Kumo 93: Orta Katmanda Karşılaştığım Şey

avatar
3179 2

Kumo Desu ga, Nani ka? - Kumo 93: Orta Katmanda Karşılaştığım Şey


 

Çeviri: Ikarus Düzenleme: Sapphire

 

Keeeediiiii balııııığıııııı~! Neeeerdeeeesiiiin~! Dışarııııı çııııık ve benimleeeee oynaaaa~!

 

Rasgele bir şekilde bu erimiş mağaraları gezerken yaralı bir kedi balığı arıyorum. Bu sırada önemli bir şey fark ettim. ...Hayır, "keşfetmek" doğru kelime değil. Gördüm. Orada duruyordu. Bir şaka gibi orada duruyordu. Fark etmemek imkansız.

 

Tam önümde, devasa bir delik vardı. Önceden büyük bir delik ile aşağı katlara düşmüştüm, ancak bu delik ondan çok, çok daha büyük. Bu delik tek başına en üst ve en alt katmanları birbirine bağlıyor.

 

Doğru, bu delik üst katmana gidiyor. Eğer buradan tırmanırsam yukarı geri çıkacağım, ve eğer aşağı inersem alt katmanlara gideceğim. Muhtemelen olacak şey bu. Sadece etrafından dolanmayı tercih ederim.

 

...Ah, bu bir şaka değildi. Bu kadar kötü bir şaka yapacak kadar kötü bir espri anlayışım yok.

 

Ne zaman bu deliğe baksam, Bay Algılama tehlike uyarıları çıkarmaya başlıyor. Bu delik görüşüme girdiği an Algılama ötmeye başladı. Bu şeyin çok tehlikeli olduğu ortada.

 

Şu anda dikkatlice etrafından dolaşıyorum, deliğin etrafında devasa bir daire çizerek olabildiğince uzak duruyorum. Bu kötü, bu tarz olayların nasıl işlediğini biliyorum: Eğer yaklaşırsam, kötü şeyler olacak. Tam da evrimin beni GÜÇLÜ yaptığını düşündüğüm zaman.

 

Evet. Egom havalandığı zaman asla güzel bir şey olmaz, şimdiye kadar olmadı. Egom havalandığı zaman işlerim azıcık güzel bile olmuyor. Alçak gönüllü bir kalbe sahip olmak en iyisi. Yani bana aldırmayın, bu kötü şansı tetiklememek için elimden gelen her şeyi yapacağım.

 

Bu deliğin yakınına yaklaşmayacağım. Bu deliğe yakın olan şeylere bile yaklaşmayacağım.  "Senden korkmuyorum" diye bağırıp, deliğe doğru koşacağım bir an değil, ben bir komedyen değilim.

 

 

Kendi kendime konuşurken, delikten çok uzaklaştım. Delik görüş alanımın sınırındayken, Bay Algılama çığlık atmaya başladı. Maksimum tehlike uyarısı. Farkettiğimde bir taşın altındaki gölgede saklanıyordum. Hızlıca bir göz atma riskine girdim ve gördüm, Yukarı katmandan aşağı katmana inen o... şeyi.

 

Bu kadar uzaktan bile hala net bir şekilde görebiliyorum. Devasa! Kabuğu zift gibi siyah. Kafasından 8 kırmızı göz hafif ışık yayıyor. 8 ince bacak dikey bir şekilde duvardan aşağı iniyor. Her bacağının dibinde 5 tane sivri pençe var, neredeyse insan eline benziyor. Devasa çenesi bütün dünyayı yiyebilirmiş gibi gözüküyor.

 

Bu şey, bir canavar. Gerçek bir canavar, şu ana kadar karşılaştığım acınası döküntüler gibi değil. Bu şeyin karşısında durup da hayatta kalabilecek bir canlı olduğunu zannetmiyorum. Toprak ejderhası ile karşılaştığım zaman hissettiğim baskılayıcı his ile aynı. Leydi Değerlendirmenin menzili arasında olmadığı için neredeyse üzüleceğim. Muhtemelen bu şeyin statları o kadar yüksektir ki gülmeye başlarım.

 

Bu doğru değil mi, Anne? Bu devasa örümcek ile karşılaştığım ikinci seferim.

 

Bu anlaşılmaz varlıklardan bir tane daha olduğunu düşünmek fazla absürt bir düşünce olur. Eğer olsaydı çoktan ölmüştüm, hayır, bu kesinlikle doğduğum zaman gördüğüm yaratık: Annem.

 

Yavaş bir şekilde aşağıya iniyor. Hareketleri neredeyse devasa ya da görkemli, zindanın gerçek kraliçesi gibi gözüküyor. Bu zindandaki herhangi bir canlının onu durdurabileceğini sanmıyorum. Güçlerimiz arasındaki fark ne, kesin bir şey söyleyemem, ama... annem Toprak Ejderhasından daha güçlü olabilir mi?

 

Onu değerlendirebilecek kadar yakınına gitmek istiyorum ama bu direk intihara girer. Merak kediyi öldürürmüş, yakın zamanda kendimi öldürmeyi düşünmüyorum. Çünkü ben bir örümceğim, kedi değil.

 

Annemi merak ediyorum. Yukarı katmanda dolaşmak için fazla güçlü olduğu belli ama farklı katmanlara gitmek için deliği kullanıyor gibi gözüküyor. Belki de şans eseri üst katmanlara çıkmıştır. Muhtemelen asıl yaşama yeri alt katmanlar, hatta belki de onun da altındaki tabakalardır. Alt katmandaki en güçlü yaratıklar bile anneme en ufak bir tehdit oluşturamaz.

 

O delikten uzakta olduğum için çok mutluyum. Orası kazanıp kazanamayacağımı sormaya gerek bile olmayan bir savaş alanı. Tıpkı Toprak Ejderhasında olduğu gibi eğer beni görürse ölümüm kesinleşmiş olur. O 8 bacak üzerinde yürüyen devasa bir afet(felaket).

 

Sonra, birden durdu, neyi fark ettiyse, sabit olarak bakmaya başladı. ve pençelerini yavaşça o yöne doğru çevirdi.

 

Bir an sonra, bütün dünya sallandı.

 

Dünya sallandı derken mecaz anlamda konuşmuyorum. Gerçek anlamda ayakların altındaki yüzey sallanmaya başladı. Ani ve devasa bir sarsılma yaşandı, neredeyse zindanın kendisi acı içinde çığlık attı. Bunu tarif etmek için ses efektleri kullanmama izin ver, çizgi roman tarzı: kshhBOOOM!! Rmblrmblrmbl.

 

Bu saldırı benim anlama kapasitemin çok daha ötesindeydi, ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yok. Önceden bir magma havuzunun olduğu yerde magma havuzundan daha büyük bir kraterin oluştuğunu gördüm. Annem dışında hiç kimse orada önceden ne olduğunu bilemeyecek. Annemin görüşüne giren bir şey mi vardı, ya da onu rahatsız eden bir şey mi vardı? Hiçbir zaman bilemeyeceğim. Orada önceden ne varsa artık yok edildi.

 

Magma yavaşça yeni oluşan kratere dolmaya başladı. Yeni havuzun öncekinden daha büyük olduğuna eminim.

 

O saldırı bana gelmediği için çok mutluyum. Eğer bana gelseydi, ne olduğunu bile fark edemeden ölürdüm. Çaresiz bir şekilde taşın arkasında saklandım, farkedilmekten kaçınabildiğim kadar elimden geleni yaptım.

 

"Uzmanlık gereksinimi sağlandı. Yeteneğin, [Gizlilik (SV 7)] seviye 8'e yükseldi."    

 

"Uzmanlık gereksinimi sağlandı. Yeteneğin, [Sessizlik (SV 1)] seviye 2'ye yükseldi."

 

"Uzmanlık gereksinimi sağlandı. Yeteneğin, [Korku Direnci (SV 7)] seviye 8'e yükseldi."    

 

Daha sonra annem yavaşça gözden kayboldu.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44261 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr