Bölüm 436: Ölüm Tanrısı!

avatar
8275 9

Martial God Asura - Bölüm 436: Ölüm Tanrısı!


 

Çevirmen: Calosa | Düzenleyici: Meloonia

 

 

"Peh!" o anda orta yaşlı bir adam elindeki şarap kasesini parçaladı ve ayağa kalkarak bağırdı, "Chu Feng sadece bir velet ama hepiniz onu gözünüzde bu kadar büyütüyorsunuz! Gizlenmiş Beyaz Tarikat'ı yok mu etmek? Sadece hayallerde yaşıyorsunuz!"

 

"Chu Feng hakkında duyduğum her şey tamamen bir saçmalıktı, kısaca hiç birine inanmıyorum."

 

"On altı yaşındaki bir piç ve on beş yaşındaki bir sürtük tek başlarına Ateş Tanrısı Okulu'nun mezarını mı yok etti? Hahaha bu sadece bir yalan, hepiniz buna nasıl inanıyorsunuz!" yaşlı adam delirmiş gibi bağırıyordu.

 

"Doğru Erniu, gerçekten de haklısın. O senin kadar güçlü olamaz, hadi içelim içelim."

 

Kalabalık  yüksek sesle gülmeye başladı, oradaki herkes hayatta bir çok kötülük yapmış aşağılık insanlardı.

 

Onları kısıtlayan ve morallerini bozabilecek kurallara sahip değillerdi. Bu yüzden Chu Feng'i tartışmanın anlamsız olduğunu düşünüp Erniu ile Chu Feng'e sövmeye başlamıştılar.

 

"Chu Feng benim karşıma çıkarsa onu o kadar döveceğim ki aynanın karşısında kendini tanımasın."

 

ÇN: Döversiin döversinn

 

"Hah o velet, gökyüzüne meydan okumayı basit bir şey sanıyor!" Erniu, kalabalığın gülmeleriyle gaza geldi ve masaya vurarak övünmeye başladı.

 

"Daha önce aranızda Chu Feng'i gören var mı?" müdür koltuğunda muhabbetin başından beri suskun olan Yan Yangtian en sonunda konuştu.

 

"Ehh, aslında görmedik." kalabalık sessizce başını salladı.

 

"Okul müdürü Yan, onu gördün mü daha önce?"

 

"Harbi ha, okul müdürü Yan, Azure eyaletinden gelmişti. Bu durumda Chu Feng'i gördün dimi?"

 

"Evet onu daha önce gördüm, onu ilk gördüğümde Köken alemindeydi, ancak Bilge alemindeki insanları rahatlıkla öldürüyordu."

 

"Size bir tavsiye vereceğim, asla Chu Feng'i küçük görmeyin. Çünkü söylentilerdeki gibi mantığa aykırı bir güce sahip."

 

ÇN: Oha akıllanmış len

 

"Ayrıca o velet gerçekten çok kindar. Eğer birisi onu öfkelendirirse hayattan umudunu kessin, onu acımadan öldürür. Örneğin senin söylediklerini duyarsa seni öldürmeye gelebilir."

 

Yan Yangtian daha önce hiç olmadığı kadar ciddi konuşmuştu, bakışlarında keder vardı.

 

ÇN: Okulunu yok etti len, ne olsun mutlumu olsun.

 

Bu konuşmadan sonra kalabalıktaki herkes korktu aralarında en çok korkan kişi Erniu'ydu.

 

Oradaki kalabalık söylentiye inanmasa da daha önce Azure eyaletinde yaşamış olan Yan Yangtian'ın sözlerine inanıyordu. Ayrıca aralarında en yüksek statüye sahip olan kişi Yan Yangtian'dı. Sözlerine inanmasalar bile bunu yalanlayamazdılar.

 

"Hey hey sadece şaka yapıyordum, Azure Eyalet'i büyük olmasa da küçük bir yer değil. O eyaletteyken hep inzivadaydım ve düşük statülü gezdim. Bu yüzden Chu Feng ile daha önce hiç karşılaşmadım." Yan Yangtian kalabalığı görünce yüksek sesle güldü.

 

ÇN: Ulan akıllandın sanmıştım.

 

"Haha okul müdürü gerçekten çok esprilisin. Bu esprin yüzünden ödüm bokuma karıştı."

 

"Hadi gençler hadi içelim, sarhoş olmadan ayrılanın götüne eşek arısı kaçsın." kalabalıktakiler yüksek sesle konuşarak içkileri içmeye devam etti.

 

Zaman ilerledikçe insanlar sarhoş olmaya başladı ve kendini kaybetmeye başladı. Bazıları saçma bir şekilde dans etmeye başladı bazıları da yanlarındaki kadınlara ellerini uzatmaya başladı.

 

Bazı kadınlar bu erkeklerin gelecekte yüksek statüye sahip olacağını düşündüğü için kendilerini onlara bırakmıştı. Bazıları ise bedenlerini böyle kişilere bırakmak istemediği için sonuna kadar direnmişti, ama en sonunda pes etmiştiler. Sonuçta onların karşısında gerçekten güçsüz kalıyorlardı.

 

Onların arasında en sapığı olan Erniu'ydu, sadece ergen bile olamamış üç kızı sonuna kadar zorladı ancak gene de tatmin olmadı. En sonunda bakışlarını yüzü Erya'ya benzeyen kıza döndürdü.

 

"Haha bebek kucağıma gel, sana makineli tüfek gibi sert olan sucuğumu tattıracağım." Erniu iğrenç bir şekilde gülümsedi.

 

"Hayır, hayır! Lütfen bırak gideyim!" genç kadın bunu görünce yüzü göz yaşlarıyla doldu.

 

"Ha? İtaatkar değil misin, o zaman al bunu!" Erniu bu durum karşısında genç kadının iki kolunu da kırdı.

 

"Ahh~~" kollarının kırılması genç kadının canını çok acıtmıştı. Yüzü ölüm beyazına dönmüştü ve bilincini kaybetme noktasına gelmişti.

 

"Haha  seni sürtük, sadece itaatli olacaktın." genç kadının ağlaması Erniu'yu daha da azdırmıştı.

 

Yan Yangtian sessizce koltuğunda oturarak olan her şeyi görmezden geldi. Bu bölgedeki her insanın huylarını gayet iyi biliyordu ve bunun için umursamıyordu. Sonuçta istediği şey buranın diktatörü olmaktı.

 

*boom* ancak o anda saraydan bir patlama sesi geldi ve büyük kayalar gökten düşmeye başladı. Bu durum karşısında insanlar panikledi ve bir çok yöne kaçmaya başladı.

 

"Neler oluyor?" sarayın tavanında büyük bir delik açıldı ve bunu gören bazı kişiler öfkeyle kükredi.

 

Tam o sırada bir erkek ve bir kadın büyük delikten yavaşça inmeye başladı. Erkek olan Chu Feng, kadın olanda Zi Ling'ti!

 

Onları gören herkes şok oldu.

 

Fakat şaşırmalarının nedeni Chu Feng değildi, Chu Feng görünüşünü değiştirdiği için onu tanımamıştılar.

 

Bu kadar şaşırmalarının nedeni Zi Ling'in güzelliğiydi, Zi Ling'in güzelliği ona bakan her erkeği büyülemişti.

 

"Aman tanrım, dünya da böyle bir şey var mı?" bu durum karşısında Erniu'nn gözleri parladı ve ağzından salyalar akarken ellerini Zi Ling'e uzatmak istedi.

 

"Tam zamanında yetiştik." 

 

Chu Feng bakışlarını Erniu'nun yanındaki genç bayana kilitledi. O kişinin Erya'nın ablası olduğunu anlamıştı çünkü yüzü çok benziyordu.

 

O anda genç kadının yüzü göz yaşlarıyla doluydu ve kıyafetleri yırtıklarla doluydu. Ancak sonuna kadar kendini Erniu'dan koruyabilmişti ve onu kirletmesine izin vermemişti.

 

Ve bu durumda Chu Feng'in dişleri öfkeden gıcırdamaya başladı ve bakışlarını Erniu'ya çevirdi.

 

*whoosh*

 

Chu Feng bir anda ortadan kayboldu ve Erniu'nun önünde belirdi. Daha sonra Erniu'nun kasıklarının tam ortasına sert bir tekme vurdu.

ÇN: Aboooo

 

Chu Feng'in güçlü tekmesi Erniu'nun vücudunun dört bir yanına yayılarak zarar vermişti.

 

"Ahh~~~~~" vücudundaki acı Erniu'nun çığlıklara boğulmasına neden olmuştu. Ağlayarak yere  düştü ve yüzünde oluk oluk kan akmaya başladı.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44237 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr