Bölüm:686 Semavi Ejderhaların Sekiz Notası

Çeviri ve Düzenleme: Gin

Zhang Xuan'in Ejderha Lisanı genellikle Ejderha Kanı taşıyan canavarlarda etkili olsa da, odadaki vahşi canavar ve ruh canavarlarının düşük gelişim alemlerinden dolayı, hepsini korkutmayı başarmıştı.

Bu ani kükreme karşısında, bazılarının bilinçlerini kaybetmemeleri bile yeterince inanılmazdı.

Zhang Xuan bu ruh canavarları ve vahşi canavarların kükremesine neden tepki verdiklerini anlayabiliyordu, ancak...

Yaşlı adama dönerek, şaşkın bir ifadeyle sordu, "Kıdemlim, sen... iyi misin?"

Ruh canavarları ve vahşi canavarların yere kapanmalarının sebebi onlara ejderha korkusunu aşılayan doğuştan gelen içgüdüleriydi.

'Neden senin gibi bir insan onlarla aynı tepkiyi veriyor?

Üstelik, sanki ruhunu kaybetmiş gibi kasılman ve ağzından çıkan şu beyaz köpükler...

Ejderha Lisanım seni bir şekilde iğrendirdi mi?'

"Hocam..." Han Chong da şaşırmıştı. Aceleyle ileri atılıp, karşı tarafın renzhong akupunktur noktasını tutarak vücuduna zhenqi aktardı. Yaşlı adam bilincini ancak bundan sonra geri kazanabildi.

"Konuştuğun o lisan... Yoksa Ejderhaların Gerçek Sesi olabilir mi?"

Yaşlı adam kendine gelir gelmez aceleyle ayağa fırlayıp, Zhang Xuan'e heyecanlı ve inanamayan bir bakış attı.

"Ben de çok emin değilim. Bunlar yalnızca öylesine öğrendiğim birkaç nota." Zhang Xuan karşılık verdi.

Gerçekte, o da bu lisanın ne olduğundan pek emin değildi ve bu zamana kadar Kadim Canavar Lisanının bir parçası olduğunu düşünmüştü. Xuanyuan Krallığı Canavar Salonunda öğrendiği üç nota içinde, en işe yarayanı buydu. Bu nedenle ne zaman ruh canavarlarının icabına bakması gerekse, bu notayı kullanmıştı.

Bir şekilde, Ejderha Kanı taşıyanlar üzerinde bağlayıcı bir etkisi var gibi görünüyordu.

"Öylesine öğrendiğin mi? Bir insan... gerçekten de Ejderhaların Gerçek Sesini mi öğrenmiş?" Yaşlı adam Zhang Xuan'e inanamayan bir bakış attı. Tam o anda, birden haykırdı, "Bir dakika burada bekle!"

Ardından, odadan dışarıya koştu. Bir süre sonra elinde kadim bir kitapla geri döndü ve kitabı açtı. "Bir bak!"

Başını eğen Zhang Xuan az önce seslendirdiği notanın kitapta da yazılı olduğunu gördü.

Kitabı alan Zhang Xuan birkaç sayfasına göz atıp, sonra kapağına baktı. Daha önce Semavi Yolun Kütüphanesinde bulduğu kadim kitapla benzerlikler olduğunu fark edince, sormadan edemedi, "Buna Ejderhaların Gerçek Sesi mi deniyor?"

"Hm. Kadim bir canavar eğiticisi konuyla ilgili bilgileri derleyerek bu kitabı yazmış. Kitaba göre, az önce konuştuğun lisan 'Ejderhaların Gerçek Sesi' olarak biliniyor!"

"Ejderhaların Gerçek Sesi mi?" Zhang Xuan şaşırmıştı.

Yaşlı adam başıyla onayladı. "Efsaneye göre Ejderha Soyu üstün gücü nedeniyle, cennetin doğal yasalarıyla kısıtlanmış ve çoğu sesleri çıkaramıyorlarmış. Bu nedenle sevinç, öfke, acı, özlem ve sıkıntılarını dile getirebilmek için yalnızca sekiz notaya mahkum kalmışlar. Her şekilde, bu sekiz notayı hafife almamalısın! Yalnızca sekiz notayla bile, Ejderha Lisanının içeriği insan dilinden çok daha zengindir."

Zhang Xuan başıyla onayladı.

Bir canavar eğiticisi olarak, canavarlar konusunda sayısız kayıt okumuştu ve teoriye göre, cennet eşitliği sağlamak adına fazla güçlü olan varlıklardan bir şey alırdı. Ses bunlardan biriydi.

Yine de, Ejderha Soyu yalnızca sekiz notayla, farklı kombinasyonlar sayesinde pek çok şeyi ifade edebilirdi. Ejderhaların kadim mirasıyla, lisanları insanlardan bile daha zengindi.

En basit şeyler bazen en güçlü araçlar olabilirlerdi.

"Ejderha Lisanında çok fazla kombinasyon mevcut, bu nedenle gerçek bir ejderhayla konuşmayan birinin lisanı tamamen anlaması imkansızdır! Daha önemlisi..."

Bu noktada yaşlı adamın gözleri şaşkınlıkla büyüdü ve devam etti, "Semavi Ejderhaların Sekiz Notasını kullanabilmek için, birinin Safkan Ejderha Soyundan gelmesi gerekir. Bir insanın vücudu bu notaların baskısını kaldıramaz. Peki... s-sen bunu nasıl başardın? Sen... Safkan Ejderha Vücuduna mı sahipsin?"

"Safkan Ejderha Vücudu mu?" Zhang Xuan şaşkın bir ifadeyle sordu.

"Evet. Safkan Ejderha Vücudu, Saf Yang Vücudu ve Saf Yin Vücudundan bile daha güçlü bir eşsiz bünyedir. Bu bünye uyandığı anda, birinin vücudundaki Ejderha Kanı bir Safkan Ejderhaya inanılmaz derecede yaklaşır ve gelişimi ve dövüş gücü büyük ölçüde artar... gelişim dar boğazları onun için var olmayan bir kavramdır..."

Yaşlı adam konuştukça, yüzü heyecandan daha çok kızarıyordu.

Safkan Ejderha Vücudu, dünyadaki en güçlü eşsiz bünyelerden biriydi. Karşısındaki adam hiçbir insanın konuşamaması gereken Ejderha Lisanını seslendirebildiğine göre, gerçekten böyle bir bünyeye sahip olabilir miydi?

Eğer bu gerçekse, sonucu gerçekten muhteşem olurdu!

"Hocam, gerçekten de Safkan Ejderha Vücudu'na sahip misiniz?"

Yaşlı adamın sözlerini duyan Luo Qiqi ve Yu Fei-er merakla Zhang Xuan'e dönmeden önce bir an birbirlerine bakakaldılar.

Usta Zhang'in efsanevi kayıtlarına göre, gelişimi akıl almaz bir hızla yükselmişti.

Bunca zamandır bunu Usta Yang'e bağlamışlardı, ancak Safkan Ejderha Vücudu da önemli bir yol oynamış olabilir miydi?

Eğer durum buysa, daha önce onları şaşkına çeviren pek çok şey açıklanmış oluyordu.

"Ben..."

Zhang Xuan kafasını kaşıdı.

Nasıl Safkan Ejderha Vücuduna sahip olabilirdi? Ejderha Lisanını dile getirebilmesinin tek nedeni Semavi Yolun zhenqisi ve Semavi Yolun Altın Vücuduydu.

Ancak tabi ki, tüm bunları açıklayamayacağına göre, konuyu değiştirmekten başka şansı yoktu. "Bu kitapta sekiz notanın hepsi kayıtlı mı?"

"Sekiz notanın hepsi mi? Tabi ki hayır!"

Karşı tarafın konuşmak istemediğini gören yaşlı adam da konuyu şimdilik kapatmaya karar verdi. Kafasını sallayarak devam etti, "Semavi Ejderhaların Sekiz Notası, Ejderha Soyunun lisanıdır ve insanlar onu öğrenip, kullanamazlar. Gerçekte, bu kitap yalnızca o seslerin nasıl oluştuğuyla ilgili çıkarımları içeriyor. Bu kelimelerin anlamları ve nasıl seslendirilecekleri belirsiz"

"Anlıyorum." Zhang Xuan bilincini Semavi Yolun Kütüphanesine yönlendirirken kitabın sayfalarını öylesine çevirdi.

Semavi Yolun Kütüphanesinde çok daha hızlı okuyabilirdi ve kütüphanenin özelliği sayesinde doğruyu yanlıştan ayırabilirdi.

Puf!

Kısa süre sonra Zhang Xuan tüm kitabı bitirip bir şeyin farkında vardı.

Aynı karşı tarafın söylediği gibi, kitapta genel olarak Semavi Ejderhaların Sekiz Notasının kökeni ve Ejderha Soyuyla olan ilişkisinden bahsedilmişti. Geri kalanına gelince, son derece belirsizdi.

Sekiz nota içinde, sıklıkla kullandığı 'Moo' da kaydedilmişti. Ancak, seslendirişini tanımlayan otuzdan fazla sayfa olmasına rağmen, hiçbiri doğru değildi.

Daha önce öğrendiği diğer iki notaya gelince, sekiz notanın içinde değillerdi ve büyük olasılıkla Ejderha Lisanının bir parçası değildiler.

Bu, o iki sesin denediği ruh canavarlarına karşı neden etkisiz kaldığını açıklıyordu.

Kitapla fizyolojik farklılıklardan dolayı, insanların lisanı seslendirmenin doğru yolunu öğrenseler bile ejderhaları taklit edemeyecekleri yazılıydı.

Bu nedenle otuz sayfalık seslendirme tanımı yalnızca yazarın görüşleriydi ve bulduklarını destekleyecek bir kanıt yoktu.

"Hmm? Bu nota doğru gibi görünüyor?"

Tam Zhang Xuan kitabı kapatacakken, gözleri bir anda ışıldadı.

Sonlara doğru, sekiz notadan biri doğru tanımlanmıştı.

Semavi Ejderhaların Sekiz Notasının ikincisi 'Mou!'

Seslendirme yöntemini ezberleyen Zhang Xuan, fırsat bulduğunda bunu denemeye karar verdi. O anda, kısa süre önce yaşanan garipliği hatırladı ve gözleri karşısındaki yaşlı adama çevrildi.

"Kitapta Semavi Ejderhaların Sekiz Notasının kısıtlayıcı etkisinin yalnızca Ejderha Kanı taşıyan canlılarda işe yaradığını ve bunun Safkan Ejderhanın Görkemi olarak bilindiği yazıyor... Ancak durum buysa, az önce neden sen de yere düştün?"

Bu konuda meraklı olan yalnızca Zhang Xuan değildi. Luo Qiqi, Han Chong ve Yu Fei-er de bakışlarını ona çevirdiler.

Usta Zhang'in sesi yüksek çıksa da, onlar için yalnızca bu kadardı. Semavi Ejderhaların Sekiz Notasından etkilenmemişler ve bir baskı hissetmemişlerdi. Peki Yüce Ölümlü 8-dan'ın zirvesindeki bir kıdemli neden yere düşmüştü? Üstelik karşı tarafın durmadan kasıldığını ve ağzından beyaz köpükler çıkarttığını söylemeye bile gerek yoktu...

"Bu..."

Yaşlı adam bu soruya şaşırmış gibi görünmedi. Uzun bir sessizlik anından sonra sonunda iç çekerek konuştu, "Beni takip edin."

Ardından, ağaç evin arka avlusuna çıktı.

"Hocam..."

Hocasının onları arka avluya götürdüğünü gören Han Chong şaşırmıştı.

Hocasının himayesine gireli epey olmuştu, ancak karşı taraf onu asla arka avluya gitmemesi konusunda sıkıca tembihlemişti. Bir keresinde meraklanarak içeri girmeyi denemişti, ancak etrafa bakamadan önce yakalanmıştı. Sonunda bir güzel azar yemiş ve bunu tekrar etmemesi için sıkı bir uyarı almıştı.

Ancak, tüm bunlar yalnızca onu daha çok meraklandırmıştı. Yine de, hocasını kızdırmaktan korkarak tekrar girmeye cesaret edememişti. Hocasının onları kendi rızasıyla götürmesini beklemiyordu.

Avlunun arkasındaki hikayeyi bilmeyen Zhang Xuan ve diğerleri yaşlı adamı rahat bir tavırla takip ettiler.

Arka avluda küçük bir tümsek vardı ve önünde bir mezar taşı dikilmişti.

Mezar taşına bakınca, üzerinde dört kelime yazılıydı: 'Gaddar Granit Canavarının Mezarı!'

Tüm karasal yaşam formlarına hükmeden Yüce Ölümlü 8-dan ruh canavarı... Gaddar Granit Canavarı mı?"

Zhang Xuan kaşlarını çattı.

"Bu doğru!" Yaşlı adam başıyla onayladı. Mezar taşına karmaşık duygularla bakarak konuştu, "O... benim evcil canavarımdı!"

"Hocamın evcil canavarı mı?" Han Chong donup kaldı. Gözleri yavaşça büyürken sordu, "Hocamın evcil canavarı... öldü mü?"

Gerçekte, Huanyu İmparatorluğu Canavar Salonunda geçirdiği günlerde, hocasının evcil canavarını daha önce hiç görmemişti. Bir göreve gönderildiğini ya da benzer bir durum olduğunu düşmüştü, ancak gerçekte ölmüş olabileceğini hiç hayal etmemişti.

Canavar eğiticileri birden fazla evcil canavara sahip olabilirlerdi, ancak canavarların güvenlerini kazanmak için çok şey yapmak zorundaydılar.

Çoğu canavar eğiticisi evcil canavarını en yakın dostu hatta akrabası olarak görürdü.

Bu nedenle, bir evcil canavarın ölümü canavar eğiticisi için ağır bir darbe olurdu. Bu duygusal travmayı atlayamayan pek çok kişi vardı.

Hocasının böyle ücra bir köşede yaşamayı seçmesinin nedeni de evcil canavarının ölümü müydü?

"Hm. Evcil canavarım öldü. Benim yüzümden."

Yaşlı adam kafasını salladı.

"Senin yüzünden mi?"

"Bu Gaddar Granit Canavarını 5 yıldızlı canavar eğiticisi sınavımda evcilleştirmiştim..." Yaşlı adam geçmişi anlatırken iç çekti.

Gaddar Granit Canavarını eğiterek 5 yıldızlı canavar eğiticisi olmayı başarınca, kayıtsız ve korkusuz bir karaktere bürünmüştü. Sonunda, günün birinde bir düşmanla yüzleşirken ölümcül bir yara almıştı.

O zamanlar, bu ağır yara nedeniyle her an can verebilirdi. Onu kurtarmak için kan özünü ona aktaran Gaddar Granit Canavarı olmuştu. Ve kısa süre sonra da, kendisi ölmüştü.

Bu konuda her zaman suçlu hissetmişti ve canavarı buraya gömüp, üzerine bir mezar taşı dikerek, ömrünün sonuna kadar ona eşlik etmeye yemin etmişti.

"İçimdeki Gaddar Granit Canavarı kan özü nedeniyle, Ejderhaların Gerçek Sesi beni de etkiledi." İhtiyar konuştu.

Zhang Xuan başıyla onayladı.

Şimdi anlaşılıyordu.

Gaddar Granit Canavarı büyük bir bedene sahip olsa da, kan özü sınırlıydı. Dahası, onu kurtarmak için kan özünün belirli bir saflıkta olması gerekirdi. Bu nedenle yaşlı adam tam anlamıyla Ejderha Kanına sahip olmasa da, ondan etkilenmişti.

"Kadim Canavar Lisanını ve Semavi Ejderhaların Sekiz Notasını çalışmanız da bununla mı ilgili?" Zhang Xuan sordu.

Karşı tarafın her şeyini Kadim Canavar Lisanı araştırmasına adamasına bakılırsa, büyük olasılıkla yaşadığı tecrübeler nedeniyle olmalıydı.

"Evet... Ağır yaralıyken beni kurtaran Gaddar Granit Canavarı oldu. Ancak, orada bir başka ruh canavarı daha vardı... Sizi Hongyuan İmparatorluğuna on günde ulaştırabileceğini söylediğim ruh canavarı - Yüce Morkanat Canavarı!"

Kıdemli yumruklarını hırsla sıktı. "Gaddar Granit Canavarı ölmeden önce, bana pek çok şey söyledi. Ancak, son derece zayıf durumdaydı ve benimle telepatik olarak iletişim kuramadığından, ne söylediğini anlayamadım. Bunca yıldır, son nefesinde ne söylediğini ve benden tamamlamamı istediği ne gibi pişmanlıklar olduğunu öğrenebilmek amacıyla... Kadim Canavar Lisanını öğrenebilmek için elimden geleni yapıyorum..."

Bu noktada, yaşlı adamın gözleri kızardı.