Library of Heaven's Path - Bölüm:253 Sen Bir Usta Hoca mısın?

---

Bölüm:253 Sen bir Usta Hoca mısın?

 

 

Çeviri ve Düzenleme: Gin

 

 

Bom!

 

O anda, Yeşilimsi Kartal her an patlayabilecek bir bomba gibi gözüküyordu. Vücudundan suyun akışına benzer bir ses yükselirken, akupunktur noktaları içlerinden güçlü bir enerji akar gibi titreşiyordu.

 

Huuv! Huuv!

 

Vücudundan çıkan ses yükselirken, üç metrelik vücudu birden büyümeye başladı. Aynı zamanda, tüyleri de uzamaya başlamıştı.

 

"Bu... kan evrimi mi? Gelişim alemi seviye mi atlıyor?"

 

Salon Efendisi Feng'in gözleri kısıldı.

 

Aynı sonuca varan Canavar Eğiticisi Lu ve Canavar Eğiticisi Wang'in yüzleri de heyecanla parıldadı ve yumruklarını sıktılar.

 

"Kan evrimi mi? O da ne?"

 

Biri şüpheci bir sesle sordu.

 

Odada Yun Tao, Zhu Jinhuang ve Zhou Xuan'in muhafızları gibi, birer canavar eğiticisi olmayanlar da vardı.  Canavar eğiticiliğiyle ilgili her konuya hakim değillerdi.

 

"Bir vahşi canavarın gücünü etkileyen çeşitli faktörler vardır ve içlerinden üçü daha önemlidir. İlki yaştır. Bir vahşi canavar yaş aldıkça büyür ve yalnızca yetişkinliğe adım attığında gücünün zirvesine ulaşır. Bu aynı zamanda bir vahşi canavarın gücünü sınırlayan en bilindik faktördür. İkinci olarak soy gelir. Bir vahşi canavarın kanı ne kadar güçlüyse o kadar potansiyel taşır. Yetişkinliğe ulaşsa bile, eğer kanı yeterince güçlüyse, gelişim alemini arttırabilir. Üçüncü olarak gelişim teknikleri gelir. Bazı zeki vahşi canavarlar, eğiticileriyle birlikte eğitim yaparak onlarla birlikte güçlenebilirler.

 

Odada daha bilgili olanlardan biri kısık bir sesle adama açıkladı. "Genellikle, bir vahşi canavarın kanını güçlendirmesi imkansızdır. Ancak bazen, bir vahşi canavar özel bitkiler yiyerek ya da sıra dışı bir tecrübe yaşayarak sınırlarını aşıp daha yüksek seviyelere ulaşabilir!"

 

"Kanı evrim geçirdiğinde, gelişim alemi de sınırlarını aşarak daha üst alemlere yükselebilir. Böyle bir evrim mutasyona benzer ve son derece ender rastlanır. Yeşilimsi Kartalın böyle bir fırsat yakalayacak kadar şanslı olabileceğini kim bilebilirdi. Gerçekten de şanslıymış..."

 

"Kan evrimiyle birlikte, gelişim alemi hızla yükselir. Acaba bu Yeşilimsi Kartal gerçekten de Yarı Zongshi'ya ulaşabilecek mi?"

 

"Eğer Yarı Zongshi’ya ulaşmayı başarırsa, bu Zhang Xuan'in Yarı Zongshi bir vahşi canavarı başarıyla evcilleştirdiği anlamına gelir. Bu durumda sınav koşullarını sağlamış olur ve canavar eğiticisi sınavını başarıyla geçer!"

 

Açıklamayı duyan herkes durumu fark etmişti.

 

"Bu... Bu imkansız..."

 

Zhang Xuan'in durumuna itiraz ettikten hemen sonra yaşananları gören Mo Yu'nun yüzü kızardı. Çıldırmanın eşiğindeydi.

 

 

Bu Yeşilimsi Kartal onun evcil canavarıydı ve geçmişini iyice araştırmıştı. Yetişkinliğe ulaşmıştı ve kan evrimini tetikleyebilecek herhangi bir değerli bitki yememişti. Bu yüzden bu durumun yaşanması imkansızdı.

 

Ancak, Zhang Xuan'den dayak yedikten hemen sonra yalnızca gelişim alemi yükselmemiş, kanı bile evrim geçirmişti...

 

Benimle kafa buluyor olmalısın!

 

Eğer kan evrimi geçireceğini bilseydim, sana onu evcilleştirme fırsatını asla vermezdim!

 

Yarı Zongshi alemi bir vahşi canavar... Bir kere evcilleştirdiğinde, onuna birlikte eğitim yapabilirdi. Onun yardımıyla Yarı Zongshi alemine ulaşmak çok daha kolay olurdu...

 

Ancak, bu fırsatı öylece tepivermişti!

 

O kadar kasılmıştı ki delirmek üzereydi.

 

"Genç hanım Mo Yu, bu herifin onu dövmesi Yeşilimsi Kartalın kanının evrimleşmesini tetiklemiş ve gelişim aleminin yükselmesine neden olmuş olabilir mi?" Zhu Jinhuang sordu.

 

"Bu imkansız!" Mo Yu yanıt veremeden önce Zhou Xuan kafasını sallayarak araya girdi. "Genellikle, kan evrimi yalnızca değerli bitkiler yediklerinde ya da güçlü bir vahşi canavardan kalan kan özüyle kendi kanlarını arındırdıklarında tetiklenir. Yalnızca dayak yiyerek seviye atlaması nasıl mümkün olabilir?"

 

Kan evriminin gerçekleşebilmesi için muazzam bir şans gerekliydi. Vahşi canavar değerli bir bitki ya da güçlü bir vahşi canavarın kan özünü de tüketmiş olsa da, işe yaramaları için vahşi canavarla uyumlu olmaları gerekirdi. Başarı şansı 10000'de 1'di.

 

Yalnızca dayak yiyerek kan evrimi geçirme fikri... koca bir şakaydı!

 

"Zhou Xuan haklı. O herif ne kadar yetenekli olursa olsun, yalnızca döverek Yeşilimsi Kartalın kanını arındırıp kan evrimini tetiklemesi imkansız. Tek mantıklı açıklama... Yeşilimsi Kartalın buraya gelmeden önce özel bir şey yediği ve etkinin burada açığa çıktığı olabilir..."

 

Zhou Xuan'in sözlerine katılan Mo Yu başıyla onayladı. "Yanılmıyorsam, buraya gelmeden önce ona yedirdiğim Şaşırtıcı Ruh Çiçeğinin etkisi olmalı! Onun Yeşilimsi Kartala faydalı bir tonik olduğunu duymuştum ve Yeşilimsi Kartalı evcilleştirebilmek uğruna büyük para harcayarak satın aldım..."

 

Şaşırtıcı Ruh Çiçeğinin fiyatını düşündüğünde kalbinin sızladığını hissetti. Pişmanlıkla dişlerini sıkarken, Yun Tao'nun bir şeyler mırıldanarak yaklaştığını duydu.

 

"Tam Kıdemli Zhang Xuan'den bekleneceği gibi. Dövdüğü her vahşi canavar kan evrimi geçiriyor. Altın Alaşımlı Panter ve Kadim Şimşek Bulutu Serçesine  de böyle olmuştu... Bunun bir tesadüf olduğunu düşünmüştüm, ancak bu Yeşilimsi Kartal da seviye atladı!"

 

"Ne dedin sen?"

 

Gencin sözlerini duyan Mo Yu dilinin ucundakileri geri yuttu. Kocaman açılmış gözlerle Yun Tao'ya bakakaldı.

 

"Oh, bir şey demedim. Yalnızca Kıdemli Zhang Xuan'in ne kadar etkileyici olduğunu düşünüyordum. Onun Altın Alaşımlı Panterini hepiniz gördünüz. İlk gördüğümde Pixue aleminde bir vahşi canavardı ancak çoktan Tongxuan alemine ulaştı! Kadim Şimşek Bulutu Serçesi de başta yalnızca Pixue aleminin temel kademesinde bir vahşi canavardı, ancak şu anda orta kademeye ulaştı. Bunların hepsi Kıdemli Zhang'in dayağı sayesinde oldu."

 

Yun Tao ciddi bir ifadeyle yanıt verdi.

 

"Dövdükten sonra... Yalnızca vahşi canavarın teslim olmasını sağlamıyor, aynı zamanda kan evrimini mi tetikliyor?"

 

Mo Yu, Zhu Jinhuang, Zhou Xuan ve diğerleri delirecek gibi hissediyorlardı.

 

Yun Tao'nun sözleri... neden kulağa inanılmaz geliyordu?

 

Bu özellikle Mo Yu için geçerliydi. Yeşilimsi Kartalın seviye atlamasına kendi Şaşırtıcı Ruh Çiçeğinin neden olduğunu iddia edeli çok olmamıştı. Yun Tao'nun sözlerini duyduğu anda, yüzünün yandığını hissetti.

 

O kimdi?

 

Müthiş bir dehaydı. Tüm Canavar Salonu ve Tianwu Krallığında bile, en üstlerde yer alıyordu.

 

Canavar eğiticisi sınavında 1.sınıf değerlendirme alarak herkesi gölgede bırakmıştı. Ancak hala bu başarının keyfini sürerken, bu herif onun evcil canavarını evcilleştirmiş, onu dövmüş ve hatta seviye atlamasına yardım etmişti...

 

Buraya beni küçük düşürmek için gelmediğine emin misin?

 

Aksi halde, neden söylediğim en ufak şeyi bile yanlış çıkarasın ki...

 

Bom!

 

Herkesin yaşadığı şokun içinde, Yeşilimsi Kartalın yükselen aurası sonunda dengelenmişti.

 

O anda, daha önceye kıyasla bariz şekilde daha iriydi ve dört metre boya ulaşmıştı. Aynı zamanda, çok daha güçlü bir aura yayıyordu. Sanki pençelerinin ufak bir hareketiyle, mavi taş zeminde derin yarıklar açabilirdi.

 

Yarı Zongshi!

 

Bu Yeşilimsi Kartal gerçekten de Yarı Zongshiya ulaşmıştı!

 

"Peki... şimdi sınavı geçtim mi?"

 

Zhang Xuan gülümsedi.

 

"Geçtin!"

 

Üç canavar eğiticisi başlarıyla onayladılar.

 

Eğer böyle de sınavı geçmiş sayılmazsa, nasıl sayılacaktı?

 

Ayrıca, onların kafası da hala karışıktı.

 

Mo Yu, Zhang Xuan'in ne yaptığını tam olarak görememiş olabilirdi, ancak 2 yıldızlı canavar eğiticileri olarak Yeşilimsi Kartalın kan evriminin Zhang Xuan'den kaynaklandığına emindiler.

 

Bir vahşi canavarın kan evrimini tetikleyebilmek...

 

Eğer bunu tüm vahşi canavarlarda yapabiliyorsa, bunun Canavar Salonunu ayağa kaldıracağı kesindi.

 

O noktada, Salon Efendisi Feng kendini daha fazla tutamadı. Yumruklarını kavuşturarak konuştu, "Canavar eğiticisi Zhang, size sormak istediğim bir şey var..."

 

"Ne sormak istediğinizi biliyorum. Yeşilimsi Kartalın neden ansızın kan evrimi geçirdiğini merak ediyorsunuz?"

 

Zhang Xuan ona baktı.

 

"Evet!" Salon Efendisi Feng yanıtladı.

 

İkilinin konuşmasını duyan herkes dikkatini oraya çevirdi.

 

Yeşilimsi Kartalı yediği dayaktan sonra, yalnızca teslim olmakla kalmamış, aynı zamanda kan evrimi geçirmişti. Eğer buna bizzat şahit olmasalardı, bunun mümkün olduğuna asla inanamazlardı.

 

Herkes neler olup bittiğini öğrenmek için ölüyordu.

 

"Oldukça basit. Teslim olmasını sağlamak için Kadim Şimşek Bulutu Serçesinin kan özünü yem olarak kullandım. Ardından... Onu kan özüyle besleyerek kan evrimi geçirmesini tetikledim." Zhang Xuan yanıtladı.

 

Bir vahşi canavarın seviye atlamasını tetiklemek kolay bir iş değildi. Eğer diğerleri Zhang Xuan'in zhenqisinin kan evrimini tetiklediğini öğrenirlerse, başına bir dünya sorun açılabilirdi.

 

Bu yüzden meseleyi Kadim Şimşek Bulutu Serçesine bağlamayı seçmişti.

 

Her şekilde, vahşi canavarların, daha güçlü vahşi canavarların kan özlerini tükettikten sonra seviye atladığı durumlar olmuştu... Kadim Şimşek Bulutu Serçesi bir kadim canavar olarak saf bir kana sahipti. Yeşilimsi Kartal devasa bir vücuda sahip olsa da, yine de bir kuş türüydü. Kadim serçenin kanının kartalla uyumlu olma ihtimali vardı...

 

Ancak, bir başkası aynı şeyi deneyecek olursa, evcil canavarı öldüğünde Zhang Xuan suçu üstlenmeyecekti.

 

Daha önemlisi, Kadim Şimşek Bulutu Serçesi Yun Tao'nun vahşi canavarıydı. Kötü bir sonuç yaşansa bile Zhang Xuan'i sorumlu tutamazlardı.

 

O herif Zhang Xuan sayesinde bedavadan bir kadim canavara sahip olduğuna göre, en azından şamar oğlanı olarak karşılığını ödeyebilirdi!

 

"Demek mesele buydu!"

 

Açıklamayı duyan Salon Efendisi Feng ve diğerleri birbirleriyle bakışarak başlarıyla onayladılar.

 

Bu tek mantıklı açıklama gibi görünüyordu.

 

Aksi halde... yalnızca dayak yiyerek seviye atlamak... neresinden bakılırsa bakılsın bir saçmalık gibi duruyordu.

 

"Demek Kadim Şimşek Bulutu Serçesi..."

 

Açıklamayı duyan Mo Yu da durumu anlamış gibiydi. Aynı zamanda derin bir pişmanlık hissediyordu.

 

Eğer Kadim Şimşek Bulutu Serçesinin Yeşilimsi Kartalın kan evrimini tetikleyebileceğini bilseydi, Zhang Xuan ve Yun Tao'ya yakınlaşmaya çalışırdı. Böylece son engeli de aşarak İleri Evcilleştirmeye ulaşabilirdi.

 

Ancak şimdi, elleri bomboş kalmıştı...

 

Karşı taraf vahşi canavarını evcilleştirmişti ve Sadakat Seviyesi tamı tamına 45'ti. Yalnızca 'ödünç' aldığını söylese de büyük ihtimalle onu geri vermeyecekti...

 

"Bir Kadim Şimşek Bulutu Serçesini tanımlayıp, bunca yeteneğe sahip olduğuna göre, yoksa..."

 

Aklına bir fikir gelen Mo Yu bir anlık tereddütten sonra Zhang Xuan'e doğru yürüdü.

 

"Lanet olsun!"

 

Mo Yu'nun yüzünden yansıyan sayısız duyguyu ve Zhang Xuan'e doğru yürüdüğünü gören Zhou Xuan ve Zhu Jinhuang yumruklarını sıktılar.

 

Bu herif bu kez onları tamamen gölgede bırakmıştı. Mo Yu'nun ondan etkilenmiş olmasını söylemeye gerek bile yoktu.

 

"Bu herifin Tianxuan Krallığından geldiğini ve arkasında güçlü bir destekçisi olmadığını duydum. Eğer işler bu noktaya geldiyse..."

 

Zhu Jinhuang, Zhang Xuan'i öldürmek istediğini işaret etti.

 

Yun Tao bir ülkenin prensi olduğu için işleri fazla ileriye götüremezlerdi. Ancak Zhang Xuan farklıydı. Destekçisi olmayan önemsiz bir figür olarak, yaşayıp ölmesi bir anlam ifade etmiyordu.

 

Karşı tarafa rakip olamayabilirlerdi, ancak kendi krallıklarının prensleri olarak onunla ilgilenmesi için birkaç hizmetkarlarını görevlendirmek zor olmazdı.

 

"Pekala!"

 

Zhou Xuan sıktığı dişleri arasından tısladı.

 

Bu genç adam, bugün onları tamamen küçük düşürmüştü. Eğer bir şey yapmazlarsa öfkeleri kolay kolay dinmeyecekti.

 

Arkasında bir destekçi olmadan iki prensi kızdırdığına göre, eceline susamış demekti!

 

İkili Zhang Xuan'i nasıl öldüreceklerini konuşurken, Mo Yu çoktan Zhang Xuan'in yanına ulaşmıştı. Parıldayan gözlerle aklındakini sordu.

 

"Kadim Şimşek Bulutu Serçesinin kanı büyük olasılıkla etkenlerden yalnızca biri. Kartalın seviye atlamasının ardından daha önemli bir neden olmalı... Yanılmıyorsam, bir usta hocasınız, değil mi?"

 

"Usta hoca mı?"

 

Zhang Xuan'i nasıl öldüreceklerini tartışan Zhu Jinhuang ve Zhou Xuan, Mo Yu'nun sözlerini duydukları anca istemsizce titremeye başladılar. O anda, kendilerini daha fazla tutamayarak ağlamaya başlamışlardı.

 

Bu iki aptal bir usta hocayı öldürmeye niyetlenmişlerdi... Gerçekten de arsızdılar!

 

Kahretsin, onun bir destekçisi olmadığını söylememişler miydi?

 

Görünüşe göre arkasındaki güç göklerden bile yüceymiş...