Bölüm:838 Usta Kong ile Tekrar Karşılaşmak

Çeviri ve Düzenleme: Gin

Hu!

Belirsiz bir süre sonra, Zhang Xuan rahat bir nefes verdi ve gözlerinden keskin bir parıltı geçti.

Ruhsal Derinliğim 2.0 arttı!

Rehberin Kaligrafisinin Ruhu İşlemesi sayesinde, Ruhsal Derinliği 19.1'den 21.1'e yükselmişti.

7 yıldıza girme koşullarından biri 21 Ruhsal Derinliğe sahip olmaktı. Bir başka deyişle, Zhang Xuan'in Ruhsal Derinliği şu anda 7 yıldızlı bir usta hocaya denkti!

4 yıldızlı bir usta hocanın 7 yıldızlı bir usta hocaya denk Ruhsal Derinliğe sahip olduğu haberi yayılsaydı, pek çok kişi şoktan ölebilirdi!

Çoğu usta hocanın takılı kaldığı en zor konu gelişimleri ya da yardımcı meslekleri değil, Ruhsal Derinlikleriydi.

Ruhsal Derinliğinin tek bir gezide 2.0 arttığı düşünülürse, harcadığı birkaç gün boşa gitmemişti.

Zhang Xuan tam parşömeni kaldıracağı sırada parşömenden parlak bir ışık yükseldi ve odada beyaz bir cübbe giyen akim görünüşlü bir genç adam belirdi.

Bu yalnızca ışıklan oluşmuş hayali bir figürdü, ancak genç adamın yüz hatları canlı bir insan gibi belirgindi.

"Saygı tuzağından kaçarak, iç görümdeki kusurları bularak iyi iş çıkarttın!"

Genç adam yirmilerinin başında görünüyordu. Hafif bir gülümsemeyle, Zhang Xuan'e övgü dolu bir bakış attı.

Şaşıran Zhang Xuan'in gözleri kocaman açıldı. "Sen... Usta Kong musun?"

Karşısındaki figür genç olabilirdi, ancak Tianwu Krallığında yaşadığı ilk Semavi Usta Hoca Onayında gördüğü yaşlı adamla çarpıcı bir benzerlik taşıyordu.

Büyük olasılıkla, karşı taraf Usta Kong'un gençliğiydi!

Kitaplarda Usta Kong'un otuzlarına ulaşmadan önce 9 yıldızlı usta hoca olmayı başardığı yazıyordu. Daha önce Usta Kong'un Azizliğe ulaştığı Aziz Yükseliş Platformundaydılar. O zamanki gelişim alemine denk gelen usta hoca rütbesi 6 yıldız olmalıydı, yani kaba bir tahminle, karşı taraf gerçekten de yirmilerinin başlarında olmalıydı...

"Soyadım gerçekten de Kong..."

Genç Usta Kong kıkırdadı. "Şu anda bir irade kalıntısından fazla bir şey değilim, bu nedenle uzun süre formumu koruyamam. İç görümdeki kusurları bulup, gerçek niyetimi anlayabildiğine göre, bunun tek anlamı kaderimizin kesiştiğidir. Elindeki parşömende Azizliğe ulaşmak için kullandığım gelişim tekniği bulunuyor. İyi çalış, belki gelecekte gelişimin için yararlı olabilir."

"Gelişim tekniğini mi içeriyor?" Zhang Xuan parşömene bir bakış attı.

Parşömenin içeriği tepe yüzeyinde yazanla birebir aynıydı ve aralarında tek fark parşömenin Usta Kong'un el yazısını içermesi ve görkemli aurasını taşımasıydı.

Zhang Xuan dışarıda, tepe yüzündeki yazıları Semavi Yolun Kütüphanesiyle incelemiş, ancak bir gelişim tekniği görememişti...

Onu incelerken yeterince dikkatli davranmamış mıydı?

Görünüşe göre zamanı olduğunda daha dikkatli incelemesi gerekecekti.

"Ayrıca, bu sözler Azizliğe yükseldikten sonraki özümü, nefesimi ve ruhumu taşıyorlar. Bunu iyi kullan, sana büyük fayda sağlayacaktır."

Genç Usta Kong bir gülümsemeyle konuştu, "Konuşmamı burada bitireceğim. Ne de olsa gelişim bireysel bir yolculuktur. Sıkı çalış, belki kader bizi gelecekte tekrar bir araya getirir!"

Bu sözlerden sonra, hayali figür her an dağılacakmış gibi dalgalanmaya başladı.

Usta Kong'un yok olmak üzere olduğunu gören Zhang Xuan'in zaman kaybetmesi mümkün müydü? Kitap konusundaki meseleyi zihnine atarak, endişeyle seslendi, "Dur bir dakika! Hala bir sorum var. Eski bir kayıttan, gençliğinde senin de Kalıtsal Cenin Zehriyle boğuştuğunu okudum. Onu nasıl tedavi ettiğini öğrenebilir miyim?"

Kadim kayıtlar sayesinde Usta Kong'un da Kalıtsal Cenin Zehrinden muzdarip olduğunu biliyordu ve bu, meseleyi sormak için nadir bir şanstı. Bu fırsatın öyle kolayca kaçmasına izin vermeyecekti.

"Sen de mi Kalıtsal Cenin Zehrine tutuldun?" Bu sözleri duyan Usta Kong şaşırmıştı.

"Aynen öyle!" Zhang Xuan çabucak karşılık verdi. "Bu sorunu nasıl çözebilirim?"

"Hahaha, yolumda yalnız değilmişim!"

Ancak cevap vermek yerine, genç Usta Kong içten bir kahkaha atarken gözleri heyecanla parıldadı. "Sonunda, benim gibi bir başka kişi. Güzel..."

Hu!

Sözlerinin ortasında, genç Usta Kong kayboldu ve sesi yavaşça odada soldu.

Onlarca milenyum önce bırakılmış bir irade kalıntısının uzun süre varlığını sürdürebilmesi mümkün değildi. Bu kadar uzun süre kalabilmesi bile bir lütuftu.

Sen... Zhang Xuan çıldırmak üzereydi.

Henüz soruma yanıt vermedin...

Bu herif gerçekten Usta Kong muydu?

Usta Kong'un dünyayı kucaklayacak bir kalbe sahip olduğu, dünyanın refahının sorumluluğunu omuzlarında taşıdığı ve iyinin de iyisi bir adam olduğu söylenmiyor muydu?

Peki neden böyle tüyler ürperticiydi?

Benim de Kalıtsal Cenin Zehri taşıdığımı öğrenince bana tedaviyi söylememesi neyse, ancak üzerine bir de heyecanlanması... Yalnız değilsin ve ben de senin gibi miyim... Bir başkasının da senin kadar şanssız olduğunu gördüğüne sevindin mi?

Daha önemlisi, iyi mi? Senin kafan iyi!

Zhang Xuan'in yüzünde siyah çizgiler belirmişti.

Usta Kong'un bıraktığı irade kalıntısı sayesinde bunun Kalıtsal Cenin Zehrinin çözümünü bulmak için iyi bir fırsat olduğunu düşünmüştü. Ancak kim... işe yarar bir şey öğrenemediği gibi, karşı tarafın yüzüne güleceğini bilebilirdi.

Unut gitsin. Usta Kong da muhtemelen bu yaşta bir tedavi bulamamıştır... İçten içe son derece sıkılan Zhang Xuan kendini teselli etti.

İrade kalıntısının Usta Kong Azizliğe ulaştıktan hemen sonra bırakıldığı düşünülürse, en fazla 6 yıldızlı bir usta hoca olabilirdi. O zaman kendi Kalıtsal Cenin Zehrini bile tedavi edememişken, çözümü bilmemesi şaşırtıcı değildi.

Zhang Xuan tedaviyi öğrenmek için 9 yıldızlı bir usta hoca olan Usta Kong'u bulmalıydı.

Kafasını sallayan Zhang Xuan bu sinir bozucu düşünceleri bir kenara atıp, elindeki parşömeni inceledi.

Parşömen dokunmuş bambu parçalarından örülmüştü. Onlarca milenyum yaşında olmasına rağmen en ufak bir aşınma ya da yıpranma izi yoktu.

Üzerinde yazılı kelimeleri dikkatle inceleyen Zhang Xuan bunun mürekkeple yazılmadığını, kelimeleri daha bütün ve asil gösteren özel bir yöntemle işlendiklerini fark etti.

Eğer bu kaligrafiyi dikkatle inceler ve ustalaşabilirsem, resim sanatındaki başarılarımı ilerletebilirim! Zhang Xuan kelimelere nüfuz etmiş dalgalanan gücü hissedince heyecanla düşündü.

Usta Kong ilk usta hoca olarak pek çok meslekte yetenekliydi ve resim de onlardan biriydi. Bu sözleri bıraktığında yalnızca 6 yıldızlı bir usta hoca olsa da, resim konusundaki kavrayışı 7, hatta 8 yıldızlı ressamlara denkti.

Eğer Zhang Xuan bu kaligrafiyi dikkatle inceleyip, öğrenebilirse, resim yeteneklerinin 6 yıldız hatta 7 yıldıza ulaşması zor olmazdı.

Usta Kong'un sözünü ettiği gelişim tekniğine gelince, Zhang Xuan şu anda hala hiçbir şey bulamamıştı. Görünüşe göre parşömene gizli sırrı zaman içinde parça parça deşifre etmekten başka şansı yoktu.

Luo Ruoxin'in kendisini beklediğini bilen Zhang Xuan tam parşömeni depolama yüzüğüne kaldırmak üzereyken aniden bir şey hissetti. Çevresine bakıp, Luo Ruoxin'in yakınlarda olmadığına emin olduktan sonra cübbesinden bir kitap çıkarttı.

Bu Acımasızın içinde mühürlü olduğu Semavi Yolun Kitabıydı.

Daha önce, Aziz Yükseliş Platformundaki tepe yüzünü yok ettiği için linç edilmekten korkan Zhang Xuan hazırlıklı olmak için kitabı depolama yüzüğünden çıkartmıştı.

Zhang Xuan kitabı açarak kalbe sordu, "Sorun nedir?"

Kalp görünüşe göre bir şeyler söylemek ister gibi, çılgınca atıyordu.

"O Usta Kong'un el yazısı ve iradesi onun içinde... Neden onu özümsememe izin vermiyorsun? Onunla gücümün bir kısmını geri kazanabilirim, böylece sana daha çok yardımcı olurum!" Acımasız açgözlü bir ifadeyle konuştu.

"Aklından bile geçirme!"

Zhang Xuan hiç tereddüt etmeden kitaptaki kalbe doğru bir fiske savurdu.

Bu Usta Kong'un el yazısıydı, paha biçilemez bir hazine! Onu özümsemesi için Acımasıza vermesi nasıl mümkün olabilirdi?

"Yazıları çoktan ezberledin, yani parşömenin hiçbir anlamı yok... Eğer onu özümsersem, öldürme arzumu çok daha saf ve doğru bir forma sokabilirim... Hatta, Usta Kong'un aurasını taklit edebilir ve başkalarına senin adına ders verebilirim!"

Zhang Xuan'in fiskesiyle, Acımasız birkaç tur takla attıktan sonra çarparak durdu. Gücünü geri kazanmak için böyle değerli bir fırsattan vazgeçmek istemiyordu, bu nedenle kendisini toparlar toparlamaz aceleyle devam etti. "Her şekilde, bu kitaba mahkumum, yani kontrolünden kaçmam konusunda endişelenmene gerek yok. Bu durumda gücümü ne kadar kazanırsam, o kadar güvende olursun..."

"Bu kitabı özümsemeyi hayal bile etme! Gücünü kazanman için başka bir yöntem düşünmeye çalışacağım!" Zhang Xuan hem kitabı hem de parşömeni kaldırmadan önce ellerini kararlı bir şekilde salladı.

Usta Kong'un el yazısını elde etmesi kolay olmamıştı, kalbin onu özümsemesine izin veremezdi. Ayrıca, bunu Luo Ruoxin'in yardımı sayesinde elde edebilmişti, yani bu eser yalnızca ona değil, aynı zamanda kıza da ait sayılırdı.

Parşömenle ne yapacaklarına karar vermeden önce ona da danışmalıydı.

Ancak, Acımasız'ın haklı olduğu bir konu vardı. Acımasız ne kadar güçlenirse, kendisi de o kadar güvende olacaktı.

Zhang Xuan Semavi Yolun Kitabının gücüne inanıyordu, bu nedenle Acımasızın baş kaldırması konusunda endişelenmesine gerek yoktu. Ne de olsa bir varlık ne kadar güçlü olursa olsun, cennetin üzerine çıkabilir miydi? Ne olursa olsun, Acımasız sözlerine itaat etmek zorundaydı.

Unut gitsin, daha sonra bir plan düşünürüm... Şimdi tüm bunları düşünmenin boşa olduğunu bilen Zhang Xuan kafasını sallayarak hasır kulübeden dışarı çıktı.

Bir sonraki an, bir genç kızın siluetinin az ötedeki tarlada durduğunu gördü. Bir sebepten ötürü, figür ümitsiz görünüyordu.

Zhang Xuan'in varlığını hissedince, genç kız arkasını dönerek bir gülümsemeyle sordu, "Nasıldı?"

"Büyük fayda gördüm... Peki ya sen? Aradığını bulabildin mi?" Zhang Xuan karşılık olarak sordu.

Karşı taraf tahminlerini doğrulamak için buraya geldiğini söylemişti. Usta Kong'un azizliğe ulaştığı yeri bulmayı başarmışlardı, ancak kızın başarılı olup, olmamasına gelince...

"Bazı şeyler buldum, ancak... Unut gitsin, bu konu hakkında konuşmayalım!"

Bu konuyu daha fazla konuşmak istemeyen Luo Ruoxin kafasını sallayarak devam etti, "Rehberin Kaligrafisinin Ruhu İşlemesini yaşayabilmen güzel.  Bu yolculuk senin için boşa çıkmadı. Pekala, bence artık yola koyulmalıyız!"

"Evet, haklısın..." Zhang Xuan başıyla onayladıktan sonra aniden parşömeni hatırladı ve onu depolama yüzüğünden çıkarttı. "Bunu birlikte bulduğumuza göre, sen de pay sahibisin. Bununla ne yapmayı planlıyorsun?"

Luo Ruoxin gülümsedi. "Bu katlanmış uzayı sen buldun, yani doğal olarak parşömen senin olmalı."

Katlanmış uzaya girdikten sonra tüm meseleyi tekrar düşününce, Zhang Xuan'in asıl niyetinin tepe yüzeyini yok etmek olmadığını fark etmişti. Bunun yerine, büyük olasılıkla Usta Kong'un geride bıraktığı bir tür testi çözmüş ve sonuç olarak bir mekanizmayı tetiklemişti.

Zhang Xuan kafasını salladı. "Öyle olmaz. Bunu birlikte bulduk, nasıl hepsini kendime alabilirim..."

Eğer Luo Ruoxin onu buraya getirmeseydi, bırakın buraya gelmeyi, Aziz Yükseliş Platformunun varlığından bile haberi olmazdı.

Kendisi bu yolculukta en azından Rehberin Kaligrafisinin Ruhu İşlemesini yaşamıştı, ancak karşı taraf hiçbir şey kazanamamıştı. Bu nedenle parşömenin tamamını alırsa kendisini suçlu hissederdi.

Zhang Xuan'in sözlerini duyan Luo Ruoxin hafifçe kıkırdadı. "Bu dünyada Usta Kong'un el yazmasını elde etmek istemeyen hiç kimse yok, ancak işte karşımdasın ve onu bana vermeye çalışıyorsun..."

Bu yol kenarında bulunan bir ot değil, Usta Kong'un el yazmasıydı!

Bilge Klanları bile onu elde etmek uğruna birbirleriyle savaşırlardı, ancak bu herif onu umursamıyor gibiydi... Gerçekte bir aptal olup olmadığını anlamak zordu.

"Pekala, bu parşömen benim içime yaramaz. Eğer gerçekten isteseydim, onlardan daha fazlasını bulacak yöntemlerim var. Rahat ol ve al onu." Luo Ruoxin konuştu.

"İşine yaramaz mı?" Zhang Xuan şaşırmıştı.

Böyle değerli bir eserin Luo Ruoxin için neden faydasız olduğuna dair hiçbir fikri yoktu, ancak kızın içten tavrına bakılırsa onu rahatlatmak için böyle konuşuyor gibi değildi.

Bilge Klanlar hakkında fazla bilgi sahibi değilim, ancak belki de... ellerinde Usta Kong'un el yazmalarından bolca vardır! Zhang Xuan durumu fark etti.

Karşı tarafın muhtemelen Bilge Klanlarından biri olan Luo Klanından geldiği düşünülürse, hazinelerinde Usta Kong'un el yazmasının bulunması fazla şaşırtıcı olmazdı.

Ayrıca, bu el yazması Usta Kong azizliğe ulaştıktan hemen sonra ve kendi zirvesine ulaşmadan uzun süre önce yazılmıştı. Belki de böyle bir klanın üyesi için fazla bir cazibesi yoktu.

"O halde resmiyetle uğraşmayacağım..."

Luo Ruoxin'in parşömeni gerçekten istemediğini gören Zhang Xuan, onu depolama yüzüğüne geri kaldırdı. Hemen ardından, çevreyi süzdü ve şaşkın bir bakışla sordu, "Bu katlanmış uzaydan nasıl çıkacağız?"