Library of Heaven's Path - Bölüm:598 Bilgi Aktarımı Düellosu

---

Bölüm:598 Bilgi Aktarımı Düellosu

 

 

Çeviri ve Düzenleme: Gin

 

 

 

Karşı tarafın yenlerini savurarak oluşturduğu rüzgarın saç telini kesmesi imkansızdı. Şu anki durumun tek olası açıklaması vardı - Usta Zhang'in önceki hamlesi yalnızca tek bir kesik değildi... onlarcaydı!

 

Ancak bu kesikler saç telini tamamen kesmemişlerdi ve tel hala bir bütün gibi duruyordu. Yalnızca o hafif esintiyle dayanıklılığının sınırına ulaşmış ve onlarca parçaya ayrılmıştı.

 

Aşağı doğru süzülen saç tellerine doğru bir bakış atınca, her bir parçanın eşit boyda olduklarını ve kesiklerin pürüzsüz olduklarını fark etti.

 

Kılıç Kalbi alemindeki bir üstat için bile bir saç telini kılıçla kesmek son derece zordu, bir saç telini tamamen koparmadan onlarca kez kesebilmek... Bunun için birinin kontrolü nasıl çılgın bir seviyede olmalıydı?

 

Liao Wuzhi'nin vücudu kontrolsüzce titredi. Şu anda hissettiklerini hiçbir kelime ifade edemezdi.

 

Karşı tarafın rehberliğini anladığını düşünmüştü, ancak en başından sonuna kadar... yalnızca yüzeyine dokunabilmişti!

 

Bu artık yalnızca kontrolle açıklanamazdı. Daha çok, kılıç vücudunun bir parçası olmuştu ve 'hassaslık' kazanmıştı. Her bir kesiğin derinliğini hafif bir rüzgarla tek seferde parçalara ayrılacak derecede ölçebilmesinin tek açıklaması bu olabilirdi...

 

Durumu fark edince hemen kafasını kaldırdı ve Usta Zhang'in çoktan sahneden indiğini gördü.

 

'Seni hayal kırıklığına uğratmamak için çok çalışacağım!'

 

Zhang Xuan'in kılıcının hareketlerini zihninde tekrar eden Usta Liao, bunun kendisi için büyük bir fırsat olduğunu fark etti. Yumruklarını sıkarak sahneden inip, kendi grubuna gerdi döndü. Bir anda Soğuk Rüzgar Tarikatının pek çok kıdemlisi etrafını sarmıştı.

 

"Az önce nasıl kaybettin? Elinde bir kılıç yoktu, seni nasıl yendi?"

 

Grup hala yaşananlara inanamıyordu.

 

Usta Zhang kılıcını çekmiş gibi bile görünmüyordu. Ancak durum buysa, Liao Wuzhi neden yenilgiyi kabul etmişti?

 

"Beni nasıl mı yendi?"

 

Az önce yaşadıklarını hatırlayan Liao Wuzhi karşılık vermeden önce acı acı gülümsedi, "Bir parmağıyla..."

 

"Bir parmağıyla mı?"

 

Herkes şaşkına dönmüştü.

 

...

 

İlk dört arasındaki düelloda artık şansın rolü azalmıştı. Song Chao ve Ruohuan gongzi bu noktada durmak zorunda kalmışlardı. Zhang Xuan haricinde son dörde kalmayı başaran diğer üç yarışmacı 4 yıldızın zirvesinde usta hocalar ve 4 dan'ın zirvesinde üstatlardı.

 

Sanki kalabalığın beklentilerini boşa çıkartmak istemezmiş gibi, hepsi de şampiyonluğun en güçlü adaylarındandılar.

 

Bu özellikle de Luo Xuan için geçerliydi. Ruohuan gongziyle olan düellosunda neredeyse kusursuz bir galibiyet elde etmişti.

 

 

Ruohuan gongzi'nin yenilmiş olsa da, halinden memnundu. Eğer Usta Zhang olmasaydı, belki de ön eleme turunda elenecekti. Bu olsaydı ilk sekize girerek Hongyuan Usta Hoca Akademisinde eğitim görme fırsatını nasıl yakalayabilirdi?

 

"Bir sonraki turda, Fani Bulut Tarikatından Luo Xuan, Bakan Nehir Tarikatından Bi Jianghai’yle ve Kaskat Kum Tarikatından Huang Zheng, On Bin Krallık İttifakından Zhang Xuan'le karşılaşacak!"

 

Usta Hong bir sonraki karşılaşmaları duyurdu.

 

"Kaskat Kum Tarikatından Huang Zheng mi? Şampiyonluk adayları listesinin dört numarasındaki herif mi?"

 

Zhang Xuan sahnedeki genç adama bir bakış attı.

 

Dördüncü sırada olduğuna göre bu herif gerek güç, gerekse gelişim konusunda Liao Wuzhi'den geride olmamalıydı.

 

"Hm. Usta Zhang, dikkatli ol. Huang Zheng'in her turda seçtiği düello formatı farklı olsa da, yine de her birini kolayca kazandı. Yetenekleri gerçekten de korkutucu! Hatta ben gerçek gücünü gizlediğini bile düşünüyorum!" Köşk Efendisi Kang ciddi bir yüz ifadesiyle konuştu.

 

Huang Zheng'in düellolarını dikkatle takip etmişti ve karşı taraf her turda farklı düello formatları seçse de, tüm rakiplerini kolaylıkla yenmeyi başarmıştı. Karşı tarafın yetenekleri tahmininin bile üzerinde gibi görünüyordu.

 

Hatta, karşı taraf Luo Xuan'a bile kaybetmeyecek gibi görünüyordu.

 

"Kim olduğunun önemi yok; Usta Zhang'le karşılaştığına göre endişelenmesi gereken o!" Zhao Feiwu gülümsedi.

 

"Haklısın..." Köşk Efendisi Kang garip bir ifadeyle güldü.

 

Zayıf gelişimi nedeniyle Usta Zhang'in turnuvayı tamamlayamayacağından endişeleniyordu, ancak Wu Tianhao ve Liao Wuzhi'yle yaptığı düellolardan sonra, bu düşüncesi tamamen yok olmuştu.

 

Usta Zhang aynı yenilmez bir Savaş Tanrısı gibiydi. Savaşta onun karşısına çıkanları trajik sonlar bekliyordu ve özgüvenleri tamamen parçalanıyordu.

 

Huang Zheng önceki turlarda sıra dışı sonuçlar elde etse de, bunun nedeni farklı rakiplerle karşılaşmasıydı. Usta Zhang'e karşı... büyük olasılıkla diğerlerinden daha iyi bir iş çıkaramayacaktı.

 

Grubun ona ne kadar güvendiğini gören Zhang Xuan sahneye yürümeden önce acı acı gülümsedi.

 

Huang Zheng bu noktada çoktan sahnedeki yerini almıştı. Zhang Xuan'i gördüğünde yumruklarını kavuşturarak selam verdi, "Usta Zhang!"

 

"Usta Huang!" Zhang Xuan de selama karşılık verdi.

 

"Usta Zhang'e bilgi aktarımı konusunda meydan okumak istiyorum!" Huang Zheng duygusuz bir ifadeyle konuştu.

 

"Bilgi aktarımı mı?"

 

"Hm. Kurallar basit. Alandan rastgele yüz kişi seçeceğiz ve aynı anda ders vermeye başlayacağız. Düelloda Göklerin İradesini Bildirmek kullanılmayacak. Dersin sonunda kim daha çok kişiyi etkileyip, kendisini hoca olarak kabul etmeye ikna ederse, o kazanacak!" Huang Zheng kuralları açıkladı.

 

Aynı düello formatı bile farklı kurallara sahip olabilirdi. Ancak tabi ki biri kuralları adil bulmazsa, teklifi reddedebilirdi.

 

"Meydan okumanı kabul ediyorum!" Zhang Xuan başıyla onayladı.

 

...

 

"Bilgi aktarımı mı? Ve Göklerin İradesini Bildirmeyi kullanmak yasak öyle mi? Bu kadarı biraz fazla değil mi!"

 

"Aynen öyle. Göklerin İradesini Bildirmek bir usta hocanın sembolü ve en büyük gücüdür. Bilgi aktarımı üzerine bir düelloda nasıl yasaklanır?"

 

"Usta Huang bunu kesinlikle iyi planlamış. Önceki tecrübelere göre Usta Zhang'i diğer düello formatlarında yenmek zor olurdu. Ancak bilgi aktarımı farklı. Bazen bir hocanın dersi ne kadar iyi olursa olsun, öğrenci konuyu beğenmediyse, ona fazla bir fayda sağlayamaz. Bu nedenle... bu meydan okumada şansın da rolü büyük. Üstelik Göklerin İradesini Bildirmeyi kullanmak da yasak... Kimin kazanacağını söylemek zor!"

 

"Aynen öyle..."

 

Düellonun içeriğini duyan kalabalıkta konuşmalar başladı.

 

Bilgi aktarımı yalnızca hocanın itibarına ve yeteneklerine bağlı değildi, işin içinde pek çok farklı faktör de vardı. Bu aynı en kusursuz şeyin bile herkesin beğenisini kazanamaması gibiydi.

 

İnsan duyguları dönekti ve bu, düellodaki en büyük değişken olacaktı.

 

Usta Zhang diğer düello türlerinde mutlak şekilde kazanacak olabilirdi, ancak burada... kesin konuşmak zordu.

 

Şampiyonluğun en popüler adaylarından birinden bekleneceği gibi, Huang Zheng hızla bir karşı plan hazırlamıştı ve kendisi için en avantajlı olacak düello türünü seçmişti.

 

Aksi halde, muhtemelen hiçbir şansı olmazdı.

 

...

 

Kurallar basitti ve iki tarafın da itirazı olmadığına göre, düello için hazırlanmaya başladılar.

 

Kısa süre sonra, sahnede yüz kişi toplanmıştı. Bazıları On Bin Krallık İttifakının muhafızlarıydı, bazılarıysa sıradan seyircilerdi.

 

İki büyük usta hocanın dersini dinlemek için seçildiklerinden, gözleri heyecanla parıldıyordu.

 

Bu onlar için beklenmedik bir mucizeydi. Biri, iki deha 4 yıldız usta hocanın dersini kolay kolay dinleyemezdi.

 

"Gruptakilerin gelişim alemleri geniş bir yelpazede, bu nedenle neden gelişim üzerine bazı temel bilgilerden söz etmiyoruz? Aksi halde belirli bir gelişim alemini ele alacak olursak, düşük gelişim alemindekiler hiçbir şey anlamazken, yüksek gelişim alemindekiler bunu anlamsız bulurlar!" Huang Zheng konuştu.

 

Seçilen yüz kişinin gelişim alemleri Dövüşçü 1-dan'dan Yüce Ölümlü 3-dan'a kadar değişiyordu. Eğer Yüce Ölümlüler hakkında ders verecek olurlarsa, hala Dövüşçü aleminde olanlar hiçbir şey anlamayacaklardı. Öte yandan Dövüşçü alemi üzerine konuşacak olurlarsa, Yüce Ölümlü alemindekiler sıkıntıdan esneyeceklerdi.

 

Yalnızca, genel olarak gelişimle ilgili olan konular aynı anda tümünün ilgisini çekebilirdi.

 

"Pekala!" Zhang Xuan başıyla onayladı.

 

Bu karar onun içinde de uygundu. Diğer konularda eksik olabilirdi, ancak gelişim temelleri konusunda... Usta Kong bile burada olsa, ondan daha iyi konuşamayabilirdi.

 

Semavi Yolun Kütüphanesi tarafından derlenen temeller tamamen kusursuzdular ve bu, hiçbir usta hocanın yaklaşamayacağı bir başarıydı.

 

"Pekala. İkimiz de dersimizi telepati yoluyla vereceğiz ve tercih ettikleri kişinin dersini dinlemekte özgür olacaklar. Bir tütsülük süre dolduğunda kim grupta daha çok kişinin onayını alırsa, o kazanacak!"

 

Huang Zheng ellerini sallamadan önce düellonun içeriğini açıkladı. "O halde başlayalım!"

 

"Hm. Önce sen başla!"

 

Zhang Xuan sabırlı bir gülümsemeyle işaret etti.

 

"O halde resmiyetle uğraşmayacağım!"

 

Huang Zheng'in gözlerinden bir parıltı geçti ve dersine başladı.

 

Dersin içeriğini aktarmak için telepati kullandığından, sahnenin aşağısındaki hiç kimse bir şey duyamıyordu.

 

Karşı tarafın dersini bir süre dinledikten sonra, Zhang Xuan karşı tarafın temel konuları irdelemek konusunda fena olmadığını fark etti ve onaylayan bir ifadeyle başını salladı. Ancak sonrasında o da öne çıkarak dersine başladı.

 

...

 

"Düello başladı!"

 

"Ancak ikisi de aynı anda ders verdiğine göre, dinleyen grup hangisini dinleyeceğine nasıl karar verecek?"

 

"Basit, ilgilerini çeken ve işlerine yarayacak dersi seçecekler!"

 

"Haklısın. Çoğu üstat aynı anda iki işi birden yapamasa da, bir tarafın sözlerini engellemeleri zor olmamalı!"

 

Düellonun başladığını görünce, aşağıdaki grupta konuşmalar başlamıştı.

 

"Sende bu sefer kim kazanacak?"

 

"Söylemesi zor, ancak tahminim yine Usta Zhang'den yana!"

 

"Eğer Göklerin İradesini Bildirmek serbest olsaydı, Usta Zhang kesinlikle sorun yaşamazdı. Ancak kurallara göre, temel bilgileri daha güçlü olan kazanacak..."

 

"Kaskat Kum Tarikatının sahip olduğu kitap koleksiyonunun daha büyük olduğu düşünülürse, Huang Zheng daha avantajlı gözüküyor!"

 

...

 

Aşağıda işlerin nasıl sonuçlanacağını merak etmeyen bir kişi bile yoktu. Dersin içeriğini dinleyemediklerinden, bir şeyler seçebilmek amacıyla dikkatlerini sahnedeki gruba çevirmişlerdi.

 

Ancak ne yazık ki bu düşünceleri de boşunaydı.

 

Dersi dinleyen grup hipnotize olmuş gibi görünüyordu. Gerçekten de sarhoş bir zevk ifadesiyle dikkatle dinliyorlardı, ancak Usta Zhang'in mi yoksa Usta Huang'ın mı dersini dinlediklerini anlamak imkansızdı.

 

Tam herkes düellonun sonucunu merak ederken, kalabalığın içinden biri bağırdı, "Luo Xuan ve Bi Jianghai'nin düellosu sonuçlandı..."

 

Kalabalık bakışlarını bir anda diğer sahneye çevirdi ve o düellonun sona erdiğini gördüler.

 

Bi Jianghai'nin kaşları yukarı doğru kıvrılmıştı. Hiç kimsenin karşı koyamayacağı görkemli bir ejderhanın duruşunu taşıyordu.

 

Öte yandan en popüler şampiyonluk adayı olan Luo Xuan onun tam karşısındaydı. Hafif hayal kırıklığı taşıyan bir ifadeyle kafasını sallıyordu.

 

"Neler oluyor?"

 

"Kim kazandı?"

 

Manzarayı gören herkes şaşırmıştı.

 

Bi Jianghai mütevazi bir kökenden geliyordu ve şampiyonluğun en büyük on adayından biri bile değildi. Bu nedenle herkes Luo Xuan'a yenileceğini düşünüyordu. Ancak neden manzara farklı bir şey anlatıyordu?

 

"Usta Luo kaybetti!" Düelloyu izleyen bir usta hoca karşılık verdi. Sesinde sanki kendi sözlerine inanmakta zorlanıyormuş gibi bir tını vardı.

 

"Usta Luo şampiyonluğun en güçlü adayıydı, nasıl kaybetmiş olabilir?"

 

Kalabalığın içinde bu sonuca inanmakta zorlanan pek çok kişi vardı.

 

"İkisi gelişim üzerine bir düelloda yarıştılar. İkisi de denkti, hatta Usta Luo biraz daha avantajlı konumdaydı. Mantıksal olarak bakılacak olursa, kazanması gerekirdi. Kim... Usta Bi'nin şans eseri düellonun ortasında seviye atlayarak Ahenkli Ruh alemine ulaşacağını düşünebilirdi ki!"

 

Konuşan usta hoca acı acı gülümsedi.

 

"Seviye mi atladı?"

 

Ahenkli Ruh alemi mi?"

 

Herkes donup kaldı.