Bölüm:741 Henüz Bir Demirci Değilim

Çeviri ve Düzenleme: Gin

"Neler oluyor?"

"Bunu gördünüz mü? Bu herif Toprak Ateşi Odası meydan okumasında hile yaptı ve odayı yok etti. Üstüne Toprak Ateşini bilerek yönlendirerek tüm Rekorlar Geçidini yıktı!"

"Bu herif deli mi, yoksa yaşamaktan mı sıkılmış?"

"Benim de hiçbir fikrim yok, ancak bu bizi ilgilendiren bir mesele olmadığına göre sessizce izlemeye devam edelim..."

Loncanın bir kısmının çökmesi ufak bir mesele değildi. Kısa süre içinde çoktan muazzam bir kalabalık toplanmıştı ve herkes merakını gidermek için etrafa sorular soruyordu.

Böyle büyük bir hengameye neden olan kişinin bir çaylak olduğunu duyduklarında, gözlerinde bir acıma ifadesi beliriyordu.

Yaşamaktan sıkılmış olsa bile, sonunu bu şekilde aramamalıydı!

Usta Hoca Akademisindeydiler, bir köy okulunda değil. Böyle büyük bir kargaşaya neden olup, bizzat Müdür Yardımcısı Yuan Hong tarafından yakalanmak... İşinin kesinlikle bittiğini söylemek yanlış olmazdı!

Hayatını burada çalışarak geçirse bile, borcunu asla ödeyemezdi!

"Uslu dur!" Luo Yan genç adama soğuk bir bakış attı.

Hocasının bu meseleye gerçekten kızdığını bildiğinden, bu herifi zapt etmek için sekiz muhafız görevlendirmişti. Eğer sonuçlarından korkmasa, onu çoktan dövdürmüştü!

Bu çaylak kendi bölgesinde kalmak gerine ortalığın altını üstüne getirdiği için akademiden atılsa bile bunu hak ediyordu!

"Hiçbir şey yapmaya çalışmıyorum, yalnızca Rekorlar Geçidindeki diğer mekanizmaları kontrol ederek hala tamir edilebilirler mi bakmak istiyorum!" Diğer öğrencilerin ona sanki değerli mallarını çalmaya gelmiş bir hırsız gibi davrandıklarını gören Zhang Xuan derin bir iç çekti.

Böyle bir durum yaşandığı için gerçekten üzgündü.

Tek istediği sessizce 5 yıldızlı demircilik sınavına girmekti. Sonunun böyle olacağını asla düşünemezdi.

Sonuç olarak, aç gözlülüğün onu ele geçirmesine izin vermişti. Toprak Ateş Kalpleri son derece değerli cevherlerdi ve kim bilir ne zaman tekrar bulabilecekti?

Dahası, ünlü Toprak Ateş Kalbinin itibarının özelliklerinin önüne geçtiğini düşünemezdi. Zaten kendisini kısıtlamaya çalışmış, ruhu on metreye ulaşınca durmayı düşünmüştü, ancak tesadüf eseri düzen tam da o noktaya ulaştığında yıkılmıştı.

Onarıma gelince, saygın Demircilik Okulunun Toprak Ateşi çekmek için kullandığı düzen levhasında ucuza kaçtığını nereden bilebilirdi...

Ancak ne yazık ki artık çok geçti. Şu anda yapabileceği tek şey durumu olabildiğince kurtarmaktı. Aksi halde gerçekten de üç bin yüksek seviye ruh taşı borçlanırsa, burada yıllar boyu kalmak zorunda kalabilirdi!

"Diğer mekanizmaları tamir etmeyi mi düşünüyorsun? Sana söyleyeyim, eğer onlara tek bir parmağını bile uzatmaya kalkışırsan yapacaklarım için beni suçlama!" Karşı tarafın yaptıklarına en ufak pişmanlık duymadığını gören ve şeytani pençelerini diğer mekanizmalara da uzatmak istediği duyan Luo Yan öfkelendi.

'Bu ne lanet bir durum böyle!

Eğer senin lanet 'tamirin' olmasaydı Demircilik Loncası harabeye döner miydi?

Eğer tamir edecek yeteneğin yoksa, bunu denemeye bile kalkışmamalıydın!'

"Onları gerçekten de onarabilirim! Az önce olanlar... yalnızca bir kazaydı!" Zhang Xuan aceleyle açıkladı. "Sana kanıtlayabilirim. Bana daha yüksek kalitede bir düzen levhası getir ve Toprak Ateşi Odasını gözlerinin önünde tamir edeyim..."

"Sen... Eceline susuyorsun!" Bu herifin tüm yaptıklarına rağmen hala saf saf konuştuğunu duyan Luo Yan sonunda patladı. Ayasını bu kibirli herife doğru savururken güçlü bir aura yükseldi.

Hu la!

5 yıldızın zirvesinde bir demirci olarak, gelişimi çoktan Yüce Ölümlü 8-dan Semavi Yükseliş alemine ulaşmıştı. Aya darbesi o kadar güçlüydü ki uzayı yırtıp geçmekle tehdit ediyordu.

"Dur!" Tam aya Zhang Xuan'e ulaşmak üzereyken, ileriden yüksek bir bağırış duyuldu. Bir silüet ileri doğru atıldı ve elinin bir darbesiyle Luo Yan'ın saldırısıyla topladığı zhenqiyi dağıttı.

Çan çan çan çan!

Luo Yan'ın yüzü kızardı ve birkaç adım gerilemek zorunda kaldı. Saldırısı aniden engellendiği için zhenqisi dengesizleşti ve tüm vücuduna donuk bir acı yayıldı.

Luo Yan saldırısını durduranın kim olduğunu gördüğü anda donup kaldı.

"Hocam..."

Bu az önce Zhang Xuan'i boğmak için yanıp tutuşan hocasından başkası değildi!

Hocası bu herife aşırı öfkeli değil miydi? Neden ona bir ders vermesini engellemişti?

Şaşkına dönmüştü ve tam hocasına neler olduğunu sormak üzereyken karşı taraf birden yüzünde parlak bir gülümsemeyle yanındaki genç adama döndü. "Sen iyi misin? Yaralandın mı? Bu hayırsız öğrencim ne cüretle sana el uzatmaya kalkışır! Senin yerine ona bir ders vermemi ister misin?"

"Ah?" Bu sözleri duyan Luo Yan'ın vücudu yaşadığı şokla sarsıldı.

Gözlerinin önünde yaşanan bu delilik de neydi?

Karşısındaki kişi gerçekten de Demircilik Okulunun müdür yardımcısı olan hocası mıydı?

Daha az önce bu herifi boğmak için yanıp tutuşmuyor muydu? Tavırları neden durduk yere 180 derece değişmişti...

"Müdür Yardımcısı Yuan'in aşırı sinirli olduğunu söylememiş miydin?"

"Şubenin büyük bir hasar aldığı düşünülürse, onun yerinde olup da sinirlenmeyen biri olabilir mi? Ancak bu tepkisi... neden hiç kızgın değilmiş gibi görünüyor?"

"Bu söylediğin kesinlikle az kalır. Dikkatli bak, o çaylağa yaltaklanır gibi görünmüyor mu?"

"Yaltaklık mı? Abartıyorsun! Müdür Yardımcısı Yuan 6 yıldızın zirvesinde bir usta hoca ve demirci! Böyle saygın bir konumla, okuldan herhangi birine yaltaklanmasına gerek var mı sanıyorsun?"

…

Alanda toplanan tüm öğrenciler şaşkına dönmüşlerdi.

Şubenin böyle büyük bir hasar görmesinden sonra, buna neden olan çaylağın diğerlerine örnek olması için ağır şekilde cezalandırılacağını düşünüyorlardı. Ancak durum buysa, Luo Yan'a bir ders verme ifadesi de neydi?

O parlak gülümseme ve tavır... Neresinden bakılırsa bakılsın, müdür yardımcısı o herife yaltaklık etmeye çalışıyormuş gibi gözüküyordu!

"Ona bir ders vermek mi? Buna gerek yok; ben iyiyim!"

Durum karşısında şaşkına dönenler yalnızca izleyenler değillerdi, Zhang Xuan bile tüm bu olayın merkezindeki kişi olarak bu ani değişime şaşırmıştı.

Bu kıdemli ona ağır bir ceza verdirmek için okul müdürünün ofisine koşmamış mıydı? Neden birdenbire ona bu kadar kibar davranmaya başlamıştı?

"İyi olmaz güzel!" Yuan Hong rahat bir nefes verdi. Hemen ardından, bakışlarını Luo Yan'a çevirerek bağırdı, "Ne demeye bekliyorsun? Acele et ve Usta Zhang'den özür dile!"

Yuan Hong okul müdürünün ofisinden çıktıktan sonra öğrencilerinin Zhang Xuan'e el uzatmalarından korkarak buraya koşmuştu. Ve bunu yaptığı için şanslıydı.

Eğer o aya Zhang Xuan'e vursaydı, Demircilik Okuluna duyduğu tüm iyi niyeti alıp götürürdü.

Eğer bu yaşansaydı, onu Demircilik Okulunda nasıl tutabilirlerdi?

Okul müdürünün çoktan onu has çırağı olarak almaya niyetli olduğunu unutmamak gerekirdi! Eğer Luo Yan'ın tokadı nedeniyle Demircilik Okulunu reddedecek olsaydı, durumu müdüre nasıl açıklardı?

Bu hayırsız öğrencisi neredeyse onu büyük bir belaya sokacaktı!

"Özür mü? Ben..." Luo Yan dünyanın çivisinin çıktığını düşünmeden edememişti. "Hocam, neden ondan özür dileyeceğim? Rekorlar Geçidi ve Demircilik Loncasının yarısını yok etti..."

"Yeter!"

Ancak Luo Yan sözlerini bitiremeden önce Yuan Hong öfkeyle araya girdi. Rahatsız bir tavırla ellerini sallayarak kükredi, "Odana dön ve yaptıklarını iyice düşün! Emrim olmadan odandan çıkmayacaksın!"

'Yalnızca sana söylediğimde özür dile, bu kadar saçmalamana gerek var mı?

Yalnızca beni büyük bir belaya sokunca mı rahat edeceksin?'

"Hocam..." Hocasının onu sebepsiz yere cezalandırdığını duyan Luo Yan sinir olmuştu ve yaşananları kabul etmekte zorlanıyordu. Aynı zamanda, etrafta bulunanlar da Yuan Hong'un neyin peşinde olduğunu anlayamayarak birbirlerine baktılar.

"Ne demeye burada dikiliyorsunuz? Şuradaki grup, Luo Yan'ı konutuna götürün!" Yuan Hong ciddi bir tavırla talimat verdi.

Bu emri verdikten sonra bakışlarını tekrar Zhang Xuan'e çevirerek kibarca konuştu, "Usta Zhang, 5 yıldızlı demircilik sınavına girmek istemiyor muydun? Seni Silah Okyanusuna götürmeme izin ver!"

"Silah Okyanusu mu? Ancak... hiç Akademik Kredim yok..." Zhang Xuan şaşkınlıkla karşılık verdi.

'Bu herifin sorunu ne? Kafasını bir yerlere mi vurdu?

Luo Yan'a dersini vermek bir şey, ancak üstüne beni Silah Okyanusuna götürmek mi?

Silah Okyanusu'nun yalnızca yeterli akademik kredisi olanlara açılacağını düşünmüştüm!'

"Akademik kredin yok mu? Endişelenme, bu sorun olmaz! Şuradaki grup, bir dakika bekleyin. Luo Yan, Akademik Kredi Kartını çıkart ve Usta Zhang'e iki kredi ver..." Yuan Hong ayrılan gruba dönerek emretti.

"Ben..." Bu sözleri duyan Luo Yan neredeyse sıkıntıdan gözyaşlarına boğulacaktı.

'Neden bunu yapayım?

O herif burada büyük bir karmaşa yarattı, ancak onu cezalandırmadığınız gibi üstüne ona Akademik Kredi vermemi mi istiyorsunuz? Bu kayırmacılık çok fazla olmadı mı!'

"Zaman harcamayı bırak, acele et!" Yuan Hong kaşlarını çattı.

"Pekala."

Sonuçta Luo Yan hocalarından birinin emirlerine karşı gelmeye cesaret edemezdi ve itaatkar bir şekilde Akademik Kredi Kartını uzattı.

Öğrencilerin kendi aralarında Akademik Kredi aktarmalarına izin verilirdi. Zhang Xuan'in henüz kimlik nişanını almadığı düşünülürse, doğal olarak bir Akademik Kredi Kartı da almadığını söylemeye gerek yoktu. Anca, böyle ufak bir mesele müdür yardımcısını durduramazdı.

Bileğinin bir hareketiyle, Yuan Hong boş bir kart çıkartıp, Luo Yan'ın kartından ona iki kredi aktardı.

"Pekala, Usta Zhang. Artık Akademik Kredilerimiz var, hadi gidelim!"

Yuan Hong meseleyi çözdükten sonra bir gülümsemeyle Zhang Xuan'e dönüp, ileri işaret etti.

Zhang Xuan yaşananlar karşısında şaşkın bir şekilde gözlerini kırpıştırdı. Boş bakışlarla etraftaki molozları işaret etti ve sordu," Bu... tüm bunlar için tazminat ödemek zorunda değil miyim?"

"Bu konuda endişelenmene gerek yok. Bu senin hatan değildi ve bu nedenle tazminat ödemek zorunda kalmayacaksın. Daha sonra tamirat için birilerinin ayarlarım." Yuan Hong karşılık verdi.

"Bu... Tamam o halde." Zhang Xuan neler olduğu konusunda hiçbir şey bilmese de, ödeme yapmak zorunda kalmayacağını duyunca rahatlamıştı.

Üç bin yüksek seviye ruh taşı onu fazlasıyla aşıyordu. Tazminattan kurtulması en iyisi olurdu.

"Bu..."

"Bu gerçekten de tanıdığım ciddi Müdür Yardımcısı Yuan mi?"

"Bu ne tür bir şaka?"

"Müdür Yardımcısı Yuan daha az önce bu herifi parçalayacak gibi duruyordu. Ancak kısa bir süre içinde bu hale geldi..."

…

Manzarayı gören usta hocalar çıldırmış gibiydiler.

Bu Demircilik Loncasının bir şubesiydi! O herif tüm binanın yarısını çökertmişti, ancak buna rağmen ceza almadığı gibi, üzerine bunca ayrıcalık görüyordu.

Bu kesinlikle anormaldi!

Bu duygu özellikle kalabalığın arasındaki Li Xuan'ı sarmıştı. Vücudu kontrolsüzce titriyordu ve gördüklerinden sonra neredeyse bayılacaktı.

Demircilik Loncasına geldikten sonra o herife etrafı gezdiren kendisi olmuştu ve bunca zamandır onun kibirli ve saf bir çaylak olduğunu düşünmüştü... Böyle birinin Müdür Yardımcısı Yuan'den iyilik görmesi için, bu dünya ne hale geliyordu böyle...

…

Zhang Xuan zihnini alt üst etse de, karşısındaki kıdemlinin tavrının böyle aniden değişmesine neden olabilecek mantıklı bir sebep bulamamıştı. Sonunda, bunu Kıdemli Mo ve Köşk Efendisi Mo'nun varlıklarına bağlamaktan başka yol bulamamıştı. Derin bir iç çekerek Yuan Hong'u demircilik loncasının patlamaya rağmen şans eseri henüz çökmemiş olan yarısına doğru takip etti.

Kısa süre içinde kendisini yüksek bir kapının önünde buldu.

"Usta Zhang, burası Silah Okyanusunun girişi. 5 yıldızlı demircilik sınavına girmek için Akademik Kredi Kartını ve 4 yıldız nişanını şuradaki kaideye bırakıp kapıdan geçmen yeterli, böylece ilgili sınav alanına gönderileceksin." Yuan Hong nazik bir gülümsemeyle işaret etti.

Aynı Rekorlar Geçidi gibi, Silah Okyanusu da pek çok özel malzeme kullanılarak üretilmiş karmaşık bir mekanizmaydı. Aktifleştirmek için birinin kartında yeterli akademik kredi olması ve gireceği sınavdan bir seviye düşük bir nişana sahip olması gerekirdi.

Bu iki nesneyle, biri mekanizmayı aktifleştirerek istediği sınava girebilirdi. Bu, Demircilik Loncasını bu işe insan gücü ayırmaktan kurtaran son derece etkisi bir sistemdi.

"Sınav için bir 4 yıldız nişanına mı ihtiyacım var?" Zhang Xuan şaşırmıştı.

"Aynen öyle. Usta Zhang 5 yıldız sınavına girmek istediğine göre, inanıyorum ki elinde çoktan 4 yıldız nişanı vardır. Endişelenmeyin, Demircilik Loncası tarafından verilen herhangi bir nişan burada kullanılabilir!" Yuan Hong, Zhang Xuan'in başka bir yerden elle ettiği demircilik nişanının burada işe yaramamasından endişelendiğini düşünerek açıkladı.

"Bu..." Zhang Xuan kafasını garip bir şekilde kaşıdı. "Gerçekten de bir nişan gerekli mi? Eğer bir nişanım yoksa ne yapmalıyım?"

"Nişanın yoksa mı?" Yuan Hong donup kaldı. "Bu da ne demek?"

Zhang Xuan utançla kızardı.

"Bu... henüz hiç demircilik sınavına girmedim. Gerçek şu ki henüz bir demirci değilim..."