Bölüm 939: Kusursuz Kraliyet Silahı

avatar
4290 9

Martial God Asura - Bölüm 939: Kusursuz Kraliyet Silahı


 

Çeviri: Wolfcobain Düzenleme: Sajapyu

 

 

You Mingdeng, Xue Xiyue ve Fu Liansheng durumun iyi olmadığının farkındaydı.

 

Üç Koruyucu olarak Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatının böyle paramparça devam ederse yok olup gideceğinin farkındalardı. 

 

Birlik olmazlarsa Ölümsüz İnfaz Takımadası Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatının teslim olmasını kabul etmezdi. Tarikat yer yüzünden silinene kadar durmazlardı.

 

Bu yüzden hemen Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatının yeniden organize olup Doğu Deniz Bölgesinin dört bir tarafına dağılmış üyelerini toplaması lazımdı. Ölseler de kalsalar da, kaçsalar da savaşsalar bunu birlikte yapmaları lazımdı.

 

Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatının parçalanmasının sebebi ise bu ejderhalara benzeyen insanların bir lideri olmamasıydı. Üç Koruyucudan hiçbiri bir diğerinin sözünü dinlemek istemiyordu. Bir tarikat lideri seçmek kolay iş değildi.

 

Birçok insan nasıl bir karara varacaklarını düşünürken Chu Feng ve Qiu Canfeng bunun cevabını çoktan bulmuştu. Bu cevabı onlara sunma fırsatı şimdi karşılarına çıkmıştı.

 

"Usta görünen o ki planımızı yürürlüğe sokabiliriz," dedi Chu Feng gülümseyerek.

 

"Hı hı. Kılık değiştir. Önce bir bakalım, aceleye gerek yok. Bakalım bu üç ihtiyarın aklında ne varmış." Qiu Canfeng de gülümseyerek kafasını salladı.

 

Chu Feng ve Qiu Canfeng insan okyanusunun arasına sızdı. Kendilerini göstermekten kaçınıyorlardı.

 

Doğrudan Ahlaksız Vadinin altındaki saraya doğru yöneldiler. Lider seçiminin Şeytan Mühürleyen Kılıcın içinde olduğu sarayda yapılacağını biliyorlardı.

 

Yoldayken yeraltı sarayının yenilendiğini fark ettiler. Eski şaşalı hâli yoktu belki ama daha genişlemişti. Bu muhtemelen bütün bu insanlara yer açmak için yapılmıştı.

 

Üç Koruyucunun bugün için bayağı bir çaba harcadığı anlaşılıyordu.

 

Ama bütün bu çabalarına rağmen yine de sarayın içi  iğne atsan düşmeyecek bir hâldeydi. Milyonlarca insan balık istifi bir hâlde sarayın içinde duruyordu. Gerçekten de bayağı bir insan toplanmıştı. Yer üstündekilere ek olarak yeraltında da on milyondan fazla insan vardı.

 

Bu da Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatı üyelerinin ne kadar sadık olduğunun bir göstergesiydi.

 

Tarikatları parçalanmış ve her yere dağılmışlardı. Ama yine de tarikattan bir emir geldiğinde ellerindeki işleri bırakıp buraya gelmişlerdi. Bu insanlar canlarını tehlikeye atarak, çektikleri acıları görmezden gelerek tarikatları için yapabilecekleri ne varsa yapardı .

 

Sonunda Chu Feng ve Qiu Canfeng Şeytan Mühürleyen Kılıcın bulunduğu saraya gelmişti. Bu saray da büyütülmüştü, sarayın içinde yüz binlerce insan vardı. 

 

Ancak sadece tarikatta belli bir pozisyonda olanlar içeri girebiliyordu. Sarayın girişinde kimlik kontrolü yapan muhafızlar vardı. Sıradan üyelerin içeri girmesi yasaktı.

 

Dışarıdan bakınca bu mantıksız duruyordu belki ama biraz düşününce anlaşılır bir şeydi. Ne de olsa burada tarikat lideri seçilecekti. Saray ne kadar büyük olursa olsun kapasitesinin bir sınırı vardı. Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatının tüm üyeleri içeri giremezdi.

 

Bu kontrol noktası tarikat liderinin seçimini izlemek isteyenlerin bir kısmını dışarıda tutmaya yarıyordu. Ama Chu Feng ve Qiu Canfeng için bu bir sıkıntı değildi, içeri sızmayı başardılar.

 

"Chu Feng, hadi. Ben burada bekliyorum," dedi Qiu Canfeng zihinsel bir mesajla.

 

"Hı hı." Chu Feng Qiu Canfeng'in daha kendini göstermek istemediğini biliyordu. Kalabalığın en dışlarından sarayın ortasına doğru ilerlerdi.

 

Saray oldukça büyüktü ama çoktan içi insan kaynıyordu. Bu yüzden de Chu Feng gibi bir gencin insanları ite kaka en ortalara doğru ilerlemesi insanların sinirini bozuyordu. Chu Feng ilerledikçe arkasından küfürler duyup duruyordu.

 

Ama o bir şey duymamışçasına yoluna devam ediyordu.

 

Sonunda kalabalığın en önlerine ulaşmayı başardı. Gözüne birkaç tanıdık sima çarptı.

 

Xuan Xiaochao, Fu Fengming ve You Tonghan da buraya gelmişti. Kendi aralarında muhabbet ediyorlardı. Üstlerinde ağır bir baskı olduğu anlamak zor değildi.

 

Üçünün dışında tanıdığı bir sürü kişi daha vardı, Altın-pelerinli On Kardeş, Su Kralı, Ateş Kralı, Toprak Kralı... Aslında Beş Element Krallarının hepsi gelmişti.

 

Beş Element Krallarının en güçlüsü Altın Kralıydı, üçüncü seviye bir Dövüş Kralıydı.

 

Tabii ki en üst konumdakiler Üç Koruyucuydu.

 

You Mingdeng, Chu Feng onu önceden görmüştü. Kendisine düşman olan bu ihtiyarı hemen tanımıştı.

 

Ruh Oluşumundan yapılma bir sandalyede oturuyordu. Çok rahat duruyordu, iki yanında da iki kişi vardı.

 

Bunlardan biri muhteşem bir vücudu ve ağır bir makyajı olan, garip bir hoş koku yayan bir kadındı. Orta yaşlı duruyordu ama herkes onun neredeyse iki yüz yıldır yaşayan bir nine olduğunu biliyordu.

 

Diğer kişi ise ak saçlı, basit kıyafetler giymiş olan yaşlı bir adamdı. Oldukça sıradan duruyordu ama gözlerinde tarifi imkânsız bir hiddet vardı. Bir bakışta onun zayıf biri olmadığını anlamak mümkündü.

 

Bunlar tabii ki Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatının diğer iki koruyucusuydu; Xuan Xiaochao'nun ustası Xue Xiyue ve Fu Fengming'in ustası Fu Liansheng.

 

İkisinin de seviyesi yüksekti; dördüncü seviye Dövüş Kralıydılar. Hepsinin dudakları oynuyordu ama hiçbir ses çıkmıyordu. Belli ki zihinsel mesaj aracılığıyla bir şeyler tartışıyorlardı.

 

Chu Feng bu meşhur insanlara odaklanmaktansa gözlerini sarayın ortasına dikmişti, çünkü orada bir şey vardı: dehşet bir auraya sahip olan siyah, devasa bir kılıç: Şeytan Mühürleyen Kılıç.

 

Chu Feng'in artık bir Kraliyet Silahı vardı. Bu yüzden Şeytan Mühürleyen Kılıca baktığında gücünü hissedebiliyordu. Bu Kraliyet Silahı gerçekten de Kraliyet Silahlarının Kralı unvanını hak ediyordu. Sıradan bir Kraliyet Silahı bu kılıçla karşılaştırılamazdı bile.

 

"Bu Kraliyet Silahının kalitesi gerçekten de en üst seviye. Yanılmıyorsam bunu bir Dövüş Kralı değil de bir Dövüş İmparatoru yapmış olmalı. Ancak bir Dövüş İmparatorunun yaptığı bir Kraliyet Silahı bu kadar kaliteli olabilir," dedi Eggy.

 

"Dövüş İmparatoru tarafından dövülmüş bir Kraliyet Silahı ha? Mantıklı. Dövüş Kralı ve Dövüş İmparatorları arasındaki güç farkı gök ve yer gibi. İki alem arasında uçurumlar var."

 

"İkisi de Kraliyet Silahı yapabiliyor belki ama kaliteleri arasında büyük bir fark var. Dövüş Krallarının yaptığı Kraliyet Silahının kusurları olabiliyor ama Dövüş İmparatorlarının yaptığı Kraliyet Silahları kesinlikle kusursuz." Chu Feng de kafasını sallayarak Eggy'ye hak verdi.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44265 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr