King of Gods - Bölüm 371: Tanrıçanın Kucağı
Çeviri:RassNt Düzenleme:Berkay Lamba
Nehre yakın bölgenin yukarısında. Zhao Feng ve Tanrıça Bing Wei bir kez daha karşı karşıya gelirken buz rüzgarları uğuldadı ve yıldırım parladı. “Bu piç benim küçük kardeşimi toplantıya devam edemeyecek hale getirdi ve Mistik Buz Mirası yeteneklerini çalarak adım adım yükseldi….” Tanrıça Bing Wei’nin gözleri soğukça parladı ve göğsü nefretle şişti. Weng~~ Cildi aydınlanırken Mistik Buz Yeşimi Çekici Vücut etkinleşti ve yüz metrelik alanı güçlü bir buz aurası kapladı. Soğukluk direk insanın kemiklerine kadar işliyordu ve tıpkı Zhao Feng’in Buz Ruhu Gözü kadar etki ediyordu. “O soy gücünü etkinleştirdiğinde savunması ve iyileşme hızı artarken buzdan bir bölge şekillendiriyor….” Zhao Feng Tanrıça Bing Wei’nin derinliklerinde sakladığı gücünün düşündüğünden daha fazla olduğunu fark eden Zhao Feng’in kalbi yerinden oynadı. Bir kaç nefeslik sürenin ardından onun cildi bir kar gibi kusursuz hale gelmişti, yumuşak ve pürüzsüzdü. Anında iyileştiremediği tek yara türü zihinsel yaralardı. “Bu, bölgenin gücü. Mistik Buz Yeşimi Çekici Vücut ve soyuyla birlikte belli bir alandaki her şeyi dondurabiliyor. Bu bölgeye bir ezici dahi bile girse hızı önemli ölçüde azalacaktır.” Mo Tianyi kafasını dışarı çıkartarak uzaklardaki savaşı izlemeye koyulmuştu. Zhao Feng’in Shi Chengtian’ı yendiğini görünce afallamış ve Tanrıça Bing Wei karşısında verdiği savaşta onun için endişelenmemişti. Ne de olsa Zhao Feng’in soyu Tanrıça Bing Wei’ninkini karşılıyordu ve onun Yıldırım Alevi Tanrı Gözü de rakibi için ölümcül bir saldırıydı. “Eğer bu buz bölgesi Shi Chengtian’ın yer çekimi bölgesiyle birlikte kullanılırsa, etkisi iki katına çıkardı.” Zhao Feng düşünmeye devam etti ve aniden Tanrıça Bing Wei ve Shi Chengtian’ın orijinal planını anladı. Buz bölgesi ve Yer Çekimi Bölgesi birlikte kullanıldığı bir durumda Gerçek Lord Derece uzmanlar bile kısıtlanırdı. Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısında muhtemelen bu kısıtlamayı kırabilecek kimse yoktu. Sınır Kuzeyi Mistik Buz Rüzgarı! Tanrıça Bing Wei yoluna çıkan her şeyi donduran şiddetli ve uğultulu bir rüzgar yarattı ve Zhao Feng’in kanı ile Gerçek Ruh Qi’si donmaya başladı. Eğer soy gücü olmasaydı Tanrıça Bing Wei Zhao Feng için cidden sıkıntılı bir rakip durumuna gelecekti. Weng~~ Zhao Feng arkasında tahtta oturan görkemli bir figür yükseldi. Tanrıça Bing Wei’nin buz saldırısı yaklaşırken onun bir kısmı özümsendi. Zhao Feng buz karşısında bir korumaya sahipti ve ona karşı dirençliydi. “Dağları Bastıran Mistik Buz Şeytanı!” Tanrıça Bing Wei bağırdı, yeşim gibi elleriyle çağırdığı buz dağları Zhao Feng’in üzerine doğru çökmeye başladı. “Tanrıça Bing Wei ne yapmayı planlıyor?” Zhao Feng şüpheliydi. Ellerini kaldırdı ve vücudundan taşan iki Gerçek Ruh Kaynağı buz dağlarını paramparça etti. Zhao Feng öncekine göre Tanrıça Bing Wei karşısında daha rahattı. Hu! Shua! Tanrıça Bing Wei’nin gözleri parladı, ona doğru yaklaşmasıyla birlikte buz bölgesi Zhao Feng’i sarmaladı. Zhao Feng sayısız buzun içine düşmüş gibi hissetti ama arkasındaki figür ve taht durmasızın buzu özümsüyordu. “Buz bölgesi cidden güçlü ama bana karşı etkisi sınırlı.” Zhao Feng düşündü. Buz bölgesi etraftaki her şeyi dondurabilecek kadar güçlü bir soğuk kullanıyordu ama Zhao Feng için onun etkisi yüzde yetmiş daha azdı. Tanrıça Bing Wei sadece enerjisini harcıyordu. Fakat Zhao Feng bir şeylerin ters olduğunu hissetmişti. Tanrıça Bing Wei yaklaşmaya devam ediyordu ve çekirdeği Mistik Buz Yeşimi Çekici Vücut olan buz bölgesi giderek güçleniyordu. Yine de Zhao Feng onunla yakın dövüşe girmekten korkmuyordu. Peng! Boom! İkili zaman zaman çarpışırken buz ve yıldırımın gücü dalgalanıyordu. Zaman geçtikçe Zhao Feng daha da cesaretleniyor ve Gerçek Ruh Qi’si daha da pürüzsüz akıyordu. Tanrıça Bing Wei’nin yakın dövüşte herhangi bir avantajı yoktu. Zhao Feng cidden bir ezici dahi gücüne sahipti ve soy gücü Tanrıça Bing Wei’ye çok zıttı. Onunla yakın dövüş ya da orta mesafe dövüşten korkmuyordu. Tabii ki Zhao Feng’in soyu da Tanrıça Bing Wei’nin işini bitiremiyordu. Tanrıça Bing Wei’nin Mistik Buz Yeşimi Çekici Vücut tekniğinin savunması son derece güçlüydü ve normal saldırıların neredeyse tamamını engelleyebiliyordu. Yıldırım Alevi Tanrı Gözü! Zhao Feng rakibine bir göz soyu yeteneği ateşledi ama buz bölgesinde Yıldırım Alevi Tanrı Gözünün hasarı oldukça zayıflamıştı. Dahası Tanrıça Bing Wei bu saldırıya karşı tetikteydi ve hazırlıksız yakalanmamıştı. Zhao Feng’in bu saldırısı rakibinin zihninde sadece ufak bir yaraya sebep olabilmişti. Tanrıça Bing Wei homurdanmış ve dişlerini sıkarak bu darbeyi doğrudan almıştı. “Kesinlikle bir hile var.” Zhao Feng’in gözleri parıldadı, Tanrıça Bing Wei’nin yakın dövüşe devam ettiğini fark etti. Zhao Feng’in hızı buz bölgesi yüzünden düşmüş olsa da rakibinin yakın dövüş yetenekleri ortalama düzeydeydi. O, Shi Chengtian kadar güçlü değildi ve Zhao Feng kadar da çevik değildi. Zhao Feng hemen onun bir açığını buldu. Buz Yıldırımı Mistik Çiçek! Zhao Feng’in gözleri parladı, buz ve yıldırım gücünü Tanrıça Bing Wei’nin korumasız olan göğsüne doğru gönderdi. Tanrıça Bing Wei bunu atlatmaya çalışırken ifadesi değişti. Bam! Ama çok geçti, Zhao Feng’in avucu çoktan göğsüne ulaşmıştı. “Hmm?” Zhao Feng avucunda bir yumuşaklık hissetti. Ah! Yüzü aniden biraz kızardı ve afalladı. Savunma anlamında Tanrıça Bing Wei’nin Misitk Buz Yeşimi Çekici Vücut tekniği Shi Chengtian gibi buza karşı yüksek dirence sahipti. Bu nedenle bu avuç Tanrıça Bing Wei’ye zar zor hasar verdi. “Lanet olsun… Oyuna geldim!” Zhao Feng rakibinin bu açığı bilerek bıraktığını fark etmişti ve Zhao Feng bunu düşünürken Tanrıça Bing Wei’nin yüzünde kibirli bir gülümseme belirmişti. Tam geri çekilmeye yeltenirken buz bölgesi zirvesine ulaştı ve ciddi soğuk Zhao Feng’i neredeyse donma noktasına getirirken kan akışı yavaşladı. Üstelik Tanrıça Bing Wei kollarıyla ona uzandı ve Zhao Feng’i “kucakladı”. “Ah!” Her yerden şaşkın bağrışmalar duyuldu. Çevredeki izleyicilerin ağızları açık kalmıştı ve antik arenadaki uzmanların gözleri inanamaz ifadelerle dolmuştu. Bu doğru! Tanrıça Bing Wei Zhao Feng’i sımsıkı kucaklamıştı. Eğer başka yerde olsalardı bir çift gibi görünürlerdi. “Hehe, Zhao Feng onu küçümsedi.” Mistik Buz Kraliçesinin yüzünde gülümseme belirdi. Tanrıça Bing Wei tarafından sıkıca kucaklanan Zhao Feng olduğu yerde kalakalmıştı ve tüm vücudu korkunç bir soğuğun etkisi altına giriyordu. Böyle bir güzellik tarafından kucaklanmak harika bir şey olabilirdi ama Zhao Feng için şu an ölüme gidişinin işaretiydi. Sonsuz soğuk vücudunu kilitledi ve göz açıp kapayıncaya kadar tüm vücudunu bir buz tabakası sardı ve geri çekilmeye çabalarken Gerçek Ruh Qi’si ve soy gücü donmaya yüz tuttu. “Bu Tanrıça Bing Wei ne kadar utanmaz, göğüsleriyle beni cezbetti ve dondurdu.” Zhao Feng donarken hıçkırdı. Şu an Tanrıça Bing Wei ile Zhao Feng “sarılmış” durumdaydı. İlk başta sıcak olsa da daha sonra sonsuz bir soğuk gelmişti. İkili birbirlerine çok yakındılar. Zhao Feng’in ağzı Tanrıça Bing Wei’yi öpebilecek kadar yakındı ve o tıpkı bir Buz Tanrıçası gibiydi, ağzında öldürme arzusunu belli eden bir gülümseme kıvrılmıştı. Soy gücünün dışında Zhao Feng’in buz ile ilgili uzmanlığı ve içgörüleri Tanrıça Bing Wei’ye göre daha düşüktü. Aralarındaki bu kadar kısa mesafeden dolayı hız konusundaki avantajı da işe yaramıyordu. Zhao Feng direnmek istemiyor değildi. Tanrıça Bing Wei’nin yetişimi ona göre iki küçük seviye daha yüksekti ve daha saf ve yoğun Gerçek Ruh Qi’sine sahipti. Ayrıca onun soy gücü ve Mistik Buz Yeşimi Çekici Vücut tekniği Zhao Feng’i bastırmış durumdaydı. Soğukluk anlamında buz bölgesi de Zhao Feng’i etkisi altına almıştı. Bu nedenle sıkıca kucaklanmış ve donmuş durumda olan Zhao Feng mücadele gösteremiyordu. Si! Si! Çıplak gözle bakınca o ikisinin etrafındaki alanın buza dönüştüğü görülüyordu. Zhao Feng’in vücudu tamamen buzla mühürlenmişti ve Tanrıça Bing Wei fazla etkilenmiyordu. Bir kaç nefeslik sürenin ardından yüz metrelik alanın içindeki her şey buzla mühürlenmişti ve Gerçek Mistik Derecede olanlar bile yaklaşmakta zorlanacaktı. Bu buz dünyasının merkezinde buzdan bir kadın ve erkek heykeli tıpkı sevgili gibi birbirlerine sarılmıştı. Mo Tianyi afallamış, Shi Chengtian ise ona doğru yayılan soğuğu hissederken şaşkına dönmüştü. Bu…. Bu da neydi??? Bu olayı izleyen dahilerin ağızları açık kalmıştı. “Bu da ne böyle? O ikisi nasıl buzla mühürlendi!” “Bu orospunun iyi niyete sahip olmadığını biliyordum!” Taiyun Shuangzi buzun içine mühürlenen adam ve kadını şaşkınlıkla izledi. Aynı sırada. Nehrin Doğu tarafında Gök ve Yerin Yuan Qi’si etrafa kıpırdanmaya başladı. Huang---- Hava ve zemin titrer gibi oldu ve çok renkli ışıklar nehrin dalgalanmasına neden oldu. “Kız Kardeş Yufei aştı.” Mo Tianyi bağırdı, o sırada güçlü bir Gerçek Mistik Derece aurası ortaya çıktı. Gök ve Yerin Yuan Qi’si sanki onun çağrısına cevap veriyordu ve şaşkınlık verici bir manzaraya neden oluyordu. “Gök ve Yerin Yuan Qi’sini çağırmak, bu sadece Gerçek Lord Derecesinde olan birinin yapabileceği bir şey, bu nasıl mümkün olabilir….” Antik arenada bunu izleyen uzmanlar bağırarak konuştu. Zhao Yufei aştığı sırada Gök ve Yerin Yuan Qi’si çiçekler yaratmıştı, ve sanki onun Göklerin seçilmişi olduğunu söylüyordu. “Gerçek Mistik Dereceye geçmesiyle birlikte Gerçek Lord Derece ivmesine sahip oldu, onun ne tür bir soy gücü var?” Dokuz Hükümdarın hepsi şaşırmıştı. Böyle bir sahne sadece Kızıl Ay Patriği, Kılıç Azizi Ye Wuxie ve Yu Tianhao gibi bir kaç efsanede görülmüştü. O anda. Weng~ Antik arenanın üstündeki bulutlarda başka bir güçlü miras gölgelenmesi daha ortaya çıktı.Yorumlar
Yorumları GösterEpik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..
