Bölüm:684 Salon Efendisi Han'la Yeniden Buluşma

Çeviri ve Düzenleme: Gin

"Sen... uçabiliyor musun?"

Adamın canavarıyla birlikte yere çakılarak mantar şekilli toz bulutları oluşturduğunu gören Yu Fei-er yanındaki genç adama dönerek hayalet görmüş gibi kocaman gözlerle baktı.

Uçmak Azizlere özgü bir yetenek değil miydi?

Ahenkli Ruh aleminde bir üstat olarak bunu nasıl yapıyordu?

Luo Qiqi'nin az önceki korkusuz halini hatırlayınca, Yu Fei-er birden durumu fark ederek sordu, "Qiqi, bunu önceden biliyor muydun?"

"Muallim Zhang daha önce yeraltı odasında beni kurtarmak için bu tekniği kullanmıştı." Luo Qiqi yanıtladı. Ardından meraklı bir bakışla Zhang Xuan'e dönerek sordu, "Sözü açılmışken, hocam, neden uçabiliyorsunuz?"

Aslında bunca zamandır bu soruyu sormak istiyordu, ancak daha önce uygun bir fırsat bulamamıştı.

Eğer Azizliğin altındaki birinin uçabildi duyulursa, kesinlikle heyecandan pek çok kişinin kanını kaynatırdı. Ancak aynı zamanda, bunun Zhang Xuan'in başına sorun açma ihtimali vardı.

"Hocamın bana verdiği bir eser sayesinde. Aslında, uçmaktan çok bunu geçici olarak havada süzülmek olarak adlandırmak daha doğru olur. Dahası, bunun da kusurları var. Örneğin yüksek bir zhenqi tüketimi var ve çok uzun süre havada kalamıyorum!"

Zhang Xuan'in bunu açıklaması da mümkün olmadığı için, durumu her zamanki gibi 'Yang Xuan'e bağlamıştı.

"Eser mi? Usta Yang gerçekten inanılmaz biri!"

Bunun Usta Yang'in işlerinden biri olduğunu duyan ikilinin gözleri heyecanla parıldadı.

Usta Yang'in Zhang Xuan'e kaç tane değerli eser verdiği düşünülürse, karşı tarafa gerçekten büyük değer veriyor olmalıydı.

'Hocasını' işin içine dahil edince ikilinin sorularından kurtulmayı başaran Zhang Xuan rahat bir şekilde gülümsedi.

"Bu eser oldukça nadirdir, bu nedenle gereksiz sorunlardan kaçınmak için bu konuyu başkalarına anlatmamanızı rica ediyorum!"

Luo Qiqi ve Yu Fei-er karşılık olarak başlarıyla onayladılar.

"Endişelenme!"

Zorlayıcı bir durum olmadıkça, yüksek rütbeli bir usta hocanın meselelerinden bahsetmemek yazılı olmayan bir kuraldı.

Ayrıca, Usta Zhang'in başına sorun açmak da istemezlerdi.

Üçlü konuşurken yavaşça alçalarak yere indiler.

Zhang Xuan ağız dolusu nemli hava üfledi.

Şu anki gelişimiyle, kolaylıkla bir saatten fazla uçabiliyordu. Ancak, uçarken zhenqisiyle iki kişiyi yanında tutmak onu epey zorlamıştı.

Tek yapması gereken onları yanında taşımak yerine yere indirmek olduğu için şanslıydı, yoksa aynı Qin Zhong gibi yere çakılabilirdi.

"O herif... öldü mü?" Luo Qiqi sordu.

Üçlüden az ilerde, içinde bir ruh canavarı ve bir adam yatan büyük bir çukur vardı. Canavarın bilinci hala yerindeydi, ancak adam çakılmadan önce bile ciddi yaralar aldığından, çarpmanın etkisine dayanamayıp anında bayılmıştı.

"Ne olursa olsun, Qin Zhong Evren Köprüsü aleminde bir üstat. Bu yalnızca bin metrelik bir mesafe; öyle kolayca ölmez!" Zhang Xuan kafasını salladı.

Daha önce, Usta Feng ve ekibi de bin metrelik bir mesafeden çakılmalarına rağmen ölmemişlerdi. Bu herif daha önce kuklalardan biri tarafından ağır yaralansa da, Canavar Salonunun genç efendisi olarak sahip olduğu savunma eserleri düşünüldüğünde, bu şekilde ölmesi imkansızdı.

En fazla, birkaç ay yatağa mahkum kalırdı.

Meseleyi diğerlerine açıkladıktan sonra, Zhang Xuan Yeşil Yaprak Kanatlı Ejderha Canavarına dönerek emretti, "Ne diye bekliyorsun? Acele et ve bizi Canavar Salonuna götür!"

Bu dev canavar da yaralanmış olsa da, bilinci hala yerindeydi. Zhang Xuan'in bakışlarıyla karşılaştığı anda, korkuyla titremeye başladı.

Grav!

Bu sözleri duyunca, hemen ayağa kalkmak için çabaladı ve öne çıktı.

Ejderha Kanına sahip olduğundan, Ejderha Lisanını kullanabilenlere karşı doğuştan gelen bir korkuya sahipti. Doğal olarak, Zhang Xuan'in emirlerine uymaktan başka şansı yoktu.

Hu hu hu!

Üçü kanatlı ruh canavarının sırtına atlayıp, baygın Qin Zhong'u geride bırakarak Canavar Salonuna doğru ilerlediler.

Bu ders o küstah Qin Zhong'a hayatı boyunca mütevazi kalmayı öğretirdi.

Bir süre uçtuktan sonra, grup sonunda Canavar Salonuna ulaştı.

Huanyu Canavar Salonu Zhang Xuan'in geçmişte gördüğü Canavar Salonlarının tümünden daha büyük ve görkemliydi. Sayısız ruh canavarı hem gökyüzünü hem de yeri doldurarak uzaktan bile hissedilen son derece gürültücü bir ortam yaratıyordu.

Canavar Salonundan birkaç yüz metre ötede, Zhang Xuan ve Luo Qiqi ruh canavarının sırtından indiler.

Bu canavar, Canavar Salonunun genç efendisinin evcil canavarıydı. Eğer içeriye onunla girecek olurlarsa pek çok soruna neden olabilirdi ve meseleyi açıklamak zor olurdu.

Ve Yeşil Yaprak Kanatlı Ejderha Canavarıyla doğruca Hongyuan Usta Hoca Akademisine gitmek yerine neden Canavar Salonuna gelmeyi seçtiklerine gelince, cevap oldukça basitti.

Hongyuan İmparatorluğu Huanyu İmparatorluğundan bir milyon kilometreden fazla uzaktaydı ve Yeşil Yaprak Kanatlı Ejderha Canavarı Ahenkli Ruh aleminde olsa da, bu mesafeyi aşması en az kırk beş gün sürerdi.

Okul dönemi bir aydan kısa süre içinde başlayacaktı ve Zhang Xuan onunla gidecek olursa açılış törenini kaçırırdı.

Öte yandan, Huanyu İmparatorluğu Canavar Salonunda binebilecekleri daha yüksek seviyeli ruh canavarları olmalıydı. Bu nedenle önce buraya uğramaya karar vermişlerdi.

Canavar Salonunun lobisine girdikleri anda, üçlü gördükleri büyük kalabalık karşısında hayrete düştü.

Huanyu İmparatorluğunun toprakları ufka kadar uzanırdı ve ruh canavarlarıyla seyahat etmek isteyen sayısız insan her gün Canavar Salonunu ziyaret ederdi.

Bir düzine kuyruk vardı ve her bir kuyrukta birkaç yüz insan bekliyordu. Manzaraya bakılırsa, bazıları bir ya da iki aydır sıra bekliyor olmalılardı!

"Canavar Salonundaki kanatlı ruh canavarları, vahşi canavarlar ve canavar eğiticilerinin sayısı sınırdı. Bu nedenle bir binek bulmadan önce günlerce sıra beklemek normal bir durum."

Önlerindeki sırayı gören Luo Qiqi acı acı gülümsedi.

Canavar eğiticileri, kanatlı ruh canavarları ve vahşi canavarların sınırlı sayılarından dolayı herkesin taleplerini karşılamak imkansızdı. Bu nedenle, Canavar Salonu her gün sıra numaraları dağıtırdı ve numaraları çağırılmayanlar ikinci ve üçüncü günü, hatta sonrasını beklemek zorunda kalırlardı.

"Hongyuan Canavar Salonunda, iki ay sıra bekledikten sonra bile uçamayan birkaç kişi var. Burada daha az insan olmasına rağmen, korkarım ki bir binek bulabilmemiz yaklaşık on gün sürecek."

Yu Fei-er başıyla onayladı.

Üstatların ve saygın yolcuların sayısı Canavar Salonunda hizmet veren ruh canavarı ve canavar eğiticisi sayısını fazlasıyla aşıyordu. Seyahat etmek her zaman Usta Hoca Kıtasında büyük bir sorun olmuştu ve muhtemelen olmaya da devam edecekti.

"Keşke Ye Qian burada olsaydı. Buradaki insanları iyi tanıyor, belki kuyruğu atlamamızı sağlayabilirdi." Luo Qiqi acı acı konuştu.

"Eğer burada olsaydı, buraya kadar gelmemize gerek kalmazdı. Kraliyet ailesinin de kendi ruh canavarları olmalı, bu yüzden ondan bir tane getirmesini isteyebilirdik." Yu Fei-er karşılık verdi.

Kanatlı ruh canavarlarının çoğuna Canavar Salonu sahip olsa da, çoğu imparatorluk ve krallıkta kraliyet aileleri kendileri için birkaç tane yetiştirirlerdi. Usta Hong ve diğerlerinin bindikleri uçan gemiyi imparatorluğun kanatlı ruh canavarları çekiyordu.

Eğer Ye Qian burada olsaydı, veliaht prens olarak kimliği düşünülürse, kolaylıkla kendileri için birkaç kanatlı ruh canavarı getirebilirdi. Yalnızca bir binek bulmak için Canavar Salonuna kadar gelmelerine gerek olmazdı.

Buradaki insan kalabalığı düşünülürse, uygun bir kanatlı ruh canavarı bulmaları zor olacaktı.

"Unut gitsin, imparatorluktan bir ruh canavarı ödünç almak son derece zahmetli bir prosedür ve aynı zamanda imparatorluğa borçlu kalırız. Bunun yerine Canavar Salonunun ruh canavarlarını kullanmak çok daha iyi!" Luo Qiqi konuştu.

Mantıksal olarak bakılırsa, Yu Fei-er'in kimliğiyle, Ye Qian yanlarında olmasa bile Ye Wentian'dan birkaç ruh canavarı ödünç alması zor olmazdı.

Ancak bu kimlik aynı zamanda işleri karmaşıklaştırıyordu. Hongyuan İmparatorluğunun prensesi ve bir usta hoca olarak, eğer bir iyilik talep ederse, gelecekte ödemesi gereken bir borca girmiş olurdu. Durum bu olduğuna göre, Canavar Salonundan bir binek kiralamaları daha iyiydi.

Üstelik usta hocaların bu konuda bir ayrıcalığı olduğunu unutmamak gerekirdi - onlara ayrılan bir öncelik sırası vardı!

Ayrıca, Luo Qiqi ve Yu Fei-er 5 yıldızlı usta hocalardı. Daha iyi bir kanatlı ruh canavarı ve canavar eğiticisi bulmak için doğrudan salon efendisiyle ya da kıdemlilerle görüşebilirlerdi.

"Gidelim!"

Böylece grup ilerledi. Tam o anda, Luo Qiqi birden bir şeyi düşündü ve yanındaki genç adama dönerek sordu, "Usta Zhang, bir canavar eğiticisi olduğuna göre, burada hiç tanıdığın var mı?"

"Buraya ilk gelişim, nasıl burada bir tanıdığım olabilir ki?" Zhang Xuan kafasını salladı.

Huanyu Başkentine ilk kez gelmişti, bu durumda insanlarını nasıl tanıyabilirdi?

"Bu doğru..."

Usta Zhang'in onlardan sonra geldiğini hatırlayınca, burada bir tanıdığı olması gerçekten de olası değildi.

"Tamam o halde."

Başıyla onaylayan Luo Qiqi onları bir kıdemliye ya da salon efendisine götürebilecek bir Canavar Salonu üyesi aramak için etrafa bakınırken, birden keyifli bir ses duyuldu.

"Usta Zhang... nereden buradasın?"

Arkasını dönen Zhang Xuan bir ihtiyarın yüzünde heyecanlı bir gülümsemeyle ona doğru yürüdüğünü gördü.

"Salon Efendisi Han?"

İhtiyarı gören Zhang Xuan şaşırmıştı.

Karşısındaki adam daha önce İblis Penç Canavarını evcilleştirdiğinde Kandırma Bayırında karşılaştığı salon efendisinden başkası değildi, Han Chong!

Neden buradaydı?

"Usta Zhang'in yardımı sayesinde Luo Ming'i geride bırakmayı başardım ve Huanyu İmparatorluğunda eğitim görme fırsatı kazandım..."

Han Chong gülümsedi.

Daha önce dövüş gücünde büyük bir düşüşe neden olan bir travma yaşamıştı. Bu nedenle onu evcilleştirerek Luo Ming'i yenmek umuduyla dikkatini İblis Penç'e çevirmişti. Ancak bunu yaparken Zhang Xuan'le karşılaşmıştı. Zhang Xuan onu yalnızca İblis Penç Canavarının saldırısından kurtarmamış, travmasını tedavi ederek eski gücüne geri kavuşmasını sağlamıştı. Bu sayede canavar eğiticiliği alanında ilerlemek için daha yüksek seviyeli bir Canavar Salonuna girme fırsatı kazanmıştı.

Bu fırsatı ona Zhang Xuan'in sağladığı söylenebilirdi!

Eğer Usta Zhang olmasaydı, şu anda çoktan ölmüş olurdu!

Bu inanılmaz dehayla tekrar karşılaşmasının zor olacağını düşünmüştü, ancak kim burada bir araya geleceklerini bilebilirdi?

Açıklamayı duyan Zhang Xuan anında neler olduğunu kavramıştı.

"Bu fırsatı kendi yeteneğin sayesinde elde ettin; ben yalnızca yapmam gerekeni yaptım."

Han Chong'un bu fırsata ne kadar değer verdiğini hatırladı. Bunun için üç yılını İblis Penç Canavarını evcilleştirmeye harcamıştı.

"Usta Zhang kibarlık ediyor!"

Birkaç hoşbeşten sonra Han Chong sordu, "Usta Zhang 5 yıldızlı canavar eğitici sınavı için mi burada, yoksa..."

"Aslında, Hongyuan İmparatorluğuna gitmeyi düşünüyoruz, bu nedenle hızlı ve dayanıklı bir ruh canavarı kiralamak istiyoruz."

Zhang Xuan kıkırdadı. "Bu konuda Salon Efendisi Han'ın yardımını isteyebilir miyim?"

"Hiç sorun değil. Sana Canavar Barınağını göstereyim!"

Bunun yalnızca ufak bir konu olduğunu duyan Han Chong hemen başıyla onayladı.

On Bin Krallık İttifakı şubesinden gelmiş olsa da, eski bir salon efendisi olarak, itibarı yine de sıradan canavar eğiticilerinden yüksekti. Zhang Xuan için bir ruh canavarı bulmak sorun olmazdı.

"O halde şimdiden teşekkür ederim, Salon Efendisi Han!"

Zhang Xuan memnun bir şekilde gülümsedi.

Han Chong kafasını salladı.

"Bu kadar resmiyete gerek yok. Ayrıca, bana Salon Efendisi Han demene de gerek yok. Burada yalnızca sıradan bir 4 yıldızlı canavar eğiticisiyim, bu nedenle bana Canavar Eğiticisi Han diyebilirsin."

On Bin Krallık İttifakı şubesinde bir salon efendisi olsa da, burada biraz daha yüksek itibarı haricinde, sıradan bir canavar eğiticisinden fazlası değildi.

Burada 'salon efendisi' olarak çağırılması uygun olmazdı ve hatta itaatsizlik olarak bile algılanabilirdi.

"Pekala."

Zhang Xuan başıyla onayladı. Han Chong'u takip eden grup Canavar Barınağı'na geldi.

Öte yandan Zhang Xuan'in Canavar Salonunda kimseyi tanımadığını söyledikten hemen sonra 4 yıldızlı bir canavar eğiticisiyle uzaklaştığını gören Yu Fei-er ve Luo Qiqi birbirlerine baktılar ve göz kapakları şiddetle seğirdi.

'Sen buna kimseyi tanımamak mı diyorsun?

Sen kimi kandırdığını sanıyorsun?'

Usta Zhang neden bazı zamanlar aşırı dürüst ve güvenilir görünürken, diğer zamanlar güvenilmez ve garip biri oluveriyordu?