Library of Heaven's Path - Bölüm:512 Uçmak mı? Bunu Yapabilirim!

---

Bölüm:512 Uçmak mı? Bunu Yapabilirim!

 

 

 

Çeviri ve Düzenleme: Gin

 

 

 

 

 

Yüce Ölümlüler, Dövüşçülerden çok daha güçlü olup, doğa üzerinde bariz ölçüde daha büyük bir kontrole sahip olsalar da, yine de uçamazlardı. Yerden tavandaki mekanizmaya en az yetmiş - seksen metrelik bir mesafe vardı ve çevredeki duvarlar düz ve kaygandılar. Yukarı tırmanmak neredeyse imkansızdı!

 

"O halde ne yapacağız? Burada... öylece ölüp gidecek miyiz?"

 

Bu sözlerden sonra herkes bir anda umutsuzluğa kapılmıştı.

 

Bu herif içlerinden birini ele geçirmeyi başaramadığına göre, doğal olarak ruh kahini yeteneklerini kullanamazdı. Ayrıca yapabilse bile, ona güvenemezlerdi!

 

Bu onları büyük bir çıkmaza sokmuştu. Eğer bir çözüm bulamazlarsa, ölene kadar burada hapis kalacaklardı.

 

"Şuna ne dersiniz? İçinizden biri vücudunu ele geçirmem için kendisini feda etsin, ben de hepinizi dışarı çıkartayım. Aksi halde, bu şekilde yiyeceklerinizin tükenmesi yalnızca zaman meselesi." Mezarın sahibi konuştu.

 

Burası kapalı bir alan olduğundan, yanlarında ne kadar yiyecek getirmiş olurlarsa olsunlar, eninde sonunda tükenecekti.

 

Herifin hala vazgeçmediğini gören Zhang Xuan hoşnutsuz bir tavırla lotusa bir tokat savurdu.

 

"Kes sesini, sana kim konuşma izni verdi!

 

Buradan nasıl çıkacağımız seni ilgilendirmez. Şu anda yalnızca iki seçeneğin var. Hizmetkarım olur ve benim için tüm ruh kahini yeteneklerinin bir kopyasını çıkartmayı seçebilirsin. Karşılığında, seni bu lotustan kurtarmanın bir yolunu bulurum."

 

"Hizmetkar mı?" Mezarın sahibi şaşırmıştı ve neredeyse göz yaşlarına boğulacaktı. "Seni hocam olarak kabul etmem gerekmiyor muydu?"

 

"O teklif çoktan kapandı. Eğer en başta kabul etseydin, seni yalnızca lotustan kurtarmayacak, aynı zamanda tamamlanmış bir gelişim tekniği öğreterek Beş Ruh Reddinden korkmadan yaşamanı sağlayacaktım. Ancak... artık çok geç!" Zhang Xuan elini sabırsızca salladı.

 

"Ben..." Mezarın sahibinin sesi öylesine kasılmış bir şekilde çıkmıştı ki, sıkıntıdan her an ölebileceği anlaşılıyordu.

 

Ancak, bu tahmin edilebilecek bir durumdu. Daha önce hala üstün konumdaydı ve kullanabileceği kozları vardı. Karşı tarafın bir usta hoca olduğu düşünülürse, kendi öğrencisine zarar verecek kadar alçalamazdı... Ancak şimdi, bir tutsaktan fazlası değildi. Hayatı karşı tarafın ellerindeydi. Karşı tarafın onu hizmetkarı olarak almayı kabul etmesi bile cömert bir teklif sayılırdı.

 

Bir anlık sessizlikten sonra, ses çaresizce konuştu, "İkinci seçenek nedir?"

 

"Seni yavaşça sorgularım ve ihtiyacım olan cevapları elde ettiğimde senden kurtulurum!" Zhang Xuan umursamaz bir tavırla konuştu.

 

Bu sözleri duyunca elinde olmadan ürperdi. Karşı taraf sakin bir şekilde konuşsa da, mezarın sahibi bunu gerçekten yapacağına emindi.

 

 

"Pekala, ben, Mo Hunsheng, Usta Zhang'in hizmetkarı olmaya razıyım..."

 

Karşısındaki bu genç saldırısından kurtulmayı başarmış, planını çözmüş ve Kızıl Metal Tabutu açmayı bile başarmıştı. Yetenekleri ve yöntemleri alışılmışın çok dışındaydı. Karşı tarafın onu yok etmesi parkta yürümek kadar kolaydı. Tereddüt etmeye gerek yoktu.

 

Bunca yıldır yaşadıktan sonra, hayatın değerini biliyordu.

 

Kendisini bu lanet lotustan kurtarabildiği sürece, bir hizmetkar olmak endişelerinin en küçüğü olurdu.

 

Kararını verdikten sonra, mezarın sahibi konuşmaya hazırlanırken karşı tarafın sabırsız sesini duydu, "Ne yapmaya çalışıyorsun?"

 

"Yemin ediyorum..." Mezarın sahibi, Mo Hunsheng karşılık verdi.

 

Çat!

 

"Bir yemin etmenin ne faydası var ki? Bir ruh anlaşması imzala! Senin gibi bir ruh kahininin bu kadar temel bir şeyi bile bilmediğini söyleme bana!" Zhang Xuan lotusa bir tokat savurdu.

 

Şaka yapıyor olmalısın! Ruh kahinlerinin sahip olduğu sayısız gizemli yöntemle, senin yeminine güvenmek için bir aptal olmalıyım.

 

"Ruh anlaşması mı?"

 

Lotus sarsıldı.

 

Çıldırmak üzereydi. Karşı tarafı bir gösteriyle kandırabileceğini düşünmüştü ve zincirlerinden kurtulduğu anda, ona bir ders verebilirdi. Ancak, kim... karşı tarafın bu tuzağa bile düşmeyeceğini tahmin edebilirdi!

 

Ruh anlaşması aynı vahşi canavarlarla yapılan anlaşmalara benzerdi. Bir kere yapıldığında, kimse kuralları çiğneyemezdi. Aksi halde, ruh dağılarak yok olurdu.

 

Onun gibi yeni bir aleme adım atmak üzere olan Yüce Ölümlü 9-dan'ın zirvesindeki bir üstadın bir ruh anlaşmasıyla Yüce Ölümlü 1-dan bir üstadın hizmetine girmesi mi?

 

Düşündükçe daha da çok çıldırıyordu.

 

"Ne oldu? Bunu kabul etmiyor musun?"

 

Hala karar veremediği sırada bir gümüş iğnenin lotusa saplandığını ve saf bir zhenqi dalgasının ruhunu dağladığını hissetti.

 

"AH... Kabul ediyorum..."

 

Hayatının karşı tarafın elinde olduğu ortadaydı. Mo Hunsheng daha fazla tereddüt etmeye cesaret edemedi. Beyaz bir ışık parladı ve bir ruh iplikçiği Zhang Xuan'in başına doğru aktı.

 

Ruh anlaşması tamamlanmıştı!

 

"Pekala!"

 

Karşı tarafın yaşamını bir düşünceyle kontrol edebileceğini hisseden Zhang Xuan adamın ona tamamen teslim olduğunu biliyordu. Ancak o zaman bileğinin bir hareketiyle lotusu depolama yüzüğüne kaldırdı.

 

Her şekilde bu bir İlah seviye eserdi. İnanılmaz şeyler yapabilirdi ve bu nedenle buradan çıktıktan sonra incelemeye karar vermişti.

 

Bir anlık tereddütten sonra, Zhang Xuan Salon Efendisi Sai ve diğerlerine dönerek konuştu, "Umarım buradaki herkes bu lotus konusunu gizli tutar!"

 

Zhao Ya ve diğerleri onun öğrencileri olduğundan onlara güveniyordu. Ancak aynı şey grubun geri kalanı için geçerli olmak zorunda değildi.

 

Ne de olsa İlah seviye bir eser Aziz seviye eserlerin bile üzerindeydi. Eğer varlığıyla ilgili haberler yayılırsa, Zhang Xuan kesinlikle dünyanın sonuna kadar kovalanırdı.

 

İnsanlar Usta Hoca Köşkünün tepkisinden korkarak ona açık şekilde saldıramasalar bile, gizli kapaklı yollara başvurmayacaklarının garantisi yoktu.

 

"Usta Zhang, endişelenmeyin. Eğer bu haberi bir başkasına aktarırsam gökler beni cezalandırsın ve ruhum yok olup gitsin!"

 

Karşı tarafın endişelendiğini bilen Salon Efendisi Sai ellerini kaldırıp göklere yemin etti.

 

Ardından Zhao Feiwu, Jin Conghai, Gu Mu, Luo Zhu ve diğerleri de aynı şeyi yaptılar.

 

Birinin koruyamayacağı değerde bir şey taşımasının ne kadar tehlikeli olabileceğini biliyorlardı.

 

Zhang Xuan en değerli lotusu almış, Sun Qiang ise ilk salondaki dört tabutu toplamıştı. Herkesin buraya gelmek için ne kadar çok çalıştıkları düşünülürse, buradan eli boş ayrılamazlardı.

 

Bu nedenle Zhang Xuan çevredeki tabutları işaret edip teklif etti, "Hm. Hepiniz buraya gelmek için çok çalıştığınıza göre, bu şekilde eli boş ayrılamazsınız. Bu tabutlar 6 yıldızlı demirciler tarafından üretildikleri için birer hazine sayılırlar. Oldukça iyi para edeceklerine inanıyorum!"

 

Bunlar 6 yıldızlı demirciler tarafından üretilmiş Kızıl Metal Tabutlardı ve inanılmaz derecede dayanıklıydılar. Kullanım amacı olarak onlara rakip olamasalar da Ruh seviyenin zirvesindeki silahlara denk sayılırlardı.

 

Kesinlikle oldukça yüklü bir miktara satılabilirlerdi.

 

"Buna gerek yok, sonuçta hiçbir faydamız dokunmadı..."

 

"Usta Zhang, fazla kibarlık ediyorsunuz..."

 

Zhang Xuan'in niyetini anlayan gruptakiler bir süre tereddüt edip, sonunda başlarını salladılar.

 

Eğer Usta Zhang olmasaydı, kesinlikle ölmüş olacaklardı. Bunun üstüne bir şeyler almak... bu kesinlikle utanç verici olurdu.

 

Ayrıca herhangi bir hazine elde edememiş olsalar da, yine de Ruh Rehberlik Formülünün bir kısmını öğrenmeyi başarmışlardı. Eğer çalışacak olurlarsa, gelişimleri için faydalı olabilirdi.

 

"İlgilenmediğinize göre kibarlık etmeyeceğim. Sun Qiang, buradaki her şeyi topla..."

 

Daha sözleri bile bitmeden önce, Usta Zhang'in sesi bir kez daha duyulmuştu.

 

"Harika!"

 

Ardından, Kahya Sun birden heyecanla öne fırlayıp, Zhang Xuan'in kırdığı da dahil tüm tabutları depolama yüzüğüne kaldırdı.

 

"..." Kalabalık.

 

Karşılarındaki genç kesinlikle üstün bir usta hocaydı ve isterse herkes onun taleplerini karşılamak için sıraya girerdi. Ancak, yine de bu kadar paragözdü.

 

O tabut çoktan sayısız parçaya ayrılmıştı, ancak hala tüm parçaları tek tek toplamakla uğraşıyordu. Eğer yapabilseydi, mekanik sistemi parçalayacak kadar ileri mi gidecekti?

 

Tam bunu düşündükleri sırada, karşı tarafın sesi duyuldu, "Sun Qiang, Küçük Mo'yla çevreyi gezip, çıkarılabilen tüm tuzakları topla. Bunlar kaliteli şeyler!"

 

"..." Kalabalık.

 

"Öhöm öhöm... Usta Zhang, henüz hazine peşine düşmek için çok erken. Mekanik tuzaklar ve tabutlar değerli olsalar da, önce buradan çıkabilmemiz lazım..."

 

Tükürüğünde boğulan Zhao Feiwu araya girmeden edemedi.

 

Şu anki en önemli konu ne lotusun varlığıyla ilgili bilginin yayılması ne de mekanik tuzaklar ve tabutları yağmalamaktı... Önce buradan çıkmanın bir yolunu bulmaları gerekiyordu!

 

Ejderha Ayırma Kilidinin aktif olduğu düşünülürse, grup geldiği yönden çıkamazdı. Üstelik, uçma yetenekleri de yoktu. Bu durumda buradan nasıl çıkacaklardı?

 

Eğer buradan çıkamazlarsa, değerli her şeyi toplasalar bile ne anlamı olacaktı.

 

"Çıkmak mı? Küçük Mo çoktan yöntemi söylemedi mi? Yukarıda bir yol var!"

 

Zhang Xuan işaret etti.

 

Karşı tarafın ne kadar sığ düşündüğünü görünce herkes ne diyeceğini şaşırmıştı. Zhao Feiwu gözlerini devirerek karşılık verdi, "Ancak... orası çok yüksek! Uçamadığımıza göre oraya nasıl ulaşacağız?"

 

"Yalnızca uçmaktan söz ediyoruz." Zhang Xuan umursamaz bir tavırla karşılık verdi. "Bunu yapabilirim!"

 

"Yapabilir misin?"

 

Herkesin gözleri şokla kocaman açıldı.

 

Sen ciddi misin?

 

Yüce Ölümlü 9-dan bir üstat bile uçamazken sen, Yüce Ölümlü 1-dan bir üstat... uçabileceğini mi söylüyorsun?

 

"Hm!"

 

Başıyla şöyle bir onaylayan Zhang Xuan açıkladı, "Bu yalnızca Semavi Usta Hocaların bir yeteneği, büyütmeye gerek yok!"

 

Aynı lotus gibi, Kızıl Toz Göğe Yükselen Adımlar'la ilgili bilgileri de yabancılarla paylaşamazdı.  Ancak, koşullar düşünülürse, Zhang Xuan uçma yeteneğini daha fazla saklayamazdı. Bu nedenle konuyu Semavi Usta Hocaların bir yeteneği olarak göstermeye karar vermişti.

 

Her şekilde, Semavi Usta Hocalık tamamen kendiliğinden gerçekleşen bir durumdu ve her önüne gelen bir Semavi Usta Hoca olamazdı. Biri kıskansa bile, bu konuda elinden hiçbir şey gelmezdi.

 

Ayrıca, Zhang Xuan'den önce dünyada yalnızca tek bir Semavi Usta Hoca olmuştu - Usta Kong. Bu nedenle kimse bir Semavi Usta Hocanın gerçekten uçma yeteneğine sahip olup olmadığını bilemezdi. Bu nedenle gayet geçerli bir bahane sayılırdı.

 

"Yalnızca uçmak..."

 

Herkes kan kusmanın eşiğindeydi.

 

Burada uçmaktan bahsediliyordu... Bu Yüce Ölümlü 9-dan üstatların bile yapamadığı bir şeydi. Ancak, neden bundan pazara gidip lahana almak kadar kolay bir şeymiş gibi bahsediyorsun?

 

Aynı zamanda şaşırmışlardı. Semavi Usta Hocalar gerçekten de uçma yeteneği mi kazanıyorlardı?

 

Ancak... Usta Kong ile ilgili kitaplarda böyle bir şeyden bahsedildiğini hatırlamıyorlardı?

 

Yine de, Semavi Usta Hocalar gizemli varlıklardı ve kimse gerçekte neler yapabileceklerini bilmiyordu.

 

"Burada bir dakika bekleyin!"

 

Zhenqisini harekete geçiren Zhang Xuan göğe doğru yükselmeye başladı ve tavandaki mekanizmaya doğru uçtu.

 

Kızıl Toz Göğe Yükselen Adımlar - Yatay Sema Parşömeni!

 

Daha önce, Zhang Xuan Yarı Yüce Ölümlü alemindeyken düşmeden önce yalnızca birkaç nefes süreyle uçabiliyordu. Şimdi Yüce Ölümlü 1-dan'ın zirvesine ulaştığından zhenqisi çok daha saf hale gelmişti ve havada kalabildiği süre de artmıştı.

 

Şu an birkaç on nefes boyunca uçabiliyordu.

 

Bu kısa süre içinde büyük bir mesafe kat etmek imkansızdı. Yine de, geçidi açıp dışarıya uçmak kolay bir işti

 

"Gerçekten uçuyor mu?"

 

Zhang Xuan'in havada süzüldüğünü görünce, kalabalığın dudakları şiddetle seğirdi.

 

Uçmak her zaman insanların en büyük hayallerinden biri olmuştu. Ancak, Yüce Ölümlü 1-dan bir üstat şu an gökte süzülüyordu...

 

Bu fazla korkutucuydu!

 

"En iyisi Semavi Usta Hocalar ve ruh kahinleriyle ilgili hiçbir şeyi dışarıya sızdırmamak... Usta Zhang gelecekte büyük şeyler başaracak biri. Böyle birini gücendiremeyiz!"

 

Uzun bir sessizlik anından sonra, herkesin zihninde aynı düşünce belirmişti.

 

Bir kahraman sonunda ünüyle dünyayı sarsar, bir ejderha sonunda göklerin hakimi olurdu.

 

Kaderinde büyük şeyler olan biriyle yalnızca dost olabilirdiniz. Böyle birini hiçbir koşulda düşman edinmemek gerekirdi.

 

Ve Usta Zhang...

 

... böyle biriydi.