Bölüm 854: Hazine

avatar
6160 8

Martial God Asura - Bölüm 854: Hazine


 

Çeviri: Wolfcobain Düzenleme: Sajapyu

 

Eggy Chu Feng'le konuşmaya daldığından önünlerindekini görmemişti bile.

 

Ancak Chu Feng'in dediklerinden sonra gözlerini kapattı ve Chu Feng'in gördüklerini görmeye başladı.

 

Karşısındakini gören Eggy olduğu yerde zıpladı. Küçük güzel yüzünde bir sevinç belirdi.

 

Çok uzaklarda, büyük sıra dağlar arasında garip garip zirveler göze çarpıyordu. Mantou'ya  benzeyen bir dağın tepesinde sönük renkler yayan bir zirve vardı. Diğer zirvelerin içerisinde çok göze batıyordu bu zirve, göz alıcıydı.

Ç.N: Mantou, Kuzey Çin kökenli popüler bir bulut gibi buğulanmış ekmek veya çörek türüdür.

 

"Orada iyi bir şey var gibi duruyor. Chu Feng, oraya git hadi!" Diye bağırdı Eggy.

 

Eggy’in bunu söylemesine gerek mi vardı sanki? Zirveyi gören Chu Feng hemen hızını arttırmıştı ve renkli tepeye doğru yol almaya başlamıştı.

 

Chu Feng tepeye yaklaştıkça heyecanlanıyordu. Yakınlaştıkça tepede neler olduğunu daha iyi görebiliyordu.

 

Bir dağ zirvesiydi bu; çok büyük bir zirve. Üstünde her türden ilaç vardı. Basit ilaçlar da değildi bunlar, oldukça kıymetli ilaçlardı.

 

Yetişim için pek işe yaramayan şeylerdi belki bu ilaçlar ama yine de hap yapımında kullanıldıkları için değerlilerdi.

 

Dünya Spiritistleri de ilaç kaynatarak hap hazırlama uzmanlarıydı. Boş bir zaman bulduğunda Chu Feng bu ilaçların nasıl kullanıldığını ve ne işe yaradığını araştıracaktı. Bu bitkiler arasında şifalı bitkiler de vardı tabii ki.

 

Chu Feng hemen bu zirvedeki ilaçların çok kıymetli ilaçlar olduğunu anlamıştı. Her biri paha biçilemez şeylerdi; dışarıda bulması çok zordu. Ama gözlerinin önünde bu ilaçlardan bir sürü vardı! Muhtemelen bu ilaçlar arasında Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacı da vardı .

 

"Haha, zengin oldum! Yanan Cennet Kilisesinin arkasında bu kadar büyük bir servet bırakacağını düşünmezdim!" Chu Feng sonunda zirveye ulaşmıştı.

 

Parlayan paha biçilemez ilaçlara bakarken heyecandan yerinde duramıyordu. Bunlar yetişimi için işe yaramaz şeyler olabilirdi ama yine de çok kıymetlilerdi.

 

Bırakın kendisini, Ölümsüz İnfaz Takımadası gibi bir güç bile bu ilaçları duysa güçlü bir ordu yollayarak burayı işgal ederdi.

 

En önemlisi de Chu Feng Cennetin Gözlerini kullanarak aradığı ilacı, Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacı bulmuştu.

 

Bu devasa ilaç tarlasında Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacı kesinlikle en kıymetli olan değildi. Daha güçlü etkileri olan bir sürü ilaç vardı.

 

Chu Feng ilaçları iyi biliyor olsa da yine de ismini bilmediği birkaç ilaç vardı aralarında. Bu ilaçlar paha biçilemez şeylerdi.

 

*whoosh*

 

Ama yine de Chu Feng önce Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacına koştu. Ne de olsa buradaki ilaçlar ne kadar değerli olursa olsun o anda Chu Feng için en önemli ilaç Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacıydı, bu ilaç Zi Ling'e gücünü geri verecek olan Cennet Tutan Hap için en önemli malzemeydi.

 

*hmm*

 

Yere inen Chu Feng bir saniye bile durup düşünmeden ilacın üstünde altın Ruh Oluşumu gücünü kullanarak bir Ruh Oluşumu döşedi. Bir Açılım Oluşumuydu bu; ilaç toplarken mutlaka döşenmesi gerekirdi.

 

Şifalı bitkiler ve geliştirme kaynakları farklı şeylerdi. Geliştirme ilaçlarının dövüş gücü kuvvetlerine göre değişirdi. İster ruhani ilaç olsun ister Köken ilacı, Kaynak ilaç, Gök ilacı, Dövüş İlacı olsun ya da Ruhani Varlıklar, Kutsal Varlıklar; hepsinin ruhu vardı ve hepsinin de kendini koruyacak güçleri vardı.

 

Ama şifalı bitkilerde durum farklıydı. Birçoğunun ne zekâsı vardı ne de gücü. En azından çoğunda bunlar yoktu.

 

Ancak bunları toplaması kolay bir iş değildi. Bir Dünya Spiritistinin bu ilaçları toplamak için Açılım Oluşumu döşemesi gerekirdi.

 

Eğer direkt topraktan koparılırsa topraktan ayrılır ayrılmaz bitkiler solup ölürdü. Çabalar boşa gitmiş olurdu. Geliştirme kaynaklarında olduğu gibi şifalı bitkilerde de döşenmesi gereken oluşum gücü de değişirdi.

 

Bu bitkilerden hiçbiri basit bitkiler değildi, Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacı da dahil. Neyse ki Chu Feng çoktan Altın-pelerinli bir Dünya Spiritisti olmuştu yoksa bu ilaçları toplamak için çok uğraşması gerekecekti. Ama Altın-pelerinli olduğu için işi çok kolaydı.

 

"Açıl!" Diye bağırdı Chu Feng birden. Havadaki oluşum altından bir ışık huzmesi oldu ve altın bir ejderha gibi aşağı doğru uçarak Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacının etrafını sardı.

 

*güm güm güm*

 

Bir anlığına toprak bile sallandı. Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacının etrafını sayısız altın sembol sarıp dönmeye başladı; semboller ilacı topraktan çekiyordu.

 

İlaç dayanmak istiyordu buna ancak boşuna; Chu Feng'in Ruh Oluşumu çok güçlüydü. İstemese de yavaş yavaş topraktan söküldü ilaç Altın Ruh Oluşumu ilacı Chu Feng'in ellerine bıraktı.

 

"Haha, sonunda aldım!" Chu Feng elindeki Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacını dikkatle kaldırdı, onun için bu ilaç çok kıymetli bir şeydi.

 

Chu Feng ne olur ne olmaz diye birkaç olgun Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacı daha topladı.

 

*whoosh*

 

Bunları topladıktan sonra Chu Feng rasgele değerli ilaçları toplamaya başlamadı, bunun yerine havaya yükseldi ve aşağı baktı. Cennetin Gözlerini kullanarak bu dev ilaç tarlasındaki en kıymetli ilaçları dikkatle belirlemeye başladı.

 

Chu Feng Yanan Cennet Kilisesine girenin sadece kendisi olmayacağının farkındaydı. Üçüncü Ölümsüz er ya da geç buraya gelecekti.

 

Yanan Cennet Kilisesi çok büyük olabilirdi ancak yine de bir sonu vardı. Üçüncü Ölümsüzün ne zaman geleceğini bilmiyordu.

 

Buradaki ilaçları toplamak için ne kadar vakti olduğunu da bilmiyordu. Vakti kısıtlıydı bu yüzden de en iyi ilaçları seçip bunları toplaması lazımdı.

 

"Bu hiç de basit bir şey değil! Bu toprakta ne biçim bir ruhani güç var? Ne kadar fazla şifalı bitki büyümüş üstünde! Buraya geldiğime değdi gerçekten de."

 

Chu Feng'in gözleri parladı birden. Sonra da ileri fırladı ve şifalı bitkilerden birine doğru uçmaya başladı.

 

Bu sıradan bir bitkiydi. Hem sönüktü hem de oldukça sıradan duruyordu. Dışarıdan bakıldığında sıradan bir ota benziyordu.

 

Ancak Cennetin Gözleriyle bakan Chu Feng onun gerçek şeklini görmüştü. Bu çok güçlü bir bitkiydi. Şifa gücü oldukça yüksekti; bu bitkiye ilaç tarlasının kralı demek yanlış olmazdı.

 

*whoosh*

 

Tıpkı beklediği gibi, Chu Feng bitkinin yanına yaklaştığında bitki ışık saçarak kendisini topraktan çekti. Sonra da iki küçük bacağıyla çılgınlar gibi koşmaya başladı. O kadar hızlıydı ki Chu Feng bile şok oldu.

 

"Haha, bir de zekâsı ve hareket etme kabiliyeti var! Gerçekten de buranın kralı bu!" Bunu gören Chu Feng sevinçten havalara uçtu. Hemen baskısını yayarak Kral İlacı bastırmak istedi.

 

Ama boşunaydı bu çaba; Kral İlacı çok güçlüydü. İçinden yeşil bir ışık yayılıyordu, ışık saça saça Chu Feng'in gücünü görmezden gelerek koşmaya devam etti.

 

İlaç tarlasının sonuna geldiğinde birden yerde bir tünel açtı.

 

"Hmph. Nereye kaçıyorsun öyle?" Böylesine iyi bir ilaç bir hazineydi. Chu Feng öyle kolay kolay bırakır mıydı hiç? İleri sıçradı ve tünele girip ilacın peşine takıldı.

 

"Siktir!" Ama tünele giren Chu Feng'in yüz ifadesi bir daha değişti. Heyecanlı hâli gitmişti; beti benzi atmıştı. Alnından soğuk terler boşalmaya başlamıştı.

 

Chu Feng yeraltının derinliklerinden gelen dehşet bir öldürme niyeti hissetmişti.

 

Bu ilaç tarlasının topraklarında garip bir şey vardı!

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44346 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr