Bölüm 738: Ölüm'ün Takibi (1)

Paranın içinde yer alan Eğlence Daosu gücü sadece kişinin Niyetini güçlendirmekle kalmayıp aynı zamanda ruhuna da önemli ölçüde yardımcı olurdu. Hem Deniz Kızı Gözyaşları hem de İllüzyon Tanrı Şarabının etkilerini içerdiği söylenebilirdi.

Dünyadaki yıldızlar derin bir şekilde dönüyordu ve evrensel yasaları içeriyor gibi görünüyordu. Kulaklarında yankılanan Qin'in sesi zamanı aşıyor ve bir kişiyi derin bir duruma sokuyor gibiydi.

Sadece birkaç nefeste, Zhao Feng bir aziz olmuş gibi hissetti. Ruhu saf bir hal aldı ve tüm kirlilikler dışarı atıldı. Zhao Feng'in ruhunun zaten bir İmparator'unki kadar güçlü olduğunu ve şimdi daha da temizlendiğini herhangi birisi bilmek zorundaydı.

Tabii ki, ruhunun bu güçlendirilmesi Zhao Feng için en ilginç olan şeydi. Kısa süre içerisinde, Zhao Feng'in ruhu tamamlanmış gibi görünüyordu. Her Niyet ve kanun ona yakın görünüyordu.

“Bu sadece Boş Tanrı Alemi İmparator'unun ulaşabileceği tam bir durumdur....” Zhao Feng derin bir iç çekti. Tıpkı İllüzyon Tanrı Şarabı gibi, bu etki de sadece geçiciydi.

İllüzyon Tanrı Şarabı bir Kral seviyesi altında olanlar için son derece yararlıydı, ancak bir Kral seviyesine ulaştıktan sonra ruhu ilerletmek çok zordu. Bu nedenle, bu paranın etkisi İllüzyon Tanrı Şarabından on kat daha güçlü olmasına rağmen, Zhao Feng anında atılım yapamadı.

Shua!

Zhao Feng'in bilinci gerçekliğe döndü ve hisleri solmaya başladı. Her şey su kadar sakin oldu ama elindeki para çok solgun bir hal almıştı.

“Usta?” Çocuk Yarı Tanrı şaşkın ve meraklıydı. O anda Zhao Feng'in aurası biraz değişti.

“Kıdemliler, burada amacımı gerçekleştirdim....” Zhao Feng İlahi Gök Qin Sarayından gelen çifte minnettarlığını dile getirdi. Liu Qinxin'in hayatta olup olmadığını neredeyse tamamen doğrulamıştı.

İlahi Gök Qin Sarayından gelen çift hâlâ şaşkınlıkla doluydu. Fan Lun Antik Ses Sarayı'na ne olduğunu anlamadılar.

“Kardeş Zhao, Liu Qinxin'in buraya nasıl girdiğini biliyor musun?” Çift sordu.

“Fan Lun Antik Ses Sarayı, Fan Evreninin Antik Çağı'ndan geliyor ve Yaşam Daosu, Eğlence Daosu , Samsara Daosu ve daha fazlası da dahil olmak üzere Cennet ve Dünya'nın kanunlarını içerir. Tek bir kuvvetin kontrol edebileceği bir şey değil,” dedi Zhao Feng.

Liu Qinxin'in ona verdiği anılar zihninde belirdi. Öncelikle Fan Lun Antik Ses Sarayı, İlahi Gök Qin Sarayı tarafından tamamen kontrol edilmemişti. Kurucusu bile bunu yapamazdı. Bunun dışında, Karma ve Yaşam yasaları ve başka bir güç kaynağı olan Bilge ile ilgiliydi.

Yani... Bilge, Liu Qinxin'in Azure Çiçek Kıtası'nda ölüp ölmediğini söyledi,  Zhao Feng'in kalbindeki birçok sır çözüldü. Bilge “servetten daha çok talihsizlik” dedi, ancak bunun gerçekte ne anlama geldiğini belirtmedi.

“Qinxin olmasaydı, dış dünyaya bu kadar çabuk girmezdim ve Unutulmuş Yarı Tanrı Bahçesini kesinlikle kaçırırdım. Bu demek oluyor ki kaderim tamamen farklı olacaktı.”

Zhao Feng kaderin son derece karmaşık ve ibretle dolu olduğunu hissetti.

Zamanında Lord Guanjun'un öğrencisi olmak onun için önemli bir dönüm noktasıydı. Eğer bu olmasaydı, gerçek yetişim dünyasına bu kadar çabuk girmezdi. Yükselmiş Aleme bile ulaşması bir düzine yılını alabilirdi.

Daha sonra Zhao Feng, Patrik Hong'un önerisini dinleyip Kutsal İttifak'a ve iki yıldızlı tarikata girse, şu anki yetişimi en fazla Küçük Çekirdek Köken Alemi zirvesindeydi.

İskelet Bölüm Lideri ile aynıydı. İskelet Bölüm Lideri yalnızca Zhao Feng'i takip ederek şu anki başarılarına ulaştı. İskelet Bölüm Lideri'nin gücünün artık Kızıl Ay Bölgesi Patriği ile kıyaslanabilir olduğunun bilinmesi gerekirdi ve Lanetli Havalet Cesedi Dizisi ile daha da güçlüydü.

Bir grup insan 49. kattan aşağı doğru yürümeye başladı. Çiftin gözlerinde hâlâ şaşkınlık vardı, ancak Fan Lun Antik Ses Sarayı'nı tam olarak kontrol edemediklerini biliyorlardı.

“Kıdemli Zhao, Leydi Liu 49. kata ulaştığı için çok basit bir şekilde ölmedi,” Li Xueyi merak etti.

Bu çok şaşırtıcıydı. Birincisi, Liu Qinxin 48. katta veya daha önce dursaydı kötü bir seçim olmazdı. İkincisi, Zhao Feng çok üzgün görünmüyordu; hatta aksine, son derece sakindi.

“Qinxin kaderini başarıyla değiştirdi, barış ve sükunet içinde öldü. Hayatı boyunca bunu planlıyordu,” Zhao Feng mırıldandı.

Ne de olsa Liu Qinxin'in ölmesi kendisinin istediği şeydi. Zhao Feng'in buraya ulaşması onun pişmanlık duymadan ölmesine sebep oldu. Geleceğini düşünerek ona bir hediye bile hazırladı.

Bilgeye sormam gereken bazı detaylar var, Zhao Feng düşündü.

Yedi yıl geçmişti ve Zhao Feng, Liu Qinxin'in “doğmuş” olup olmadığı konusunda şüpheliydi.

Fan Lun Antik Ses Sarayı'ndan ayrıldıktan sonra, Zhao Feng ve yanındakiler burayı yeniden mühürlemek için bir araya geldi. Günün ilerleyen saatlerinde çift, Zhao Feng'i orada kalıp İlahi Gök Qin Sarayının konuğu olması için ikna etti.

Çift, bu eylem nedeniyle İlahi Gök Qin Sarayının bir felaketten kurtulduğunu bilmiyordu.

Zhao Feng bronz parayı kavramak istediği için onayladı.

Zhao Feng zarif bir binada oturdu ve bronz parayı kavramaya başlamadan önce odaklandı. Bilinci, müziğin kulaklarına aktığı büyük gizemli bir dünyaya girdi. Sanki bir rüyaya girmiş gibiydi.

Bu duruma girdikten sonra Zhao Feng'in ruhu ve Niyeti bir kez daha yükseldi. Zhao Feng, sakin bir ortamda olduğu için kavramaya odaklanabiliyordu ve bunu daha verimli hale getirmek için Tanrı'nın Manevi Gözünü açıp Niyeti zihnine kopyalamaya çalıştı.

Zhao Feng bronz parayı sürekli kullanmadı. Niyetini sabitlemek ve istikrarını sağlamak için birkaç saat harcamadan önce orada sadece on nefes kaldı. Sonuçta, bronz paranın içindeki güç miktarı sınırlıydı ve onu en üst düzeye çıkarmak istedi.

Ayrıca, bu parayı Liu Qinxin vermişti. Zhao Feng tüm gücünü kullanmak istemedi. Onu saklamak istedi.

Zaman geçtikçe Zhao Feng'in bulunduğu binanın etrafında derin bir güç belirmeye başladı. İçindeki niyet, bir Kralın seviyesini biraz aştı.

Sol gözünün boyutunda mor-renkli ruh denizinin büyüklüğündeki değişim büyük değildi ama ona karşı saf bir hissi vardı. Bu sadece kişinin ruhu bir İmparator seviyesine ulaştığında olurdu.

Zhao Feng, zihinsel enerjisinin büyüyen bir bitki olduğunu ve Niyetinin gücünün daha da arttığını hissetti.

Buna karşılık, bronz paranın ışığı yavaş yavaş soluyordu.

“Neredeyse İmparator Niyeti'ni oluşturdum...!” Zhao Feng heyecanlıydı.

Tanrı Müsibet Yıldırımını, Kadim Rüya Alemi ve diğer etkenlerle eğittikten sonra ruhu bir İmparator'un seviyesindeydi ve İmparator Niyeti oluşturma şartlarını yerine getirmişti. Niyeti yarım seviye arttığı zaman her şey tamamlanmış olacaktı.

Göz açıp kapayıncaya kadar bir iki gün geçti ve Zhao Feng'in üzerindeki Cennet ve Dünya gücü, yıldırım ve rüzgar oluşturmaya başladı. Zhao Feng ne yaparsa yapsın, Cennet ve İnsan arasındaki etkileşimi durduramadı. Niyeti daha derin bir gücü kontrol etmeye çalışırken Cennet ve Dünya'yı kavramaya devam etti.

"Zamanı geldi....” Zhao Feng'in zihinsel enerjisi, parlak bir ışık ortaya çıkana kadar giderek daha saf hale gelen bir inci gibiydi. O an kendini Rüzgar, Yıldırım ve Ateşin merkezi gibi hissediyordu. Bu elementler ona boyun eğmiş gibiydi.

Eğer isterse Zhao Feng, yalnızca Yer ve Göğün Yuan Qi'sini değil, belli bir alandaki tüm alanı sadece bir düşünce ile sınırlayabilirdi. Normal İmparatorlar uzay, Cennet ve Dünya hakkında inanılmaz bir anlayışa ulaşmışlardı, bu nedenle kendi alanlarını hayata geçirip kendi Küçük Dünya'larını oluşturmayı başarmışlardı. Ancak Küçük Dünyalar Gerçek Yuan boyutunda oluşturulmuştu.

Bir an için Zhao Feng'in Tanrı'nın Manevi Gözü, onu uyarıyormuş gibi kıpırdadı. Şok edici bir Ölüm Niyeti havadan geçti ve İlahi Gök Qin Sarayının bulunduğu yere doğru ateşlendi.

Bir saat sonra, Ölümün Muhteşem Gücü, İlahi Gök Qin Sarayına yaklaşmaya başladı.

“Bu bir İmparator'un Niyeti ve nadir bir Ölüm Niyeti!” İlahi Gök Qin Sarayından gelen çiftin kalp atışları hızlandı. “Tetikte olun!”

İlahi Gök Qin Sarayı koruyucu diziyi hızla açtı.

“Sonunda geldi mi?” çocuk Yarı Tanrı binanın önünde durdu ve belli bir yöne doğru baktı.

Bu İmparator Niyeti son derece güçlüydü ve saf güç açısından bazı Mistik Işık Alemi uzmanlarından aşağı kalır yanı yoktu. Mistik Işık Alemi, Gerçek Yuan'da büyük ölçüde değişim oluşturmanın yanı sıra ruhla bir haline gelebilirdi.

Ölümün Muhteşem Gücü yaklaşırken binlerce mil içerisindeki her şey korkudan titredi. Karıncalardan Hükümdarlara ve Krallara kadar herkes Ölüm korkusu yüzünden huzursuz oldu. Çocuk Yarı Tanrı bile huzursuz hissetti.

“Ölüm İmparatoru, İlahi Gök Qin Sarayına neden geldin?”

İlahi Gök Qin Sarayından gelen çiftin iki Muhteşem Gücü dağı kapladı. Yan yana durdular ve ikiside sırasıyla bir qin ve bir kılıç tuttu. Alanları birbirlerine uyumluydu.

Çift halinde yetişim yapan bir çift oldukları için ada bölgesindeki en güçlü kombinasyon onlardı. Kılıçlarının bir arada gücüyle, bir zamanlar Zirve-kademe bir Kral'ı yenmişlerdi.

Ancak şu anda, Ölüm gücü yoluna çıkan her şeyi yutmaya muktedir görünüyordu, ikisinin yüz ifadeleri fırtınanın karşısında sönmek üzere olan mumlar gibi beyazlaştı.

Cennet ve Dünya, Ölüm Tanrısı gibi kapalı koyu altın renkli bir taç takan görkemli bir figür olarak karanlığa düşüyor gibiydi.

"Ölüm İmparatoru!”

Tüm İlahi Gök Qin Sarayında ölüm sessizliği hakimdi ve çift, Ölüm İmparatoru'nu çok iyi tanıyordu. Önceki Tarikat Ustası, pek bir şey yapmamasına rağmen Ölüm İmparatoru'nun peşine düşmüştü.

Ölüm İmparatoru burada olduğuna göre İlahi Gök Qin Sarayı ne olursa olsun kaçamayacaktı.