King of Gods - Bölüm 966: Gerçek Yüz

---

 

Bölüm 966: Gerçek Yüz

 

Yedinci Prens'in şehrinin etrafında olan her şey belli ki diğer üç Cennetin Mirası Şehri ve dışarıdaki üç prens uzman tarafından da görülüyordu. Çok uzakta değillerdi ve siyah cübbeli adamın ölüm yasaları çok sayıda uzmanın kalbini titretiyordu.

 

Siyah cübbeli adamın ortaya çıkması nedeniyle, Dokuzuncu Prens'in avantajı anında yok olmuştu ve geri çekilmek zorunda kalmışlardı. Zhao Feng canavarlarını zamanında ortadan kaldırmasaydı, normal Kral seviyesindeki canavarlar Ölümün gücüyle anında ölecekti.

 

“Bu siyah cübbeli adam çok korkutucu!” Bir İmparator bağırmadan önce dışarıdaki üç prensin kuvvetleri sessizliğe bürünmüştü.

 

“Bu kadar çok düşman edindiği için bu konuda sadece Zhao Feng'i suçlayabilirsin.” Xue Yuan sanki kına yakıyor gibiydi. Siyah cübbeli adamın sergilediği güç, Yedinci Prens'in takımının iki Kutsal Lordunun bile fazlasıyla temkinli hareket etmesine neden oldu. Bu durum Zhao Feng'in kesinlikle öleceği anlamına geliyordu.

 

“Neyse ki Dokuzuncu Prens'i davet etmedik.” İkinci Prens kendini şanslı hissetti. Siyah cübbeli adamın hedefinin Zhao Feng olduğu belliydi ve Ölüm yasaları çok güçlüydü. Tüm canlılara, özellikle de ruhlara karşı koyabiliyordu. Herhangi bir şok dalgası bile tahmin edilemez bir güç içeriyordu.

 

Sekizinci Prensin Şehri'nin duvarında:

 

“Bu siyah cübbeli adam da kim?” Yu Lenghua kendi kendine mırıldandı. Kutsal Lordlar bile Ölüm kanunlarını kontrol eden siyah cübbeli adam karşısında kibirli davranmaya cesaret edemedi.

 

“Ölüm İmparatoru ölmüş olmalıydı.” Sekizinci Prens ve Luo Zun şaşkına dönmüştü. Böylesine kuvvetli bir Ölüm gücünü kontrol edebilecek tek kişiyi düşünüyorlardı, o da Ölüm Gözüne sahip olan Ölüm İmparatoruydu.

 

“Zhao Feng kaybetmeyecek.” Yu Tianhao Dokuzuncu Prens'in takımına ve uzağa doğru giden siyah cübbeli adama baktı.

 

İmparatorluk Mezarlığı dışında İmparatorluk Sarayı'ndaki herkes de bu siyah cübbeli adamın gücü karşısında şok olmuştu.

 

“Zhao Feng, durumlar kötü! Yedinci Prens'in takımındaki Kutsal Lord Karanlık Ruh da geldi!” Yaşlı Ying'in kalbi, karanlık bir ışık demetinin uçtuğunu görünce sarsıldı. Aynı zamanda tek gözü siyah cübbeli adama kilitlenmişti ve yüz ifadesi değişti.

 

Hepsi Yedinci Prens'in Cennetin Mirası Şehri'nden ayrılmıştı ama bu siyah cübbeli adam hala onları kovalıyordu. Dokuzuncu Prensin takımında sekiz kişi vardı. Bireysel olarak güçlü olmamalarına rağmen takım olurlarsa siyah cübbeli adamın işini rahatlıkla bitirebilirlerdi.

 

Ancak siyah cübbeli adam hiç korkmuyormuş gibi görünüyordu ve Zhao Feng dışında herkesi görmezden geldi. Büyük ihtimalle Dokuzuncu Prens'in takımının diğer üyelerini görmezden gelebilecek gizli bir kozu vardı.

 

Hu ~

 

Zhao Feng'in sırtında bir çift Yıldırım Kızıl Kanadı belirdi.

 

Whoosh!

 

Zhao Feng daha sonra kızıl bir yıldırım çizgisi haline geldi ve Dokuzuncu Prens'in takımından ayrılıp birkaç kilometre öteye gitti. O sırada Zhao Feng'in sesi Dokuzuncu Prens'in takım üyelerinin zihninde yankılandı,"Kutsal Lord Karanlık Ruh'u size bırakıyorum.”

 

“Tamam.” Dokuzuncu Prens ve ekibi kabul etti. Onlara göre siyah cübbeli adam, Kutsal Lord Karanlık Ruhu'dan bile daha güçlüydü, özellikle de Ölümün gücünü kontrol ettiği ve ona karşı koyacak bir şeyleri olmadığı için bunu söyleyebilirlerdi.

 

Yaşlı Ying Zhao Feng'in ne demek istediğini biliyordu; siyah cübbeli adam ile Kutsal Lord Karanlık Ruh'un bir araya gelmesine izin veremezlerdi.

 

Takımdaki diğer yedi kişi Kutsal Lord Karanlık Ruhu durdurmak için yeterliydi. Zhao Feng'in başına bir kaza gelmeyeceğini umuyorlardı.

 

Hu~~

 

“Ani Ölüm Gölgesi!” Siyah cübbeli adam karanlık bir ışık demetine dönüştü ve Zhao Feng'in peşinden koştu.

 

“Zhao Feng, kaçamayacaksın.” Siyah cübbeli adamın korkunç sesi, Zhao Feng'in arkasından gelen kurtçuklar gibiydi.

 

Zhao Feng'in kalbi ağırlaşmaya başladı. Ani Ölüm Gölgesi, Ölüm İmparatoru'nun geçmişte de kullandığı bir teknikti, ancak siyah cübbeli adamın yetişimi Yarı-Kutsal Lord seviyesine ulaşmıştı ve Ölüm yasaları daha da güçlüydü.

 

Zhao Feng Yıldırım Kanatları Uzaysal Parıltısı'nı kullansa bile kaçamayabilirdi.

 

“Hmph. Kaçacağımı kim söyledi?” Zhao Feng Dokuzuncu Prens'in grubundan ayrılmıştı. Böylece siyah cübbeli adam ve Kutsal Lord Karanlık Ruh bir takım oluşturamayacaktı. Ayrıca gerçek kimliği ne olursa olsun siyah cübbeli adamı öldürecekti.

 

Hu ~

 

Zhao Feng birden durdu ve ateşli gözlerle siyah cübbeli adama baktı.

 

“Hmm, tıpkı geçmişteki gibi. Yaşamın ve ölümün ne olduğunu bilmiyorsun.” Ölüm Niyeti Zhao Feng'i kaplarken siyah cübbeli adam soğukkanlı bir şekilde gülüyordu.

 

Boom!

 

Zhao Feng'in vücudundaki Kanlı Şeytan Güneşi Soyu yanmaya başladı ve cam gibi bir ateş vücudunu kapladı. Aynı zamanda etraftaki Ölüm Niyeti'ne doğru korkutucu bir alev dalgası savruldu.

 

Boom!

 

Zhao Feng bir ateş ve yıldırım topuna dönüşüp siyah cübbeli adama doğru ilerledi.

 

İlk başta siyah cübbeli adamın gerçek yüzünü öğrenmişti. Şu anda yalnızca Ölüm İmparatoru olduğunu tahmin ediyordu.

 

“Oh? İyi bir soy elde etmiş gibi görünüyorsun,” dedi siyah cübbeli adam.

 

Mükemmel Kanlı Şeytan Güneşi Soyu, İmparatorluk Dao Soyları arasında ilk on arasında yer alıyordu ve siyah cübbeli adam bunu hissedebiliyordu, ama yine de umursamıyormuş gibi davrandı.

 

Ding! Bam!

 

Kırmızı renkli yıldırımlarla çevirli olan Zhao Feng, siyah cübbeli adamın Ölüm Tırpanı ile çarpıştı.

 

Hu~~

 

Mükemmel Kanlı Şeytan Güneşi Soyu siyah cübbeli adamı anında yaktı. Ama kırmızı alevler bir Ölüm Niyeti dalgalanmasıyla söndürülmüştü.

 

Ölümün Niyeti her şeyi öldürüyordu. Güçlü alevler bile eninde sonunda sönecekti.

 

Zhao Feng iyice odaklandı. Böyle bir şey olmasını bekliyordu. Kutsal Yıldırım Bedeni 6. seviyeye ulaşsaydı mükemmel Kanlı Şeytan Güneşi Soyu'nun ateşleme etkisine muhtemelen bu kadar karşılık konulamazdı.

 

Ancak Zhao Feng bir şeye çok şaşırdı, Kanlı Şeytan Güneşi Soyu'nun can çalma etkisi pek işe yaramıyordu.

 

Mükemmel Kanlı Şeytan Güneşi Soyu, siyah cübbeli adamın vücudundan herhangi bir kan özü emmeyi başaramamıştı. Yalnızca Yuan Qi'nin bir kısmı emilmişti.

 

Zhao Feng siyah cübbeli adama yaklaştığında vücudundaki yaşam gücü Ölüm Niyeti tarafından aşınıyordu.

 

“Ne güçlü bir vücut! Ve bu yıldırım gücü...” Siyah cübbeli adam biraz şaşırdı. Bu Yıldırım gücü, Ölüm Niyetine karşı koyabilecek gibi görünüyordu.

 

“Hmph!” Zhao Feng soğuk bir şekilde kıkırdadı ve Kutsal Yıldırım Vücudu'nu dolaştırdı. Aynı zamanda mükemmel Kanlı Şeytan Güneşi Soyu'nu tamamen serbest bıraktı ve kırmızı bir yıldırım yumruğu attı.

 

Zhao Feng aptal değildi. Ölümün Niyetini kontrol ederken neden siyah cübbeli adama karşı kafa kafaya savaşsın ki yani değil mi?

 

Kadim Rüya Alemi'nden gelen yüksek miktarda kadim yıldırımını Kutsal Yıldırım Vücuduyla birleştirmişti ve bu kadim yıldırım, Ölüm Niyetine karşı belli bir dereceye kadar savaşmayı başarmıştı.

 

Ancak Zhao Feng, vücudundaki yaşam gücünün kaybolmaya başladığını hala hissedebiliyordu. Sırf buna bakarak Ölüm Niyetinin ne kadar korkunç olduğunu görebiliyordu.

 

“Hmph. Zhao Feng, bugün gebereceksin.”

 

Zhao Feng'in kullandığı bu çok sayıda yöntem, siyah cübbeli adamın bir şeyler hatırlamasına neden olmuş gibiydi ve öfkeyle kıkırdadı. Daha sonra Ölüm Niyeti karanlık bir alan oluşturmaya başladı.

 

“Ölüm Gücü Alanı!”

 

Alanda bulunan Ölüm gücü, içerisinde bulunan her şeyi öldürürken siyah renkli bir mürekkep gibiydi. Yer ve Göğün Yuan Qi'si bile zorla emiliyordu.

 

Ölüm Gücü Alanı ortaya çıktığı anda Zhao Feng yaşam gücünün daha hızlı aktığını hissetti.

 

Boom! Beng!

 

Ölüm Gücü Alanı, Zhao Feng'in mükemmel Kanlı Şeytan Güneşi Soyu'nu serbest bırakmasını kısıtlamıştı ve bir itici bir dalga oluşturmuştu.

 

O sırada Zhao Feng'in çirkin bir yüz ifadesi vardı. Ölüm Gücü Alanı da Ölüm İmparatoru'nun gizli bir tekniğiydi.

 

Hu~~

 

Zhao Feng geri çekilmek için Yıldırımın Kızıl Kanatları'nı kullandı.

 

Hu ~

 

Korkunç bir Ölüm Niyeti dalgalanması Zhao Feng'in az önce durduğu yere indi ve bölgeyi sardı.

 

“Zhao Feng, geber!"”

 

Daha güçlü bir Ölüm Niyeti, tıpkı siyah cübbeli adamın vücudunun etrafında süzülen şeytani hayaletler gibi ortaya çıktı. Birkaç kilometre içerisindeki tüm canlılar ve Yuan Qi yok edilip siyah cübbeli adamın Ölüm Tırpanı'nın içerisine girmişti.

 

Zhao Feng siyahlı adamla arasındaki mesafeyi korurken kaşlarını çattı. Zhao Feng'in bedenindeki yaşam gücü, böylesine güçlü bir ölüm niyetiyle yüzleşince daha da hızlı bir şekilde yok olmaya başladı. Sol gözü evrimleşmese ve Tanrı Müsibetleri Yıldırımı Ruh Bedeni olmasaydı ruhu bile bu güce karşı şimdiden yok olmuş olabilirdi.

 

Bu noktada siyah cübbeli adamın sergilediği güç normal Kutsal Lordları bile aşıyordu ve ruha karşı koyuyordu. Kutsal Lord Keskin Kenar bile yaklaşmaya cesaret edemedi.

 

Boom! Hu ~

 

Siyah cübbeli adam Ölüm Tırpanı ile öne doğru sıçradı ve birkaç düzine metre uzunluğunda siyah renkli bir hilal Zhao Feng'e doğru ilerledi.

 

Zhao Feng'in yüz ifadesi, kendisinden kadim ve ıssız bir kaotik yıldırım yayılıp havaya karışırken aynı kaldı.

 

İlk defa Küçük Dünyası'nı savaşmak için kullanıyordu.

 

“Bu kadim boyutla birleşebilen bir Küçük Dünya mı?” Siyah cübbeli adam biraz şaşırmıştı. Küçük Dünyası'nın bile bu boyutla birleşemeyeceği bilinirdi. En iyi ihtimalle birisi yalnızca kendini korumak için kullanabilirdi, Ölüm Gücü Alanı ile aynı etkiye sahipti.

 

Siyah cübbeli adamın gücü, Zhao Feng'in Rüzgar Yıldırım Küçük Dünyası tarafından hafifçe bastırılmıştı.

 

Hu ~

 

Siyah cübbeli adamın saldırısı Zhao Feng'in Küçük Dünyası yüzünden zayıfladı, ancak yine de siyah renkli hilal vücudundaki yaşam gücünün bir kısmını almıştı.

 

“Kahretsin, bu hızla Kutsal Yıldırım Vücudu ile mükemmel Kanlı Şeytan Güneşi Soyu zayıflamaya başlayacak.” Zhao Feng ilk kez sıkıntılı hissetti.

 

Eskiden Ölüm İmparatorunun Ölüm Niyeti çoğunlukla ruha karşı koyuyordu ve Zhao Feng ona direnip Tanrı Gözü'ne güvenerek Ölüm İmparatoru'nu öldürmeyi başarmıştı. Ancak siyah cübbeli adamın yaydığı Ölüm Niyeti hem ruh hem de fiziksel dünyaya karşı koyabiliyordu.

 

Bu şekilde devam ederse Zhao Feng muhtemelen Kutsal Yıldırım Bedeni'ni bile koruyamazdı. Zhao Feng'in gözünde kararlı bir ifade vardı.

 

“Kanlı Şeytan Saldırısı!”

 

Daha sonra vücudundaki yaşam gücü hızla solup giderken mükemmel Kanlı Şeytan Güneşi Soyu'nu maksimum düzeye kadar çıkardı. Zhao Feng'in vücudunun etrafındaki cam benzeri alevler daha da genişledi ve alevlerin çatırtısının sesi duyulabiliyordu. Hemen arkasında kırmızı renkli bir güneş görüntüsü ortaya çıktı ve bu güneşin hemen ortasında bir girdap dönüyordu.

 

“Yıldırım Kanatları Uzaysal Parıltısı!”

 

Hu~~

 

Zhao Feng havaya doğru uçtu ve Kanlı Şeytan Saldırısı'nı kullandı. Hemen ardından aşağıya doğru ilerlemek için kanatlarını çırptı. Küçük Dünyası'nın eklenmesiyle bu saldırı, onun en güçlü saldırısı haline gelmişti. Alevli bir meteor gibiydi ve Ölüm Gücü Alanı'nın merkezindeki siyah cübbeli adama saldırırken korkunç bir Ateş ve Yıldırım baskısı yaydı.

 

Bu saldırı Zhao Feng'in şimdiye kadarki en güçlü saldırısıydı.

 

“Bu saldırı gerçek yüzünü ortaya çıkaracak.”