King of Gods - Bölüm 890: Yüce İmparator Karanlık Gece

---

 

Bölüm 890: Yüce İmparator Karanlık Gece

 

"Çabuk, Dük Nanfeng yardıma gidin!”

 

Gümüş saçlı yaşlı ve yanındakiler Dük Nanfeng'in bulunduğu yere panikle gitti. Dokuz Karanlık Sarayının beş zirve imparatoru yüzünden herkes Mistik Işık Alemine atılım yapan adamı unutmuştu. Dokuz Karanlık Sarayı'ndan Şeytani İmparator Xuan Luo'dan başka bir suikastçı daha olacağını hiç düşünmemişlerdi.

 

“Yeterli zaman yok...!” Zhao Feng'in kalbi, yeraltı gizli odasında yaşananları sol gözüyle gördüğü esnada yerinden fırladı.

 

O sırada karanlıkta duran gizemli bir erkek Dük Nanfeng'in vücudundan kılıcı çıkarmış ve daha da fazla hasara yol açmıştı. Dük Nanfeng'in yarasından kan akmyordu. Onun yerine pis kokulu siyah renkli bir duman çıkıyordu. Kılıcın üzerinde nadir bulunan bir zehir olduğu belliydi.

 

Zhao Feng çok pişmandı ve biraz kendisini suçladı. Dük Nanfeng, koruması için Bulut İpekböceği Aziz Kelebeğini ona vermişti ve bu kelebeğin Dük Nanfeng'e büyük yardımı dokunabilirdi.

 

Dük Nanfeng'in diğer üç İmparator'u Zhao Feng ile tanıştırmasının başlıca nedeni, herhangi bir kaza olursa Dük Sarayı'nı birlikte koruyabilmeleriydi. Normal şartlar altında kimse Dük Nanfeng'e karşı harekete geçmeye cesaret edemezdi ama bu olay yine de gerçekleşmişti.

 

Yeraltı odasında:

 

“Sen Kara Perde Tekeli'nde 29. sırada yer alan suikastçısın, Yüce İmparator Karanlık Gece...!” Dük Nanfeng'in vücudu sarsıldı. Yüzü umutsuzluğa kapılırken bembeyazdı ve gözleri acı doluydu.

 

“Aynen, ben Yüce İmparator Karanlık Gece'yim, ama artık 25. sıradayım. Yaklaşık on beş gün önce ağır yaralı bir Kutsal Lord'a suikast düzenledim, bu yüzden rütbem arttı.”

 

Karanlıkta duran erkek kendinden emin bir şekilde gülümsedi. Sanki zaferi elde etmişti ve kılıcı çıkardıktan sonra Zhao Feng'in geldiği yöne doğru baktı.

 

Zhao Feng bu bakışın altında bir soğukluk ve tehlike duygusu hissetti.

 

“Suikastçıyı yakalayın!” Gümüş saçlı yaşlı ve diğer İmparatorlar Dük Nanfeng'in bulunduğu yeraltı odasına ilk varan kişilerdi. Ama gelenler daha bir şey yapamadan bir saldırıya maruz kalmıştı.

 

Boom!

 

Yarı şeffaf koyu mor göz alevi ile bir Tanrı Musibetleri Yıldırımı aurası Yüce İmparator Karanlık Gece'ye doğru yöneldi.

 

“Ahh!” Karanlıktaki adam vücudu parçalanırken çığlık attı.

 

“Ne kadar güçlü bir göz soyu tekniği!” Gümüş saçlı yaşlı ve yanındakiler soğuk bir nefes aldılar ve henüz oraya gelmemiş olan Zhao Feng'e baktılar.

 

Az önce ortaya çıkan göz alevi iki İmparator'a büyük bir baskı uyguladı.

 

“Rüzgar Yıldırım Gözü Alevi!”

 

Zhao Feng'in yüz ifadesi göz soyunu kullandıktan sonra büyük ölçüde değişti. Yüce İmparator Karanlık Gecenin onda oluşturduğu tehlike duygusu, Şeytani İmparator Xuan Luo'nun bile üstündeydi. Nasıl bu kadar kolay öldürülebilirdi ki?

 

Hu ~ ~ Shua!

 

Bir çift kanadı olan bir erkek, Dük Sarayı'ndan uzakta ortaya çıktı. Etrafı karanlıktı ve gözlerinde şaşkın bir ifade belirdi.

 

“Yüce İmparator Karanlık Gece!” Gümüş saçlı yaşlı ve Dük Sarayı'nın diğer uzmanlarının ifadeleri önemli ölçüde değişti.

 

Neredeyse hiç kimse Yüce İmparator Karanlık Gecenin nasıl geri çekildiğini ya da saldırıyı tamamladığını görmemişti.

 

“Bu Yüce İmparator Karanlık Gece, kutsal soy tekniği olan Sekiz Kanatlı Gölge İkiz tekniğinin yetişimini yapmış ve kendisini asıl bedeninin %30-40 savaş gücüne sahip çeşitli bedenlere ayırabiliyor. Az önce ortaya çıkan şey onun görsel bir ikizi olabilir.” Dük Nanfeng, yüzü daha da solgun hale gelirken öksürmeye başladı. Daha önce Yüce İmparator Karanlık Gece'nin adını duyduğu belliydi.

 

“Heheh, tam da Cang Okyanusu'nun Sol Gözlü Göksel İmparatoru'ndan beklendiği gibi. Ancak sen de Kara Perde Tekeli'nin hedefisin. Bir sonraki hedef sen olabilirsin...” Yüce İmparator Karanlık Gece, kanatlarını çırparken Zhao Feng'e gülümsedi.

 

Shua! Whoosh!

 

Karanlık bir parıltı ile birlikte yarasa kanatlı erkek gökyüzüne karıştı ve ortadan kayboldu. Hız konusunda Yüce İmparator Karanlık Gece, zirvesinde olan Zhao Feng'den yavaş değildi ve daha çevik biriydi.

 

“Ne korkunç bir suikastçı. Kara Perde Tekeli nasıl bir yer?” Zhao Feng ciddi bir ifadeye büründü.

 

Yüce İmparator Karanlık Gece, Mistik Işık Alemi Kutsal Lordu olmamasına rağmen teknikleri ve soyu, bir İmparatorun zirve sınırına ulaşmıştı. bir Quası Kutsal Lordunun savaş gücüne sahipti.

 

Şüpheli bir nokta da vardı. Neden Yüce İmparator Karanlık Gece, saldırdıktan hemen sonra Dük Nanfeng'in işini bitirmeden oradan ayrılmıştı?

 

“Kara Perde Tekeli'nin en iyi suikastçılarından biri olan Yüce İmparator Karanlık Gece bir saldırıdan sonra ortadan kaybolur. Sanırım görevi sadece Mistik Işık Alemine girmemi engellemekti, yoksa beni öldürürdü.” Dük Nanfeng iç çekti.

 

“Lordum, iyi misiniz?” Dük Sarayı'nın diğer uzmanları ve muhafızları oraya geldiler ve suçu kendilerinde aramaya başladılar.

 

Zhao Feng Dük Nanfeng'in yaralarına baktı ve daha sonra kaşlarını çattı.

 

“Muhtemelen öleceğim, bu yüzden şimdiden kendi irademi oluşturmam gerekecek....” Dük Nanfeng, aurası zayıflarken acı bir şekilde gülümsedi.

 

“Lordum!” Orada bulunan herkesin kalbi isteksiz bir şekilde atıyordu.

 

Dük Nanfeng'in yaraları genişliyor ve çürümeye başlıyordu. Vücudundan giderek daha da fazla siyah duman yükseldi. Dük Nanfeng'in gücü bile bu zehri durduramamıştı.

 

“Suikast Dao'nun yedi büyük miras silahından biri olan Gökyüzü Uyanış Parçalayıcısı tarafından bıçaklandım. O silah Kara Perde Tekeli'nin Siyah Pınar Zehirini içeriyor. Bu zehir son derece hızlı bir şekilde etkisini gösterir ve Mistik Işık Aleminin altında olan hiç kimse ölümsüz bir beden ya da benzer bir şeyin yetişimini yapmadığı sürece bu zehri bastıramaz ve bastırsa bile yalnızca biraz müddet daha uzun yaşayabilir.”

 

Dük Nanfeng'in yaşam aurası solmaya başlamıştı ve bakarken odaklanamıyordu bile.

 

Zhao Feng onu Tanrı'nın Manevi Gözü ile inceledi ve bu zehrin ruhu ile fiziksel bedenini aşındırdığını gördü. Zhao Feng bile Siyah Pınar Zehrine karşı sıkıntı yaşardı. Sonuçta o bir doktor değildi.

 

Diğerleri de ne yapacaklarını bilmiyordu. Dük Sarayı'nda doktorlar vardı ama Dük Nanfeng için bir şey yapamazlardı.

 

“Bir şey deneyeyim.” Zhao Feng öne doğru çıktı ve sol gözünde hafif bir şekilde soğuk bir niyeti yayan soğuk bir gölet görülebiliyordu.

 

“Buz Ruhunun Gözü!” Zhao Feng'in sol gözü, Dük Nanfeng'in ruhunu kaplayan ve donduran soğuk bir niyet ortaya çıkardı.

 

Dük Nanfeng bilinci hâlâ yerindeydi ve Zhao Feng'in ona yardım ettiğini biliyordu, bu yüzden onu engellemedi.

 

Shu~~

 

Dük Nanfeng'in ruhu çok geçmeden soğuk bir niyetle kaplandı ve Siyah Pınar Zehri'nin neden olduğu aşınma etkisi büyük ölçüde yavaşladı.

 

Zhao Feng'in amacı çok açıktı. Dük Nanfeng'in ruhunu kurtarmak istiyordu. Ruh her şeyin temeliydi. Boş Tanrı Alemine ulaşmış olanlar ruhlarını, başka bir bedeni ele geçirmek ya da bazı hazinelerle yeni bir bedeni inşa etmek için kullanabilirlerdi.

 

Zhao Feng daha sonra Dük Nanfeng'in vücudundaki Siyah Pınar Zehirini analiz etmeye başladı.

 

Siyah Pınar Zehri sıradışı bir zehirdi, fiziksel boyut ve boşluk arasında var olan bir şeydi. Normal fiziksel şeyleri ya da Gerçek Yuan'ı etkilemiyordu ama yaşam ile ruhlara karşı fazlasıyla öldürücü bir etkisi vardı. Bu zehri yiyen birinin fiziksel bedeni ve ruhu çürürdü.

 

Bu aşınmayı durdurmak için Zhao Feng, Buz Suyu soyunu ve Buz İmparatorluk Mızrağını Dük Nanfeng'in bedenini buz ile mühürlemek için dolaştırdı.

 

"Bulut İpekböceği Aziz Kelebeği..." Dük Nanfeng baygın hale gelmeden hafifçe mırıldandı.

 

Zhao Feng anladı. Bulut İpekböceği Aziz Kelebeğinin birçok destekleyici yeteneği vardı. Poleni düşmanlara saldırmak için kullanılabilirdi, ancak bu polen bazı zehirler için panzehir olarak da kullanılabiliyordu.

 

Küçük hırsız kedi ve Bulut İpekböceği Aziz Kelebeği çok geçmeden ortaya çıktı.

 

Hu~~

 

Sahibinin zehirlendiğini gören Bulut İpekböceği Aziz Kelebeği, Dük Nanfeng'in üzerine doğru bir ağız dolusu saf beyaz polen tükürdü. Zhao Feng, beyaz polenlerin Dük Nanfeng'in bedenine ve ruhuna karışmasına izin vermek için hemen Buz Suyu soyunu dolaştırdı.

 

Zhao Feng, Dük Nanfeng'in vücudundaki zehrin biraz daha zayıfladığını hissediyordu. Bulut İpekböceği Aziz Kelebeği Dük Nanfeng'in ölümünü biraz daha erteleyebilirmiş gibi görünüyordu.

 

Miyav miyav!

 

Küçük hırsız kedi pençelerini Zhao Feng'e doğru salladı.

 

“Hmm?” Zhao Feng onun ne dediğini anlamış gibi görünüyordu ve Puslu Uzaysal Dünyadan bir düzineden fazla Beş Zehirli Arı çağırdı.

 

Beş Zehirli Arılar, zehirli polen dahil her türlü poleni çıkartabilirdi.

 

“Hadi!” Zhao Feng elini salladı ve çok sayıda elit arı Dük Nanfeng'in vücudundan zehri çıkarmaya başladı.

 

Birkaç nefes sonra:

 

Shu~~

 

Beş Zehirli Arılardan biri bir karanlık su birikintisine dönüştü ve bir süre bir şeyler çıkardıktan sonra öldü.

 

“Hımm? Etkili gibi görünüyor.” Zhao Feng garip bir ifade ortaya çıkardı.

 

Bulut İpek Böceği Aziz Kelebeği ve buz mührü yalnızca kaçınılmaz sonu biraz daha erteleyebilirdi, ancak Beş Zehirli Arı'nın ölümünden sonra Dük Nanfeng'in vücudunda Siyah Pınar Zehri biraz daha az görünmeye başladı.

 

Dük Nanfeng'in bedenindeki diğer arılar da birbiri ardına ölmeye başladı.

 

Zhao Feng tüm potansiyellerini kullanabilmek için Dük Nanfeng'in vücuduna birkaç elit arıya liderlik etmesi için bir Arı Kralı bile göndermişti.

 

Zaman yavaş yavaş geçti ve Dük Nanfeng'in suratının rengi her Beş Zehirli Arı ölümüyle daha da iyi bir hal alıyordu.

 

Sanki yaşamlarını takas ediyor gibilerdi. Zhao Feng, Beş Zehirli Arıların “intihara meyilli” yeteneklerini burada da kullanabileceğini beklemiyordu.

 

Zhao Feng ayrıca başka bir şey hatırlıyor gibiydi, ve Puslu Uzaysal Dünya'sından Yeşil Su Gökyüzü Lotus'unun birkaç tane beyaz yaprağını çıkardı.

 

Weng~Bo~ ~

 

Beyaz ve sakin bir ışık tabakası yaprağın etrafını sardı. Zhao Feng yaprağı ezdi ve Dük Nanfeng'e yaprağın suyundan içirdi.

 

“Yeşil Su Gökyüzü Lotus'un Yaprağı mı?” Dük Nanfeng neşelenmişti.

 

Yeşil Su Gökyüzü Lotus'unu daha önce duymuştu. Bu lotusun yaprakları birçok şey için yararlıydı. Bedenini ve ruhunu temizleyebilirlerdi, aynı zamanda insanın varoluş durumunu da artırabilirlerdi. Ayrıca panzehir özelliği de vardı.

 

Suyu içtikten sonra Dük Nanfeng'in vücudunda hafif bir beyaz ışık tabakası parladı ve vücudunu açan çiçekler kaplamaya başladı. Beş Zehirli Farklı Arıların yanına bu Lotus yaprağı eklendiğinde Kara Pınar Zehri hızla ortadan kalkmaya başladı.

 

Hu ~

 

Zhao Feng rahat bir nefes aldı. Dük Nanfeng ölseydi kendini suçlu hissederdi. Sonuçta Dokuz Karanlık Sarayı'ndan beş zirve İmparatoru peşine takmıştı ve uzun süre boyunca Şeytani İmparator Xuan Luo ile savaşmıştı. Durum böyle olmasaydı, Yüce İmparator Karanlık Gece harekete geçerken çok daha fazla dirençle karşılaşacaktı.

 

“Zhao Feng, çok teşekkür ederim. Sen de Kara Perde Tekeli listesinde olduğun için dikkatli olman gerekiyor.”

 

Dük Nanfeng, Zhao Feng'e baktı ve daha sonra ona İlahi Hissi ile özel bir mesaj gönderdi, “Dikkatli ol. Yüce İmparator Karanlık Gece bir kez daha gelip seni hazırlıksız yakalayıp öldürebilir.”