King of Gods - Bölüm 616: Ruhani Saray Altın Jetonu

---

 

Bölüm 616: Ruhani Sarayı Altın Jetonu

 

Yüz zafer meydan okumasını iki gün içerisinde tamamlamak, Ebedi Mühür Adalar Bölgesi'nde bin senede kırılamayacak bir rekordu.

 

Sayısız kükreme ve tezahüratın arasında, uzmanların bakışları Zhao Feng'in üstündeydi.

 

"Bu güç ve potansiyel. Eğer onu yanıma alabilirsem..."

 

Burada büyük kuvvetlerden ve klanlardan gelen bir sürü kişi vardı.

 

Zhao Feng'in yeteneği ve gücü, iki yıldızlı ve iki buçuk yıldızlı tarikatlarda bile nadirdi.

 

Zhao Feng'in gözler önüne serdiği güç gösterisi zaten tek yıldızlı klanları aşıyordu.

 

"Zhao Feng'in gücü çoktan Azure Çiçek Kıtası'ndaki Hükümdarlar'ın yüzde 99'unu geçti. Sadece Patriğin seviyesindeki birisi..."

 

On Bin Hayalet İncisi içerisindeki iskelet Bölüm Lideri'nin ciddi bir tavrı vardı. Gün geçtikçe güçlenen Zhao Feng'in karşısında tavrı değişmeye başlamıştı.

 

Artık nasıl Zhao Feng'e karşı geleceğini düşünmüyordu bile. Bunun yerine nasıl Zhao Feng'in güvenini kazanıp, onun için çalışmaya devam edeceğine odaklanıyordu.

 

Arenanın içerisinde bazı kişiler mutluyken, diğerleri mutsuzdu.

 

"Bu veletin yüz zafer meydan okumasını tamamlayabileceğini düşünmemiştim."

 

"Lanet olsun! 90 zafere bin yüksek sınıf İlkel Kristal Taşı basmıştım."

 

Bahis oynayanlar pişmanlıkla doluydu. Yüz zafer üzerine para yatırmaya cesaret eden fazla kişi yoktu. Yatırsalar bile fazla para kazanmamışlardı.

 

Yüz zafer meydan okumasının başlangıç aşamalarında iddia oranı, otuza birdi. İkinci gün oran ilk olarak onda bire, yetmiş zaferden sonra beşte bire inmişti.

 

Zhao Feng kendine, yüz milyon normal İlkel Kristal Taş ile karşılaştırılabilir olan, bir milyon yüksek sınıf İlkel Kristal Taş yatırmıştı.

 

Otuza bir oranına göre Zhao Feng, toplam üç milyon normal İlkel Kristaş Taş kazanacaktı.

 

"Hahahaha, üç milyar İlkel Kristaş Taş, normal bir tek yıldızlı klanı satın almak için yeterli."

 

Zhao Feng'in ağzı mutluluktan kulaklarına varmıştı.

 

Li Yunya bile biraz para kazanmıştı. Öncesinde Zhao Feng'i takip etmiş ve onun üzerine birkaç bin taş yatırmış, yüzde 3000'lik karşılığı alınca havalara uçmuştu.

 

"Zhao Feng, az sonra bizzat Saray Lordu sana bir ödül verecek."

 

Kırmızı cübbeli elder gülümseyip, saygıyla Zhao Feng'e doğru yürümeye başlamıştı.

 

Meydan okumadan önce Zhao Feng'i durdurmak için elinden gelen her şeyi yapmıştı. Fakat Zhao Feng, benzersiz savaş gücüyle herkesin saygısını kazanmıştı.

 

Ortalama her yüzyılda bir meydan okumayı kazanan bir galip çıkıyordu. Ne tür bir ödül verilecekti?

 

Zhao Feng heyecanlanmaktan kendini alıkoyamıyordu.

 

Bir saat sonra Zhao Feng, ödülünü almak için seçkin misafir tribünlerine gitmişti.

 

"Zamane nesil serpiliyor."

 

Ödülü veren kişi, yüzü övgüyle parlayan Ebedi Mühür Saray Lordu'ydu.

 

Kırmızı cübbeli elder, "Kurallara göre yüz zafer meydan okumasının galibi, ödül olarak bir adet orta derece Yeryüzü Sınıf silah, bir adet Ruhani Saray Altın Jetonu ile bir milyar İlkel Kristal Taşı alır."

 

demişti.

 

Ruhani Sarayı'n Altın Jetonu.

 

Orta derece Yeryüzü Sınıf silah.

 

Bir milyar İlkel Kristal Taş.

 

Arenadan çığlıklar yükseldi.

 

"Ruhani Saray Altın Jetonu, Boş Okyanus Ruhani Sarayları'nda seçkin ve asil bir misafiri temsil eder. Bu jetonun sahibi, Boş Okyanus Ruhani Sarayları'nda ücretsiz bir şekilde kalabilir. Bu da yetmezmiş gibi bu jetonun sahipleri, Ebedi Mühür Adalar Bölgesi'ndeki resmi pazarlarda yüzde 40 indirim ile alışveriş yapabilir."

 

Li Yunya derin bir nefes almaktan kendini alıkoyamamıştı. Ruhani Saray Altın Jetonu'nun herhangi bir Boş Okyanus Ruhani Sarayı'nda bedavaya kalabilme ve saygın bir misafir muamelesi görmek gibi pek çok kullanılışı vardı.

 

Bu da yetmezmiş gibi resmi pazarlarda yüzde 40 indirim ile alışveriş yapabiliyorlardı.

 

Zhao Feng, meraklı gözlerin önünde Ruhani Saray Altın Jeton'u almıştı. Jetonun üstünde yüz zafer meydan okumasının yüce ihtişamını temsil eden özel bir oyma vardı.

 

Orta derece Yeryüzü Sınıf silah da kıymetliydi. Yeryüzü Sınıf silahlar zaten aşırı nadirdi. Hatta bazı Hükümdarlar, bir Yeryüzü Sınıf silaha sahip değildi.

 

"Üç ödül arasında en kıymetli olan orta derece Yeryüzü Sınıf silah."

 

Zhao Feng'in gözleri parıldıyordu.

 

İskelet Bölüm Lideri'nin Dokuz Ölümcül Yin Kemiği bile sadece orta derece Yeryüzü Sınıfı'na birazcık yakındı.

 

"Yeryüzü Sınıf silahı bu; Gaddar İmparator'un Çekici."

 

Ebedi Mühür Saray Lordu ödüllerin hepsini aynı anda vermişti.

 

Ruhani Saray Altın Jetonu, Gaddar İmparator'un Çekici ve bir milyar normal İlkel Kristal Taş.

 

Zhao Feng hemen minnettarlığını belirtmişti.

 

Ödülleri verdikten sonra Ebedi Mühür Saray Lordu, ortadan kaybolmadan önce Zhao Feng'e derin bir bakış atmıştı.

 

Çok hızlı gitmişti. Zhao Feng bir şeyler demek istemişti ama artık çok geç olmuştu.

 

Ebedi Mühür Saray Lordu ile baş başa konuşmak istemişti. Fakat şu an Zhao Feng ile tanışmak isteyen çok fazla uzman ile klan vardı.

 

Yarım gün geçtikten sonra Zhao Feng, sonunda arenadan dışarı çıkabilmişti.

 

Li Yunya gülümseyip, "Kaptan, bu kadar aceleci olmanıza gerek yok. Ebedi Mühür Saray Lordu dahileri çok sever. Muhtemelen sizi sonra çağıracak." dedi.

 

Otele geri döndükten sonra Zhao Feng oturup Yuan Qi'sini yenilemeye başlamıştı.

 

"Daha yeni Küçük Çekirdek Köken Alemi'ne girdim. Çekirdek Merkezi'min yüksek kalite olsa da miktarı yeterli değil."

 

Zhao Feng, yüz zafer meydan okumasındaki dövüşlerini hatırlayıp düşünmeye başlamıştı.

 

Çekirdek Merkezi'nin büyüklüğü, normal Küçük Çekirdek Köken Alemleri'nden on kat daha küçüktü ve hafifçe parlıyordu. Bu genellikle bir Çekirdek Merkezi, Kristal Çekirdeğe dönüşmek üzereyken oluyordu ama Zhao Feng, daha yeni Küçük Çekirdek Köken Alemi'ne ulaşmıştı.

 

Yarım gün sonra Zhao Feng, Yuan Qi'sinin tamamını yenilemişti.

 

İyileşme hızı, bazı efsanevi On Bin Kadim Irk soylarıyla karşılaştırılabilen kuvvetli soyu sayesinde bu kadar hızlıydı.

 

Sonrasında elde ettiği serveti organize etmeye başlamıştı. Ruhani Saray Altın Jetonu'nu ve birkaç milyar İlkel Kristal Taşı'nı kısa süreliğine Loulan Zhishi'ye ve iskelet Bölüm Lideri'ne kullanması için vermişti.

 

Yeteri kadar İlkel Kristal Taşı'yla yüz lanetli hayalet cesedin ve denizcilerin gücü hızlıca yükselecekti. Zhao Feng, yüz hayalet cesedine büyük önem veriyordu.

 

İskelet Bölüm Lideri'nin yardımıyla birkaç lanetli hayalet ceset, çoktan yarım adım Çekirdek Köken Alemi'ne ulaşmıştı.

 

Sonraki gün Zhao Feng, Boş Okyanus Ruhani Sarayı'nın seçkin misafir odalarından birine Ruhani Saray Altın Jeton'u kullanarak girmişti.

 

Kutsal Topraklar'dan gelen ikili, Jiang Fan ve Chen Yilin de bunun gibi odalarda kalmıştı.

 

Zhao Feng, seçkin misafir odasında beklemeye başladı.

 

Üç gün sonra:

 

"Kaptan Ebedi Mühür Saray Lordu, iki gün önce Ye Moyu'yu yanına çağırdı."

 

Li Yunya raporladı.

 

Bunu duyan Zhao Feng'in kaşları çatılmıştı. Anlamıyordu; yüz zafer meydan okumasını tamamlamış ve her yönden Ye Moyu'yu geçmişti.

 

Ebedi Mühür Saray Lordu'nun dahiler için olan sevgisi ve keskin gözleriyle ilk olarak Zhao Feng'i çağırmış olması lazımdı. Ama Ebedi Mühür Saray Lordu, Ye Moyu'yu çağırdıktan sonra hiçbir şey yapmamıştı.

 

"Böyle olmamalı..."

 

Başta Li Yunya da bunu anlamamıştı. Ama iyice düşündükten sonra aklında birkaç tahmin belirmişti.

 

"Usta, nedenin ne olduğu önemli değil. İtibarınız sağ olsun; ne olursa olsun Saray Lordu ile görüşme hakkına sahipsiniz."

 

Li Yunya önerdi.

 

"Aynen öyle. Daha fazla bekleyemem. Ebedi Mühür Saray Lordu'na kendim gideceğim."

 

Zhao Feng fazla zamanı olmadığını biliyordu.

 

İlk olarak Ölüm Takibi hâlâ devam ediyordu.

 

İkinci olarak Ebedi Mühür Saray Lordu'nun seviyesinde birisi inzivaya geçtiğinde, bu inzivanın birkaç ay hatta yarım sene sürmesi normaldi.

 

Daha fazla bekleyemezdi.

 

O gün Zhao Feng sarayındaki Ebedi Mühür Saray Lordu ile görüşmeye çıkmıştı.

 

Ruhani Saray Altın Jetonu!

 

Saray'ın dışarısındaki muhafızların yürekleri yerinden oynamıştı. Hepsinin yüzünü saygı kaplamıştı.

 

"Çabuk, çabuk, çabuk! Saray Lordu'na söyleyin!"

 

İki muhafız, Zhao Feng'in yüz zafer meydan okumasının mucizevi galibi olduğunu biliyordu.

 

Bir süre geçtikten sonra Ebedi Mühür Saray Lordu'nun onayının haberi gelmişti.

 

Tüm bunlar beklenti içerisindeydi. Ne de olsa Zhao Feng'in savaş gücü, Büyük Çekirdek Köken Alemi ile karşılaştırılabilir bir seviyedeydi. Soy gücü, On Bin Kadim Irk'a yakındı ve yüz zafer meydan okumasını kazanma ihtişamını elde etmişti.

 

Saray'ın içerisinde sessiz ve huzurlu bir bahçede:

 

"Hehe, acaba şu Zhao Feng ne diyecek."

 

Ebedi Mühür Saray Lordu ellerini sırtına koymuş, gülümsüyordu. Onun yanında şık bir erkek duruyordu; Ye Moyu.

 

Son birkaç gün içerisinde Ebedi Mühür Saray Lordu, Ye Moyu'ya birkaç öğüt vermişti. Zhao Feng'in geliyor olması, Ye Moyu'nun baskı altında hissetmesine sebep oluyordu.

 

"Saray Lordu, neden Zhao Feng'i çağırmadınız? O her yönden benden üstün."

 

Alçak bir tonla konuşan Ebedi Mühür Saray Lordu'nun gözleri parlamaya başlamıştı: "Eğer yanlış değilsem Zhao Feng'in karmaşık bir geçmişi olmalı; muhtemelen en az birkaç Boş Tanrı Alemi Elder'i olan büyük bir aileden geliyor..."

 

Bunu duyan Ye Moyu durumu anlamıştı.

 

Doğru. Eğer kişi arkasında büyük bir güce veya uzmana sahip değilse böyle küçük bir yaşta bu kadar şeyi başarması zor olurdu.

 

Eğer Zhao Feng'in arkasında büyük bir güç varsa Ebedi Mühür Saray Lordu'nun onu kullanması zor olurdu.

 

Ye Moyu anlamıştı. Ebedi Mühür Saray Lordu'nun Zhao Feng'e karşı pek misafirperver olmamasına şaşmamalıydı. Basitçe söylemek gerekirse Zhao Feng'in potansiyeli gerçekten çok yüksekti. Bu değersiz Boş Okyanus Ruhani Lordu onun gibi bir ejderhayı elinde tutamazdı.

 

Bu Zhao Feng'in üzerinde soluk bir Boş Tanrı Alemi arzusu vardı. Bu açıkça bir Elder tarafından konulmuş bir korumaydı.

 

Ebedi Mühür Saray Lordu içinden mırıldandı. Yarım adım Boş Tanrı Alemi olduğu için Zhao Feng'in ruh aurasını hafifçe sezebiliyordu.

 

Çok geçmeden Zhao Feng'in silüeti, Ebedi Mühür Saray Lordu'nun görüşüne girmişti. Ye Moyu kenara çekilmişti.

 

"Selamlar, Saray Lordu."

 

Zhao Feng, Ebedi Mühür Saray Lordu'na karşı son derece saygılı bir şekilde davranıyordu.

 

Ne küstah ne de aceleciydi. Kalbini bu durumda tutmak zordu.

 

Ebedi Mühür Saray Lordu gizlice başını sallamıştı. Zhao Feng'in her yönden mükemmel bir dahi olduğu söylenilebilirdi. Kutsal Topraklar dahileri ile karşılaştırılabilirdi.

 

Oturduktan sonra Zhao Feng, Ebedi Mühür Saray Lordu'yla sıradan bir şekilde konuşmaya başlamıştı.

 

"Saray Lordu, yardımınıza ihtiyacım var. Eğer Saray Lordu yardım etmek isterse bunu hatırlayacağım ve gelecekte katbekat karşılığını vereceğim."

 

Zhao Feng çok geçmeden konuya girmişti.

 

"Oh! Yüz zafer meydan okumasını kazanmış bir dahinin neye ihtiyacı olur ki?"

 

Ebedi Mühür Saray Lordu gülümsedi; şaşırmamıştı. Boş Okyanus Ruhani Sarayı'nın bir Saray Lordu olarak büyük bir güce sahipti. Bundan dolayı ona yardım istemek için gelen bir sürü kişi oluyordu.

 

Bazen Boş Tanrı Alemi uzmanlar bile ona geliyordu.

 

"... Ayrıca Boş Okyanus Ruhani Sarayı'ndaki Ruhani Bölge Işınlanma Düzeneği var..."

 

Zhao Feng, neden geldiğini özetledi. Ebedi Mühür Saray Lordu anında durumu anlamıştı.

 

Zhao Feng, Gerçek Dövüş Kutsal Toprakları'na gitmek istiyor gibi gözüküyordu. Ruhani Bölge Işınlanma Düzeneği'ni kullanmak onun için büyük bir zaman tasarrufu olacaktı.

 

"Bölge Işınlanma Düzeneği'nin kamuya açık olmadığını bilmen gerek. Bu da yetmezmiş gibi gitmek istediğin yer, Gerçek Dövüş Kutsal Toprakları. Kutsal Topraklar dış dünyaya kapalıdır. Oralara kolayca giremezsin."

 

Ebedi Mühür Saray Lordu'nun kaşları çatılmıştı. Sıkıntılı gözüküyordu.

 

Zhao Feng tedirgin bir şekilde bekliyordu. Eğer gemiyle giderse yolculuğu en az beş veya altı sene daha sürecekti. Ayrıca yoldayken sürekli Ölüm Takibi ile yüzleşmek zorunda kalacaktı.

 

Ebedi Mühür Saray Lordu bir süre düşündükten sonra konuştu; "Zhao Feng, sen Kutsal Topraklar'ın bir üyesi değilsin ve bilinmeyen bir geçmişe sahipsin. Eğer kurallara karşı gelip sana yardım edersem bu, benim için de büyük bir risk olur."