Bölüm 695: Wuqing Öldü Mü?

avatar
5860 9

Martial God Asura - Bölüm 695: Wuqing Öldü Mü?


 

Çeviri: Wolfcobain Düzenleme: Sajapyu

 

Sisli Tepede sayısız tepe vardı ancak birçoğu yasaklı bölgelerdi. Sisli Tepede yaşayanlar bile izin olmadan buralara giremezdi.

 

Dövüş İşareti Ölümsüz Alemine giden tepe de bunlardan biriydi.

 

Ancak o anda tepe yasaklı alan değildi. Birçok kişi toplanmıştı burada hatta.

 

Çünkü Dövüş İşareti Ölümsüz Aleminin açılışıydı. Burada toplananlar aleme giren dâhilerin yaverleriydi, yaşlı neslin uzmanları.

 

Dövüş İşareti Ölümsüz Aleminin kapanmasına daha bir gün vardı bu yüzden yaşlı uzmanların birçoğu zirvede bağdaş kurmuş gözleri kapalı dinleniyordu. Oldukça dingin bir sahneydi.

 

Ancak daha demin gerçekleşen bir şey tüm tepeyi ayağa kaldırmıştı. Herkesin yüzünde şaşkınlık vardı, bazılarının gözlerinde merak ve kafa karışıklığı da vardı.

 

Çünkü daha demin Ölümsüz İnfaz Takımadasından üç dâhi Ölümsüz Muskalarını kırmış ve Dövüş İşareti Ölümsüz Aleminden geri dönmüştü.

 

Böylesine bir değişiklik herkesin dikkatini çekmişti. Daha Dövüş İşareti Ölümsüz Aleminden dönme vaktine çok vardı. Daha varları yoklarıyla Dövüş İşaretlerini toplamaya çalışıyor olmaları gerekirdi. Kim sebepsiz yere Ölümsüz Muskasını kırardı ki?

 

Bir de yüzleri korku doluydu, sanki bir şey onları dehşete düşürmüştü.

 

İnsanlar da bir tehlikeyle karşı karşıya kalmış olmaları gerektiği sonucuna vardı. Ancak nasıl biri Ölümsüz İnfaz Takımadasının dâhilerini kaçırabilirdi ve nasıl bir insan Ölümsüz İnfaz Takımadasının dâhilerine karşı gelmeye cesaret edebilirdi?

 

Kalabalık onu ya da bunu tahmin ederken aradan fazla vakit geçmeden üç kişi daha belirdi. Bu gelenlerin etkisi daha da büyük oldu, bunlar Ölümsüz İnfaz Takımadasının en iyi üç dâhisiydi, bütün Doğu Deniz Bölgesinde ismi tanınan şahıslardı.

 

Doğu Deniz Bölgesinin üç güzelliğinden biri, Ölümsüz İnfaz Takımadası Dokuz Ölümsüzün başının torunu Ya Fei.

 

Ölümsüz İnfaz Takımadasının üstadının kızı, Doğu Deniz Bölgesinin bir numaralı dâhisi Murong Xun'un kız kardeşi Murong Wan.

 

Bir de Ölümsüz İnfaz Takımadasının İkinci Ölümsüzü Zhan Jiuxiao'nun oğlu Zhan Feng.

 

"Neden bu üç dâhi de geldi?" İnsanlar tartışmalara dalmıştı. Herkes tahminlerde bulunuyordu.

 

Ne de olsa önceki üç dâhinin gelişi için bir sebep olabilirdi, güçlülerdi evet ancak en güçlü değillerdi. Ancak o üç kişi farklıydı.

 

Bu gençler için Dövüş İşareti Ölümsüz Alemine giren en güçlü üçlü demek yanlış olmazdı. Kim bu üçünü tehdit etmiş olabilirdi ki? İnsanların akılları bir oraya bir buraya gidiyordu ancak hiçbir cevap bulamadı hiçbiri.

 

Ama tam da zirvedekiler tahminler yürütürken beklemedikleri bir şey oldu ve zirvede dört kişi daha belirdi. Bunlar Piaomiao hanımın dört müridi, Dört Mevsimdi.

 

Birden bütün dağ patlayıverdi. Ne oluyordu böyle? Neden Dövüş İşareti Ölümsüz Alemindeki en güçlü insanlar dönüp duruyordu? Tam olarak ne olmuştu?

 

"Ya Fei, Zhan Feng, Murong Wan! Ne utanmazsınız, ne rezilsiniz, aşağılıklar sizi! Adil savaşamıyorsunuz da böyle rezil şeylere kalıyorsunuz. Yüzünüz yok mu sizin gururunuz onurunuz?" Chun Wu geri döner dönmez öfke saçmaya başlamıştı. Ya Fei ve diğerlerine doğru küfürler yağdırmaya başlamıştı.

 

"Chun Wu, ne diyorsun bilmiyorum ama laflarına dikkat etsen iyi olur. Eğer böyle bana çamur atmaya devam edersen... Kendimi tutmayabilirim bak." Ya Fei de alttan almadı ve hatta Chun Wu'yu tehdit etti, sanki hatalı olan oydu.

 

"Ne? Kabul etmiyor musun? Yoksa cesaretin mi yok? Gördüğüm kadarıyla utanmaktan korkuyorsun, değil mi?"

 

"Peki. Utanmaktan korkuyorsun madem ben de sana tam olarak bunu vereceğim. İnsanların Dövüş İşareti Ölümsüz Aleminde ne olduğunu bilmesini istemiyorsun, ben de herkese anlatacağım."

 

Ya Fei ve diğerleri yaptıklarını kabul etmeyince Chun Wu dudaklarını büktü ve kalabalığa bakarak bağırmaya başladı, "Efendiler. Ölümsüz İnfaz Takımadasının altı dâhisi rezil, ağza alınmayacak şeyler yaptılar. Dövüş İşareti Ölümsüz Aleminde, sırf daha fazla hazineye konmak için ne kadar aşağılık şey varsa yaptılar..."

 

Chun Wu en ince ayrıntısıyla, özellikle de Yeniden ÜretimTapınağında olanları, olanların hepsini kalabalığa anlatmaya başladı.

 

“Huaa~~~~~~”

 

Chun Wu sözlerini bitirdikten sonra insanlar öyle bir şok olmuştu ki daha fazla şok olmaları mümkün değildi artık. Ya Fei, Zhan Feng, Murong Wan ve diğer Ölümsüz İnfaz Takımadalıların yaptığı bir kenara Wuqing gibi önemsiz birinin efsanelerdeki Yeniden Üretim Tapınağını açmakla kalmayıp bir de kendi gücünü kullanarak Ölümsüz İnfaz Takımadasının en iyi üç dâhisini yenmiş olması... Bu akıl almaz bir şeydi.

 

"Bu doğru değil, değil mi? Nasıl mümkün olabilir böyle bir şey?"

 

"Aynen öyle! Wuqing veledi Yeniden Üretim Tapınağından birkaç bir şey kapmış olsa bile altı üstü üçüncü seviye bir Dövüş lordu. Nasıl Ya Fei, Zhan Feng ve Murong Wan'ı yenebilir?" Duruma inanması çok zor olduğu için birçok kişi kolay kolay Chun Wu'nun dediklerine inanmadı ve şüphelerini belirtti.

 

"Chun Wu, seni ne yaptık da sinirlendirdik bilmiyorum ancak böyle yalanlar saçmaya ve çamur atayım izi kalsın mantığıyla hareket etmeye utanmıyor musun?"

 

"Evet Yeniden Üretim Tapınağına sizinle aynı anda girdik ancak geriye kalan söylediğin hiçbir şey doğru değil." Ya Fei şiddetle iddiaları reddediyordu, hiçbir şeyi kabul etmiyordu. Çoğalma Tapınağında olanları nasıl kabul edebilirdi?

 

"Aynen öyle! Chun Wu Hanım, ne güzel bir hanımefendisiniz ancak kalbinizin yılanlardan akreplerden farkı yok. Yeniden Üretim Tapınağı belli ki kendi kendine patladı. Nasıl bizi böyle bir şeyle suçlarsınız?" Diye karşı çıktı Zhan Feng de.

 

"Hmph. İyi laf cambazlığı yapıyorsunuz. Gerçekten de arsız insanlarsınız."

 

Chun Wu'nun yüzü öfkeden kıpkırmızı olmuştu. Altısı da iddiaları reddediyordu ve dördünün söylediklerine yabancılar inanmayabilirdi. Eğer yaptıklarını kabul etmezlerse gerçekten de elinden bir şey gelmezdi.

 

Birçok Dövüş İşareti toplayabilecekken Ya Fei ve diğerleri yüzünden bu fırsat ellerinden kaçıp gitmişti. Doğal olarak sinirliydi. Bu yüzden kabul etmeseler bile her şeyi açığa çıkarması gerekiyordu.

 

"Chun Wu, daha fazla konuşma. Wuqing hâlâ geri gelmedi!" Dedi Qiu Zhu gizli gizli Chun Wu'nun eteğinden çekiştirerek.

 

"Ne? Wuqing daha gelmedi mi?!" Chun Wu şok olmuştu. Kırmızı yüzü hemen bembeyaz oldu. Etrafına bakmış ve hatta Ruh Gücünü kullanarak tüm zirveyi taramıştı ancak Chu Feng'in gölgesinin bile izi yoktu.

 

Bu Chu Feng'in Yeniden Üretim Tapınağından kaçamadığı anlamına geliyordu. Muhtemelen içeride kısılı kalmıştı.

 

"Lanet olsun." Chun Wu'nun tepki verebilmesi için şoktan çıkması gerekti. Ya Fei ve diğerlerine küfürler yağdırmaya başladı "Wuqing'e bir şey olursa sizle işim bitmez." Konuşmasını bitiren Chun Wu göğe yükseldi ve zirveden aşağı indi.

 

"Chun Wu, beni bekle!" Bunu gören Qiu Zhu da hemen peşine takıldı.

 

"Hmph. Öldü mü? Ne güzel!"

 

Xia Yu ve Dong Xue birbirine bir bakış attı. Yüzlerinde ne endişe vardı ne de panik, hatta rahatlamışlardı. Chu Feng'le araları kötüydü, bu yüzden içten içe Chu Feng'in Yeniden Üretim Tapınağında ölmüş olmasını diliyorlardı. Böylelikle hem kalplerindeki öfkeden kurtulacaklardı hem de muhtemel büyük bir düşmandan kurtulmuş olacaklardı.

 

Ancak içten içe rahatlamış olsalar da yine de dışarıya karşı rol kesmeleri gerekiyordu, bu yüzden Chun Wu ve Qiu Zhu'nun Piaomiao Hanım'ın yanına gittiğini anlayınca onlar da sıçrayarak peşlerine takıldılar.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44256 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr