Çevirmen: Dnightshade

Öğleden sonra Klein eve dönüp perdeleri çekerek odasını karanlık bir hale getirdi.

Bir kağıt ve kalem çıkarıp uzun süre düşündükten sonra sonunda bir cümle yazdı: "Elliott'ın kaçırılması olağanüstü unsurlardan kaynaklanıyordu."

Bir Kahin olarak, Klein bu tesadüflerin doğal olmayan gelişmelerin sonucu mu olduğunu belirlemek için kehaneti kullanmış ancak sonuçlar aksini göstermişti.

Bu sefer, Bay Azik'ten etkilendiğinden bu olayları tekrar gözden geçiriyordu. Şık giyimli palyaçodan da ders çıkarmıştı. Ciddi bir şekilde uygun bir kehanet ifadesi tasarlayarak belirsiz olabilecek ya da karışıklık yaratabilecek tüm tanımları çıkardı.

"Evet, üç tesadüfü ayırıp bunlara ayrı ayrı bakmalıyım..." Klein bileğindeki topazı yavaşça çıkardı.

Ruh sarkacını sol eline alıp kağıtta yazan kehanet ifadesinin üzerinde sallanmasına izin verdi.

Odaklanarak trans durumuna girdi. Gözlerini kapatıp içinden tekrarlamaya başladı, "Elliott'ın kaçırılışı olağanüstü unsurlardan kaynaklanıyordu."

…

Cümleyi tekrarlarken Gözlerini açıp sarkaca baktı, topaz yavaşça saat yönünün tersine dönüyordu.

"Hala olumsuz..." Diye mırıldandı. Birkaç farklı ifade daha belirledi ancak sonuç değişmiyordu-olayın tuhaf bir yanı yoktu.

Sonra ayrı ayrı 'Ray Bieber'ın Tingen'de kalışı olayını' ve 'Selena'nın büyülü ayna olayını' ele aldı, ancak bunların cevapları da normaldi.

Heh, ben, gerçek bir Kahin, şarlatan Bay Azik tarafından mı korkutuldum? Ayrıca, Kaptan ve diğerleri de bir tuhaflık olduğunu hissetmedi...Klein gülerek başını iki yana salladı. Ancak ihtiyatı elden bırakmayacaktı. Son bir onay almak için rüya kehaneti yöntemini kullanmayı düşünüyordu.

Biraz düşündükten sonra kehanet ifadesini yönteme uyacak şekilde değiştirdi.

"Elliott'ın kaçırılmasının sebebi." Dolma kalem elinde, duraklayıp kelimelerini düşündü.

Tekrar tekrar okuduktan sonra kağıdı yırtıp yatağına doğru yürüdü. Rahatlayıp uzandı.

Elinde kehanet ifadesiyle birlikte, transın yardımıyla hızlı bir şekilde uykuya daldı.

Kendisini çarpık, kırık bir dünyada buldu. Kendine geldiğinde bulanıklığın içinde yüzmeye başladı.

Yavaş yavaş birkaç kaçıranı gördü. Onların kumar masasında son çiplerini kaybettiklerini, yer altı kaynaklardan silahlar aldıklarını ve alanı gözetlediklerini gördü. Hatta saklanacakları yer olarak Ray Bieber'ın dairesinin karşısındaki evi bile kiraladılar...

Bu sahneler bir film gibi ardışık değil, daha çok sahne kesitleri gibiydi. Klein anormal olan herhangi bir şey bulamadı.

Dahası, her şey çocuğu kaçıranların ifadeleriyle uyumluydu.

Rüyadan çıkan Klein diğer iki olayı da ayrı ayrı ele aldıktan sonra sonuçların aynı olduğunu gördü. Bu olaylar mantık çerçevesinde gelişiyordu. Tesadüfler gerçekten tesadüftü.

"Üzerinde fazla düşündüm. Bay Azik yalnızca bir kehanet meraklısı..." Klein başını iki yana sallarken acı acı gülümsedi.

Tam odasının perdelerini açıp içeri güneş ışığının dolmasına izin verecekti ki donup kaldı.

"Orijinal Klein'ın izlenimlerine bakılırsa Bay Azik güvenilir bir adam. Hiçbir zaman asılsız bir şey söylememiş. Danışmanıyla sürekli olarak tartışsa bile bunlar yalnızca akademik konularda oluyordu ve ikisinin de sebepleri vardı...Gerçekten yalnızca bir kehanet meraklısı olsa benimle o şekilde konuşmazdı...Ve orijinal Klein'ın onunla ilgili anılarında, adamın kehanetle ilgilendiğine dair bir ipucu yok...Elbette bu hafıza kaybıyla alakalı olabilir..." Klein kaşlarını çattı, endişelerinden kurtulamıyordu. Bunu doğrulamasının tek bir yolu vardı.

Bay Azik'in farkında olmadan içten bazı bilgilerle karşı karşıya kaldığını ve kehaneti bir bahane olarak kullanarak ona hatırlatmaya çalıştığından şüpheleniyordu.

"Bunu nasıl doğrulamalıyım?" Klein karanlık odada bir ileri bir geri volta atıyor, bildiği diğer kehanet yöntemlerini hatırlamaya çalışıyordu.

Bir adım, iki adım, üç adım. Aklına bir fikir geldiğinde aniden durdu.

"Bu tesadüflerin kuşkulu olduğunu varsayalım. Sonucu göremiyorum çünkü ya Dizi seviyem yeterince yüksek değil ya da dış bir müdahaleden etkilendiğim için bir sonuç elde edemiyorum, ancak ortamımı değiştirebilirim! Daha gizemli ve anlaşılması daha güç olan bir yere geçebilirim." Klein heyecanlanmıştı. Çekmecesini açıp gümüş bir hançer çıkardı.

Odaklandı ve maneviyatının hançerin ucundan süzülerek çevresiyle birleşmesine izin verdi.

Attığı her adımda, maneviyat duvarı tüm odayı mühürlüyordu.

Klein, kehaneti gri sisin üzerinde, gizemli dünyada yapmayı planlıyordu!

…

Sonsuz gri sisin üzerindeki muhteşem, antik kutsal salonda.

Klein, bronz masanın sonundaki onur koltuğuna oturdu. Önünde, var olmasını dilediği bir parça keçi derisi parşömen vardı.

Kalemi kaldırıp kehanet ifdesini yazmaya çalıştı.

"Elliott'ın kaçırılması olağanüstü unsurlardan kaynaklanıyordu."

Ruh sarkacını eline alıp parşömenin üzerine tuttu. Hızlı bir şekilde odaklanarak sessiz ve eterik bir hale büründü.

Gözlerini yarı kapatarak ifadeyi yedi kez tekrarladı, maneviyatının, her şeyin üzerinde olan manevi dünya ile etkileşim kurmasını sağladı.

Gümüş zincirin sallanışını hissettiğinde gözlerini açıp sarkaca baktı.

Sarkacı gördüğünde aniden donup kaldı.

Sarkaç saat yönünde dönüyordu!

Bu da, Elliott'ın kaçırılmasında olağanüstü bir unsur olduğu anlamına geliyordu!

Bu, dış dünyada aldığı sonuçtan tamamen farklıydı!

Herhangi bir müdahale izi yoktu...Bu güç ya da yöntem korkunç...Bunun arkasındaki insanın amacı ne? Kaderim Antigonus ailesinin günlüğüyle bağlantılı mı? Klein şok olmuştu. Sakiniğini tamamen kaybetmişti ve sarkaç inanılmaz bir şekilde dönüyordu.

Topazı bırakıp kaşlarının arasını ovuşturdu. Yüz ifadesinden endişesi okunuyordu.

Birkaç saniye düşündükten sonra, diğer iki olayı ele almaya kalkışmadı. Bunun yerine yeni bir kehanet ifadesi yazdı, "Elliott'ın kaçırılmasının gerçek sebebi."

Kağıdı eline alıp ifadeyi yedi kez tekrarladı. Arkasına yaslanıp gri sisin üzerinde uykuya daldı.

Kısa süre sonra sınırsız, hayali, grimsi-beyaz bir sis gördü.

Sis yavaşça dağıldı ve çiçeklerle dolu, renkli bir çimlik alan ortaya çıktı.

Çiçeklerin ve ovaların arkasındaki boşluk, canlanmakta olan bir canavar gibi kendi içinde katlanıyordu.

Klein ileri bakmak için elinden geleni yaptı, koyu kırmızı bacayı zar zor görebilmişti.

O anda gözlerinin önündeki sahne parçalandı ve rüyası sona erdi.

Klein aniden kendisini görkemli kutsal salonda buldu ve oturuşunu dikleştirdi. Kalbi sebepsiz yere, çılgınca atıyordu.

Vay...Az önce korkunç bir şeye tanık olmuş gibi hissediyordu...Kaotik duygularını dizginlemek için iki kez derin nefes alıp verdi.

Pat. Pat. Pat. Bir süre sonra masanın kenarına parmaklarını vurmaya başladı, derin düşüncelere dalmıştı.

Kırmızı baca...bahçe...çimli ovalar...Bunların, bütün bunların arkasındaki insanla nasıl bir bağlantısı var? Tesadüflerdeki amacını belirleyemiyorum, şeytani bir niyet olduğu sonucuna da varamıyorum...

Düşünürken Klein aniden endişeye kapıldı, kendisi, Kaptan, Frye ve diğerleri için endişeleniyordu.

Bir ipin üzerinde dans eden kuklalar gibiyiz. Daha da korkunç olan ise, kendimizi çok akıllı sanıyoruz...

Ah...bu meseleden Kaptana bahsedip bahsetmemem gerektiğini bilmiyorum. Yaşlı Neil'ın kehaneti de dış dünyada benimkiyle aynı sonucu vermişti...Benden bunu kanıtlamamı isteseler bunu kanıtlamam mümkün değil...Başı ağrıyan Klein şakaklarını ovdu.

Yaklaşık 20 saniyelik sakinlikten sonra 'Ray Bieber'ın Tingen'de kalışı olayını' ele aldı. Benzer şekilde yine ruh sarkacını kullandı.

Topazın hareketsiz kaldığını görünce şok oldu. İfade ne onaylanıyor, ne de yalanlanıyordu.

"Tuhaf..." diye mırıldandı. Bu olayın arkasındaki sebepler hakkında tahmin yürütmeye başladı, "Bunun arkasındaki kişi kehanet yaptığımı hissetti ve buna karşı önlem aldı ha?"

Sonrasında rüya kehaneti yöntemini kullandı ancak tek görebildiği sis olmuştu. Yeni bir şey keşfetmiyordu.

Selena'nın büyülü ayna kehaneti olayının sonucu da aynıydı.

Klein neredeyse varsayımını doğrulayabilecek noktadaydı. Şimdilik Kaptan Dunn Smith'e bu konudan bahsetmesi imkansız olduğundan, yeteneklerini geliştirmek için benzeri görülmemiş bir motivasyona sahipti.

"Kehanet Kulübü'ne gidip hızlı bir şekilde Kahin iksirini sindirmek için 'oyunculuğumu' geliştirmeliyim...Ayrıca, Palyaço iksirinin gerçekten de Kahin'in sonraki Dizisi olup olmadığını öğrenmeli ve hakkında ipuçları toplamalıyım...Bir de, Bay Azik'le daha sık bir araya gelip başka bilgilere sahip olup olmadığını öğrenmeliyim..." Klein sağ avucuyla alnına bastırdı ve hızla bir plan yaparak odak noktasını belirledi.

Biraz düşündükten sonra, önünde yeni bir keçi derisi parşömen belirdi. Kalemi alıp yazmaya başladı:

"Dizi 9 Kahin'e karşılık gelen Dizi 8 Palyaço."

Önceki deneyiminden, Klein kehanet yeteneklerinin gri sisin üzerinde daha gelişmiş olduğuna tamamen ikna olmuştu artık.

"Tıpkı baskınların genellikle başarılı olması gibi...Bu şanslı olmanın sonucu mu?" diye mırıldandı ruh sarkacını eline alırken.

Bir süre sonra Klein kesin bir cevap elde etmişti:

Dizi 9 Kahin'e karşılık gelen Dizi 8 Palyaçoydu!

Sonra kağıda yeniden yazmaya başladı.

"Kahin'in Dizi 8, 7, 5 ve 5'i en azından bir yeni güç verir."

Yeniden ruh sarkacı yöntemini denerken derin bir nefes aldı.

Ancak topaz sallanmıyordu.

"Kehaneti tamamlamak ve vahiy almak için yeterli bilgi yok sanırım..." Derin düşüncelere dalmış bir şekilde mırıldandı. Sonra gümüş zinciri bırakıp, rüya kehaneti için bir ifade düşünmeye başladı.

Yaklaşık 20 saniye sonra kalemi alıp ciddi bir şekilde yazdı, "Palyaço iksiri için ipuçları."