Bölüm:718 Depolama Yüzüğüne Kaldırmak

Çeviri ve Düzenleme: Gin

"Ne oldu? Hala kabul etmiyor musun?"

Karşı tarafın seğiren dudaklarını gören - bir inatçılık işareti - Zhang Xuan'in kaşları yukarı kalktı.

Eğer canavar bu şekilde devam edecek olursa, daha aşırı yöntemler uygulamayı umursamazdı - Ruh Azabı!

Ruh Azabı çıkarılan ruhları konuşmaya zorlamak için hayal edilemez acılara maruz bırakan bir ruh kahini yeteneğiydi. Genellikle sorgulamak için kullanılırdı ve nadiren başarısız olurdu.

Ancak bu, sorgulanan ruhun bir daha asla reenkarne olmamak üzere dünyadan kaybolmasına neden olurdu. Bu tekniğin sertliğinden dolayı, Zhang Xuan daha önce kullanmayı hiç düşünmemişti. Kim bu canavarın böyle çetin ceviz çıkacağını düşünebilirdi!

Bizans Helios Canavarı ve kanatlı ruh canavarının arasındaki konuşmayı açık şekilde duymuştu.

'Kanatlı ruh canavarına usta hocaları kuşatması talimatını verdin ve hala meseleyi inkar etmeye mi cüret ediyorsun. Beni aptal mı sanıyorsun?

Seni öldürmeye cesaret edemeyeceğimi mi sanıyorsun?'

"O halde öldür beni! Ölümden korkacak birine mi benziyorum? Efendime ihanet etmektense ölürüm!" Bizans Helios Canavarı sıktığı dişleri arasından tükürdü.

Karşı taraf açıkça itibarını lekelemeye çalışıyordu. Eğer teslim olacak olursa, tüm ömrünü adayarak kurduğu itibarı bir anda yerle bir olurdu. Onursuzca yaşamaktansa ölmeyi tercih ederdi!

Eski müdür tüm ömrünü insanlığı korumaya adamıştı. Onun evcil canavarı olarak, Dünya Dışı Şeytani Kabileye teslim olacak olursa, efendisiyle nasıl yüzleşebilirdi?

"Onu dövmeye devam edin!"

Bu canavarın Dünya Dışı İblis efendisine bu kadar sadık olmasını, karşı tarafa ihanet etmektense ölmeyi tercih etmesini beklemeyen Zhang Xuan hoşnutsuz bir ifadeyle kaşlarını çattı.

"Öhöm öhöm..."

Tam kuklalar Bizans Helios Canavarına bir başka tekme ve yumruk dalgası savurmak üzereyken, Acımasız birden konuştu. "Efendim, korkarım ki onu dövmeye devam edersek gerçekten ölecek."

Bu sözleri duyan Zhang Xuan Bizans Helios Canavarının çoktan yaşamla ölüm arasında gidip geldiğini fark etti. Daha fazla dayak yiyecek olursa oracıkta ölebilirdi.

"Ne yapmalıyım?"

Zhang Xuan sıkıntıyla kaşlarının arasını ovuşturdu.

Diğer ruh canavarlarının icabına bakmak çok daha kolaydı - sopa ve havuç sayesinde kolayca teslim oluyorlardı. Ancak bu canavar geri adım atmaya yanaşmıyordu!

Zhang Xuan sert bir şekilde konuşmuş olsa da, Bizans Helios Canavarını öldürmeye niyeti yoktu.

Ruh Azabı özellikle de inatçı ruhlar karşısında tamamen güvenilir değildi. Eğer Bizans Helios Canavarı ölür ve Ruh Azabı işe yaramazsa, sahip olduğu tek ip ucunu kaybedecekti. Bu olayın arkasındaki Dünya Dışı İblisler serbest oldukları sürece, Usta Hoca Akademisi tehlikede olacaktı!

Bu tür olaylar kolaylıkla tekrar ve tekrar yaşanabilirlerdi.

Dahası, Zhang Xuan Usta Hoca Akademisine başlarsa, onun güvenliği de tehdit altında olacaktı. Bir kez daha tuzağa düşmek istemiyordu.

"Anlıyorum... dayağa devam etmeden önce seni tedavi edeceğim. Bu inadı uzun süre koruyabileceğine inanmıyorum!"

Bir an düşündükten sonra, akılına bir fikir geldi. Zhang Xuan bir şarap matarası çıkartıp, zhenqisini içine aktardı.

Daha önce yaşadıklarından sonra, Zhang Xuan Semavi Yolun zhenqisini şarabın yoğun kokusuyla gizlemenin son derece uygun olduğunu fark etmişti. Bu nedenle kararlı bir şekilde birkaç matara şarap alıp, onları depolama yüzüğüne kaldırmıştı.

Mataradaki şarabı Bizans Helios Canavarı'nın yaralarına döktü, ancak karşı tarafın dış yaralarından kurtulması iki saat sürdü.

Meseleyi bir süre düşünen Zhang Xuan buna aralarındaki büyük gelişim farkının nedeniyle olabileceğini fark etti. Evren Köprüsü alemindeki gelişimiyle, kendisine denk alemde olan birinin zhenqisiyle iyileşmesi tek bir an sürerdi Ancak bir Aziz'in çok daha güçlü olan vücuduna karşı, zhenqisi hala fazla zayıftı.

Karşı tarafın dış yaralarını iyileştirdikten sonra, Zhang Xuan dört kuklaya Bizans Helios Canavarını tutturup, diğer ikisine ağzını açtırdı. Bu şekilde şarabı zorla içirdi.

Tüm bir saat boyunca dört beş matara kullandıktan sonra, Bizans Helios Canavarı sonunda iç yaralarından da kurtulmuştu.

"Pekala... Dövmeye devam edin!"

Karşı tarafın yaralarının iyileştiğini gören Zhang Xuan rahat bir nefes verdi.

Bizans Helios Canavarı ölmediği sürece, sınırsız zamanı vardı.

'Ölüm mü? Bakalım Semavi Yolun zhenqisi varken nasıl ölecekmişsin! Sonu gelmeyen bir dayakla, sonunda teslim olacaksın!'

Grav!

Emri duyan kuklalar hemen heyecanla ileri atılarak canavarı dövmeye başladılar.

Kısa süre sonra, çirkin ve kıpkırmızı şişlikler Bizans Helios Canavarının vücudunu tekrar kapladı ve nefesi düzensiz hale geldi.

Semavi Yolun zhenqisiyle tekrar tedavi edildikten sonra, bir başka dayak seansı başladı.

Üç ardışık döngüden sonra, Bizans Helios Canavarının gözlerindeki canlılık sönmüştü ve neredeyse dayanma gücünü yitirecekti.

Ancak yine de, Dünya Dışı Şeytani Kabile hakkında tek kelime etmeyi reddediyordu. Bir bakıma, Zhang Xuan karşı tarafın efendisine duyduğu sadakatten etkilenmişti.

"Bu günlük burada duralım..."

Yukarıya bakan Zhang Xuan güneşin batıda giderek indiğini fark etti. Eğer acele etmezse, giriş sınavını geçemeyebilirdi. Bu nedenle, dayak seansına şimdilik ara vermekten başka çaresi yoktu.

Yarım gününü buna harcamasına rağmen, aziz canavarı hala teslim alamaması can sıkıcıydı.

Bizans Helios Canavarı'nın efendisine duyduğu sadakat o kadar güçlüydü ki, Zhang Xuan'in sıradan numaraları hiçbir işe yaramamıştı.

Zhang Xuan tek yöntemin Bizans Helios Canavarı'nı zihinsel olarak yavaşça çözmek olduğunu biliyordu.

Her şekilde, zaman onun tarafındaydı.

"Bu canavar çok büyük, onu yanımda mı gezdireceğim?"

Sorgulamaya devam etmek istiyorsa, Zhang Xuan bu canavarı yanına almalıydı. Ancak Bizans Helios Canavarının boyutu düşünülürse... onu nasıl yanında götürecekti?

Tabi ki Zhang Xuan onu yanında taşıyabilirdi, ancak... Ne olursa olsun Bizans Helios Canavarı bir gerçek aziz canavardı. Eğer başkaları onu böyle acınası bir hale düşürdüğünü görecek olursa, akıllarına ilk gelen bunu nasıl başardığı olurdu. Sonrasında gelen sorular Acımasız ve Dünya Dışı İblis kuklaların varlıklarını ortaya çıkarabilirdi.

Bu konu Dünya Dışı Şeytani Kabileyle ilgili olduğundan, dikkatli hareket etmekte yarar vardı.

Ayrıca, Usta Hoca Akademisine henüz gelmişti, bu nedenle şimdilik göz önünde olmamanın en iyisi olacağını düşünüyordu. Böyle büyük bir kargaşa yaratmasına ve herkesin bir aziz canavarın bile ona karşı bir hiç olduğunu öğrenmesine gerek yoktu.

"Sonsuz Karınca Kovanı küçük olabilir, ancak bu canavarı zorlarsam işe yarayabilir..."

Zhang Xuan durumu incelerken alt çenesini sıvazladı.

Bizans Helios Canavarı'nın vücudu bir maymunu andırıyordu. Eğer kafasını pantolonuna doğru eğip, vücudunu yuvarladıktan sonra iplerle sıkılırsa, küçük karınca kovanına sığması mümkün olabilirdi.

Önceki yaşamında vücutları küçük bir akvaryuma sığacak kadar esnek yoga ustaları vardı.

"Bunu bir deneyelim!"

Bu düşünceyle, Zhang Xuan hemen harekete geçti. Buzul Yağmur Kılıcıyla daha önce avladığı bir ruh canavarının kürkünden şeritler kesip uzun bir ip yaparak kuklalara verdi.

Kuklalar Bizans Helios Canavarını neredeyse öldürecek kadar dövüp, yuvarladıktan sonra, iple sıkıca bağladılar. Ardından, vücudunu daha çok sıkıştırmak için birkaç tekme ve yumruk daha savurdular.

Her şekilde, karşı taraf inanılmaz bir yaşam gücüne sahip bir aziz canavardı ve Zhang Xuan'in zhenqisiyle beslenmişti. Ölmesi son derece zordu.

Zorlu bir çabanın sonunda, Bizans Helios Canavarı karınca kovanına sığacak boyuta gelmişti. Zhang Xuan elini çevirerek kovanı ortaya çıkardı. Ardından elini tekrar sallayarak Bizans Helios Canavarını kovanın içine gönderdi.

Bom!

Kovanda, Karınca Kovan Kraliçesi bir anda kendisini kovanın kenarına bastırılırken buldu. Yüzü sıkıca tavana yapışmıştı ve vücudu dev bir '大' şeklini almıştı.  Vücudu her an patlayacak gibi görünüyordu.

İki metre çaplık kovana rahatça sığabiliyordu, ancak Bizans Helios Canavarının girişiyle, kovanda neredeyse boş alan kalmamıştı. Karınca Kovan Kraliçesi kendini boğulmanın eşiğinde buldu.

Fiziksel bünyesi nispeten güçlü olduğu için şanslıydı. Aksi halde, üzerindeki muazzam baskıyla gerçekten patlayabilirdi.

İçerinin sıkışık olduğunu bilen Zhang Xuan utangaç bir tavırla Sonsuz Karınca Kovan Kraliçesine talimat verdi, "Şimdilik dayan. Uygun bir yer bulunca seni dışarı çıkartacağım!"

Hem Bizans Helios Canavarı hem de Sonsuz Karınca Kovan Kraliçesi Zhang Xuan'in açık etmek istemediği sırlardı. Bu nedenle tek çözüm kendi konutuna dönene kadar onları kovanın içinde gizli tutmaktı.

Karınca Kovanını depolama yüzüğüne kaldıran Zhang Xuan çevreyi son bir kez taradı ve yerdeki iki depolama yüzüğünü fark etti.

Bunlar kanatlı ruh canavarının Kardeş Yu ve Kıdemli Feng'den aldığı depolama yüzükleriydiler.

Görünüşe göre yüzükler Bizans Helios Canavarının Dünya Dışı İblis kuklalardan yediği acımasız dayak sırasında düşmüşlerdi. Zhang Xuan yüzükleri alıp, ikisine de birer damla kan damlattı.

Yüzüklerdeki ruh izleri çoktan Bizans Helios Canavarının zorla girişi nedeniyle temizlenmişti ve Zhang Xuan yüzüklerin sahipliğini kolayca alabilmişti.

"İçlerinde çok fazla iç çekirdek var... Bu sınavı geçmeme ve bahsi kazanmama yeterli olacaktır. Görünüşe göre daha fazla avlanmama gerek olmayacak!"

Depolama yüzüklerinin içlerini tarayan Zhang Xuan pek çok ruh canavarı iç çekirdeği buldu.

Canavar Pulu Tütsü ve Arayıcı Fare sayesinde, Kardeş Yu ve Kıdemli Feng pek çok ruh canavarı avlamayı başarmışlardı.

Kardeş Yu ve Kıdemli Feng'in sınavı geçmeleri sorun olmayacak olsa da, kalan sürede bu kadar çok iç çekirdek avlamaları zordu. Bu nedenle bahsi çoktan kaybettikleri söylenebilirdi.

İki depolama yüzüğünde bunlar haricinde birkaç bin orta seviye ruh taşı, her çeşit eser ve düzen bulunuyordu.

"Bu ikisi gerçekten zenginmiş. Ancak bu da işime gelir, benim de kaynaklara ihtiyacım vardı."

Zhang Xuan şu sıralar biraz fakirdi, bu nedenle iki depolama yüzüğünü bulmak onu pek çok dertten kurtarmıştı.

Yüzükleri sahiplerine geri verme konusuna gelince...

Bu iyi bir şakaydı!

Sonuçta bu depolama yüzüklerini çalan kendisi değildi. Bizans Helios Canavarını yenmek için büyük çaba harcamıştı ve bu iki yüzük onun savaş ganimetleriydi!

Puf!

Tam Zhang Xuan bu iki depolama yüzüğünü cebine koymak üzereyken, birden aklına bir şey geldi ve bilincini tekrar yüzüklere yönlendirdi. Bir an sonra, elinde bir yeşim nişan belirdi.

Saydam yeşim nişanın içinde güzel bir ışık akıyordu. Bu Kardeş Yu'nun bahse koyduğu Hava Saldırısı Madalyonu'ydu!

Bu eseri daha önce Semavi Yolun Kütüphanesiyle kontrol etmişti ve gerçekten de değerli bir eserdi.

Bu şekilde elde edeceği kimin aklına gelirdi.

'Elimdeki bu eserle, Aziz 1-dan birinden gelen bir saldırıyı bile atlatabilirim!' Zhang Xuan madalyonu göğsüne takarken düşündü.

Daha önce elde ettiği Ejderha Pulu Koruyucu Madalyon onu birkaç kez kurtarmıştı ve bu eser ondan çok daha değerliydi.

Bununla, Aziz 1-dan biri gizlice yaklaşıp, ölümcül bir saldırı yapsa bile, yara almadan kurtulabilirdi.

İlk saldırıyı atlatabildiği sürece, durumu kurtarmak için Acımasızı ya da Dünya Dışı İblis kuklaları salabilirdi.

'Ne yazık ki Arayıcı Fare burada değil...'

Depolama yüzüklerini kaldırdıktan sonra, Zhang Xuan birden Arayıcı Fareyi hatırladı ve kafasını hayal kırıklığı içinde salladı.

Arayıcı Fare'nin ruh canavarlarını bulma özelliği düşünüldüğünde, gerçekten değerli bir varlıktı.

Kanatlı ruh canavarı yalnızca Sonsuz Karınca Kovan Kraliçesini bulmayı düşündüğünden, büyük olasılıkla yalnızca bu konudaki ip uçlarını aramıştı.

Arayıcı Fare kaçtığı anda, keskin burnu düşünüldüğünde onu tekrar yakalamak zor olurdu.

"Geri dönelim!"

Hasır kulübeyi arayıp, hiçbir hazine bulamayan Zhang Xuan sonunda Leiyuan Zirvesinden hayal kırıklığı içinde ayrıldı.

Zhang Xuan Bizans Helios Canavarını dövdükten hemen sonra, Sonsuz Karınca Kovan Kraliçesine tüm ruh canavarlarına usta hocaları bırakmaları talimatını iletmesini emretmişti.

Kuşatmadan kurtulan usta hocalar sınavı geçmek için kendi yeteneklerinden faydalanmak zorunda kalacaklardı.

Ne de olsa Zhang Xuan bir iyilik meleği değildi. Tüm adaylar tehlikede olduklarını fark etmiş olmalıydılar. Eğer ruh canavarları tarafından öldürülürse, yalnızca kendi kusurlarını suçlayabilirlerdi.

Kızıl Toz Göğe Yükselen Adımları kullanan Zhang Xuan hızlıca birkaç vadiyi geride bıraktı. Sağda solda devam eden birkaç dövüş olduğunu fark etti ve görünüşe göre iki tarafta da kayıplar vardı. Ancak, bu hala kabul edilebilir bir seviyedeydi.

Dağdan inerken onu kışkırtmaya çalışan birkaç ruh canavarı da oldu ancak hepsinin sonu tek bir yumrukla can vermek oldu. Doğal olarak, Zhang Xuan onların iç çekirdeklerini almayı unutmadı.

Dağın eteklerine yaklaştığı sırada, bölgede çoktan büyük bir kalabalık toplanmıştı. Kalabalığın peşinden giderken, yere inmek için tenha bir yer aradı.