Bölüm 858: Dehşet Verici Güç

avatar
5152 8

Martial God Asura - Bölüm 858: Dehşet Verici Güç


 

Çeviri: Wolfcobain Düzenleme: Sajapyu

 

 

*buum güm güm*

 

Kadının elini sallamasıyla sınırsız bir saldırı yayılmıştı. Kemiklere kadar işleyen bir ürperti yayılmıştı. Bu ürperti karşısında hava bile buz kesmişti.

 

Üçüncü Ölümsüzün baskısı bile anında çökmüştü. Bu ürperti gökten inmekteydi o anda, hedefi direkt Üçüncü Ölümsüzdü.

 

"Ne küstah bir velet! Bana saldırmaya cüret ediyorsun ha?"

 

Üçüncü Ölümsüz bu kadının basit biri olmadığını anlamıştı ama yine de dokuzuncu seviye bir Dövüş Lorduydu. Ne diye ikinci seviye bir Dövüş Kralı ondan korksundu ki?

 

*whoosh*

 

Elindeki Noksan Kraliyet Silahını salladı ve birkaç yeşil ışık dalgası beyaz elbiseli kadına doğru uçmaya başladı.

 

"Kırıl." Tam da o anda kadın ağzını açtı ve çok hoş bir ses duyuldu. Bal gibi tatlı bir sesti; bir çan kadar berrak ancak bir bülbülün cıvıltıları kadar yumuşak.

 

Sesle birlikte çok kuvvetli bir güç de hissedilmişti. Kadın hafifçe bağırınca elbisesinin kolunun ucunda bir el belirdi; yeşim kadar zarif bir el.

 

Elle birlikte sınırsız bir baskı da belirdi. Elinden çıkan tek bir patlama Üçüncü Ölümsüzün Noksan Kraliyet Silahı saldırısını yok etti.

 

*buum buum buum buum*

 

Ama bu kadarla da kalmamıştı. Üçüncü Ölümsüzün saldırısını tek bir darbede yok ettikten sonra daha fazla saldırı yolladı.

 

Saldırılar yağmur gibi yağmaya devam ederken fırtına gibi bir oluşum oluşturmuşlardı. Ancak bu oluşumun gücüne fırtınalar bile erişemezdi.

 

Avuç saldırılarını gören Üçüncü Ölümsüz kaşlarını çattı. Elindeki Noksan Kraliyet Silahını sıkı sıkı tuttu ve hemen bir saldırı başlattı. Karşıdan gelen saldırılara karşı korunmak için yeşil ışık dalgaları yollamaya devam etti.

 

*whoosh*

 

Ancak kadın çok güçlüydü. Tam Üçüncü Ölümsüz avuç saldırılarını yok etmişken Üçüncü Ölümsüzün arkasında bir hayalet gibi belirmişti kadın; avucunu aşağı doğru indiriyordu. O gücüyle sanki yoluna çıkan her şeyi yok edebilirmiş gibi duruyordu.

 

*swish*

 

Üçüncü Ölümsüz dehşet içerisindeydi. Yaşlı yüzü bembeyaz olmuştu; altı üstü dokuzuncu seviye bir Dövüş Lordu nasıl bu kadar güçlü olabilirdi?

 

Kadının güçlü olduğunu kabul etmek istemiyordu belki ama yine de dikkatsiz davranmaya cüret edemiyordu. İleri doğru sıçradı ve uzağa kaçtı. Kadın çok hızlıydı, saldırıları çok kuvvetliydi. Vücudundan yayılan ürperti kısa mesafede adamın iliklerine kadar işliyordu. Dayanılmaz bir şeydi; bu yüzden de aralarına mesafe koyması gerekiyordu.

 

Ancak çoktan yanına yaklaşmış olan kadın ona kaçma fırsatı vermiyordu. Üçüncü Ölümsüz havada uçarken kadın da elbisesi dalgalana dalgalana onu takip ediyordu.

 

Kolunu salladı ve avucunu açtı. Üçüncü Ölümsüze doğru yıkıcı bir güç uçmaya başladı.

 

Gerçekten de çok güçlüydü bu kadın. Saldırıları şiddetliydi; hiçbir zayıflık belirtisi yoktu. Üçüncü Ölümsüzün elinde bir Noksan Kraliyet Silahı olmasına ve tüm gücünü kullanıyor olmasına rağmen elinden gelen tek şey kadının saldırılarından kaçmaktı.

 

Saldırıları o kadar şiddetliydi ki Üçüncü Ölümsüz saldırının artçı dalgalarından yaralanmıştı bile. Kıyafetleri paramparça olmuştu, saçı başı birbirine girmişti. Yüzü bile şişmişti ve vücudunun birçok yeri buz tutmuştu.

 

"Sorabilir miyim acaba, aramızda nasıl bir düşmanlık var da bana saldırıyorsun böyle?" diye sordu kötü bir durumda olduğunu gören Üçüncü Ölümsüz.

 

Karşısındakinin sıradan bir dokuzuncu seviye Dövüş Lordu olmadığının farkındaydı. Kadının gücü korkutmuştu onu.

 

Bu kadının yetiştirmesini ve kimliğini gizleyen bir Doğu Deniz Bölgesi uzmanı olduğunu düşünüyordu. Bu yüzden bu kadar güçlüydü.

 

Ancak Üçüncü Ölümsüzün sorusunu cevaplamadı. Bir de saldırılarını daha da şiddetlendirdi; artık Üçüncü Ölümsüzü öldürmeyi kafasına koymuş gibiydi.

 

"Haha, bu gerçekten de ilginç! Doğu Deniz Bölgesinde bu kadar güçlü biri olduğunu düşünmezdim!"

 

"Chu Feng, bu kadın muhtemelen yetişimini gizlemiyor. Dokuzuncu seviye Dövüş Lordu gerçek yetişimi olsa gerek."

 

"Ve bu seviyede böyle bir güce sahip olmak... Neredeyse seninle eş! Sonunda bu vasatların ülkesinde düzgün biri çıktı ortaya."

 

"Sonunda iyi bir rakiple karşılaştın gibi duruyor!" Üçüncü Ölümsüzü zora sokan savaş Eggy'yi sevindirmişti.

 

"Evet! Bir de o kadar yaşlı da durmuyor. Muhtemelen benimle aynı nesilden ama ne kadar da güçlü. Gerçekten inanılmaz bir şey."

 

"Dokuzuncu seviye bir Dövüş Lordu olmasına rağmen ikinci seviye bir Dövüş Kralını soktuğu hâle bak; bir de Üçüncü Ölümsüzün elinde Noksan Kraliyet Silahı var, gücünü arttırmış bir durumda."

 

"Ama bu kadın çıplak elleriyle dövüşüyor, beceri bile kullanmıyor! Sadece kudretiyle ve fiziksel saldırılarıyla Üçüncü Ölümsüzü bu duruma soktu."

 

''Etkileyici. Gerçekten de etkileyici. Ama kim bu? Bu kadar güçlü biri nasıl tanınmaz?"

 

"Neden daha önce ismini hiç duymadım?"

 

Kadının gücü Chu Feng'i hayretler içerisinde bırakmıştı. Zi Ling'le tanıştığından beri Chu Feng ilk defa kendisiyle aynı nesilde ve dövüş gücü kendisinden üstün olan biriyle karşılaşıyordu. Bir de gücünün Zi Ling'den üstün olduğu da açıktı. Gerçekten akıl almaz bir güçtü bu.

 

"Ben Ölümsüz İnfaz Takımadasından Üçüncü Ölümsüz. Efendi sizinle daha önce hiç tanışmadım diyebilirim ve muhtemelen Ölümsüz İnfaz Takımadası sizin düşmanınız da değil. Ama bir şey bile demeden beni öldürmeye çalışıyorsunuz. Çok şaşkınım."

 

"Efendi lütfen bir açıklama yapın, ölümümün bir anlamı olsun. Yenilecek olsam bile sebebini bilmek isterim." Yenilmek üzere olduğunu gören Üçüncü Ölümsüz küfürler yağdırmaya başlamamıştı. Bunun yerine oldukça saygılı bir tavırla rakibiyle iletişim kurmaya çalışıyordu.

 

*whoosh*

 

Ölümsüz sözlerini bitirince kadın birden saldırmayı bıraktı ve havada durdu.

 

Bunu gören Üçüncü Ölümsüz hemen fırsattan istifade aralarına bir mesafe koydu. Ancak güvende hissettikten sonra durdu.

 

Üçüncü Ölümsüzün saçı başı dağınıktı; terler içerisindeydi ve zar zor nefes alıyordu. Azıcık titriyordu da.

 

Chu Feng kıyafetlerinin üzerinde buz katmanlarının oluştuğunu görebiliyordu. Bu buzların kadının eşsiz ve garip ürperti dolu aurasından dolayı olduğu ortadaydı. Üçüncü Ölümsüz rezil bir hâldeydi.

 

Ancak kadının dehşet verici gücünü gören Üçüncü Ölümsüz aceleci ve düşünmeden hareket edemezdi. Bunun yerine kadının karşısında saygıyla eğilip onu selamladı ve kibarca, "Efendim, isminizi sorabilir miyim? Bu kulunuz ne yaptı da sizi sinirlendirdi? Yoksa burası sizin bölgeniz mi?"

 

"Buranın sahibi ben değilim ama buraya geldiğime göre buradaki her şey benimdir. Nereden geldiğin umurumda değil, bir kum tanesi bile alamazsın buradan."

 

"Yaşlısın, dedemden bile yaşlısın. Bir de kendine kulum diyor bana efendim diyorsun. Ne acınası bir şey."

 

"Bu yüzden senin hayatını bağışlayacağım. Uza. Seni bir daha görürsem böyle kolay bırakmam," dedi kadın alaycı bir ses tonuyla.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44301 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr