Bölüm 217: Bunun Başı Kim?

avatar
8759 14

Martial God Asura - Bölüm 217: Bunun Başı Kim?


 

 

Third Thunder stilinin oluşturduğu sayısız acımasız küçük yıldırım yılanlar. Onlar yavaş yavaş onu yırtıyor ve etini yakıyorlardı. Onun kemiklerini yok ediyorlar, organlarını parçalıyor ve delicesine vücudunun her parçasını tahrip ediyorlardı. Bu tarifsiz bir acı hissettiriyordu. Sadece şahsen anlaşılacak bir tecrübeydi.

(ÇN: Geçen bölüm sonunda kafasını tuttuğu adamdan bahsediyor hala)

 

“Ahh~~~~”

 

Kesilen bir domuz gibi berbat inlemeleri devam ediyordu. Kuşlar uçtu ve hayvanlar her yöne kaçtılar. Bu Chu Feng tarafından kasıtlı yapıldı. O hala ayıktı, vücudunda işkenceyi hissedebiliyordu ve Chu Feng onunun hayatına son vermeden önce her türlü acıyı tatmasını istiyordu.

 

Bu Bilge âleminin 1.seviyesindeki güçlü adam yıldırım tarafından tamamen tahrip edilip yandıktan sonra kömür gibiydi. Vücudunda hasar almamış hiç bir yer yoktu. Bu zaman diliminde kesinlikle tecrübe etmek istemediği şeyler vardı çünkü bu onun hayatının tamamında katlanılması en zor olaydı. Ama şanslıydı şuanda daha fazla nefes almıyordu.

 

O kişiyi öldürdükten sonra Chu Feng’in kalbindeki kızgınlık alevleri azalmadı hatta yükseldi çünkü onlar elebaşı olmasalar da buna rağmen Chu ailesinin katledilmesinin arkasındaki suçlulardı. Bundan dolayı diğerine karşı avuç içini genişletti ve yıldırımla doldurdu.

 

“Gong Luyun! Black Tortoise şehrinden Gong Luyun! Golden-Purple şehrini katletmemiz için bizi kiraladı!” Bu sefer Chu Feng harekete geçerken bu adam itiraf etti.

 

“Bu kahraman lütfen bizi bağışla! Bu Gong Luyun’un bize verdiği ödül ve biz hepsini size vereceğiz.”Beş kaplanın lideri evren çantasını çıkardı ve hala yaşayan diğer üçüne bakış attı.

 

“Kahraman, lütfen bizim yaşamlarımızı bağışla! Bunlar bizim biriktirdiğimiz her şey lütfen onları kabul edin.” Bunu görünce diğer üçü zorla geri oturdular ve önemsiz bir tavır ile evren çantalarını Chu Feng’e verdiler.

 

“Siz ailemi öldürdünüz buna rağmen sizi bağışlamamamı mı istiyorsunuz? Kan borcu kanla ödenmelidir. Bu kelimeleri siz yazmıştınız doğru mu? Bunun arkasındaki esasları anlamıyor musunuz?” Chu Feng soğukça gülümsedi ve bu son derece korkutucuydu.

 

“Sen..Sen Chu Feng misin?” Chu Feng’in kelimelerini duyunca dört kaplanın ifadeleri çokça değişti. Yüzlerinin rengi aniden ölümcül beyaza döndü ve çaresizlikleri ortaya çıktı. Onlar gerçekten bir felaketin geldiğini biliyorlardı.

 

Chu Feng cevap vermedi. Elini sıktı ve altın renkli bir uzun kılıç ortaya çıktı. Altın renkli bir ışık çiziği ile altı kol yere düştü.

 

“Ahh~~~~” Onlar kollarının birisi tarafından kesildiğini gördükleri gibi acı içinde bağırdılar. Ancak bu son değildi. Bu sadece başlangıçtı.

 

*whoosh whoosh whoosh*

 

Chu Feng altın renkli kılıcı kaldırdı ve delice dört kaplanı bıçakladı. Derilerini dilimleyerek açtı, damarlarını, tendonlarını kesti ve Chu Feng oları uyanık tutarak durmaksızın en hassas sinirlerini deldi. Onların vücutlarını birbiri ardına yırtılmanın verdiği dayanılmaz acıyı çekmelerine izin vermişti ve dünyanın acımasız işkenceleri tarafından doğranmalarına izin verdi.

 

“Ahh~~~ Seni piç! Cesaret edebiliyorsan öldür bizi!!”

 

Göz açıp kapayıncaya kadar rezil dört kaplanın kanları ve etleri Chu Feng tarafından birbirine karıştırıldı.

 

Bu onları açı içinde yaşamak yerine ölmeyi istettiriyordu ve Chu Feng tarafından öldürülmek istiyorlardı.

 

“Ölmeyi istemek? Nasıl bu kadar kolay olabilir? Ben hepinizin yaşamasını ve ölmesini isterdim ama olmaz!” Chu Feng öfke alevleri ile yanarken onların bu kadar kolay gitmelerine nasıl izin verirdi? Sadece devam etti, hatta daha şiddetliydi.

 

“Chu Feng bu kadar yeter. Zamana bak. Vermilion Bird şehrinin ordusu neredeyse burada olacak bundan dolayı en yakın zamanda buradan ayrılmalıyız.” Tamamen kan olmuş dört kaplanı gördüğü gibi Su Rou’nun kalbi bile dayanamadı.

 

“Ölseler bile cesetleri tek parça olarak ölmeyecekler.”Chu Feng soğukça soludu ve elindeki altın kılıcı rastgele salladı. Her altın rengin parlamasında dört kaplanın ceset parçaları etrafa uçmaya başladı. Hatta onların kaynak enerjisi Eggy için Chu Feng tarafından absorbe edildi. Onlar gerçekten cesetleri tam olmadan öldüler.

 

“Gong Luyun. Senin bu kadar acımasız olacağını hiç düşünmemiştim. Gizlice ailemi öldürmeye cesaret ettin? Aslında biraz daha yaşamana izin vermeyi düşünüyordum. Ama şimdi, görünüyor ki sadece senin ölmen yeterli değil senin Gong ailen bile ölmeli.”

 

Dört kaplanın işini tamamen bitirince Chu Feng yaşayan kimsenin kalmadığını onaylamak için etrafına baktı. Sonra Ruh Formasyonunu bozdu ve çevresini önemsemeden Küçük Beyaz’ı uzaklara sürdü.

(ÇN: Küçük Beyaz – Chu Feng’in beyaz başlı kartalı)

 

Ailesine saldırma emrini veren elebaşını öğrendikten sonra Chu Feng’in başka bir anı beklemesi mümkün değildi. Chu ailesinin hem de bir kaç yüz bin Golden-Purple şehri insanının ruhu için kurban olarak hızlıca Gong Luyun’u öldürmek istiyordu. Yani, Chu Feng’in yapması gereken Gong Luyun’un nerede olduğunu araştırmaktı.

 

Su Rou ve Chu Feng’in ayrılmasının ikinci gününde Vermilion Bird şehrinin ordusu sonunda Five Tiger köyünün dışına varmıştı. Oradaki insanların kendi hayatları için kaçan katiller olduklarını bildiklerinden sıkı bir düzenleme yaptılar ve köyü çevirerek aşılmaz bir çember oluşturdukları gibi git gide köye yaklaştılar.

 

Ancak Vermilion Bird ordusu köye yaklaştıkça daha da huzursuz oldu. Neden Five Tiger köyü gürültülü olması gerekirken sessizdi? Buranın bu kadar sessiz olması sadece normal değildi.

 

İlk başta bunu bir tuzak olmasından şüphelendiler. Ancak daha sonra bunun tuzak olmadığını keşfettiler çünkü bir şey kokladılar. Kan kokusu.

 

“Efendim, ne yapmalıyız?” Kan kokusu insanları korkutuyordu çünkü bu tehlikenin işaretiydi. Aynı zamanda ordudaki güçlü insanlar dahi azıcık korkuyordu ve herkes gözlerini şehir lordu Su Hen’e çevirdi.

 

Su Hen’in düşünceleri kararsızdı. Bu kadar kan kokusu çok fazla ölü insan anlamına geliyordu. Aynı zamanda bu Five Tiger köyünün içinde büyük bir savaş oldu demek oluyordu, bundan dolayı Su Hen içeride ne tür tehlikelerin olduğunu bilmiyordu.

 

Ama sonra hala düşünürken emir verdi,“Öldür!!”

 

“Öldür~~~~~~~~”

 

Su Hen konuştuktan sonra herkes yüksek sesle bağırdı ve öldür kelimesi dağda yankı yaptı. Bastıkları toprak bile bu nidayla sarsıldı.

 

Vermilion Bird ordusu birçok güçlü insan ve Su hen’in komutasında cesaret patlaması ile Five Tiger köyüne koştu. Ancak köyün içine girdikten sonra önlerindeki sahne yüzünden hepsinin şaşkınlıktan dili tutuldu ve tamamen afalladılar.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44238 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr