Bölüm 269: Psikoloji Simyacıları İle İlgili İpuçları

avatar
1753 33

Lord Of Mysteries - Bölüm 269: Psikoloji Simyacıları İle İlgili İpuçları


Çevirmen: Dnightshade

İmparatoriçe Bölgesi eteklerinde, geniş bir yarış pistinde.

Audrey Hall, kestane rengi kısrağını bir köşeye çekip Vikont Glaint'in yanına geldi.

Beyaz bir pantolon, dizde biten siyah bir çizme, sade bir bluz ve beline gelen siyah bir ceket giymişti. Başına da aynı renkten bir kask takmıştı. Oldukça cesur ve güzel görünüyordu, golden retrieverı Susie de ayağının dibinde itaatkar bir biçimde oturuyordu. Sırtına, ufak, çanta gibi bir şey vardı.

Vikont Glaint'in hizmetlisi kılığında orada bulunan Xio, Audrey'nin uzun, biçimli bacaklarını görünce içgüdüsel bir hamleyle parmak uçlarına yükseldi.

"Yalnızca at binmek çok sıkıcı. Bu etkinlik ancak avcılıkla birleştiğinde heyecan veriyor. Tabii bu erkekler için geçerli. Güzel bir kadın ne yaparsa yapsın muhakkak kendini izletir," dedi Glaint Audrey'e bakarken.

Audrey hafifçe gülümsedi, "Bir sonraki ava hala aylar var."

Her yıl Haziran'dan yeni yıla kadar, Loen Krallığı'nın aristokratları davetlere, danslara ve balolara katılmak için Backlund'a gelirdi. Bu onlar için oldukça önemli bir etkinlikti ve pek çok şeye bu birkaç ay içinde karar verilirdi.

Yeni yıl geldiğinde soylular beyliklerine - kendi kalelerine ya da mülklerine - döner ve orada sakin bir yaşam sürmeye devam ederlerdi. Bu zaman diliminde, en popüler olan spor avcılıktı.

Soylular, kendilerine eşdeğer statülerde olan insanları evlerine davet eder, at binme ve av kovalama gibi etkinlikler düzenlerdi. Mali durumları gerçekten çıkmazda değilse, av tazıları almada asla cimrilik etmezlerdi.

 

 

 

 

Bu av tazılarının en meşhur olanı tilki tazılarıydı.

"O hayatı şimdiden özlüyorum. Backlund'da insanlar kısıtlı hissediyor, buranın havası inanılmaz derecede kötü. Tabii abartılı yaşam da hoşuma gitmiyor değil ama..." O anda Vikont Glaint eldivenlerini taktı ve Audrey'nin Xio ve Fors'la daha rahat konuşabilmesi için geriye çekildi.

"Değerli Bayan Audrey, bizimle görüşmek istediğiniz konu nedir?" Xio hemen söze girdi.

Gelirinin büyük bir kısmı Audrey'den geliyordu. Bu kadın dürüst ve cömertti, nadir karşılaşılan iyi bir işverendi.

Yine burnuma para kokusu geliyor... Umarım görev çok zor olmaz... Bayan Audrey her yönüyle harika ama, tek bir şey var... Verdiği her görev beklenmedik ve çok tehlikeli... Xio hem endişeli hem de heyecanlıydı. Audrey'nin cevabını beklerken yanındaki Fors'a kaçamak bir bakış attı. Hizmetli kılığındaki arkadaşı da gözlerini ona dikmişti.

İkisinin de yüzünde benzer bir ifade vardı.

Audrey zarif bir şekilde gülümseyerek konuya girdi, "Bu kez basit bir isteğim var."

Bu sırada bakışlarıyla Susie'nin sırtındaki deri çantayı işaret etmişti.

Bunu fark eden Xio hemen eğilip çantaya uzandı.

Aslında, zarar vermek istemediğini göstermek için Susie'nin başını okşamak istiyordu. Ancak o sırada Susie çoktan başını çevirmiş, deri çantayı Xio'nun önüne getirecek şekilde arkasını dönmüştü.

Aslında hayvanlar beni sever ama... Sinekler mesela...Xio şaşkınlığını gizlemeye çalışarak Susie'nin çantasındaki kağıtları çıkardı.

Hemen sonra doğrulup kağıtlara göz attı. Kağıtlardan birinde, sıradan görünümlü, saçları düzgün taranmış, yuvarlak gözlüklü ve kahverengi gözlü genç bir adam vardı.

Bu adamı daha önce bir yerde görmüş olmalıyım! Xio başını eğip kağıdın alt kısmındaki açıklamaları okudu.

"Önceden kullandığı isim: Lanevus, aranan dolandırıcı."

Şimdi hatırladım! Xio neredeyse kendini tutamayıp elini alnına vuracaktı.

Audrey'le tanışmadan önce, ana gelir kaynaklarından biri gazetelerde bulduğu işlerdi, aranıyor ilanlarını inceleyip Doğu Bölgesi çetelerindeki bağlantılarını kullanarak başlarına ödül konan suçluları arıyordu.

Bu Lanevus denen adamın peşine düşmeyi de düşünmüştüm, başına konan ödül 100 pound. Üstelik, adam 10.000 pounddan fazla parayla kaçmış! Ancak son zamanlarda Bayan Audrey'nin görevleriyle o kadar meşguldüm ki bu mesele aklımdan çıkmış... Xio ve Fors aralarında bakıştılar, lafı dolandırmaya gerek görmüyorlardı; "Ücret ne kadar?"

Ücret mi ne kadar? Audrey bir an donup kaldı.

Ödeme konusu tamamen aklından çıkmıştı, çünkü ona göre bu, Bay Aptal'ın Xio ve Fors'a yaptığı bir testti.

Sınava girenlerin ücret aldığı nerede görülmüş ki?

"Ah... 100 pound?" Dedi Audrey tereddütlü bir tavırla.

"Anlaştık!" İki arkadaş çok heyecanlanmıştı.

Lanevus'u yakalayabilirlerse, yalnızca Bayan Audrey'den değil hükümetten de ödül alacaklardı... Ne harika bir görev! Gözleri parlayan Xio derin bir nefes alıp kendisini sakinleştirdi.

"Bu dolandırıcıyı neden arıyorsunuz? Sizi de mi dolandırdı?"

Bu adamın kim olduğuna dair bir fikrim bile yok... Bu yalnızca basit bir istek. 100 pound anlaşma için yeterli oldu... Bay Aptal'a bundan bahsetmeme gerek yok. Yalnızca yüz pound sonuçta... Audrey nazik bir şekilde gülümseyerek Xio'nun sorusunu kulak ardı edip konuyu değiştirdi, "Backlund'da olduğuna dair duyum aldım.

Ah, evet, burada farklı farklı bir sürü portresi var. Lanevus'un kılık değiştirmiş olabileceğini düşünerek onun farklı haldeki resimlerini da verdim. Ah... tabii bunlar varsayımlara dayanan resimler."

Çizim ve resim yeteneğim de harika! Audrey çenesini hafifçe yukarı kaldırdı.

Xio az önceki sorusunu çoktan unutmuş gibi görünüyordu, "Bu harika bir haber!"

200 poundluk ödülün eline geçtiği anı şimdiden görebiliyordu.

Bay A'nın toplantısında tanıştığı gizemli kişi onunla henüz iletişim kurmamıştı. Bu nedenle işine devam etmekten başka seçeneği yoktu.

Audrey hafifçe başını salladı. "Psikoloji Simyacıları'yla ilgili herhangi bir ipucu var mı?"

Fors uzun, kıvırcık saçlarını karıştırırken Vikont Glaint'e doğru baktı, "Yakın zamanda yeni bir Beyonder toplantısına katıldım. Söylentiye göre daha önce Seyirci ve Telepatist iksirlerini satan biri de toplantılara katılmış. Toplantıya katılanlardan birinin Psikoloji Simyacıları üyesi olduğundan şüpheleniyorum.

Bir sonraki toplantıya sizi de götürebilmek için izin alacağım."

"Pekala." Audrey neşelendiğini gizlemeye gerek duymamıştı.

Xio ve Fors'un beden dilini, mimiklerini ve duygu renklerini okuyabiliyor, görevi ne kadar ciddiye aldıklarını görebiliyordu. Psikoloji Simyacıları konusunda da yalan söylememişlerdi.

O sırada Vikont Glaint mırıldanarak araya girdi, "Audrey'nin meseleleri yakında başarıya kavuşacak gibi görünüyor. Benim formülüm nerede Fors?"

"Henüz hiç ipucu yok. Eczacı yolu genellikle güneyde, Feynapotter Krallığı'nın olduğu bölgede yaygındır." Fors'un yüzünde mahcup bir ifade belirdi.

"Pekala, hala gencim. Yalnızca yirmilerimin başındayım. Vaktim var," dedi Glaint esprili bir tonda.

"Tamamdır, yardımlarınız için teşekkürler. Görüşmek üzere." Audrey zarif bir şekilde eğilip eldivenlerini taktıktan sonra atına bindi.

Susie de kendisine yeni bir eğlence bulmuş gibi keyifle onun peşinden koşmaya başladı.

Klein, geceyi 'deney' yaparak geçirdiğinden bu salı sabahı ancak dokuz buçukta uyanabilmişti.

Bir parça yağlı ekmek yedikten sonra ceketini ve şapkasını alıp evden çıkmak üzere hazırlandı, çıkarken kapıya bir not bırakmayı da ihmal etmemişti:

"Ev sahibi dışarıda, akşam üstü beşten sonra dönecek."

Aslında yapacak çok bir şeyi yoktu. Yalnızca Millet Carter'ın olası ani ziyaretlerinden kaçınmak istiyordu.

Carter, 50 pound karşılığı tuttuğu dedektifin evde oturduğunu, araştırma yapmadığını ya da yapının düzenini öğrenmek için birilerini aramaya başlamadığını görürse kalan kırk poundu ödemek istemeyebilirdi.

Gerçekten, Bayan Adalet'ten gelecek olan bilgileri beklemekten başka yapacak bir şeyim yok... Klein sokağın sonunda durup puslu gökyüzüne bakarken çaresizce mırıldandı.

Dün gece, günü nerede geçireceğine karar vermişti.

Sabah, Quelaag Kulübü'nde atış talibi yapıp, gazeteleri okuduktan sonra ücretsiz öğle yemeğinin tadını çıkaracağım, öğleden sonra da orada biraz kestirip squash falan oynarım. Cesur Yürekler Barı açıldığında oraya gidip Kaspars'dan başka Beyonder toplantıları olup olmadığını öğreneceğim.

Klein'ın Marici aramak gibi bir niyeti yoktu. Onun birden fazla Beyonder çevresine dahil olduğundan emin olsa da, sarışın korumasının da bu çevrelere dahil olabileceğinden endişeleniyordu.

Eğer öyle olursa, bu toplantılarda iksir formülleri satması şüphe çekebilirdi.

Gerçek Yaratıcı sana zaten kuvvetli sezgi yeteneği ve güçlü bir beden vermişken, ihtiyacın olmayan iksir formüllerini neden versin ki? Bu imkansız! Klein, bu düşünceler eşliğinde Hillston Bölgesi'ne giden toplu taşıta bindi.

 

 

 

 

Yarım saat sonra Quelaag Kulübü'ne ulaşmıştı, tanıdık yüzlerden biri de kulüpteydi.

Klein'ı kulübe öneren binicilik eğitmeni Talim Dumont. Mary Gale'in arkadaşı.

Siyah, tüvit bir ceket giymiş olan kahverengi saçlı Talim Klein'ı görünce gülümsedi. "Günaydın. Mary ve Doragu boşanıyorlar."

Hmm, bu olay yüzünden, kulübe katılma sebebimden şüphe duymaya mı başladın? Klein, Palyaço yeteneklerinden faydalanarak suratına şaşkın bir ifade yerleştirdi.

"Gerçekten mi? Bu gerçekten çok şaşırtıcı!"

Talim ona şüpheli bir bakış attıktan sonra aniden gülümsedi.

"Son zamanlarda bir konuda sıkıntı çeken bir arkadaşım var. Atıcılık ve dövüş yeteneklerin ne seviyede, öğrenmek istedim."

Yeni bir görev mi geliyor? Yalnızca atıcılık ve dövüş becerilerimi sordu, ilginç... Şiddet içeren bir görev demek ki...  Klein gülümsedi, "Ben de atış poligonuna gitmeyi düşünüyordum. Gelip biraz izle istersen, ancak dövüş becerilerimi sergileyebilmem için benimle aynı standartlarda bir rakibim olması lazım."

"Ben dövüş dersleri almıştım," diye cevap verdi Talim hevesli bir şekilde.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44266 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr