya başladı.

 

"Ne yazık ki dediklerine göre Güney Turkuaz Ormanının statüsü şu an yerlerde sürünüyor. Korkarım Turkuaz Dağında sözleri pek etkili olmayacak. Bu kadarı sana kesinlikle yetmez."

 

"Gelecekte Turkuaz Dağında başına bir felaket açacak olursan seni koruyabilecek durumda değiller. Elinden gelse seni pamuklara sarar ama imkanları sınırlı."

 

Eggy'e kıyasla Chu Feng sessiz duruyordu. Sikong Zhaixing'in sözlerinden etkilenmişti

 

Chu Feng Güney Turkuaz Ormanına en başta neden gelmişti ki zaten? Açıkcası gelmesinin sebebi başka bir hedefi olmasıydı. Daha da açık olmak gerekirse Güney Turkuaz Orman kullanıp Turkuaz Dağına giden yolunu daha pürüzsüz hale getirmek istiyordu. Bunları yapmasının sebebi ise yetiştirmesini daha hızlı geliştirmekti.

 

Ancak, Chu Feng istediklerinin bu kadar hızlı bir şekilde eline geçeceğini düşünmemişti. Güney Turkuaz Ormanının gönlüne kolayca girmekle kalmamış aynı zamanda oradaki herkesin bel bağladığı biri haline gelmişti. Bütün bunlar Chu Feng'in beklentilerini aşıyordu.

 

Ancak, bir anlık sessizlikten, ağzının kenarından kendinden emin bir gülümseme yayılmaya başladı. Sikong Zhaixing'e bakıp çok ciddi bir şekilde konuşmaya başladı. "Efendi Sikong benden çok şey bekliyor ama sizi yüz üstü bırakmayacağım, Efendi Sikong."

 

Chu Feng'in dediğini duyan Efendi Sikong öylece kalmıştı. Bu delikanlıdan böyle bir cevap beklemiyordu açıkcası. Bir saniyelik şaşkınlıktan sonra Sikong Zhaixing'in yüzü gülmeye başladı. Ard arda "İyi, iyi, iyi" demeye başladı. "Seni yanlış tanımadığımı biliyordum."

 

Bundan sonra Sikong Zhaixing ve Chu Feng biraz daha sohbet etti. Bu sırada Chu Feng, Sikong Zhaixing'e çok merak ettiği bir soruyu sordu. Efendi Sikong'un yetiştirmesi, Yarım Dövüş İmparatoru. Bunun tam olarak ne demek olduğunu bilmek istiyordu.

 

"Haha, demek Dövüş İmparatoru ha? Küçük dostum Chu Feng beni gözünde çok büyütmüşsün. Dövüş İmparatorluğu öyle yüksek bir seviyedir ki ona ömrüm boyunca ulaşabileceğimi sanmam. Şu anki yetiştirme seviyem ise Yarım Dövüş İmparatoru'dur. Dövüş Kralı ve Dövüş İmparatoru arasındaki alemdir."

 

"Bu alem Dövüş Kralı'nın üstündedir ve küçük miktarda olsa da Dövüş İmparatoru seviyesini anlayabilir ve kullanabilir. Ancak, bu tür bir Dövüş İmparatoru gücü aşırı derecede güçsüzdür. Dövüş Kralı seviyesinin şüphesizce üstünde olsa da Dövüş İmparatoru ile karşılaştırıldığında bir hiçtir. İkisinin birbirine denk olduğu hiçbir durum yoktur."

 

"Böyle bir alemin olmasının sebebi kişinin Dövüş İmparatoru seviyesine dokunması ama bu seviyeden bir o kadar da uzak olmasıyla ilgilidir. O yüzden bu yetiştirme alemi Yarım Dövüş İmparatoru olarak bilinir."

 

Chu Feng'in bu seviyeyi daha önce duymamasının sebebi geldiği yerdeki insanların sadece Dövüş İmparatorunu duymuş olmasıydı. Daha önce Yarım Dövüş İmparatoru olan birisini ne duymuş ne de görmüştü. Ondan sonra da yazılı kayıtlara göre Dövüş Kralı'ndan sonra gelen güç seviyesi Dövüş İmparatoru olduğu için insanlar arada başka bir şey olabileceğini düşünmemişti.

 

"Bu aslında yanlıştır. Dövüş İmparatorları bu dünyadaki en güçlü insanlar arasındadır. Kutsal Vücut sahipleri bile yetiştirme için müthiş yetenekleri ve eşşiz güçleri olsa bile anlayışları çok iyi değilse Yarım Dövüş İmparatoru seviyesinde kalırlar. Dövüş İmparatoru olmak çok ama çok zor bir iştir."

 

"Sayısız dahinin bir araya geldiği Dövüş Sanatı Kutsal Topraklarında bile çok az sayıda Dövüş İmparatoru olmasının sebebi budur."

 

Bunu duyan Chu Feng Luo Dede ve Tantai Xue'nin Dövüş İmparatorlarının neden bu kadar kutsal olduklarını düşündüklerini anlamıştı. Dövüş İmparatorları gerçekten çok üstün bir seviyedelerdi. Tanrılara yakın bir yerde var olan üstün varlıklardı.

 

"Efendi Sikong, bu durumda, şu an Dövüş Sanatı Kutsal Topraklarında toplamda kaç tane Dövüş İmparatoru olduğunu biliyor musunuz?" Diye sordu Chu Feng merakla.

 

"Dövüş Sanatı Kutsal Topraklarının en kuvvetli güçleri, Üç Saray, Dört Klan ve Dokuz Aile kesinlikle Dövüş İmparatorları tarafından yönetiliyor. İnsanların dışında Azman Canavarlar da Dövüş İmparatorları tarafından yönetilmekte."

 

"Ancak, Dövüş Sanatı Kutsal Toprakları çok büyük bir yer olduğu için tabii ki insanlar arasında şöhret ya da parayla ilgilenmeyenler de var. Kimse nesillerdir var olan bu bilindik güçler dışında birinin var olup olmadığından emin değil."

 

"Ancak, Dövüş İmparatorlarının güçleri ne kadar büyük olsa da hayatları sonsuz değildir. Dövüş Sanatı Kutsal Topraklarında yaşamış birçok Dövüş İmparatoru hayatlarının sonlarına doğru inzivaya çekilip hayatlarını uzatmanın yollarını aramışlardır. Aralarında inzivaya çekilmiş olup da hâlâ çıkmamışlar var. Ne hayatta olduklarından ne de öldüklerinden emin olabiliriz."

 

"Bunun dışında Dövüş İmparatoru potansiyeli taşıyan bir sürü kıdemli uzman da var. Dövüş İmparatoru olabilmek için yıllardır inzivadalar. Bazıları yüzyıllar hatta bin yıllardır inzivada. Şimdi bile, aralarında hala inzivada olanlar vardır. Kimse Dövüş İmparatoru mu oldular yoksa başarısız olup öldüler mi bilmiyor."

 

"Bana Dövüş Sanatı Kutsal Topraklarında yaşayan kaç tane Dövüş İmparatoru olduğunu soruyorsan, sana tam bir rakam vermem çok zor olur.

 

"Sana söyleyebileceğim tek şey, kim olurlarsa olsunlar, ister iyi ister kötü olsunlar, ister insan ister Azman Canavarlar olsunlar Dövüş İmparatoru olma kapasitesine sahip olanlar büyük bir saygıyı hak eder." Dedi Sikong Zhaixing hürmet dolu bir yüz ifadesiyle.

 

Sanki bahsettiği kişiler insan değil de tanrıymış gibi konuşuyordu.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr