Library of Heaven's Path - Bölüm:274 Yarı Zongshi

---

Bölüm:274 Yarı Zongshi

 

Çeviri ve Düzenleme: Gin

 

 

"Doktor Cheng Feng, bu... Neler oluyor?"

 

Doktor Bai Chan'ın kendini toparlaması için uzunca bir süre gerekti. Tanıdık bir yüz görünce hemen sordu.

 

"Doktor Bai, büyüklüğünü fark etmeyecek kadar körmüşüm, tıbbi yeteneklerinin yalnızca birkaç yılda böyle hayranlık verici bir seviyeye ulaşacağını kim tahmin edebilirdi. Umarım seni gücendirdiğim zamanlar için beni affedebilirsin!"

 

Doktor Cheng Feng kıpkırmızı bir suratla ellerini saygıyla kavuşturdu.

 

"..."

 

Doktor Bai Chan'ın kafasının üzerinde sayısız soru işareti belirmişti.

 

Bu herifler sabah bozuk bir şeyler mi yemişlerdi?

 

Neden bayıldıktan sonra bana karşı tavırları tamamen değişti?

 

Bir anlık şaşkınlığın ardından, Doktor Bai sonunda durumu kavramıştı. Nişanını çalan herif onun kimliğini kullanarak Yüce Bitki Kralını tedavi etmişti.

 

Onu bayıltmasına rağmen parasını ya da değerli eşyalarını çalmamıştı. Hatta, onun için otuz bin altın değerinde şifalı ot satın almıştı... Tüm bunlar birini tedavi etmek için miydi?

 

Neden bu kadar şüpheli görünüyordu?

 

Dünyada böyle bir iyiliğin var olması mümkün müydü...

 

Durum gerçekten buysa, bir başka ıssız sokakta dolanmayı düşünmem mi gerekir?

 

Göklere bana merhamet ederek bunun gibi birkaç hırsız daha göndermesi için dua mı etmeliyim?

 

...

 

Zhang Xuan, Doktor Bai Chan'ın içten yakarışlarından habersizdi. Son üç gündür Yüce Bitki Kralının malikanesinde kalıyordu. Semavi Yolun Kütüphanesindeki kitapları okumak dışında, zamanının çoğunu Mo Yu'ya ders vererek geçiriyordu.

 

Bunu yapmaya söz vermişti. Yüce Bitki Kralını kendisine yardım etmeye ikna ettiğine göre, anlaşmanın kendine düşen kısmını yerine getirmeliydi.

 

Zhang Xuan'in rehberliğiyle geçen bu birkaç günde, Mo Yu kendisinden daha genç olan bu adamın yeteneklerine tamamen hayran kalmıştı.

 

Eczacılık hocası Tianwu Krallığındaki ünlü bir figürdü, ancak öğretmenlik konusunda, kritik noktaları ve hataları belirleme konusunda Zhang Xuan'in yanına bile yaklaşamazdı.

 

Yalnızca üç günde, kızın hap üretim yetenekleri büyük bir gelişime uğramıştı. Şu anda, çoktan 2. seviye hapları kendi başına üretebilecek seviyedeydi.

 

Ve 2. seviye hapları üretebilmesi 2 yıldızlı eczacılık sınavına girebileceği anlamına geliyordu. Yalnızca üç günlük rehberlikle bu seviyeye ulaşabilmesine Mo Yu bile inanamıyordu.

 

Normal koşullarda, en az beş ya da altı yıllık yoğun bir çalışma olmadan 1 yıldızdan 2 yıldızlı eczacılığa yükselebilmek imkansızdı.

 

"Doktor Bai, ihtiyacınız olan tüm kitapları topladık!"

 

Dördüncü günün sabahında, Zhang Xuan her zamanki gibi Mo Yu'ya rehberlik ederken Yüce Bitki Kralı içeri girdi.

 

 

"Hadi gidip bakalım!"

 

Zhang Xuan ayağa kalktı.

 

Son üç gündür malikanede kalmasının sebebi buydu ve karşı taraf onu hayal kırıklığına uğratmadığı için memnundu.

 

"Bu taraftan!"

 

Yüce Bitki Kralı yolu gösterdi ve kısa süre sonra devasa bir odaya geldiler. Farklı görünüşlerdeki her çeşit kitap içeriyi dolduruyordu ve en dıştaki sıraya tek bir bakış atınca, bunların gerçekten de Yarı Zongshi ve Zongshi alemi gelişim tekniği kılavuzları olduğunu gördüler.

 

"Ben bir bakacağım, siz şimdilik gidebilirsiniz!"

 

Okuma yönteminin garipten bile öte olduğunu bilen Zhang Xuan diğerlerini uzaklaştırdı.

 

"Peki!"

 

Yüce Bitki Kralı ve Kahya Lu odadan çıktıları anda, içeriden gelen aceleci ayak seslerini duydular ve görünüşe göre odada birileri koşturuyordu.

 

Bu kitapları okumak için toplamamızı istemedi mi?

 

Koşmak mı?

 

İkili şaşkın ifadelerle birbirlerine baktılar.

 

"Doktor Bari sıra dışı bir üstat, işleri yapmak için sıra dışı yöntemlere sahip olması şaşırtıcı olmamalı. En iyisi... onu kendi haline bırakalım!"

 

İçeriye bir bakış atma isteğini bastıran Yüce Bitki Kralı kafasını salladı.

 

Diğer doktorlar teşhisleri için hastalarını gözlemleyerek çeşitli sorular sorarlardı... Ancak bu herif hastayı yumruklayarak bayıltıyordu!

 

Diğer doktorlar genellikle başkalarını tedavi etmek için altın ve şifalı otlar talep ederlerdi, ancak bu herif seviyesi önemli olmaksızın gelişim teknikleri istemişti...

 

'Aç gözlü olmak hazımsızlığa neden olur' herkesin bildiği bir prensipti. Dahası, üstatlar yalnızca tek bir gelişim tekniği uygulayabilirlerdi, bu yüzden Zhang Xuan'in neden bunca kitaba ihtiyaç duyduğunu anlayamamışlardı.

 

Son üç gündür bu konu zihinlerini kurcalıyordu. Onlarca farklı sebep düşünseler de hiçbiri mantıklı durmuyordu.

 

Yaptıklarını izleyerek adamın niyetini çözebileceklerini düşünmüşlerdi ancak buldukları tek ipucu koşma sesleriydi...

 

Kitapları buraya getirdiklerine göre, karşı taraf en azından onlara göz atarak öğrenmeliydi!

 

Ancak tek yaptığı odada koşuşturmaktı...

 

Üstatların garip şeyler yaptıklarını bilseler de... bu fazla garipti!

 

"Büyük efendi, şimdi ne yapacağız?"

 

Odanın dışında uzun bir süre bekleseler de, aceleci ayak sesleri haricinde başka bir ses duyamadılar. Sonunda, Kahya Lu daha fazla dayanamayarak sordu, "Biz de... onunla birlikte koşmalı mıyız?"

 

"Buna gerek yok, yalnızca dışarıda bekleyeceğiz. İşi bitince dışarı çıkacaktır!"

 

Kafasını sallayan Yüce Bitki Kralı konuşmaya devam edeceği sırada 'gırrç' kapılar açıldı ve Doktor Bai dışarı çıktı.

 

"Bu... Doktor Bai, kılavuzlarla ilgili bir sorun mu var?"

 

Karşı tarafın odadan çıktığını gören Yüce Bitki Kralı şaşırmıştı. Durumu anlamakta güçlük çekiyordu.

 

Zhang Xuan bu gelişim tekniği kılavuzlarını bizzat istemişti, bu yüzden Yüce Bitki Kralı en az bir iki gününü kitaplara ayıracağını düşünüyordu. Şimdi neden... bir süre koştuktan sonra odadan çıkmıştı?

 

Bu kadar kısa sürede birkaç kitaptan fazlasını okuyamazdı, değil mi?

 

"Onlara göz atmayı bitirdim!"

 

Zhang Xuan başıyla onayladı.

 

"Kitaplarla ilgili bir sorun varsa, bir başka yöntem düşünebilirim... Ha? Ne dediniz? Onlara gö-gö-göz atmayı bitirdiniz mi?"

 

Yüce Bitki Kralı ve Kahya Lu sendelediler ve neredeyse kan kusacaklardı.

 

Binden fazla kitabı toplayabilmek için oldukça çaba harcamışlardı. Odaya gireli yalnızca birkaç dakika oldu... ve hepsine göz attığını mı söylüyorsun?

 

Tek duyduğumuz odada koşuşturma seslerindi, tüm o kitapları ne zaman okudun?

 

"Hm, bu kitaplar benim için son derece faydalı oldu. Teşekkür ederim!"

 

Adamların yüzlerindeki şok ifadelerine aldırmayan Zhang Xuan başıyla onayladı.

 

Odada yalnızca bin kusur kitap vardı ve Zhang Xuan'in hepsine dokunması birkaç dakika sürmüştü. Hatta, birkaç dakika sürmesinin nedeni seviye atlayarak Yarı Zongshiya ulaşmasının biraz zaman almasıydı. Aksi halde, adamlar kapının dışına çıktığında kitapları 'okumayı' bitirmiş olurdu.

 

Yüce Bitki Kralının topladığı kitaplar arasında daha çok Yarı Zongshi kılavuzu vardı ve Zhang Xuan tamamlanmış bir Semanın Yolu İlahi Sanat Kılavuzu oluşturabilmişti, bu yüzden oracıkta eğitime başlamıştı.

 

Yarı Zongshi yalnızca Zongshi alemine bir geçiş aşamasıydı. Doğru gelişim tekniğiyle, Zhang Xuan hızla seviye atlayabilirdi. Yalnızca birkaç dakikada Yarı Zongshiya ulaşmış ve gelişim alemini güçlendirmişti.

 

Öte yandan, Yüce Bitki Kralı yalnızca yedi-sekiz yüz Zongshi alemi gelişim tekniği kılavuzu toplayabilmişti ve Zhang Xuan tamamlanmış bir teknik oluşturmak için hala daha çok kitaba ihtiyaç duyuyordu. Bu yüzden Yarı Zongshi'da durmuştu.

 

Yarı Zongshi'ya ulaştığında Zhang Xuan'in gücü önemli ölçüde artmıştı. 1000 ding sınırını geçmiş ve 1500 ding'e ulaşmıştı.

 

Zongshi aleminde, bir üstat temel kademede 1000 ding, orta kademede 2000 ding, ileri kademede 3000 ding ve zirvede 4000 ding güce ulaşırdı!

 

1500 ding'e sahip olan Zhang Xuan'in gücü yalnızca Yarı Zongshi aleminde olmasına rağmen çoktan Zongshi alemi temel kademesindeki üstatların gücünü aşmıştı.

 

Daha önemlisi... Başkalarının Yarı Zongshi alemine ulaşması birkaç yıl, hatta bazıları için onlarca yıl sürerken... onun için yalnızca birkaç dakika sürmüştü.

 

Semavi Yolun zhenqisi bu kadar saf olduğu için şanslıydı, bu sayede kimse gelişim seviyesini göremiyordu. Aksi halde, Yüce Bitki Kralı Zhang Xuan'in gelişim seviyesinin yalnızca odada geçirdiği birkaç dakikada büyük bir sıçrama geçirdiğini öğrenseydi, büyük olasılıkla oracıkta ağlamaya başlardı.

 

Kendisinin Yarı Zongshiya ulaşabilmek için sayısız şifalı ot yemesi gerekmişti. Söz konusu şifalı otların parasal değeri tüm bir şehri satın almaya yeter de artardı.

 

Seviye atlamak için onca kaynak harcaması gerekirken, bu 'Doktor Bai' aynı şeyi odada birazcık koşturarak başarmıştı...

 

Dünyadaki en büyük dehanın bile Zhang Xuan karşısında yüzü kızarırdı.

 

"Bu konuda endişelenme, bu yapmam gereken bir şeydi!"

 

Saçlarını yolma arzusunu bastıran Yüce Bitki Kralı sordu, "Doktor Bai... şimdi ne yapacağız? Hala Zehir Salonuna gitmeye kararlı mısınız?"

 

"Tabi ki öyleyim!"

 

Zhang Xuan gülümsedi. "Yalnızca bu da değil, kapısından gururla içeri yürüyeceğiz!"

 

"Gururla mı?"

 

"Bu doğru!" Zhang Xuan başıyla onayladı. "Karargahın çoktan eski Salon Efendisinin ölümünden haberdar olduğunu söylememiş miydin?"

 

"Hm! Sadece, karargahın bir elçi gönderip göndermeyeceği kesin değil. Eğer birini gönderirlerse, kaos kısa sürede son bulacaktır ve bu da bizi tehlikeden uzak tutar!" Yüce Bitki Kralı yanıtladı. "Aksi halde... Biraz çetrefilli olacak."

 

"Bir planım var! Gelmesi kesin bile olmayan bir elçi yerine, neden kendimiz... bir elçi yaratmıyoruz!"

 

Zhang Xuan konuştu.

 

"Elçi mi yaratalım?" Yüce Bitki Kralı şaşkındı.

 

"Oldukça basit. Beni Zehir Salonuna götürdüğünde elçi olduğumu söyleyeceksin! Her şekilde, hiçbiri daha önce bir elçi görmediler, bu yüzden benim sahte olduğumu anlayacaklarını düşünmüyorum."

 

Son üç günde, Zhang Xuan bu konuyu ayrıntısıyla düşünmüştü. Burada beklemek yerine, ipleri eline alabilirdi.

 

Zehir Salonunda bir iç çatışma çıktığına ve içeri girmek tehlikeli olduğuna göre, neden bir elçi kılığına girip çatışmayı sonlandırmıyordu... Ne de olsa, Salon Efendisi pozisyonunu ne kadar isterlerse istesinler, karargahın gönderdiği bir elçiye el uzatmaya cesaret edemezlerdi.

 

Üstüne üslük, karargahın kimi göndereceğinden habersizdiler!

 

Bu yüzden neden elçi numarası yapmıyordu?

 

Her şekilde, asıl amacı kitaplara ulaşmaktı. Kitapları kütüphaneye kopyaladıktan sonra oradan ayrılabilirdi ve daha sonra sahte elçi olduğu ortaya çıksa bile, çoktan gitmiş olacaktı.

 

Daha önce bir usta hocayı taklit etmişti ve Zehir Salonunun elçisi olmak fazla sorun olmazdı.

 

"Elçi gibi mi... davranacaksınız?"

 

Yüce Bitki Kralının yüzü soldu ve vücudu korkudan titremeye başladı.

 

Kardeşim, yeterince yaşlıyım ve kalbim zayıf... Bir bacağımdan bilerek çekmediğinden emin misin!

 

Elçi numarası yapmak şakaya gelmez. Eğer biri numaranı fark ederse, oracıkta dayaktan ölürsün.

 

"Hm! Hazırlıklarını yap, hemen yola çıkacağız. Çoktan beni Zehir Salonuna götürmeye söz verdin. Şimdi sözünden dönmeyi düşünmüyorsun, değil mi?"

 

Zhang Xuan kaşlarını çatarak Yüce Bitki Kralına bir bakış attı. "Korkuyorsan, beni yalnızca Zehir Salonuna götürmen yeterli. İçeride beni takip etmene gerek yok!"

 

"Ben..."

 

Bu korkmak ya da Zehir Salonuna gitmekle ilgili bir sorun değil...

 

Eğer sahte elçi olduğunuz ortaya çıkarsa, bin kere ölsek bile günahlarımızı affettiremeyiz!

 

Azrail’in elinden yeni kurtuldum ve şimdi benim bir ateş denizine atlamamı istiyorsunuz...

 

Eğer niyetinizin bu olduğunu bilseydim, şartınızı asla kabul etmezdim!

 

Sözlerimi geri almak için... çok mu geç?

 

Yüce Bitki Kralının yüzü seğirdi. Bu kez, gerçekten göz yaşlarına boğulmuştu