Bölüm 843: İyi Haberler

avatar
5508 7

Martial God Asura - Bölüm 843: İyi Haberler


 

Çeviri: Wolfcobain Düzenleme: Sajapyu

 

"Efendi, Piaomiao Hanım neden beni hemen görmek istiyor?" Diye sordu Chu Feng.

 

"Bilmiyorum. Piaomiao Hanım bize sizi gelince hemen On Bin İllüzyon Tepesi'ne götürmemizi söyledi sadece."

 

"Dört Mevsim burada değil mi?" On Bin İllüzyon Tepesi'ni duyan Chu Feng'in yüz ifadesi biraz değişmişti. Bu tepenin en önemli tepelerden biri olduğunu ve sadece Piaomiao Hanım'la Dört Mevsim'in girebildiğini biliyordu. Diğerlerinin yanına yaklaşması bile yasaktı.

 

Normalde böylesine yasaklı bir yere Chun Wu götürürdü onu ama şimdi sıradan bir gardiyan götürecekti. Bir şeylerin yolunda gitmediğini ve muhtemelen Chun Wu ve diğerlerinin burada olmadığını hissetmişti.

 

"Chun Wu, Xia Yu, Qiu Zhu ve Dong Xue Hanımlar burada değil." Gardiyan kafasını salladı.Durum gerçekten de Chu Feng'in tahmin ettiği gibiydi.

 

"Efendi, ne yaptıklarını biliyor musun?" Diye sordu Chu Feng hemen.

 

"Gerçekten de bilmiyorum. Bağışla beni." Gardiyanın yüzü bir garipti. Sanki Chu Feng'e bir şeyi söylemiyor gibi gözüküyordu ve gerçekten de bir şey bilmiyor gibiydi.

 

Chu Feng daha fazla soru sormadı ama aklına bir şeyler vardı. Piaomiao Hanım kendisini bu kadar acil görmek istediğine göre bir şeyler olmuş olsa gerekti. Yoksa böyle bir şey istemezdi.

 

On Bin İllüzyon Tepesi'ne gelen Chu Feng buradaki manzaranın çok güzel olduğunu keşfetti. Ancak tepede sadece bir kule vardı. Şekli normaldi ancak çok renkliydi. Renkler birbirine karışıyordu ve sürekli değişip duruyordu. Çok gizemli ve çok güzel bir şeydi.

 

"Chu Feng Efendi, Piaomiao Hanım sizi içeride bekliyor." Gardiyan içeri girmeye cüret edemedi. Kuleden metrelerce uzakta durdu.

 

"Mm." Chu Feng kafasını salladı ve kuleye yaklaştı. Bunun etkileyici bir kule olduğunu görebiliyordu. Özel malzemelerle yapılmakla kalmamış bir de güçlü bir Ruh Oluşumu tarafından da desteklenmişti. Mühürlü olsa bunu açamazdı. Ancak mühürlü olmadığından Chu Feng kapıyı hafifçe ittiğinde kapılar açıldı.

 

Kuleye giren Chu Feng Piaomiao Hanım'ı gördü. Gözlerini sıkı sıkı kapatmış, bağdaş kurarak oturuyordu. Gücünü bir oluşuma yönlendiriyordu.

 

Bu bir Arıtma Oluşumuydu. Oluşumun içerisinde her türden garip şeyler arınıyor ve birbirine giriyordu. Piaomiao Hanım bir hap kaynatıyordu ve oluşum içerisindeki malzemelerden Chu Feng bunun oldukça etkileyici bir hap olduğunu anlamıştı.

 

"Geri geldin demek. İşlerini iyice hallettin mi?" Piaomiao Hanım gözlerini açmamasına rağmen Chu Feng'in geldiğini anlamıştı.

 

"Piaomiao Efendi, endişeniz için teşekkürler. İşlerimi hallettim evet," dedi Chu Feng.

 

"Mm. Endişelenmene lüzum yok. Seni hemen buraya çağırdım çünkü iyi haberlerim var. Cennet Tutan Hapın etkisini ortadan kaldırmanın yolunu buldum. Şu anda da onu kaynatıyorum," dedi Piaomiao Hanım.

 

Bunu duyan Chu Feng sevinçten havalara uçmuştu. Hemen minnettarlığını belirtti. "Teşekkürler efendim!"

 

"Ama çabuk sevinme. Bu işe yarayacak mı yaramayacak mı emin değilim ama her zaman bir risk var. Zi Ling'in kendisi riski kabul ediyor ve ilacı almak istiyor ama onun en yakını olarak senin de zihnen kendini hazırlaman lazım," dedi Piaomiao Hanım.

 

"Zi Ling'in sakat kalmasından iyidir. Zi Ling'in kararına saygı duyarım." Chu Feng riski umursamıyordu çünkü Zi Ling bunu kabul etmişse işe yaramaz biri hâline gelmek istemiyor demekti. Onun olan gücü geri almak istiyordu ve Chu Feng de böyle düşünüyordu.

 

"Mm." Chu Feng'in dediğini duyan Piaomiao Hanım kafasını salladı. Sonra da "Ancak bu ilaç için gerçekten de çok fazla şey gerekiyor. Bazıları Sisli Tepe'de yok, bu yüzden Chun Wu, Qiu Zhu, Xia Yu, Dong Xue ve Yan Ruyu'yu yolladım bunları arasınlar diye. Hasatları da bayağı iyi oldu."

 

"Ama Qiushui Hanım'ı araması için yolladığım en önemli malzeme daha gelmedi. Kolayca istediğim şeyi bulabilir aslında ve şimdiye gelmiş olması gerekirdi ama gel gör ki daha dönmedi. Bir şey mi oldu bilmiyorum, biraz endişelendim."

 

"Ama şu anda benim bu ilaca odaklanmam lazım, ayrılamam buradan. Bu yüzden bana yardım etmeni istiyorum, git de bak Qiushui Hanım neden hâlâ geri gelmemiş."

 

"Peki... Qiushu Hanım ne arıyor ve nerede bulunur?" Diye sordu Chu Feng hemen. Piaomiao Hanım'ın söylediklerini duyunca o da biraz endişelenmişti.

 

"Qiushui Hanım Ejderha ve Anka Kuşunun Kutsal İlacını arıyor. Yanan Cennet Kilisesinin eski yerinde bulunur bu ilaç ancak girişinde derin katliam oluşumları vardır. Normal insanlar giremez içeri, bu yüzden gidip senin bakmanı istiyorum. Ne de olsa sendeki Ruh Oluşumu teknikleriyle kolayca halledebilirsin, içim rahat olur. Oluşumlardan geçemesen bile bir şey olmadan dönebilirsin," dedi Piaomiao Hanım.

 

"Ne olmuş bakacağım." Dedi Chu Feng ve kafasını salladı.

 

Bu işin Zi Ling'le alakası olması bir yana, Qiushui Fuyan bunu Zi Ling ve kendisine yardım etmek için yapıyordu. Ve yetişimi ve statüsünü düşününce şimdiye dönmüş olması gerekirdi, Yanan Cennet Kilisesinin eski yerine gidip de bu ilacı almak onun için zor bir şey olmamalıydı. Ama hâlâ dönmemişti. Sadece Piaomiao Hanım değil, Chu Feng de endişelenmişti.

 

"Mm. Yanan Cennet Kilisesinin girişi Kış Ovalarında. Git Zi Ling'i bul ve ona döndüğünü söyle. Kızın endişelerini dindir ve Kış Ovalarına git sonra da. Ama unutma, eğer katliam oluşumlarından geçemezsen çok zorlama. Gücünü abartma."

 

Piaomiao Hanım konuşurken gözlerini açtı. Bir avucuyla havaya bir harita çizdi. Kış Ovalarının bir haritasıydı bu ve üstünde Yanan Cennet Kilisesinin girişi vardı.

 

Ama sadece girişin yerini göstermiyordu bu harita, oluşumların nasıl etkisiz hâle getirileceği de yazıyordu.

 

"O zaman ben müsaade isteyeyim." Haritayı ezberleyen Chu Feng kuleden ayrıldı. Gittikten sonra gardiyanın hâlâ aynı yerde kendisini beklediğini gördü.

 

"Efendi, Zi Ling nerede biliyor musun?" Diye sordu Chu Feng.

 

"Piaomiao Hanım çoktan bana talimatları verdi. Beni takip edin." Gardiyan Chu Feng'i başka bir tepeye doğru götürmeye başladı.

 

Bu tepe de çok güzeldi, On Bin İllüzyon Tepesinden bile güzeldi. Sisli Tepe'nin en güzel tepelerinden biri olduğu söylenebilirdi; bu güzel tepede bir de çok güzel bir saray vardı. Sarayın antik bir aurası yoktu, yeni bir saraydı bu. Piaomiao Hanım bu sarayı sırf Zi Ling için yaptırmıştı.

 

Sarayın dışında güzel bir insan kafasını kaldırmış etrafı izliyordu. Chu Feng'i görünce hemen yanına uçtu. Bu Zi Ling'di.

 

"Chu Feng Efendi, bana müsaade." Yolu gösteren gardiyan oradan ayrıldı.

 

"Chu Feng, sonunda dönmüşsün! Ne diye o kadar uzun süre gittin? Ne kadar merak ettim seni! Su Mei ve Su Rou iyi mi? Neden senle değiller?" Chu Feng'i gören Zi Ling'in yüzü neşe dolmuştu. Chu Feng'i çok merak ettiği anlaşılıyordu.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44306 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr