Bölüm 742: Ölüm'ün Takibi (5)

Zhao Feng'in girdiği bölge Parlak Çiçek Alanı olarak adlandırılıyordu ve seviyesi Azure Çiçek Kıtasıyla aynıydı.

Güm!

Rüzgar ve Yıldırım Kanatlarının gücü nedeniyle indiğinde birkaç bin yard çapında bir krater oluşturmuştu.

Zhao Feng'in yüzü soluk ve aurası zayıftı. İlk önce Antik Rüya Aleminden bir meyve yedi. Eğer birisinin Yuanı ya da Gerçek Yuanı düşük seviyedeyse Antik Rüya Aleminden gelen meyve son derece etkiliydi, lakin meyveyi sindirmesi biraz zaman alıyordu. Bununla birlikte, Zhao Feng, gücünü geri kazanmaya çalışırken enerjisini toplamak için ruhsal haplarını ve hazinelerini kullanmıştı.

Meyve içinde bulunan öz, varoluşun kökenine yakın olduğundan ötürü kişinin vücudu ve organları üzerinde son derece iyi bir etkiye sahipti. Bu Antik Rüya Alemi aurasından binlerce kat daha etkiliydi.

İmparator Niyetini kavradıktan sonra Zhao Feng eskisinden daha hızlı bir şekilde Antik Rüya Aleminden gelen meyveyi daha hızlı bir şekilde absorbe edebilir ve temelini stabil tutma konusunda endişelenmesine gerek kalmamıştı .

Tam o anda, onun her eylem ve nefesi Gerçek Yuanını doldurmak için Yer ve Göğün Yuan Qi'sini emmiyordu. Kişinin Niyeti daha güçlü hale geldiğinde daha hızlı bir şekilde iyileşebilir ve On Bin Kadim Irkın soyuna sahip olan birinin iyileşme hızı sıradan soylara nazaran birkaç kat daha iyiydi.

Bir gün içinde, Zhao Feng Yuan Qisi ve enerjisinin büyük bir kısmını yenilemiş ve yetişimi bile meyveyi yedikten sonra artmıştı.

Zhao Feng On Bin İlahi Düşünce tekniğini kullandı ve zihnini birçok parçaya böldü. Mor Ruh Denizinde yüz garip yıldırım sembolü ortaya çıktı. Auraları kasvetli ve karanlık bir ışıkla parıldıyordu. Bu Yıldırım sembolleri bir tür devre oluşturuyormuş gibi birbirlerine bağlıydılar.

Tanrı Musibetleri hakkında derin bir anlayış kazandıktan  ve İmparator Niyetini oluşturduktan sonra, Zhao Feng yavaş yavaş bu gücü düzgün bir şekilde kullanmaya başlamıştı. Ancak, Tanrı Musibetlerinin iyileşme süreci son derece yavaş olduğundan ötürü Zhao Feng'in bu tür durumlarda dikkatli olması gerekiyordu.

"Birkaç yüz tutamım olana kadar bekleyeceğim. Bu noktada, Ölüm İmparatoru için daha fazla tehdit oluşturabilecekti. Binden fazla tutam emebilirsem, Mistik Işık Alemi altında rakipsiz olacağım," Zhao Feng'in gözleri parladı. Şu anda, sadece Kızıl Alevli Yıkım Gözü Ölüm İmparatorunun ölümsüz bedenini tehdit edebilir ve zar zor zarar verebilirdi.

"Tanrı Musibetleri Yıldırımı... Rüzgar ve Yıldırım Kanatları... Kızıl-Altın Renkli Yıkım Rüzgarı Yıldırımı...”

Zhao Feng gücünü arttırabileceği üç yol vardı.

Rüzgar ve Yıldırım Kanatları hız hakkında olduğundan ötürü hayati bir mevzuydu. Zhao Feng'in aklında iki ayrı fikir daha vardı- Yıldırım Kanatları Uzaysal Parıltısını ve Kızıl-Altın Renkli Yıkım Rüzgarı Yıldırımı kavramak.

İmparator Niyetini oluşturması ile birlikte, Zhao Feng'in kavrayışı önemli ölçüde artmış ve daha önceki dar boğazlarını kolayca aşmıştı.

Zhao Feng yetişim yaparken gelişinin Parlak Çiçek Alanında yarattığı karmaşadan haberi yoktu.

Whoosh! Whoosh! Whoosh!

Bir uçuş sesiyle birlikte birisi Zhao Feng'in oluşturduğu kratere yöneldi.

"Tam orada! Göklerden bir şey indi oraya!”

"Gördüğümüz kadarıyla, daha önce hiç görülmemiş bir göktaşıydı ve üzerinde güzel bir yıldırım parıldaması vardı. Yarattığı etki bir Hükümdarı öldürmeye yeterdi.”

Havadaki bazı karaltılar birbirleriyle konuşuyorlardı.

Zhao Feng, uçsuz bucaksız okyanustan inişi Yıldırımla dolu bir göktaşı gibiydi. Çeşitli güçlerin gözünde, bu göklerden bir alametti. Dış dünyadan nadir bir taş ya da bir çeşit hazine olabilirdi. Bununla birlikte, kraterin bin yard kadar çevresinde yakındaki varlıkların yaklaşmasını engelleyen muazzam bir aura vardı.

Uçuş sesi daha sonra birkaç yönden de geldi. Gelenlerin en zayıflar Gerçek Lord aleminde iken en güçlüleri geç aşama Küçük Çekirdek Köken Alemine ulaşmıştı.

Parlak Çiçek Kıtasında durum Azure Çiçek Kıtasındaki gibi Boş Tanrı Aleminde olan Krallara sahip olmama açısından birbirine benziyordu. Buradaki en güçlü klan bile sadece bir buçuk yıldızdı. Bu nedenle, buraya gelen herkes buranın zirve uzmanlarıydı.

"Cennet ve Dünya'yı etkileyen ne muazzam bir kuvvet....”

Zirve uzmanları, yaklaştıklarında Cennet ve Dünya'nın engellenemez bir kuvvetini hissettiler ve havada Rüzgar Yıldırımı bulutları ortaya çıktı.

"Bu bir çeşit hazine gibi görünmüyor.”

İç bölgeden yaklaşık yirmi uzman toplanmış olsa da kraterin iki yüz mil yakınına bile yaklaşamamışlardı. Bu uzmanlar daha önce Boş Tanrı Alemi Kralı bile görmemişlerdi.

Gerçekte, bunların hepsi Zhao Feng'in zihinsel enerjisinden kaynaklanıyordu, ancak bu uzmanların hiçbiri böyle bir şeyi daha görüp duymadıklarından ötürü hayal edememişlerdi.

"Benim zihinsel gücüm bile baskılandı...." Bir Çekirdek Köken Alemi Hükümdarı yüz mil yakına gelmeye çalışırken nefes alamaz duruma gelmişti.

Hmm?

Yetişim yapan Zhao Feng figürlerin yaklaştığını hissetse de onlarla uğraşmadı. Yetişimini mümkün oldukça çabuk arttırmak istediğinden ötürü İmparator Niyetini kullanması gerekiyordu. Bu, nereye giderse gitsin böyle bir durumla karşılaşacağı anlamına geliyordu, ancak uzmanların hiçbiri Zhao Feng'in bin metre yakınına bile yaklaşamamıştı. Sadece yetişiminin gücü bile Hükümdar Lord altındakileri uzak tutmaya yetiyordu.

Beklendiği gibi, bu kıtanın uzmanlardan hiçbiri yüz mil içeri bile giremediler ve Zhao Feng'in varlığını hissedemediler.

Üç gün sonra:

"İmparator Niyetiyle, yetişim yapmak cidden farklı.”

Zhao Feng başka bir meyve yedi.

Antik Rüya Aleminin ormanlarındaki yirmi kadar meyve Zhao Feng'i hayvanları tarafından korunuyordu.

Zhao Feng ilk önce yırtıcı meyvelerini topladı, yetişimi orta aşama Boş Tanrı Alemine ulaşmaya yaklamıştı. Eğer iki ay daha huzurlu bir şekilde daha fazla meyve yiyerek yetişim yapmaya devam ederse orta aşama Boş Tanrı Alemine ulaşacağını tahmin edebiliyordu. İmparator Niyeti, yetişim hızını büyük ölçüde artırdı.

"Usta, bu manevi meyvelerden birini yersem, Altın Kun Kutsal Vücudu düşük ustalık aşamasına girebilir ve gücümü çabucak yenileyebilirim. Biraz daha kaynak alırsam, orta aşama Boş Tanrı Aleminden çok uzakta olmayacağım...." Çocuk Yarı-Tanrının sesi duyuldu. Antik rüya aleminin aurasına sahip olan bu meyvenin diğer Ruhsal Meyvelerden onlarca kat daha iyi olduğunu fark etmişti. Çocuk Yarı-Tanrı son derece zekiydi ve Zhao Feng tehlike olduğundan ötürü rahatlıkla istekte bulunabilmişti.

Normal durumlarda, Zhao Feng kesinlikle kabul etmezdi. Bununla birlikte, Zhao Feng biraz düşündükten sonra çocuğa beş Antik Rüya Alemi meyvesini verdi.

Çocuk Yarı-Tanrı, Ölüm İmparatoru ile mücadelede büyük bir rol oynamıştı. Kutsal Bedeni ve Cennet Mühürleyen On Sekiz Avucu sayesinde Ölüm İmparatorunun gücünü ve niyetini kısıtlayabilmiş, bu da mücadele ettikleri Ölüm İmparatorunun tam gücünde olmaması anlamına geliyordu, yani kısaca çocuk Yarı-Tanrı olmasaydı Zhao Feng ölmese de ciddi bir şekilde yaralanırdı.

Zhao Feng, çocuk Yarı-Tanrının kendisine sadakat duymadığının farkındaydı. Çocuk Yarı-Tanrının en büyük dileği kaynak toplamak ve Yarı-Tanrı gücünü geri kazanmaktı.

Zhao Feng, "Küçük Kun Yun, eğer önümüzdeki savaşta dışarı çıkmazsan, sana verdiğim kaynakları önemli ölçüde azaltacağım." diye ekledi ve çocuk Yarı-Tanrının kalbinin gümlemesine neden oldu. Zhao Feng, daha önce tam gücünü kullanmadığını fark etmiş miydi? Gerçekte, Boş Tanrı Alemine ulaştıktan sonra çocuk Yarı-Tanrı birçok teknik kullanabilir hale gelmişti.

Bin yard çapında krater içinde Zhao Feng ve çocuk Yarı-Tanrı yetişim yapıyordu. Zhao Feng'in ayrıyeten yaptığı şey ise On Bin İlahi Düşünce tekniğini kullanarak zihnini birçok şeyi aynı anda yapmak için bölmesiydi.

Şu anda, düşüncelerini İmparator Duanmu gibi bin beş yüze yakın parçaya bölebiliyordu. Bununla birlikte, düşüncelerini yüz veya bin parçaya ayırırsa, yalnızca evcil hayvanları kontrol etmek gibi kolay görevler yapabilirdi. Sadece dört ya da beş parça daha karmaşık görevleri yapabilirdi. Örneğin, Tanrı Musibetlerini kavramak çok fazla odak isteyen bir işti.

Bu gün, Zhao Feng'in mor Ruh Denizinde yüz yetmiş Tanrı Musibetleri Yıldırımı tutamı vardı. Ne kadar çok elde ederse emilim hızı o kadar yüksek olurdu. Bu sadece Zhao Feng'in İmparator Niyetini kavramasından ötürü değil, aynı zamanda ruhunun Tanrı Musibetleri Yıldırımı tarafından temizlenmesi sayesindeydi, yani Tanrı Musibetleri Yıldırımı Zhao Feng'in ruhunu tamamen reddetmemişti.

Sii!

Yüz yetmiş antik yıldırım sembolünün ruhunda ortaya çıkması Zhao Feng'e ölümsüz bir aura katmıştı. Zhao Feng'in ruhu ve niyeti her gün güçleniyordu. Ruhunda bile Tanrı Musibetleri Yıldırımının bazı özellikleri vardı. Örneğin, zihinsel enerji saldırıları artık göklerin altındaki hemen hemen her güce karşı gelen Tanrı Musibetlerinin elementini içeriyordu. Neden olduğu hasar iyileşmesi zordu.

Son birkaç gün içinde, Zhao Feng Kızıl-Altın Renkli Yıkım Rüzgarı Yıldırımı konusunda bir atılım yaptı. Gerçek Yuan Boyutu, daha öncekinden daha açık altın renkte parlıyordu.

Zhao Feng, ”Kızıl-Altın Renkli Yıkım Rüzgarı Yıldırımının yarısını anladım ve gücüm zaten Rüzgar Yıldırım İmparatorunun Altın Renkli Yıkım Rüzgarı Yıldırımı ile karşılaştırılabilir hale geldi." dedi.

Tanrı Musibetleri Yıldırımına niyet eklenirse, onun Kızıl-Altın Renkli Yıkım Rüzgar Yıldırımının gücü Kara-Altın Renkli Yıkım Rüzgarı Yıldırımı ile karşılaştırılabilir hale gelmişti.

Ancak Zhao Feng ve Rüzgar Yıldırım İmparatoru arasındaki yetişim farkı büyüktü ve aynı zamanda Zhao Feng ile Ölüm İmparatoru arasındaki yetişim farkı da büyüktü. Ayrıyeten, Ölüm İmparatoru Rüzgar Yıldırım İmparatorunu hız dışındaki her şeyde aşmıştı.

"Hmm?" Zhao Feng aniden Hükümdar Lord bir uzmanın bin yard çapındaki kraterin on mil yakınına geldiğini fark etti. Yakınlardaki diğer Hükümdarlar Cennet ve Dünyanın gücünü engelleyen bir takım formasyonlar kurmuş gibiydi. Bir grup insan kratere açgözlülük ve heyecanla bakıyordu.

"Hmph!" Zhao Feng soğukça iç çekti. Yetişimini bölmeye nasıl cesaret ederler?

Güm!

Gökyüzünde muhteşem bir güç oluştu ve Yer ve Göğün Yuan Qisinin kükremesine neden oldu. Gökyüzünde yıldırımlarla kaplı mor saçlı bir adamın figürü ortaya çıktı. Sanki Yıldırım Tanrısı gibiydi. Adamın vücudunun görünümü neredeyse Zhao Feng'le aynıydı ve içinde bir parça gücüne de sahipti.

"Bu... Güçten oluşan bir yanılsama mı?”

"Efsaneler, sadece eşsiz İmparatorların böyle bir güce sahip olabileceğini belirtiyor.”

Muhteşem adam elini salladı ve fiziksel dünyada durdurulamaz bir güç olarak sallantıya neden oldu.

Wah!

Yaklaşmaya çalışan uzmanların hepsi kan tükürdüler ve ciddi bir şekilde yaralandılar.

"İmparator Projeksiyonu...." Çocuk Yarı-Tanrı mırıldandı. Zhao Feng'in ruh niyetinin, bu gizli tekniği kullanabileceği noktaya kadar Tanrı Musibetleri ile bu kadar birleşebileceğini beklemiyordu.