Library of Heaven's Path - Bölüm:482 Korkunç İllüzyon Düzeni

---

Bölüm:482 Korkunç İllüzyon Düzeni

 

 

 

Çeviri ve Düzenleme: Gin

 

 

 

 

Düzen Ustalığı Loncasındaki kitap sayısı Eksper Salonuna kıyasla çok daha azdı. Kitapların neredeyse yüzde yetmişi 2 yıldız ve altı düzen ustaları içindi. O seviyeyi tamamen kavrayan Zhang Xuan'in o kitapları tekrar etmesine gerek yoktu.

 

Bu nedenle kitapları toplaması uzun sürmedi. Yalnızca iki saatte, çoktan tamamını Semavi Yolun Kütüphanesine kopyalamıştı.

 

Bu koleksiyon sayesinde Semavi Yolun Düzen Sanatı 3 ve 4-dan'ı oluşturacak kadar kitaba sahip olmuştu.

 

İki saat daha geçti ve sonunda onlarda ustalaşmayı başardı. Yorgun bir şekilde kaşlarının arasını ovalayarak, ağız dolusu tortu üfledi.

 

Bunca kitabı kopyalayıp Semavi Yolun Düzen Sanatının iki danını çalışmak, gelişim alemi Yarı Yüce Ölümlüye ulaşmış olsa da başının dönmesine neden olmuştu ve yüzü solgundu.

 

Ancak yine de bu çalışma ona büyük fayda sağlamıştı.

 

Düzen bilgisi konusunda hala Lonca Lideri Zheng'e rakip olamayabilirdi, ancak düzen kurma konusunda karşı taraf kesinlikle ona rakip olamazdı.

 

Daha önemlisi...

 

"Demek bir düzen levhası işlemek bu anlama geliyor. Bir Ruh Toplama Düzeni işlemek kesinlikle kolay değil..."

 

Düzen levhaları üzerine kazandığı derin anlayışla, sonunda Lonca Lideri Zheng'ten işi iki saatte bitirmesini istediğinde adamın neden öfkelendiğini anlamıştı.

 

Bir düzen levhası üretmek, devasa bir düzeni avuç içi boyutunda bir levhaya kazımak demekti. Dahası, çevreyle uyumlu olmalıydı. Bu nedenle meselenin zorluğu son derece büyüktü.

 

Bu özellikle de Ruh Toplama Düzenleri için geçerliydi. Karşı tarafın verdiği on beş gün süre gerçekten de mümkün olan en hızlı süreydi.

 

"Gerçekten de düzen levhasını sıradan yöntemlerle işlemek zor olacak. Ancak, Semavi Yolun Düzen Sanatını kullanırsam çok daha kolaylaşacak!"

 

Sıradan düzenlerde, tasarımın çevreyle uyumlu olması için plana sıkı sıkıya bağlı kalmak gerekirdi ve bu nedenle süreç son derece karmaşık ve sıkıntılı bir hal alırdı. Tek bir yanlış işaret tüm düzenin çöp olması anlamına gelebilirdi.

 

Öte yandan Semavi Yolun Düzen Sanatı devamlılığa ve sorunsuz bir akışa ağırlık veriyordu. Çok daha esnekti.

 

Bu nedenle aynı planı Semavi Yolun Düzen Sanatıyla işlemek geleneksel yöntemlerden çok daha basitti.

 

"Düzen Denizi için gerekli hazırlıklar şimdiye tamamlanmış olmalı. Gidip bir baksam iyi olacak!"

 

Kafasını sallayan Zhang Xuan düzen levhası meselesini şimdilik bir kenara bırakmaya karar vererek kütüphaneden çıktı.

 

 

Artık kütüphanedeki kitapları kopyaladığı için düzenler konusundaki anlayışı derinleşmişti. Düzen Denizini deneyerek resmi bir düzen ustası olmasının zamanı gelmişti.

 

...

 

"Düzen Denizi yalnızca bir isimdir. Gerçek bir deniz yerine, yalnızca uzun bir koridordur. Düzen Ustalığı Loncasının üçüncü katında yer alır ve içinde sayısız düzen kuruludur. Biri o bölgeye girdiği anda, hapis kalma, aldanma ve hatta... ölüm riskine açıktır!

 

"Bunun nedeni... orada her çeşit düzen bulunmasıdır ve bunlara Yıkım Düzenleri de dahildir.

 

"Ancak endişelenmenize gerek yok. Her adaya bir düzen madalyonu verilir. Gerçek bir tehlike anında madalyonu kırarsanız düzen hemen duracaktır!"

 

Düzen Denizinin uzun koridorunda, bir genç adam çevreyi göstererek tüm süreci iki astına açıkladı.

 

Üçü aynı hocanın öğrencileriydiler. Bu iki ast ilk kez düzen ustalığı sınavına gereceklerdi ve yanlarındaki kıdemli 2 yıldız sınavına girmek için buradaydı.

 

Şu anda iki ast biraz gergindiler. Dudakları beyazlamıştı ve avuçları ter içindeydi.

 

"Endişelenmenize gerek yok. Birazdan ilk aşamayı geçip size içeride olanlarla ilgili bilgi vereceğim. Unutmayın, herkesin karşısına çıkacak düzen tamamen rastgele belirlenir, bu yüzden benim anlatacaklarım yalnızca bir örnek olacak. Benim kullandığım yöntemleri kullanmamalısınız... Anlıyor musunuz?" Kıdemli konuştu.

 

"Kıdemlim, meraklanmayın. Buna dikkat edeceğiz!"

 

"Hocamızı hayal kırıklığına uğratmamak için sınavı geçelim!"

 

İki ast yumruklarını sıktı.

 

"Güzel. O halde sınavı sizin için göstereceğim. Unutmayın, hangi düzenle karşılaşırsanız karşılaşın, dışarı çıkmak için acele etmeyin. Yalnızca sakin bir analizle yaşam kapısını bulup, dışarı çıkabilirsiniz!"

 

Astlarının uysal tavırlarını gören kıdemli başını memnun bir tavırla salladı. Ardından, arkasını dönüp Düzen Denizi koridoruna doğru yürümeye başladı.

 

Çın!

 

İçeri adımını attığı anda, bir sis ortaya çıktı. Bir düzen aktifleşmiş ve kıdemliyi tamamen içine hapsetmişti.

 

Düzen Denizinin ilk aşaması, 1.seviye düzen!

 

"O duvar..." İkili dönüp yandaki duvara baktılar.

 

Koridorun yanında, sınava giren adayın durumunu net şekilde gösteren özel kristalden yapılmış bir duvar vardı.

 

Kıdemlinin figürü şu an duvara yansıtılmıştı ve çevresinde olanları incelerken kaşları sıkıca çatılmıştı.

 

Düzenden çıkmak isteyen biri öncelikle düzeni tanımlamalıydı. Bunun ne tür bir düzen olduğunu, 'yaşam kapısı', 'ölüm kapısı' ve zayıf bağlantının nerede olduğunu bulmak gerekirdi... Biri bunları bulamazsa, ne kadar güçlü olursa olsun düzenden kurtulamazdı.

 

Puf!

 

Kıdemlinin elinde bir pusula belirdi ve odakladığı bakışlarıyla pusulayı dikkatle inceledi. Ardından, üç adım sola ve üç adım sağa atarak düzenin tepkisini ölçmeye çalıştı.

 

Kısa bir süre sonra sanki bir şey keşfetmiş gibi gözleri birden aydınlandı. Hafifçe kıkırdayarak karar verdiği yöne doğru ilerledi.

 

Aynı zamanda, gücünü avucunda toplayarak bir darbe savurdu.

 

Puf!

 

Bir uğultu yankılandı ve sis kayboldu. İkilinin karşısında tekrar bir figür belirdi - bu kıdemlileriydi.

 

"Bunu gördünüz mü? Birinci aşama bu şekildedir. Dikkatle inceleyip, ruhsal enerji akışının merkezini ve hareketinizle oluşan değişiklikleri görebildiğiniz sürece, ne tür bir düzenin içinde olduğunuzu, mevcut konumunuzu ve yaşam kapısını bulabilirsiniz... Ve bu sayede düzenden kurtulabilirsiniz!"

 

İlk aşamayı tamamladıktan sonra, kıdemli doğruca ikinci aşamaya ilerlemedi. Bunun yerine geri dönüp olanları ikiliye açıkladı.

 

Buraya 2 yıldızlı düzen ustalığı sınavı için gelmişti. 1 yıldız sınavı artık onun için zor değildi ve tekrar girmesinin tek nedeni astlarına bir örnek gösterip, sinirlerini yatıştırmaktı.

 

"Emredersiniz!"

 

İki ast başlarıyla onayladı.

 

Kıdemlilerin sözlerinde bir yanlış yoktu, ancak biri düzene hapsolduğunda işler değişirdi. Çevre tamamen farklılaşırdı - herhangi bir referans noktası göremeyince kaybolmak son derece kolaydı. Birinin tek yapabileceği ruhsal enerji akışını analiz etmekti. Ne tür bir düzende hapis kaldığınızı ve düzenin içindeki konumunuzu kestirmek son derece zordu.

 

Birkaç binden fazla 1.seviye Kısıtlama Düzeni vardı. Bir düzen sınıfı birkaç yüz ara sınıfa ayrılırdı. Biri düzenlerle ilgili engin bir anlayışa sahip değilse, düzeni çözüp içinden çıkabilmek neredeyse imkansızdı.

 

"Pekala, şimdi ikinci aşamaya meydan okuyacağım. Başarılı olsam da olamasam da, dikkatle izleyip bu tecrübeden bir şeyler öğrenmelisiniz!"

 

Kıdemli bunu söyledikten sonra derin bir nefes aldı ve bakışları sertleşti.

 

1 yıldızın zirvesinde bir düzen ustası olarak, ilk aşamayı geçebileceğine fazlasıyla güveniyordu. Ancak, ikinci aşama onu zorlayacaktı.

 

Puf!

 

Öne çıktığında ikinci aşamadaki düzen anında aktifleşti. Aynı önceki gibi, yan duvarda bir figür belirmişti.

 

"Kıdemlimiz neden hiç hareket etmiyor?"

 

Bakışlarını çeviren iki ast kısa süre sonra kıdemlilerinin ikinci aşamaya adım attığından beri garip davrandığını fark ettiler.

 

Daha önce, hemen pusulasını çıkartmış ve çevreyi adımlayarak düzeni analiz etmeye başlamıştı. Ancak şimdi, sanki sersemlemiş gibi hiç hareket etmiyordu.

 

Beyaz cübbeli astın aklına bir anda bir şey geldi ve sordu, "Lanet olsun, bu bir İllüzyon Düzeni olamaz, değil mi?"

 

"İllüzyon Düzeni mi?" Yeşil cübbeli astın gözleri şokla kocaman açıldı.

 

Bir İllüzyon Düzeni birinin doğruca zihnine saldırırdı. Düzen aktifleştiği anda, içinde mahsur kalanlar kendilerini düzen ustasının önceden hazırladığı ve kendilerini kaybetmelerine neden olan bir senaryonun içinde bulurlardı. Bu nedenle bu Kısıtlama Düzenlerinden çok daha korkulan bir türdü.

 

Kısıtlama Düzenleri bir bakıma bir kafes görevi görürdü ve biri kaçmayı başaramasa bile en azından bilincini ve düşüncelerini koruyabilirdi. Ancak, bir İllüzyon Düzeninde, düşüncelerinizi odaklayamazdınız ve o anda kendi adınızı ve amacınızı bile unuturdunuz. Bu koşullarda en ufak bir kaçma şansınız bile olmazdı.

 

Hu hu hu!

 

İkili hala şüphe duyarken, kıdemlilerinin yüzü giderek daha vahşi bir ifadeye büründü. Zhenqisi harekete geçti ve bir deli gibi havaya rastgele vurmaya başladı.

 

Tü!

 

Bir süre sonunda, görünüşe göre zhenqisini tamamen tüketti ve ağız dolusu kan tükürdü. Ancak bundan sonra bilincini geri kazanıp, elindeki yeşim nişanı aceleyle kırdı.

 

Sis dağıldı ve bir kez daha iki astının karşısında belirdi. Ancak, bu kez yüzü solgundu.

 

İkinci aşama, başarısız!

 

"Kıdemlim..."

 

Kıdemlinin daha önce sahip olduğu kendinden emin duruş tamamen yok olmuştu. Bunun yerine, yürürken yenilmiş bir horoz gibi görünüyordu. İki astı daha bile telaşlıydı.

 

"Düzen Denizine meydan okurken başarısız olmak normaldir. Tek söyleyebileceğim bir İllüzyon Düzeni aktifleştirecek kadar şanssızmışım..."

 

Bir hap yutan kıdemlinin yüzü biraz rahatladı. İki astına dönerek garip bir ifadeyle gülümsedi.

 

"Aynen öyle, İllüzyon Düzenleri aşırı zor..." Yeşil cübbeli ast karşılık verdi.

 

"Eğer yalnızca bir Kısıtlama Düzeni olsaydı, kıdemlimiz kesinlikle testi geçer ve 2 yıldızlı bir düzen ustası olurdu..." Beyaz cübbeli ast konuştu.

 

"Aynen öyle! Eğer bir kısıtlama düzeni olsaydı bu aşamayı geçebileceğime eminim!"

 

İki astının ona duyduğu hayranlığın azalmadığını gören kıdemli rahatlayarak iç çekti. "Bu konuda biraz araştırma yaptım ve son on yılda, 2 yıldızlı düzen ustalığı sınavına giren 88 aday olmuş. 22 sınavda bir İllüzyon Düzeni aktifleşmiş... ancak 22'sinde de tek bir kişi bile aşamayı tamamlayamamış! Sınavı geçenler genel olarak Kısıtlama Düzeni ve Aldatma Düzeniyle karşılaşanlar olmuş."

 

"Ya Yıkım Düzenleri?"

 

"Yıkım Düzenleri mi?" Kıdemli kafasını salladı. "Onu geçmek daha bile imkansız. Tek bir yanlış hamle ölüm demek. Bırakın düzenden çıkmayı, içinde hayatta kalabilmek bile bir lütuf..."

 

"O kadar zor mu?"

 

Yıkım Düzenlerinin ne kadar korkunç olduğunu öğrenen astlar bir kez daha gerilmişlerdi.

 

"Sizinle dürüst konuşayım, daha önce hiç kimse bir İllüzyon Düzeninde ya da Yıkım Düzeninde başarılı olamadı. Birazdan içeri girdiğinizde, bir gariplik fark ettiğiniz anda yeşim nişanları kırsanız iyi edersiniz. Gereksiz yere çabalamaya gerek yok!"

 

Kıdemli ciddi bir ifadeyle konuştu.

 

"Emredersiniz!"

 

İki ast başlarıyla onayladı. "Kıdemlim, endişelenmeyin. Eğer bir İllüzyon Düzeni ya da Yıkım Düzeniyle karşılaşırsak hemen çekileceğiz!  Siz bile başarılı olamıyorsanız, başkaları bunu nasıl başarabilir? En azından, bu loncadaki hiç kimsenin bunu yapamayacağına eminim..."

 

İkili kıdemlilerinin yeteneklerini överken, Düzen Denizi koridorunun girişinde tembelce yürüyen genç bir adam belirdi.

 

Kendilerinden bile genç görünüyordu ve muhtemelen yirmisinden küçüktü. Gözleri kanlanmıştı ve ardı ardına birkaç gündür uykusuz kalmış gibi görünüyordu. Yüzünden anlayabileceğiniz tek şey yorgunluktu.

 

"Bu herif de kim? Neden onu daha önce görmedim?"

 

Üçlü şaşırmıştı.

 

Şu ana kadar en az beş yıldır Düzen Ustalığı Loncasındaydılar ve tanımadıkları tek bir çırak ya da düzen ustası yoktu. Ancak bu genç adam tamamen yabancıydı.

 

"Muhtemelen yeni katılmış bir çıraktır... Tek bakışta zihinsel dayanıklılığının yetersiz olduğu anlaşılıyor. Muhtemelen sınav heyecanıyla günlerdir uyuyamadığı için bu halde!"

 

"Aynen öyle! Gözleri bile kızarmış. Düzen Denizinin birini bu kadar korkutabileceği kimin aklına gelirdi!"

 

İki ast sırıttılar.

 

Kendi endişeleri onları utandırmıştı, ancak bu herif onlardan bile beter haldeydi. Giysileri dağılmıştı ve salaş bir duruşu vardı. Tek bakışta korkudan kaç gecedir uyuyamadığı anlaşılıyordu.

 

"Bu loncanın nesi var böyle? Her sene sınava girebilecek kişi sayısı sınırlı değil miydi? Onun gibi birinin Düzen Denizine meydan okumasına nasıl izin verirler?"

 

Kıdemli de kaşlarını çattı.