Library of Heaven's Path - Bölüm:405 Müthiş Sun Qiang

---

Bölüm:405 Müthiş Sun Qiang

Çeviri ve Düzenleme: Gin

 

 

 

"Burası Lin Klan Malikanesi mi?"

 

Tianwu Krallığındaki bir numaralı klan olarak, gece geç saatte olsa bile, Lin Klan Malikanesi ziyaretçilerle dolup taşıyor olmalıydı.

 

Ancak, boş avlu harap vaziyetteydi ve tek bir muhafız ya da hizmetkar bile gözükmüyordu.

 

Bu, kızın hatırladığından tamamen farklı bir manzaraydı.

 

"Liu Cheng, seni geberteceğim..."

 

Eş prenses Lin Long'un güzel gözleri öfkeyle kocaman açıldı ve saçları rüzgar olmamasına rağmen hafifçe savruldu. Öfkeli haykırışı tüm avluda yankılanmıştı.

 

Daha önce haberi aldığında, Liu Cheng ismi Lin Klan Malikanesinden gelen mesajda geçiyordu. Hiç şüphesiz, bu işin arkasında o olmalıydı!

 

"Acele edip etrafta babamı ve küçük kardeşimi arayın. Eğer onlara bir şey olduysa, tüm Tianwu Krallığının onlarla birlikte gömülmesini istiyorum!"

 

Gümüş dişlerini hınçla sıktı ve gözlerinden yoğun bir öldürme arzusu geçti.

 

Onun göz önüne bile almadığı değersiz bir 1. sınıf krallık nasıl Lin Klanına el uzatmaya cüret edebilirdi? Bu eceline susamak demekti!

 

Lin Klanına saldırmaya cesaret ettiğine göre, o Liu Cheng gebermeliydi!

 

Ve meseleden haberdar olmasına rağmen hiçbir şey yapmayan Tianwu kraliyet ailesi de bedelini ödemeliydi!

 

"Emredersiniz!" Ardındaki iki adam hemen fırladılar.

 

Doğu Sarayı Komutanı Liang Qingming, Zhizun alemi ileri kademe gelişim alemine sahipken, ikilinin peşine takılan Canavar Eğiticisi Zhou Jin, Zhizun alemi temel kademedeydi.

 

İki Zhizun alemi üstat hızla hareket etti ve kısa süre içinde eş prensese rapor verdiler.

 

"Majesteleri, Klan Şefi Lin ve genç efendi Lin şu taraftalar!"

 

Babası ve kardeşinin henüz ölmediklerini öğrenen Lin Long rahat bir nefes verdi. Aceleyle o tarafa koşup, devasa bir salona girdi. Tek bir bakışta, yüzü anında çöktü.

 

İkili yaşıyordu, ancak ölüden farkları yoktu.

 

Gelişimleri yok olmuştu ve vücutlarında sağlam kalan hiçbir yerleri yoktu. O kadar ağır yaralanmışlardı ki, şu noktada kurtarılsalar bile, çoktan sakat kalmışlardı.

 

İkiliden genç olan baygındı ve aldığı güçsüz nefesler olmasaydı, onun ölü olduğunu zannedebilirdiniz.

 

"Long-er, intikamımızı almalısın!"

 

Kızın geldiğini gören Lin Ruotian sanki kurtarıcısıyla karşılaşmış gibi anında ayağa fırladı.

 

Daha önce, Lu Chong onu öldürmemiş olsa da, Salon Efendisi Liao'nun vücuduna en az yedi ölümcül zehir yerleştirmesini sağlamıştı ve dinmeyen bir acıyla boğuşuyordu.

 

Üstelik, Lin Klanının güçten düşmesi eski düşmanlarının tümünün kapıya dayanmalarına neden olmuştu. Katlanmak zorunda kaldığı aşağılanma ve işkenceler onu intiharın eşiğine getirmişti.

 

 

Eğer kızını görüp, intikamını almasını istemek için yanıp tutuşmasaydı, çoktan çökmüş olurdu.

 

"Neler oldu?"

 

Lin Long sormadan önce babasına aceleyle bir hap içirdi.

 

"O... Liu Cheng! Hayır, daha doğrusu, 2 yıldızlı Usta Hoca Zhang Xuan! Öğrencisi iki yıl önce Qu Klanından kaçan o piç kurusu..."

 

Hap içtikten sonra, Lin Ruotian enerjisinin bir kısmını geri kazanmıştı. Dişlerini sıkarak yaşananları anlatmaya başladı.

 

Ancak tabi ki, tek anlattığı karşı tarafın ona nasıl hakaret edip, aşağıladığıydı. Bunun nedenine ve Qu Klanının yok edilmesine gelince, karşı tarafa bu detayları vermekle uğraşmamıştı. Zaten her şekilde, karşı taraf bunları umursayacak değildi.

 

"Zhang Xuan?"

 

Lin Long gözlerini kısarak bağırdı, "Kumandan Liang, hemen Usta Hoca Köşküne gidip Zhang Xuan'i yakalayın! Yaptıklarının bedelini ödemesini ve herkesin Lin Klanını kızdırmaya cüret edenleri bekleyen tek şeyin ölüm olduğunu öğrenmesini istiyorum!"

 

"Majesteleri, lütfen emrinizi yeniden düşünün. Bu Zhang Xuan 2 yıldızlı bir Usta Hoca ve üstelik bir deha. Muhtemelen Usta Hoca Köşkünün korumasına sahip birisidir..."

 

Kaşlarını çatan Liang Qingming karşı tarafı ikna etmeye çalıştı.

 

2 yıldız temel kademedeki bir usta hoca Xuanyuan Krallığı için bir anlam ifade etmiyordu.

 

Ancak herkesin gözü önünde bir usta hocayı öldürmek ters tepki yaratabilirdi. Xuanyuan Krallığı bile Usta Hoca Köşkünü öfkelendirmeye cesaret edemezdi.

 

"Ailemi yok edip, akrabalarımı öldürdü. Usta Hoca Köşkünün korumasına sahipse ne olmuş? Bir usta hoca yalnızca desteği var diye kafasına eseni yapabilir mi? Ayrıca, Xuanyuan Krallığı Usta Hoca Köşkünün Köşk Efendisi Luo, veliaht prensin yakın dostudur. Durumu ona açıkladığımız sürece, meseleyi görmezden gelecektir!"

 

Lin Long'un gözleri öfkeyle kızardı.

 

Xuanyuan Krallığı Usta Hoca Köşkünün köşk efendisi Luo Qianhong'du. Onun desteğiyle, Lin Long'un endişelenmesine gerek yoktu. Ne de olsa böyle önemsiz bir karakter için gelecekteki imparatorla arasını açmak adamın işine gelmezdi.

 

"Emredersiniz!" Karşı tarafın ısrarcı olduğunu gören Liang Qingming'im tek yapabileceği emirlerine uymaktı. Başıyla onayladı ve tam ayrılmak üzereyken, bir ses daha duydu.

 

"Dur biraz, ben de seninle gelmek istiyorum. O herifin parçalara ayrıldığını görmek istiyorum..."

 

Lin Ruotian'ın zayıf yüzündeki acımasızlık, sanki cehennemden kaçan bir iblis gibi görünmesine neden olmuştu.

 

"Pekala, birlikte gidelim!"

 

Babasının halini gören Lin Long bunu hemen kabul etti.

 

Ardından, grup Altın Pullu Şimşek Canavarının sırtına çıkarak göğe yükseldi.

 

"O alçağın neler yaptığını kontrol ediyordum. Şu anda Usta Hoca Köşkünde değil, onun yakınlarındaki bir malikanede!" Lin Ruotian karşılık verdi.

 

Kızının intikam almak için en kısa sürede geleceğini bildiğinden, Lin Klanının son sadık hizmetkarlarına Zhang Xuan'i takip ettirmişti. Karşı taraf kaçmak yerine malikanesine kapanmıştı.

 

Bom!

 

Altın Pullu Şimşek Canavarının hızıyla, malikanenin üzerine varmaları yalnızca birkaç dakika sürdü.

 

"Kumandan Liang, umarım onu canlı yakalayabilirsiniz. Onu yavaşça işkence ederek öldürmek istiyorum..."

 

Acımasız bir yüz ifadesine bürünen Lin Ruotian'in gözleri delice parlıyordu.

 

Xuanyuan Krallığı eş prensesinin babası olarak, veliaht prensin çevresindeki önemli figürlerden bazılarını tanıyordu ve Liang Qingming de onlardan biriydi.

 

Bildiği kadarıyla, karşı taraf Zhizun alemi ileri kademedeydi!

 

Böyle bir güçle, tüm Tianwu Krallığını kolayca yok edebilirdi!

 

Tianwu kraliyet ailesinin muhafız canavarı bile yalnızca Zhizun alemi temel kademedeydi. Bu seviyede bir üstat onu kolayca gebertebilirdi.

 

"Endişelenmeyin!" Liang Qingming başıyla onayladı. Altın Pullu Şimşek Canavarın başına doğru yürüyüp, aşağıdaki malikaneye soğuk bir bakış attı. Zhizun alemi ileri kademedeki üstadın gücü bir anda tüm çevreyi sarmaladı ve soğuk bir ses yükseldi.

 

"Zhang Xuan, dışarı çık ve geber!"

 

Bom!

 

Zhizun alemi zhenqisiyle güçlenen sesi tüm başkenti sarstı.

 

"Dışarı çık ve geber mi?"

 

"Lanet olsun, Lin Klanının eş prensesi burada!"

 

"Durum kötü. Yalnızca sesin gücüne bakılırsa bile, en azından Zhizun aleminde bir üstat olmalı. Usta Zhang... ona karşı koyabilir mi?"

 

"Usta Zhang güçlü olabilir, ancak Zhizun alemi üstatlara rakip olmaktan çok uzakta. Bu kez, başı gerçekten dertte..."

 

...

 

Ses tüm Tianwu Kraliyet Şehrini harekete geçirmişti ve insanları yüzleri soldu.

 

Lin Klanının destekçisi bir sır değildi. Son birkaç günde Xuanyuan Krallığından bir hamle gelmemiş olsa da, bunun yalnızca fırtına öncesi sessizlik olduğunu biliyorlardı.

 

Şu anda, bu korkusuz ve kudretli sese ve havadaki devasa vahşi canavara bakılırsa, hiç şüphesiz karşı taraf... buradaydı!

 

İntikam için gelmişlerdi!

 

"Zhizun alemi... ileri kademe? Eğer yanılmıyorsam bu, veliaht prens hanesinin kumandanı, Liang Qingming olmalı!"

 

Sarayda, Mo Tianxue de sesi duymuştu. En yüksek kuleye koştu ve vahşi canavarın tepesindeki orta yaşlı adamı gördüğünde, dudakları korkuyla titredi.

 

Xuanyuan Krallığına bağlı bir ülke olarak, oradaki önemli figürler ve güç odaklarıyla ilgili bir şeyler biliyordu. Sergilediği kudrete bakılırsa, bu orta yaşlı adam hiç şüphesiz Zhizun alemi ileri kademedeki kumandan olmalıydı!

 

"Zhizun alemi ileri kademe mi? O halde Usta Zhang'in başı dertte değil mi?"

 

Mo Yu'nun vücudu sarsıldı ve içi endişeyle kabardı.

 

Zhang Xuan ardı ardına pek çok mucizeye imza atmış olsa da, Zhizun alemi ileri kademe ve Yarı Zhizun arasında muazzam bir fark vardı.

 

Lin Long'un böyle bir adam göndereceğini kim düşünebilirdi! Usta Zhang böyle ezici bir güce nasıl karşı koyacaktı?

 

"Yapabileceğimiz... hiçbir şey yok! Üstelik... görünüşe göre Tianwu Krallığının da sonu geldi..." Mo Tianxue'nin vücudu ürperdi.

 

Karşı taraf Zhizun alemi ileri kademede bir üstattı. Arada böyle bir güç farkı varken hiçbir strateji işe yaramazdı.

 

Muhafız canavar bile bu durumda işe yaramazdı.

 

Karşı tarafa rakip bile olamazdı.

 

"Xiao Yu, bu yüzüğü alıp, hızla kaç. Hayatta kaldığın sürece, krallık yok edilse bile yeniden yapılabilir..." Mo Tianxue işaret parmağındaki depolama yüzüğünü telaşla çıkartıp Mo Yu'ya uzattı.

 

Mo Yu yetenekli ve akıllıydı. Eğer Tianwu Krallığı bugün yok edilecek olursa, onu yeniden ayağa kaldırabilecek tek kişi oydu. Ne olursa olsun, burada ölmemeliydi.

 

Aksi halde, Mo Tianxue öldükten sonra bile Mo Klanındaki atalarının yüzüne bakamazdı.

 

"Baba..."

 

Mo Yu'nun vücudu endişeyle titredi.

 

Babasını terk etmek istemiyordu, ancak bunun en iyi çözüm olduğunun farkındaydı.

 

Daha önce, Lin Long ufak bir mesele için tüm Qu Klanını yok etmeye kalkışmıştı. Bu kez tüm Lin Klanının yok edildiği düşünülürse, Usta Zhang öldükten sonra öfkesini Tianwu Kraliyet ailesine çevirmesi büyük olasılıktı!

 

Muhtemelen intikam için kraliyet kanı taşıyan herkesi yok etmek isteyecekti.

 

"Pekala, git hadi. Seninle gelemem... Eğer şimdi kaçarsam, bir kargaşa yaşanır. Kaderim Tianwu Krallığıyla aynı olacak!" Mo Tianxue kararlı bir tavırla konuştu.

 

Krallığın imparatoru olarak, şu anda adamlarını terk edemezdi.

 

"Baba..."

 

Bu kararın ölüm anlamına geldiğini bilen Mo Yu'nun vücudu titredi. Bir şeyler söylemek istiyordu, ancak o anda, Zhang Xuan'in malikanesinden sabırsız bir ses yükseldi.

 

"Bu ne cüret! Hangi aptal burada gürültü çıkarıyor? Eceline susamış olmalısın! Genç efendiyle görüşmek istiyorsan, dışarıya çıkıp diz çök!"

 

"Ah?"

 

Mo Yu ve Mo Tianxue donup kaldılar.

 

Liang Qingming'in çağrısından sonra, neredeyse Tianwu Kraliyet Şehrindeki herkes durumu dikkatle takip ediyordu. Bu sözleri duydukları anda şaşkına döndüler ve neredeyse kan kusacaklardı.

 

Bu Xuanyuan Krallığından Zhizun alemi ileri kademedeki bir üstat! Böyle sözler etmek...

 

Herkes konuşanın kim olduğunu görebilmek için çevredeki en yüksek noktaya tırmandı. Bu belki de Tianwu Krallığını yaklaşan felaketten kurtarabilecek müthiş bir figür olabilirdi. Ancak tek bir bakışta, neredeyse yere yığılacaklardı.

 

Bu orta yaşlı, göbekli bir adamdı... Kahya Sun.

 

Son birkaç günde, pek çok insan bu adamla tanışmıştı ve çoğu onun yalnızca Pigu aleminin zirvesinde olduğunu biliyordu. Tianwu Krallığında bile, güç piramidinin en dibinde yer alıyordu.

 

Böylesi zayıf bir gelişim alemiyle... Böyle cüretkar sözler edecek cesareti nereden buluyordu?

 

Bunları söylerken havadaki o adamın ne kadar güçlü olduğundan haberin var mı?

 

Mo Yu ve Mo Tianxue birbirlerine bakıp, korkuyla titrediler.

 

Zhizun alemi ileri kademede, karşı taraf Xuanyuan Krallığında bile en üstün üstatlardan biri sayılırdı. Basit bir Pigu alemi kahyanın böyle kibirli davranması...

 

Lanet olsun!

 

Meseleyi çözmek zaten çok zordu ve bu herif adamı daha da kızdırmıştı.

 

Hiç şüphesiz, şehirde kısa süre sonra bir kan sağanağı başlayacaktı.

 

"Sen..."

 

Şehirde herkes çıldırmış haldeyken, sözleri duyan Liang Qingming neredeyse Altın Pullu Şimşek Canavarından düşecekti.

 

O, Xuanyuan Krallığında bile ünlü ve saygı gören bir figürdü. Sesinin bu ücra krallıktaki önemsiz karıncaları korkudan titreteceğini düşünmüştü, ancak... onu önemsemeyecek ve hatta dışarıda diz çökmesini emredecek birinin çıkacağını kim düşünebilirdi...

 

Lanet olsun!

 

Cesur musun yoksa kafanda gevşek vidalar mı var?

 

"Üçe kadar sayacağım. Zhang Xuan'in deliğinden çıkmasını sağla yoksa tüm malikaneyi yok edip içerideki herkesi onunla birlikte cehenneme yollarım!"

 

Liang Qingming'in yüzü öfkeyle seğirdi.