Library of Heaven's Path - Bölüm:153 Karnın Doluyken Yemeye Devam Etmişsin!

---

Bölüm:153 Karnın Doluyken Yemeye Devam Etmişsin!

 

Çeviri ve Düzenleme: Gin

 

"Gizli kılavuz gerçekti, ancak birileri en önemli kısmı parçalayarak geriye eksik bir versiyon bırakmış. Bu hale düşmenin nedeni bu!" Zhang Xuan bunları söyledikten sonra konu üzerinde fazla durmadı: "Pekala, vücuduna akupunktur uygulayarak gizli sorunları çözeceğim!"

 

"Peki!" Du Miaoxuan hemen bir adım öne çıktı.

 

Zhang Xuan'in bileğinin bir hareketiyle elinde gümüş bir iğne belirdi. Ardından parmağının bir fiskesiyle iğne Du Miaoxuan'a doğru fırladı.

 

Semavi Yolun Kütüphanesi yalnızca kişinin sorunuyla ilgili temel bilgileri ortaya koyardı; sorunun nasıl çözüleceği kitapta yazmazdı. Ancak Du Miaoxuan'ın sorunu Ling Tianyu'nun karısınınkine benzerdi ve meridyenlerindeki tıkanıklıklardan kaynaklanıyordu. Bu Kar Kurdu kanının gerçek amacına ulaşmasını engellemişti.

 

Zhang Xuan'in sorunu çözmek için tek yapması gereken tıkanıklıkları temizlemekti.

 

Zhang Xuan için bu çocuk oyuncağıydı. Semavi Yolun İlahi Sanatı sayesinde zhenqisi su kadar saf ve temizdi. Temas ettiği herhangi bir tıkanıklık anında açılırdı.

 

Hu hu hu hu!

 

Onlarca iğne Du Miaoxuan'ın tenine saplandı.

 

Du Miaoxuan tek hissettiği derisindeki uyuşukluk ve kaşıntı hissiydi. Her zaman kontrolden çıkmasına neden olan ve bu yüzden bastırdığı hayvani iç güdüler açılan meridyenlerinden nehir suyu gibi akarak tüm vücuduna yayıldı.

 

Huuv! Huuv!

 

Kar Kurdu kanı vücuduyla kaynaştığı anda zhenqisi büyük bir hızla güçlendi. Maytapları andıran bir dizi patlama sesiyle vücudundaki akupunktur noktaları bir bir patlayarak açılıyordu.

 

Pah pah pah pah!

 

Çevresindeki ruhsal enerji, sanki bir mıknatısa dönüşmüş gibi çılgınca vücuduna hücum ediyordu. Göz açıp kapayıncaya kadar seviye atlayarak Dingli aleminin zirvesine ulaştı.

 

Pixue alemi temel kademe!

 

Pixue alemi orta kademe...

 

……

 

...

 

Kısa bir an sonra Pixue aleminin zirvesine ulaşmıştı ancak görünüşe göre ilerlemesi burada durmayacaktı.

 

Bom!

 

Du Miaoxuan'ın tüm vücudu sarsıldı. Sonunda, gelişim alemindeki ani yükseliş son bulmuştu, ona bunca endişe ve sorun yaşatan hayvani iç güdüde iz bırakmayacak şekilde yok olmuştu.

 

7 Dan Dövüşçü, Tongxuan alemi temel kademe!

 

Gelişim seviyesi Dingli aleminin zirvesinden Tongxuan alemine kadar yükselmişti! Bu tüm bir alemden daha fazlaydı!

 

"Ben..."

 

Vücudundaki değişimi hissettiğinde, Du Miaoxuan dayanıklı bir zihne sahip olmasına rağmen gözleri kızarmıştı.

 

Tam on yıl boyunca tarifsiz bir acıyla işkence çekmişti. Her gün tüm vücudu beyaz kürkle kaplı bir canavara dönüşüyordu. Bu illetle ölene kadar baş etmek zorunda kalacağını düşünmüştü. Ancak karşısındaki bu adam birkaç kısa dakika içinde sorunu çözmüştü. Dahası... Üstüne bir de gelişim aleminde seviye atlamıştı.

 

 

Tonk!

 

Du Miaoxuan dizlerinin üstüne çöktü. Usta Yang'a inanılmaz derecede minnet duruyordu ve hiçbir riyakarlık düşünmeden söze girdi, "Bana yeni bir yaşam bahşettiğiniz için teşekkür ederim..."

 

Usta Yang sadece ıstırabını çözmekle kalmamış, gelişim seviyesini Tongxuan alemine yükseltmişti. Du Miaoxuan bu iyiliği doğum gibi soylu bir şeye eşdeğer görüyordu ve onu çoktan babası olarak kabul etmişti.

 

Bu yeni hali eve döndüğü anda, klanın en gözde kıdemlilerinden biri olarak gücünü kesinlikle geri kazanacaktı. Artık kimse onu küçük göremeyecekti.

 

Böyle bir sonucu elde etmek için bir yıl boyunca bile diz çökmeye razıydı.

 

"Acele et ve hediyelerimizi getir!"

 

Kalbindeki heyecanı bastıran Du Miaoxuan oğluna işaret etti.

 

"Peki!" Du Yuan aceleyle bir tomar altın senedi çıkartarak uzattı.

 

Başlangıçta, Du Yuan babasının malikanenin önünde diz çöktüğü için delirdiğini ve bunca parayı bu yüzden topladığını düşünmüştü. Babasının aslında mantıklı davrandığını ve ne kadar ileri görüşlü olduğunu ancak şimdi fark ediyordu.

 

Tongxuan alemi...

 

Hayatının on yılını kaybettiyse ne olmuş? Babası şu anki gücüyle, eğer peşine düşmek isterse, klan şefi pozisyonunun en güçlü adaylarından biri olabilirdi. Onu kimse durduramazdı.

 

Bir sonraki klan şefi olamasa bile, Tongxuan alemindeki bir üstat olarak, gücüyle birkaç milyon altın kazanması zor bir iş değildi.

 

"Bu bir usta hocanın mucizesi..."

 

Bir bir usta hocaydı, tüm kıtadaki en saygı gören meslekten biri, insanları cennet ya da cehenneme gönderebilecek, tek sözüyle kaderine hükmedebilecek biri.

 

Sun Qiang öne çıkarak para tomarını alıp, onlara dışarıyı işaret ettiğinde, ikisi hala Usta Yang'a hayranlıkla bakıyorlardı, "Kıdemli Du, genç efendi Du, gidelim. Büyük efendi dinlenmek istiyor!"

 

"Peki. Bugün habersiz gelerek Usta Yang'ı rahatsız ettim. Bir başka gün tekrar gelerek saygılarımı sunacağım!"

 

Karşı tarafın onları dışarıya davet ettiğini bilen Du Miaoxuan, Du Yuan'le birlikte ana salondan ayrıldı.

 

Tam dışarı adımlarını atacaklarken zayıf bir ses kulaklarında yankılandı, "Kar Kurdu kanı gizli kılavuzunda neden eksik sayfalar olduğuna gelince, bunun kötü niyetli birinin işi olup olmadığını araştırmalısın!"

 

"Bu..." Du Miaoxuan'ın vücudu kaskatı kesildi. Arkasını dönerek bir kez daha saygıyla eğildi, "Usta Yang, tavsiyenize teşekkür ederim..."

 

Daha sonra dönerek oradan ayrıldı.

 

O zamanlar Du Miaoxuan klan şefi pozisyonunun güçlü bir adayıydı. Tongxuan alemine ulaşmaya çabalarının sonuç vermediği bir dönemde, birden bire böylesine tehlikeli bir gelişim tekniğiyle karşılaşması abartılı bir tesadüftü. Meselenin arkasında insan eli olmadığına inanmak zordu.

 

Bu yüzden, Zhang Xuan ona son bir tavsiyede bulunmuştu. Tabi ki daha sonra olacaklar onun sorunu değildi.

 

…………………………

 

"On yıl önce, Du Miaoxuan büyük bir hastalığa yakalandı ve bu, gelişim aleminin düşmesine ve klan şefi olma yarışından elenmesine neden oldu... Kapıda diz çökmesinin nedeni büyük ihtimalle usta hocaya bu hastalığı çözmesi için yalvarmaktır!"

 

Malikanenin dışında nöbet tutan Luo Chong, Du Miaoxuan yaşadıklarını hatırlayınca birkaç tahmin yürütmeden edemedi.

 

"Eğer Du Miaoxuan'ın sorunu çözülürse, benimki de onun için sorun olmamalı..."

 

Du Miaoxuan'ın hastalığı karşısında Usta Yuanyu bile çaresiz kalmıştı. Luo Chong adamın durumu hakkında bilgi sahibi olmasa da, yıllar içinde pek çok doktora başvurduğunu ve hepsinin çaresiz kaldığını biliyordu.

 

Eğer o usta hoca böyle bir muammayı bile kolayca çözebiliyorsa, kendi sorunu, demir döverken zihinsel sakinliğini koruyamaması, onun için çocuk oyuncağı olmalıydı!

 

Kapılar yavaşça açılırken hala kendi düşüncelerine dalmış haldeydi. Ardından Du Miaoxuan ve Du Yuan dışarıya adım attılar.

 

"Acaba sorunu çözüldü mü..."

 

Aceleyle o tarafa dönen Luo Chong'un gözleri anında büyüdü ve vücudu kaskatı kesildi. "Tongxuan alemi mi? Bu... Bu... Bu nasıl mümkün olur?"

 

Birkaç dakika önce, Du Miaoxuan içeri girmeden önce, onun Dingli aleminin zirvesindeki bir 5-Dan dövüşçü olduğunu açık şekilde görmüştü. O nasıl... içeride olduğu on dakikadan az sürede Tongxuan alemine mi ulaştı?

 

Daha önemlisi adam şu an sonra derece keyifli gözüküyordu ve daha önce içeri giren adamdan son derece farklı görünüyordu.

 

Neler oluyor?

 

Bu gerçek olamaz!

 

Bir usta hoca gelişim aleminde seviye atlamak için rehberlik edebilse bile, bunun bir sınırı olmalı...

 

Yalnızca on dakikada Dingli aleminin zirvesinden Tongxuan alemine ulaşmak...

 

Luo Chong yanlış gördüğünden endişelenerek gözlerini nazikçe ovuşturdu.

 

Ona birkez daha dikkatle bakınca... yanılmadığını gördü! Karşı taraf gerçekten de Tongxuan alemindeydi ve dahası, iç nefesini kontrol edemeyişine bakacak olursa, Du Miaoxuan daha yeni seviye atlamıştı. Aksi halde, onun seviyedeki bir üstat gelişim seviyesini sakladığında, insanların, Luo Chong kadar yetenekli olanlar bile bunu ayırt etmeleri imkansızdı.

 

"Kardeş Sun, elveda!"

 

Hala şok içindeyken, Du Miaoxuan ve Kahya Sun'un vedalaşarak ayrıldıklarını gördü.

 

"Gidip sormak en iyisi..."

 

İçindeki dürtüyü daha fazla bastıramayarak aceleyle Du Miaoxuan'ın peşine takıldı.

 

"Kıdemli Du..."

 

"Oh bu Usta Luo!" Du Miaoxuan adamı tanıyarak hemen karşısında eğildi.

 

"Şu malikane..."

 

Doğruca konuya giren Luo Chong sordu.

 

"Orası Usta Yang'ın yaşadığı yer!"

 

Karşı tarafın neyi sormak istediğini bilen Du Miaoxuan başıyla onaylayarak adamın şüphelerini giderdi.

 

"O gerçekten de bir usta hoca mı?"

 

Luo Chong'un gözleri kısıldı.

 

"Usta Yang inanılmaz yeteneklere sahip bir adam. Eğer Usta Luo Chong'un sorunları varsa onun rehberliği için yalvarabilirsiniz. Ancak... Usta Yang Tianxuan Krallığına dinlenme niyetiyle gelmiş. Gerçekten rahatsız edilmek istemiyor..."

 

Du Miaoxuan açıkladı.

 

"Rahatsız edilmek istemiyor mu?" Luo Chong'un yüzü berbat bir ifade aldı.

 

Hatırı sayılır bir sosyal konumda olsa da, bir usta hocanın istirahatini bozmaya cesaret edemezdi.

 

"Aslında, hemen endişelenmeye gerek yok. Usta Yang az önce onun yardımını almak isteyen herhangi birinin önce üç milyon ödemesi gerektiğini söyledi. Sorun çözülse de çözülmese de para geri iade edilmeyecek."

 

Aynı zamanda Kahya Sun'ın sözlerini hatırlayan Du Miaoxuan devam etti, "Tabi ki Usta Yang maddiyatla ilgilenmiyor. Böyle bir istekte bulunmasının nedeni ziyaretçileri belli bir sayıda tutmak. Aksi halde herkes ona koşup rehberlik için yakarırsa, bırakın istirahat etmeyi, yorgunluktan ölene kadar çalışmak zorunda kalırdı..."

 

Bu sözleri söylerken biraz kıskanmadan edememişti. Yalnızca giriş ücretinin bile üç milyon olduğu düşünülürse, bir usta hoca gerçekten de ününü hak ediyordu. Para kazanma yöntemleri bile bu kadar inanılmazdı.

 

Du Klanının bir kıdemlisi olarak, bunca yılda biriktirdiği tüm serveti, nakit ve taşınamayanlar dahil, ancak bu kadardı.

 

"Bu mantıklı..."

 

Sorunun parayla çözülebileceğini öğrenen Luo Chong rahatlayarak derin bir nefes verdi.

 

Üç milyon büyük bir miktar olabilirdi, ancak onun gibi bir usta demirci için çok da sorun yaratmazdı.

 

"Bunları bana anlattığın için teşekkür ederim. Usta Yang'a danışmam gereken bir mesele var, bu yüzden gitmem gerek!" Sözlerini bitiren Luo Chong malikaneye doğru yürümeye başladı.

 

Malikanenin tasarımı kesinlikle zarif değildi. Aslında, sıradan bile gözüküyordu. Du Miaoxuan işin doğrusunu bizzat anlatmasa, gerçek bir usta hocanın burada yaşadığına inanmazdı.

 

Üç milyonluk ücreti girişte ödeyen Luo Chong, Sun Qiang'ı bir odaya kadar takip etti. Orada, orta yaşlı bir adamın odanın ortasında sakince oturduğunu fark etti. Adamın varlığı o kadar zayıftı ki onu kanlı canlı önünde görmese karşı tarafı fark edemezdi.

 

"İnanılmaz!"

 

Luo Chong'un gözleri kısıldı.

 

Luo Chong Tongxuan aleminde 7-Dan bir dövüşçüydü. Karşısındaki adamın gelişim alemini sezememesinin yalnızca iki ihtimali vardı. İlki, adamın gelişim seviyesinin kendisininkinden yüksek olmasıydı. Ya da diğer ihtimal, karşı tarafın zhenqisinin kendisininkinden çok daha saf olmasıydı.

 

Bu iki seçenekten hangisi geçerli olursa olsun, karşısındaki adamın gerçek bir usta hoca olduğunu gösterirdi.

 

Bir usta demirci olmanın verdiği kibri bırakarak, öne çıkıp eğildi, "Luo Chong Usta Yang'a saygılarını sunar!"

 

"Hm, Xiao Qiang'ın bana söylediğine göre bir demirciymişsin?" Zhang Xuan şüpheyle sordu.

 

Aynı eczacılar gibi, demirciler de Dokuz Büyük Yolun üst sıralarındaydılar ve sıra dışı bir sosyal konuma sahiptiler. Böyle birinin kendisinden bir şeyler isteyeceğini tahmin etmemişti.

 

"Peki!" Luo Chong yanıtladı.

 

"Ne tür bir çözümsüz sorunla karşılaştın?" Zhang Xuan sordu.

 

"Usta Yang'a yanıt olarak, son zamanlarda tüm ekipman üretme denemelerim başarısızlıkla sonuçlandı ve şu ana kadar bunun sebebini bile bulamadım. Umarım beni aydınlatabilirsiniz!" Luo Chong hiçbir şeyi saklamadan durumu olduğu gibi anlattı.

 

"Demiri nasıl dövdüğünü göster bana!" Zhang Xuan işaret etti.

 

"Peki!" Luo Chong'un bileğinin bir hareketiyle, odanın ortasında demir dövmek için gerekli tüm ekipman beliriverdi.

 

1 yıldızlı bir demirci ve Demirci Loncasının lideri olarak gittiği her yere bu temel ekipmanları da götürürdü.

 

Ateşi yakmak, ekipmanları üretmek, metalleri eritip karıştırmak, ekipmanı rötuşlamak...

 

Hareketleri suyun akışını ve bulutların sürüklenmesini anımsatacak kadar zarifçe akıyordu.

 

Bir saat sonunda elinde bir uzun kılıç duruyordu. Ancak tam son dokunuşları yapacağı sırada kılıçtan tiz bir ses yükseldi ve üzerinde bir çatlak oluştu.

 

Başarısızlık!

 

Aynı söylediği gibi, kılıcı başarıyla tamamlayamamıştı.

 

En basit kılıcı bile üretemediğini gören Luo Chong'un morali bozulmuştu.

 

Bu sıradan bir ölümlü seviye kılıçtı ve üretim sürecinde hiçbir özel teknik kullanılmazdı. Neden böyle bir durum yaşadığı tam bir bilmeceydi.

 

Luo Chong dönüp karşısındaki usta hocaya baktı ve önünde eğildi, "Usta Yang, lütfen beni aydınlatın!"

 

"Seni aydınlatmamı mı istiyorsun?"

 

Zhang Xuan ayağa kalkarak adama yaklaştı. Kırık kılıcı eline alıp şöyle bir bakış attı. Ardından iç çekti, "Eğer yanılmıyorsam..."

 

Karnın doluyken yemeye devam etmişsin!

 

Ç.N: Bu, birinin içinde bulunduğu durumu hak ettiğini anlatan eski bir Çin deyişidir.