Bölüm:682 Zhang Xuan Ortaya Çıkıyor

Çeviri ve Düzenleme: Gin

"Bir başka koşul seç!"

Karşı tarafın gerçekten de onlarla ilgilendiğini gören Luo Qiqi kaşlarını çattı ve ellerini sallayarak reddetti.

Eğer karşı taraf Canavar Salonunun genç efendisi olmasaydı, çoktan bu düşünceyi kafasından tokatlayarak çıkartırdı.

İkisi de 5 yıldızlı usta hocalardı, üstelik Yu Fei-er'in Hongyuan İmparatorluğunun prensesi olduğunu söylemeye bile gerek yoktu, bu durumda basit bir 4 yıldızlı canavar eğiticisi nasıl onlardan faydalanmaya cüret edebilirdi?

Ancak her şekilde, ikisi de canavar eğiticiliği konusunda hiçbir şey bilmiyorlardı ve karşı taraf onu kızdırırlarsa intikam alacak kindar birine benziyordu. Bu nedenle Luo Qiqi kendini tutmayı seçti.

"Bir başka koşul mu seçeyim?"

İki genç kızın bir yemeği bile reddetmelerini beklemeyen Qin Zhong kaşlarını çattı.

Dış görünüşüyle ve kimliğiyle gurur duyardı ve daha önce çok az kişi davetini reddedebilmişti. Kendisinden bir şey isteyen onlardı, ancak davetini reddettikleri gibi, yüzlerinde hoşnutsuz bakışlar vardı. Bu da ne anlama geliyordu?

Kendilerini çok üstün görüyorlardı!

Qin Zhong soğuk bir tavırla dudak büktü.

"Yalnızca sıradan bir yemek, beni bu şekilde reddetmenize gerek yoktu, değil mi? Eğer bu kadar soğuk ve mesafeli davranmaya devam ederseniz, korkarım ki Canavar Salonuna vardığınızda iyi bir kanatlı ruh canavarı bulmanız zor olacak..."

Luo Qiqi gözlerini kıstı.

"Bunun anlamı nedir? Bizi tehdit etmeye mi çalışıyorsun? Bir usta hocayı tehdit etmenin sonuçlarını biliyor musun?"

"Tehdit mi? Nasıl bir usta hocayı tehdit etmeye cüret edebilirim! Yalnızca iyi niyetimle size bir tavsiyede bulunuyorum. Ayrıca, otostop çekmek isteyen sizdiniz. Başkasından bir iyilik isteyen birinin takınacağı tavır bu mu olmalı?"

Qin Zhong ikiliyi süzerken şakacı bir tavırla kıkırdadı. "Fiyatımı çoktan belirttim, kabul edip etmemek size kalmış. Her şekilde, acelem yok. Burada olduğum sürece, Canavar Salonundan başka birinin sizi ruh canavarına alacağına şüpheliyim!"

Karşı tarafın bu kadar utanmazca davrandığını görünce, Yu Fei-er karakterinde birinin kendisini tutması mümkün olabilir miydi? Soğuk bir tavırla dudak büktü ve bu utanmaz adama bir ders verip, dünyada asla kızdırmaması gereken kişiler olduğunu öğretmek için onu bir güzel dövecekti. Ancak tam o anda, dev çöküntüden sesler gelmeye başladı.

Gugugugugu!

Dünyadan devasa bir köpük çıkmaya çalışıyormuş gibi her yere toprak fırlıyordu.

"Yoksa..."

Yu Fei-er ve Luo Qiqi'nin vücutları anında kasıldı. Şu anda bu kibirli herifle uğraşamazlardı. Görmek istedikleri adamın ortaya çıkmasını umarak gözlerini dikkatle çukura diktiler.

Gerçekten hayatta olabilir miydi?

Her zaman yaptığı gibi bir mucize daha yaratarak topraktan canlı çıkabilecek miydi?

İkilinin gözleri bu düşünceyle kızardı. Burada tam beş gün beklemişlerdi ve bu sürede tutundukları umut ışığı yavaşça solmuştu... Ve tam son umutları da tükenecekken, böyle bir olay meydana gelmişti.

Gulong!

Tam kalpleri endişeyle kasılırken, çöküntünün yüzeyi sonunda açıldı ve devasa bir kafa ortaya çıktı.

"Kukla!"

İki genç kızın vücutları kasıldı ve yüzleri anında bembeyaz kesildi.

Bunun Usta Zhang olduğunu düşünmüşlerdi, ancak kim gerçekte bir kukla olduğunu bilebilirdi!

Puf!

Kukla delikten tırmanarak ayağa kalktı. Ardından, sanki birini bekliyormuş gibi çevreyi dikkatle taradı.

Kuklada en ufak bir yara olmadığını gören Luo Qiqi ve Yu Fei-er, kalpleri bir bıçakla parçalanmış gibi hissettiler.

Usta Zhang kuklaların sonsuza kadar gömülü kalmaları için hayatını feda etmişti, ancak görünüşe göre fedakarlığı boşunaydı.

Öte yandan, iki genç kızın teslim olmasını bekleyen Qin Zhong ikilinin kendisini görmezden gelerek dikkatlerini çöküntüye çevirdiklerini gördü. Kaşlarını çatarak o da oraya baktı ve kaşları bir anda yukarı kalktı.

Bu herif ne kimdi? Neden bir anda yerden çıkmıştı?

Qin Zhong 4 yıldızlı bir canavar eğiticisi olsa da, Dünya Dışı Şeytani Kabile konusu kıtanın en büyük sırlarından biriydi ve onlar hakkında pek bir şey bilmiyordu. Üstelik, Dünya Dışı İblis kuklalar daha büyük olsalar da bazı açılardan insanları andırıyorlardı.

Normal bir Dünya Dışı İblis yalnızca iki metre olurdu. Zhang Xuan'in On Bin Krallık Şehrinde karşılaştığı Dünya Dışı İblisin üç metreye ulaşmasının ve daha 'insanlık dışı' görünmesinin nedeni, bir Dünya Dışı İblis ve bir ruh canavarının melezi olmasıydı.

İki metre boyunda biriyle nadiren karşılaşılsa da, bu yaygara yapacak bir konu değildi.

'Yalnızca ortalamadan biraz daha uzun değil mi? Oldukça zayıf görünüyor. Bu iki kız bu tür erkekleri mi tercih ediyor?'

Karşısındaki iki güzel kızın onu görmezden gelerek bu uzun adam için 'heyecanlandıklarını' görünce, Qin Zhong'un yüzü kızardı ve gözlerinden bir parıltı geçti.

'Bu herif ortalamadan biraz daha uzun! Size boyun önemli olmadığını göstereceğim!'

Qin Zhong aklında bu düşünceyle öne çıktı ve gururlu bir bakışla konuştu, "Ben Qin Zhong, Canavar Salonundan 4 yıldızlı bir canavar eğiticisi. Oradaki dostum, sana nasıl hitap edeceğimi öğrenebilir miyim? Eğer uygunsa, biraz sohbet etmek için buraya gelir misin?"

"Hmm?"

Tam Luo Qiqi ve Yu Fei-er acı ve şokla boğulurken, birden bu sözleri duyarak donup kaldılar.

Bu herifin kafasında bir sorun mu vardı?

Bir Dünya Dışı İblisle sohbet etmek mi? Qin Zhong onun insan lisanından anladığına nasıl bu kadar emin olabilirdi?

İkilinin şaşkın ifadelerini gören Qin Zhong doğru yolda olduğunu düşündü ve gözleri parıldadı. Bakışlarını tekrar aşağıdaki uzun herife çevirdiğinde, karşı tarafın ona bile bakmadığını fark etti. Öfkelenerek bağırdı, "Ne? Beni küçümsüyor musun? Pekala, ben de zaten senin neler yapabildiğini görmek istiyordum!"

Bunu söyledikten sonra, Yeşil Yaprak Kanatlı Ejderha Canavarı kükreyerek gökyüzüne uçtu.

Canavar eğiticiliği evcil canavarının sırtına atladı ve ikisi aşağıdaki uzun herife doğru dalışa geçtiler.

'Benim yerime o uzun herifi mi seçtiniz? Pekala, onu bir güzel dövüp seçim konusunda ne kadar beceriksiz olduğunuzu size göstereceğim!'

Dalış hareketinin ortasında, Qin Zhong ruh canavarının sırtından atladı. O uzun herife doğru atılırken, cübbesi rüzgarda dalgalanıyordu.

Bu atlayışta en güçlü manevra tekniğini kullanmıştı. Şu anda, havada süzülüyor gibi, çarpıcı bir sahne sergiliyordu. Bu manevra tekniği sayesinde, sayısız güzel kızın heyecanlı çığlıklar atmasını sağlamıştı.

Hareketinin ortasında, heyecanlı ve hayranlıkla parlayan gözler görmek umuduyla, başını kaldırarak iki güzel kıza baktı. Ancak kim iki genç kızın kafalarını acıyarak sallayıp, gözlerini kapatacaklarını bilebilirdi?

'Gözlerinizi mi kapatıyorsunuz?

'Performansım sizi etkilemeye yetersiz mi?'

Qin Zhong bu garip duruma şaşırırken, çoktan kuklanın karşısına gelmişti. Hiçbir şey yapamadan önce, dev bir yumruğun gözlerinin önünde büyüdüğünü gördü.

Bom!

Büyük bir güç vücuduna indi ve aniden göğsünde bir sıkışma hissetti. Ağzından bolca kan fışkırırken, vücudu havada hızla geri savruldu.

"Yüce Ölümlü 8-dan'ı aşan bir güç...'

Qin Zhong'un görüşü karardı ve neredeyse delirecekti.

Dünya Dışı İblis kuklaların güçleri fiziksel vücutlarından geliyordu ve Qin Zhong'un karşı tarafın gerçek gücünü ve yeteneklerini algılayabilmesi neredeyse imkansızdı. Her şekilde, yeteneklerine güvendiğinden karşı tarafı alt etmenin çocuk oyuncağı olacağını düşünmüştü.

Karşı tarafın bu kadar güçlü olmasını asla beklemiyordu. Sanki sonsuz okyanusun şiddetli fırtınalarına karşı koyuyormuş gibi hissetmişti. Canavar Salonunun Salon Efendisi olan Yüce Ölümlü 8-dan'ın zirvesindeki babası bile böyle bir güce sahip değildi!

Ancak durum buysa, karşı tarafın gücünün çoktan Yüce Ölümlü 8-dan'ı aştığı anlamına gelmez miydi?

Bu nasıl olabilirdi?

Huanyu İmparatorluğundaki tüm Yüce Ölümlü 8-dan üstatlarla tanışmıştı, ancak hiçbirinin bu kadar uzun olduğunu hatırlamıyordu.

Yalnızca birkaç kez ağız dolusu kan kustuktan sonra, göğsündeki sıkışmanın biraz rahatladığını hissedebildi. Sırtı çöküntünün kenarına sert şekilde vurmuştu ve tüm vücudundaki kemikler sarsılmıştı.

Yalnızca tek bir yumrukta ağır yaralanmıştı. Eğer savruluşu sırasında aktifleştirdiği birkaç hayat kurtaran eser olmasaydı, bu tek yumrukla ölebilirdi.

Ancak buna rağmen, aldığı yaraların iyileşmesi için en az bir ya da iki ay gerekecekti.

Gözlerini açmak için mücadele eden Qin Zhong tam onu götürmesi için Kanatlı Ejderha Canavarını çağıracakken delikten bir başka uzun herifin tırmandığını ve ikisinin saygıyla deliğin yanında beklediklerini gördü.

'Onlar... birini karşılamaya mı çalışıyorlar?'

İki uzun herifin davranışlarını gören Qin Zhong şaşırmıştı.

Ancak, tuhaflık bununla bitmedi. Sonrasında, delikten daha fazla uzun adam çıktı ve deliğin iki tarafına dizildiler. Eğik başlarıyla, önemli birinin gelişini bekler gibi görünüyorlardı.

Sonundan, on sekizinci uzun adamın ortaya çıkışından sonra, delikten yavaşça bir tahtırevan çıktı.

Tahtırevanın üzerinde genç bir adam oturuyordu ve gün ışığını gördüğü anda, sırtını tembelce gerdi. Görünüşe göre pek çok gündür gün ışığından mahrum kalmıştı ve tekrar gördüğüne sevinmişti.

Dört Yüce Ölümlü 8-dan üstat tarafından taşınırken, diğer on sekizinin onu karşılamak için sıraya geçmesi... Bu herif de kimdi böyle?

Ve neden toprağın altından çıkmıştı?

Qin Zhong'un gözleri şaşkınlıkla açıldı. Bir anlığında, çektiği büyük acıyı bile unutmuştu.

Tam o anda, yukarıdan heyecanlı bir çığlık geldi ve iki figür hemen çöküntüye atladı.

"Usta Zhang..."

Luo Qiqi ve Yu Fei-er bu genç adamı bir daha asla göremeyeceklerini düşünmüşlerdi. Kim böyle bir şekilde geri döneceğini düşünebilirdi?

Heyecanlarını bastıramayarak, hiç tereddütsüz ona doğru koştular.

Çöküntü kırk metre derinlikteydi, ancak bu yükseklik Evren Köprüsü aleminde bir üstat için bir hiçti.

"Küçük Qi, Prenses Fei-er, ikiniz burada ne yapıyorsunuz?"

Doğal olarak, tahtırevanın üzerinde oturan adam Zhang Xuan'di.

Beş günlük çabanın ardından, kuklalar sonunda onun yeraltı salonundan çıkabilmesi için bir geçit açmışlardı.

Her şekilde, liderleri onun elindeydi ve bu kuklaların onun emirlerine uymaktan başka şansları yoktu. Bu nedenle, onu yukarı taşımaları için bir tahtırevan hazırlatmıştı.

Zhang Xuan bunca günden sonra bu iki kızın çoktan gittiklerini düşünmüştü. Bu nedenle onları gördüğüne şaşırmıştı.

"İyisin..."

Karşı tarafın gerçekten de Usta Zhang olduğunu onayladıktan sonra, Luo Qiqi ve Yu Fei-er son birkaç günde kalplerini sıkıştıran yükten sonunda kurtulmuşlardı. Ancak heyecanlarını atamadan önce, zihinlerinde pek çok şüphe belirmişti.

Onlar giderken bu kuklalar tarafından kovalanmıyor muydu?

Şimdi neden onlar tarafından taşınarak çıkıyordu?

Daha önemlisi, yeraltı salonunun çöküşüyle, oksijen kaynağı tamamen kesilmişti. Bunca süre yaşamayı nasıl başarabilmişti?

"Ben iyiyim. Uzun bir hikaye."

Zhang Xuan elini şöyle bir salladı. "Aşağıda kesinlikle öleceğimi düşünmüştüm, ancak hocamın bana verdiği bir eseri aktifleştirdim. Eserin etkileri sayesinde, yalnızca çökmeden sağ kurtulmadım, bu kuklalar da kontrolüm altına girdiler. Dürüst olmam gerekirse, buradan sağ kurtulabildiğim için gerçekten şanslıyım!"

Kalp hakkında konuşmasına imkan yoktu. Aksi halde, kalbi nasıl Semavi Yolun Kitabıyla mühürlediğini açıklaması gerekirdi.

Bu nedenle her şeyi hayali hocasının üstüne atmayı seçmişti.

Her şekilde, bu ikili hocasının olağanüstü performansına Arındıran Gölde de tanık olmuşlardı, bu nedenle buna inanmaları da çok zor olmazdı.

"Usta Yang?"

Luo Qiqi ve Yu Fei-er rahat bir nefes vermeden önce aynı anda birbirlerine döndüler.

Usta Yang'ın gökten inerek büyük felaketi tek bir ayakkabıyla önlediği sahne zihinlerine derinden kazınmıştı. Usta Mo bile aynı şeyi yapamazdı. O efsanevi figürün tüm kuklaları inanılmaz yöntemleriyle evcilleştirmesi imkansız değildi.

"İyi olman yeterli..."

Meselenin içinde yüksek rütbeli bir usta hoca varken, konuyu didiklemeleri uygun olmazdı. Bu nedenle konuyu kapatmaya karar verdiler.

"Hm.

İkilinin konuyu kapattığını gören Zhang Xuan rahat bir nefes verdi. Tam o anda, birden yüzü yediği yumrukla kızaran Qin Zhong'u gördü ve şaşırarak kaşlarını çattı.

"Bu herif de kim?"