King of Gods - Bölüm 590: Gemiyi Onarmak

---

King of Gods- Bölüm 590: Gemiyi Onarmak

 

Zhao Feng, Jiang Fan ve Chen Yilin beraber yürüyor, konuşuyordu.

 

İki Kutsal Toprak dahisi daha çok Zhao Feng’in soyuyla ve yeteneğiyle ilgileniyordu. Güç bakımından, ikili onu umursamıyordu.

 

“Kardeş Zhao, iki yıldızlı bir tarikatın veya bir Boş Tanrı Aleminin öğrencisi değil mi?”

 

Uzun, cılız genç Chen Yilin bu duruma biraz şaşırmıştı.

 

Zhao Feng geçmişi hakkında pek fazla şey anlatmamıştı. Dış dünyada birini rencide etmekten korkmuyordu ama memleketinin de etkilenmesini istemiyordu, özellikle Demir Kan Mezhebinin ve Kırık Ay Klanının.

 

Konuşurken, Kutsal Topraklardan gelen iki dahi herhangi bir küstahlik belirtisi göstermemişti. Ama Zhao Feng yine de ikilinin onu kendileriyle eşit görmediğini söyleyebiliyordu.

 

Bundan önce, Jiang Fan, Zhao Feng’in soy aurasını sezmiş ve biraz savaş arzusu yaymıştı. Ama Zhao Feng’in yalnızca yarım adım Çekirdek Köken Alemi olduğunu ve kuvvetli bir arkaya sahip olmadığını öğrenince, ilgisini kaybetmişti.

 

Bu ikili benimle sadece üstünkörü ilgileniyor. Gerçekten benimle arkadaş olma niyetleri yok.

 

Zhao Feng böyle hissediyordu. Onlar ne kadar nazik ve saygılı olsa da, Kutsal Topraklardan ve üç yıldızlı bir kuvvetten geldikleri için kendilerini üstün hissediyorlardı.

 

Hafif bir küçümsenme hissi Zhao Feng’in kalbinden kısa bir süreliğine geçmişti. Ancak, yine de onunla On Bin Kadim Irkı soyu olan dahiler arasında hala büyük bir fark olduğunu itiraf etmek zorundaydı.

 

İkili Ruhani Kutsal Topraklardaki durum hakkında fazla konuşmamıştı.

 

“Benim soyum Göz Kamaştırıcı Karanlık Irkından geliyor ve kuvvet ile savunma bakımından kuvvetli.”

 

Jiang Fan gülümsedi. On Bin Kadim Irkı soyu, Fan Evrenindeki en üst düzey varoluşlardan biriydi. Sekiz Büyük Tanrı Gözü bile On Bin Kadim Irkla bağlantılıydı.

 

Bir süre konuştuktan sonra, ikili ilgilerini kaybedip ayrılmıştı.

 

Arenanın başka bir köşesinde duran Gan Bulut Köşkünün Üçüncü Elderi derin bir nefes aldı. Zhao Feng’in bu ikiliyle arkadaş olmasından korkuyordu. Bu onun tedbirli davranması gerektiği anlamına gelecekti. Lakin, şu anki duruma bakılırsa, ikili sadece Zhao Feng’le biraz konuşmak istemiş gibi gözüküyordu.

 

“Ne de olsa onlar Kutsal Topraklarda bile muhtemelen en iyiler arasındalar. Onlar ayrılır ayrılmaz, endişe filan olmadan şu velete saldırabileceğim.”

 

Gan Bulut Köşkü Üçüncü Elderinin dudaklarında soluk bir gülümseme belirdi.

 

Tam o anda:

 

“Hadi gidelim.”

 

Zhao Feng grubuyla beraber arenadan ayrılmıştı.

 

Xiao Ma, Kutsal Topraklardan gelen iki dahiye bakmış ve Zhao Feng için üzgün hissetmişti. Bu ikiliyle arkadaş olma şansı Zhao Feng tarafından rahat bir şekilde bırakılmıştı.

 

Eğer Zhao Feng onlarla arkadaş olmayı istese, belki de Ruhani Kutsal Topraklarla bir bağ kurabilirdi.

 

Günün geri kalan kısmında, Zhao Feng ve tayfa bir süreliğine Boş Okyanus Ruhani Sarayında biraz yürümüş, sonra bir otele girmişti.

 

Otele geldiklerinde, denizcilere istediklerini yapabilme izni verilmişti, bu şansı kullanıp kaynak takası yapmak olsun veya kendilerini kalp kan özüyle güçlendirmek olsun.

 

“Xiao Ma, sana ihtiyacımız olacak…”

 

Zhao Feng yavaşça konuşuyordu.

 

“Lütfen, Kaptan.”

 

Xiao Ma anında heyecanlanmıştı. Bu Kaptan kuşkusuz lafını ağzında tutabiliyordu; tüm gün boyunca yaptığı tek şey etrafta yürümekti. Sonunda konuya gireceklerdi, bundan dolayı Xiao Ma heyecanlanmıştı. Genel olarak, görevi ne kadar önemliyse, aldığı para o kadar fazla olurdu.

 

“İlk işimiz gemiyi onarmak olacak.”

 

Zhao Feng, Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisinin durumunu anlattı.

 

Sınırsız okyanus gemisi!

 

Xiao Ma’nın gözleri ışıldadı. Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisini görmüştü ve geminin yüksek kalite olduğunu anlamıştı. Böyle bir geminin fiyatı aşırı yüksekti. Sınırsız okyanus gemisine sahip herhangi birisi basit olmazdı. Bazı Hükümdarlar bile bir sınırsız okyanus gemisine sahip değildi.

 

“İkinci işimiz biraz kaynak satıp birkaç şey almak olacak…”

Zhao Feng bir liste çıkardı.

 

Xiao Ma listeyi gördüğünde kalbi zonk zonk atmaya başlamıştı, artık odaklanamıyordu. Listedeki eşyaların çoğu hem yüksek miktarlardaydı, hem de nadirdi, hatta bazıları yalnızca efsanelerde bulunan hazinelerdi.

 

Bu tür eşyaların herhangi biri onu satın almak için yeterliydi.

 

Zhao Feng gülümsedi.

 

Aslında, listedeki çoğu eşya iskelet Bölüm Lideri tarafından yazılmıştı ve Hayalet Ceset Lanet Düzeneği içindi.

 

İskelet Bölüm Liderinin dediklerine göre, Hayalet Ceset Lanet Düzeneğinin daha da güçlü olma potansiyeli vardı. Eğer her hayalet cesedi yarım adım Çekirdek Köken Alemine ulaşırsa, düzeneğin kuvveti çarpıcı bir şekilde yükselmiş olurdu.

 

Bunun haricinde, düzenek aynı zamanda eğer yüz Hükümdar yerse yine çarpıcı bir şekilde kuvveti yükselecekti.

 

Hu~

 

Xiao Ma listeye baktıktan sonra derin bir nefes almış, kalbindeki sevinci bastırmıştı. İş vereni Çekirdek Köken Alemi yetişimine sahip olmamasına rağmen, serveti kesinlikle çoğu Hükümdardan daha fazlaydı.

 

Hükümdar seviyesinde olup Zhao Feng kadar zengin olan fazla kişi yoktu. En azından Xiao Ma öyle birini görmemişti.

 

“Xiao Ma, herhangi bir sorun var mı?”

 

Zhao Feng hafifçe gülümsedi.

 

Xiao Ma duraksadı ve düşünmeye başladı.

 

“Eğer Kaptan belirli bir fiyatı verebilirse, düzeneklerde uzmanlaşmış bir ustaya gitmek daha iyi olur. Benim önerim…”

 

Xiao Ma durumu analiz edip bir öneri sunmuştu.

 

“Demirci düzenek ustası mı?” diye sordu Zhao Feng.

 

Bir demirci düzenek ustasının hem düzenekler de hem de demircilikte uzmanlaştığını öğrenmişti, bu da onların sınırsız okyanus gemisini tek başlarına onarabileceği anlamına geliyordu. Xiao Ma’nında birkaç usta önerisi vardı.

 

“Eğer Kaptan bu kaynakları satacaksa, nadir materyalleri yakın zamandaki yüksek arttırmada daha yüksek bir fiyata satabilir. Satın almak istediğiniz kaynaklara gelirsek… Ben bir etrafta gezinebilirim…”

 

Xiao Ma devam etti.

 

Zhao Feng lafını yarısında kesmişti.

 

“Zhishui, sen ve Xiao Ma bugünden itibaren beraber çalışacaksınız ve bu iki iş için sorumlu olacaksınız.”

 

Zhao Feng hemen tüm zahmeti bu ikiliye bırakmıştı.

 

“Anlaşıldı, Kaptan.” dedi Loulan Zhishui ve Xiao Ma.

 

Otelin içinde, Zhao Feng gözlerini kapamış ve yetişim yapmaya başlamıştı.

 

Bu sefer, Kadim Rüya Alemine girmemişti. Bunun yerine içinde geriye kalan aurayı tamamen özümsemeye odaklanmıştı.

 

Sonraki üç gün boyunca, Xiao Ma ve Loulan Zhishui işlere girişmiş ve hatta bazı denizcilerden yardım istemişti. İkili önemli konular olduğu zaman Zhao Feng’e geliyordu. Böylece materyal ve kaynak alıp satma işi başlamıştı.

 

Sattığı kaynakların bir kısmı Mor Aziz Harabelerinden geliyordu. Diğer kısmı ise öldürdüğü kişilerden aldığı ganimetlerdi.

 

Üçüncü gün, Xiao Ma bir demirci düzenek ustasıyla temasa geçmeyi başarabilmişti.

 

“Kaptan, bu adam Boş Okyanus Ruhani Sarayının ünlü Usta Wei’si. Kendisi çoğu iki yıldız tarikatın gemilerinin tamirine yardımcı olmuş birisi.” dedi Xiao Ma saygılı bir tonla.

 

“Epeydir ünlü isminizi duyuyorum.” dedi Zhao Feng mütevazı bir şekilde, Usta Wei’yi inceleyerek.

 

Usta Wei soğuk bir tutuma sahipti. Doğrudan konuya girmiş ve Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisini görmek istemişti.

 

“Bu bir korsan gemisi ama materyaller kötü değil…”

 

Usta Wei hafif de olsa şaşırmıştı. Xiao Ma’nın kesintisiz ricası sonrasında sonunda biraz zaman ayırıp gemiye bakmaya gelmişti.

 

İlk başta, müşterisinin ne kadar zengin olduğu hakkında bahseden Xiao Ma’nın sözlerinden şüphe duyuyordu ama gemiyi gördükten sonra bu şüpheler ortadan kalkmıştı.

 

Tabii ki, Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi onun gözlerinde sadece fena değil denilebilecek bir kalitedeydi, en iyiler arasında değildi.

 

Bir süre sessiz bir şekilde durduktan sonra, Usta Wei konuştu, “Üç önerim var: teki düşük, teki orta, teki de yüksek bir öneri.”

 

“Oh? Duyalım bakalım.”

 

Bu Zhao Feng’in ilgisini çekmişti.

 

“Düşük önerim gemiyi tamir edip özelliklerini yalnızca birazcık yükseltmek. Gerekli materyallerin fiyatı bir Sahte Yeryüzü Sınıf eşya ile karşılaştırılabilir bir seviyede olacak.” dedi Usta Wei, Zhao Feng’e bakarak. Bir Sahte Yeryüzü Sınıf eşyasının değeri az bir şey değildi. On Kırık Ay Klanı birleşse bile bu kadar değerli olamazdı.

 

Zhao Feng başını salladı. Bunu istemediği apaçık ortadaydı.

 

“Orta önerim ise gemiyi onarıp özelliklerini bir hayli yükseltmek. Ancak, bunun bedeli birkaç tamamlanmış Yeryüzü Sınıf silahla karşılaştırılabilir bir seviyede olur.”

 

Usta Wei hafifçe gülümsedi.

 

Birkaç tamamlanmış Yeryüzü Sınıf silah.”

 

Xiao Ma çoktan soğuk terler dökmeye başlamıştı.

 

Zhao Feng bir şey dememiş ve Usta Wei’ye devam etmesi için işaret etmişti.

 

“Yüksek önerim ise gemiyi tamamen değiştirmek. Yeni bir gemi yapmaktan çok farklı değil. Bunun için çok adam gerekecek ve fiyatı da çok olacak. Tek başıma bunu tamamlayamam ve gerekli fiyatı normal bir tek yıldızlı klanın iflas etmesi için yeterli…”

 

Usta Wei başını sallayıp gülümsedi.

 

Yüksek önerisinin bedeli normal bir tek yıldızlı klanın iflas etmesi için yeterliydi. Xiao Ma ve Loulan Zhishui dillerini şaklatmaktan kendilerini alıkoyamamıştı.

 

Zhao Feng’in yüz ifadesi değişmemişti, “Orta öneriyi seçeceğim.”

 

Aslında, onun yüksek öneriyi seçmesi imkansız değildi ama bunun bedeli ona göre çok fazlaydı. Ayrıca bu proje kısa bir sürede tamamlanamayacaktı.

 

Her halükarda, bu bile çoktan Usta Wei’yi şaşırtmıştı. Normalde, yalnızca tek zirve tek yıldızlı klanlar orta öneriyi seçebilecek bir servete sahipti. Bazı Büyük Çekirdek Köken Alemi Hükümdar Lordlarının bile buna zar zor parası yetiyordu. Fakat Zhao Feng onun önerisini seçtiğinde biraz gönülsüz gözüküyordu.

Sonrasında, Zhao Feng, Usta Wei’ye bir sınırsız okyanus balinasının kalp kan özünü Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisiyle birleştirmekten bahsetti.

 

“Kalp kan özüne mi sahipsin?”

 

Usta Wei şaşırmış ve heyecanlanmıştı. Bundan etkilendiği apaçık ortadaydı.

 

“Bu güzel bir fikir çünkü kalp kan özü bir okyanus hayvanının enerjisini içeriyor. Böylece geminin okyanusla bir olmasını sağlayabilir. Aynı zamanda geminin aşınmaya karşı dayanıklılığını arttırıp hızını da yükseltir. Ayrıca diğer canavarları uzak tutup, seyahat etmeyi kolaylaştırır.”

 

Usta Wei bu fikri övmeye devam ediyordu.

 

“Ama bu yüksek miktarda kalp kan özü gerektirir.”

 

Sonrasında başını sallamıştı. Bunun gerçekci olmadığını düşünüyordu.