Çeviri: Wolfcobain Düzenleme: Sajapyu

"Bunlar Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatından insanlar mı acaba? Onlar da buraya gizli gizli uzman mı yollamışlar?" Chu Feng emin olamıyordu ama bunların Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatından olduklarını tahmin ediyordu.

"Kurtuldum bugün de herhalde." Chu Feng'in gergin suratında uzun süredir görünmeyen bir gülümseme belirmişti. Atılgan Azure EjderhaTekniğiyle Chu Feng hemen dağa doğru ilerlemeye başladı.

"Efendiler, yardım edin bana!" Diye bağırdı Ruh Oluşumunun önüne gelen Chu Feng.

Ruh Oluşumunun içindeki insanlar Chu Feng'i çoktan fark etmişti. Chu Feng'in kendilerinden yardım istediğini görünce hayrete düşmekten alamadılar kendilerini. Gizleme Ruh Oluşumunun içindelerdi yani Chu Feng'in onları görememesi lazımdı.

*swish swish swish*

O anda Chu Feng'in etrafında birkaç altın savaş gemisi belirdi ve etrafını sardı.

"Bu kadar hızlı kaçtığını görünce Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatından sandım ama sadece bir veletmiş."

"Evet, genç efendi bir de üstüne Avcı Muskasını yerleştirmiş! Nereden geldi bu çocuk?"

"Zihninde bir problem var gibi duruyor. Dağa doğru bağırıp yardım istiyor. Aptal." Gemideki altıncı seviye Dövüş Lordları kendi aralarında konuşuyordu. Chu Feng'e kapana sıkılmış bir fare gibi bakıyorlardı. Gözlerinde küçümseme vardı.

"Efendiler, lütfen kurtarın beni! Bunlar Ölümsüz İnfaz Takımadasından geliyor ve buraya kötü niyetli birçok adam yolladılar."

"Xue Xiyue'nin müridi Xuan Xiaochao da şu anda Murong Xun'la savaşıyor. Durum ne şu an bilmiyorum, o yüzden sizden yardım istiyorum." Chu Feng Xuan Xiaochao'yla ilgili bilgiyi bilerek söylemişti; amacı Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatlıları dışarı çekmekti.

Chu Feng Cennetin Gözleriyle Ruh Oluşumunun içini görebiliyordu ama şu anki gücüyle içeri girmesi imkânsızdı. Eğer ona yardım etmek istemezlerse elinden bir şey gelmezdi.

"Xuan Xiaochao mu? Oluşumu açın!" Gerçekten de Xuan Xiaochao'nun ismini duyan bir Dövüş Lordu aleminin zirvesinde olan yaşlı hemen konuşmuştu.

*hmm*

Bu adamın sözleri duyulur duyulmaz Chu Feng'in önündeki dağın tepesi bir gölün yüzeyi gibi dalgalanmaya başladı. Sonra da dev bir mağara belirdi ve göz açıp kapayıncaya kadar yüz kadar siyah kıyafetli adam Ölümsüz İnfaz Takımadasının gemilerinin etrafını sardı.

"B-Bu bir Ruh Oluşumu muymuş?!" Ancak siyah kıyafetli adamlar etraflarını sardıktan sonra Ölümsüz İnfaz Takımadalılar tepki verebildi. Chu Feng'in niye dağ zirvesinden yardım istediğini de şimdi anlamışlardı. Gözlerinde bir korku belirmişti.

Özellikle de bu adamların üstün auralarını hissedip de Dövüş Lordu aleminin zirvesinde olanları görünce dehşete düşmüşlerdi.

"Biz Ölümsüz İnfaz Takımadasındanız. Bu çocuk bir suçludur, onu almamız lazım. Bizimle iş birliği yapar mısınız?" Durumun kötüye gittiğini görünce Ölümsüz İnfaz Takımadasından olduklarını açıklamak zorunda kalmışlardı.

Kimlikleri ortaya çıkınca da Ölümsüz İnfaz Takımadalıların yüzünde bir gurur belirmişti. Siyah kıyafetli adamlar ne kadar güçlü olursa olsun, Doğu Deniz Bölgesinde kim kendilerine saygı göstermemeye cüret edebilirdi?

Bunu gören siyah kıyafetli adamların auraları bir anda buz gibi olmuştu. Sonunda yaşlı bir ses duyuldu, "Hepsini öldürün."

*buum*

Bunu duyunca biri hemen saldırıya geçti. Bunun ardından da yüz Dövüş Lordunun saldırıları aynı anda geldi. Her türden kudretli beceriler ortaya saçılıyor, gemileri patlatıyordu.

Kısa bir sürede Ölümsüz İnfaz Takımadasının adamlarının yarısından fazlası ölmüştü, siyah kıyafetli adamlara eş değillerdi kesinlikle. Bu geriye kalan Ölümsüz İnfaz Takımadası uzmanlarını dehşete düşürmüştü. Biri hemen önceden konuşan yaşlıya bağırdı, "Efendim, neden yok yere bize saldırdınız? Ölümsüz İnfaz Takımadasındanız! Aramızda bir yanlış anlaşılma falan mı oldu?"

Bunu duyan adam kafasını yavaşça kaldırdı ve öfkeli gözleri göründü. "Sizi öldürüyoruz," dedi.

*buum*

Sözlerini bitiren adam birden avucunu kaldırdı. Bu hareketiyle tüm bir gemiyi küllere çevirmişti. İster beşinci seviye bir Dövüş Lordu olsun ister altıncı seviye, Dövüş Sanatı Tanrısı aleminin zirvesinde olan bir uzman karşısında karıncadan farkı yoktu hiçbirinin; tek hamle yeterdi.

"Xuan Xiaochao Murong Xun'la savaşıyor demiştin. Kanıtın var mı?" Yaşlı adam Chu Feng'e baktı. Gözleri iki keskin hançer gibiydi, delip geçiyordu adamı; sanki Chu Feng'in her şeyini görüyor gibiydi.

"Mm? Ruh Oluşumu İzi?" Birden yaşlı adamın göz bebekleri küçüldü. Bir bakışta Chu Feng'in vücudunda bir iz olduğunu görmüştü.

Bunun ardından da hemen Chu Feng'i göğsünden tuttu. Chu Feng keskin bir acı hissetti ama yaşlı adam elini çektiğinde iz avucundaydı.

İz kıvranıyordu. Ama yaşlı adam sıkı sıkı sıkmıştı yumruğunu ve izi eziverdi.

"Burası ifşa oldu. İki numaralı barınağa geçin. Hemen şimdi," dedi yaşlı adam.

"Tabii efendim!"

*whoosh whoosh whoosh whoosh...*

Yaşlı adamın sözlerini duyan herkes havalandı ve kara alevli meteorlar gibi mavi göğe doğru uçtular. Auralarını gizleyerek uzaklara uçtular.

"Sen de beni takip et." Yaşlı adam kolunu salladı. Chu Feng'i altın renkli bir Ruh Oluşumu içine aldı ve o da yaşlı adamla birlikte havalandı.

Hazırlıklı oldukları belliydi. Ormanın derinliklerinde önceden döşenmiş bir Gizlenme Ruh Oluşumu vardı. Herkes buna girerek gizledi kendini.

"Ağabey, daha demin Xuan Xiaochao'nun Murong Xun'la dövüştüğünü söyledi. Gidip de bakalım mı?" diye sordu Dövüş Lordu aleminin zirvesinde olan yaşlı adam Ruh Oluşumuna girdikten sonra.

"Gerek yok. İlk olarak doğruyu söylüyor mu bu çocuk bilmiyoruz. Doğru olsa bile Xuan Xiaochao Koruyucu Xue'nin bizzat seçtiği mürittir. Kendini koruyamıyorsa Koruyucu Xue'nin müridi olmaya layık değil demektir."

Yaşlı adam kolunu salladı ve sonra da Chu Feng'e sordu, "Sen kimsin? Orada bir Gizleme Ruh Oluşumu olduğunu nereden biliyordun ve bizim de onun içinde olduğumuzu?"

Konuşurken hiddetli gözlerle bakıyordu Chu Feng'e yaşlı adam, sanki yalan söylese anında anlayacakmış gibi.

Olanlardan sonra Chu Feng bu insanların Sakatlayan Gece Şeytanı Tarikatından olduğunu anlamıştı. Bu yüzden hiçbir şey saklamadı, saygıyla eğildikten sonra, "Efendim benim adım Wuqing. Ölümsüz İnfaz Takımadası tarafından kovalanırken şans eseri orayı buldum."

"Ruh Oluşumunun içini görmemi sağlayan özel bir tekniğe sahibim tesadüftür. Ölümsüz İnfaz Takımadasından olmadığınızı anladıktan sonra, başka bir yolum olmadığından sizden yardım istedim."

"Ne? Sen o Wuqing misin?!" Ama ismini duyan herkes şok olmuştu. Chu Feng'e bakarken gözlerinde karışık duygular vardı.