King of Gods - Bölüm 575: Balina

---

 

Bölüm 575: Balina

 

Kadim Rüya Aleminde çektiği son nefes şu an vücudunda yavaşça yayılıyordu.

 

İnanılmaz bir şekilde, bu kadim aura bedenini ve ruhunu iyileştiriyordu.

 

“Bu… Kadim Rüya Aleminde alınan hasar gerçekliğe yansıyor. Acaba içerideki eşyalar da dışarı çıkarılabilir mi?”

 

Zhao Feng’in aklı yerinden çıkacak gibiydi.

 

Kadim Rüya Alemi inanılmaz bir şekilde gerçekçi gözükse de, Zhao Feng oraya yalnızca bilincini kullanarak girmişti. Yani orası bir illüzyondu.

 

Halbuki, sonuçlar inanılmazdı. Zhao Feng, Kadim Rüya Aleminin basit bir zihinsel enerji dünyası olmadığını fark etmişti.

 

Miyav miyav!

 

Küçük hırsız kedi Zhao Feng’in omzuna sekmiş ve sızan kadim aurayı emmeye başlamıştı.

 

Ne de olsa, Zhao Feng’in bedeni aurayı tamamen özümseyemiyordu, geriye kalan kısım küçük hırsız kedi tarafından özümseniyordu.

 

Miyav miyav!

 

Küçük hırsız kedi, kadim aurayı özümsedikten sonra son derece heyecanlı gözüküyordu.

 

“Bu auranın bana oldukça yardımı dokunuyor gibi gözüküyor.”

 

Zhao Feng gözlerini kapadı.

 

İlk olarak, soyu arındırılmış ve güçlendirilmiş gibi gözüküyordu. Bu, genelde yalnızca alem aşarken gerçekleşiyordu. Örneğin, Yükselme Aleminden, Gerçek Ruh Alemine geçerken kişinin hali değişirdi.

 

“Hem bedenim hem de soyum kuvvetlendi.”

 

Zhao Feng kendini hafifçe yumruklayınca bedeninin öncekine göre daha güçlü olduğunu hissetmişti.

 

En açık değişim soy gücündeydi. Soy aurası şu an daha saftı, hatta “atasının izini takip ettiğine” dair izler vardı.

 

Bo~

 

Zhao Feng’in etrafını bir su dalgası kaplamıştı. Enerji hiç olmadığı kadar saftı.

 

“Kadim çağdan gelen bir aura…”

 

Buz İmparatorluk Mızrağı hafifçe titremiş, içindeki soğukluk uyanmaya başlamıştı. Zhao Feng bir ses duyar gibiydi. Bu muhtemelen Yeryüzü Sınıf miras silahın içerisindeki silah ruhuydu.

 

Yeryüzü Sınıf silahlar, sadece Gökyüzü Sınıfın altındaki eşyalardı, onların ruhlara sahip olması nadir bir şey değildi.

 

“Buz İmparatorluk Mızrağı neredeyse tamamlanmış bir halde. Ama yine de biraz iyileşmiş ve güçlenmiş gibi gözüküyor.”

 

Zhao Feng, Buz İmparatorluk Mızrağının da Kadim Rüya Aleminden gelen kadim aura tutamlarını özümseyebildiğini fark etmişti.

 

Böyle bir değişim Zhao Feng’in şaşırmasına ve neşeden ağzının kulaklarına varmasını sağlamıştı.

 

Kadim Rüya Aleminden gelen ufacık bir nefesin bile bu kadar yararı dokunmuştu. Küçük hırsız kedi, Yeryüzü Sınıf silahı ve Zhao Feng’in kendisi bu nefesten yararlanmıştı.

 

Üç gün sonra, Zhao Feng’in yaraları iyileşmişti. Yeniden Kadim Rüya Alemine girecekti.

 

Bu sefer, Zhao Feng beş nefes dayanabilmişti. Bu beş nefes içerisinde, Zhao Feng öncekine göre iki kat daha fazla kadim aura emmişti.

 

Hu~

 

Zhao Feng bunu özümsemek için elinden geleni yapıyordu.

 

Bu aura vücudunun özelliklerini geliştiriyor ve bizzat varlığının durumunu değiştiriyor gibi gözüküyordu. Soy gücü de daha saf bir hale gelmişti.

 

Miyav miyav!

 

Küçük hırsız kedi Zhao Feng’in üstüne oturmuş ve hızlıca Kadim Rüya Aleminden gelen aurayı özümsemeye başlamıştı.

 

“Gerçek Ruh Kaynağı!”

 

Kadim Rüya Alemi aurasının bir kısmını Gerçek Ruh Kaynağına sokan Zhao Feng’in gözleri ışıldıyordu.

 

Tekrardan şaşırmıştı. Gerçek Ruh Kaynağı kadim aurayı özümseyince, Zhao Feng’in Mor Yıkım Yıldırımı da dahil olmak üzere Rüzgar Yıldırım gücü arınmış ve daha saf bir hale gelmişti.

 

Tabii ki, bu artışların hepsi ufacıktı ve yalnızca odaklanınca fark edilebiliyordu. Her halükarda, Zhao Feng neşeden havalara uçuyordu. Bu aura her şey için inanılmaz bir şekilde etkiliydi.

 

Böylece, Zhao Feng Kadim Rüya Alemine üç kez daha girmişti. Maksimum sekiz nefes dayanabilmişti.

 

Elbette, ne kadar uzun kalırsa, yaraları o kadar ciddi oluyordu ve iyileşmek için o kadar fazla zamana ihtiyaç duyuyordu.

 

Üç geziden sonra, Zhao Feng’in vücudu ve soyu çarpıcı bir şekilde güçlenmişti.

 

Vücudunun her santiminin inanılmaz bir güç içerdiğini hissediyordu. Kısa bir ay içerisinde, bedeni bazı Hükümdarlarla karşılaştırılabilir bir hale gelmişti.

 

Gerçek Ruh Kaynağı da daha saf bir hale gelmişti.

 

“Eğer bu devam ederse, yakında zirve Gerçek Lord Derecesine aşabileceğim.”

 

Zhao Feng beklentiyle doluydu. Zihinsel enerji seviyesi çoktan bir Hükümdarın seviyesine ulaştığı için, zirve Gerçek Lord Derecesine ulaştığında, anında yarım adım Çekirdek Köken Alemine yükselecekti.

 

Sou~~ Di! Da!

 

Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi okyanusta bir balık gibi ilerliyordu.

 

Güm~~~~

 

Bir süre sonra, geminin önünde devasa ve kuvvetli bir aura ortaya çıkmıştı.

 

“İyi değil, önümüzde çok güçlü bir canavar var gibi gözüküyor.”

 

Loulan Zhishui, kontrol odasındaki denizcilere emirlerini yollamıştı. Zhao Feng’in de rahatı bozulmuştu.

 

Önlerindeki aura çoğu Hükümdardan daha güçlüydü. Sesine bakılırsa da, büyük bir hayvan gibi gözüküyordu.

 

“Bakayım.”

 

Zhao Feng, Tanrının Ruhani Gözünü açtı.

 

Shua!

 

Görüşüne birkaç mil genişliğinde devasa bir balina girdi.

 

Bu balina kesinlikle Zhao Feng’in gördüğü en büyük hayvandı. Suda çırpınarak bile şehirler yutan bir düzine mil genişliğinde dalgalar yaratabilecek büyüklükteydi.

 

“Bu okyanustaki en büyük hayvanlardan biri olan ─ sınırsız okyanus balinası!”

 

Loulan Zhishui haykırmıştı. Zhao Feng’in ona gönderdiği görüntüyü görür görmez yüzü bembeyaz olmuştu.

 

“Sınırsız okyanus balinası mı? Efsanevi canavar olan mı? Denilene göre bunlar olgunlaştığında savaş güçleri en azından bir Hükümdarla karşılaştırılabilir seviyede oluyormuş.”

 

Gemideki denizciler şoke olmuş, hızlıca Loulan Zhishui ile birlikte çalışmaya çalışıyordu.

 

Shua!

 

Zhao Feng yeniden gözündeki gücü mühürlemişti. Yüz ifadesi ciddileşmişti.

 

Sınırsız okyanus balinası çok büyüktü ve yaşam gücü son derece kuvvetliydi. Hükümdarlar bile bu hayvanla başa çıkamazdı.

 

“Etrafından geçin, çabuk!”

 

Loulan Zhishui ve denizciler bu bölgeden kaçınmak için ellerinden geleni yapıyorlardı.

 

Güm~~~ Güm~~~

 

Balina dalga dalga ilerlerken, vücudu derin “küt küt” sesi oluşturuyordu.

 

Bu balinanın karşısında, Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi yalnızca küçük bir noktaydı.

 

Peng~

 

Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi okyanusta fırlatılmış, gemideki herkes dengesini kaybetmişti.

 

“İskelet Bölüm Lideri!”

 

Zhao Feng kükredi.

 

“Evet, Usta.”

 

İskelet Bölüm Lideri ortaya çıkıp önlerindeki bir dalgayı durdurmuştu. Bu dalga normal Gerçek Lord Derecelerini öldürmek için yeterliydi. Fakat iskelet Bölüm Liderinin kemikleri Dokuz Ölümcül Yin Kemiği ile birleştikten sonra son derece sertleşmişti, bundan dolayı Hükümdarların saldırılarını doğrudan karşılayabiliyordu.

 

“Birliğe geçin!”

 

İskelet Bölüm Lideri siyah bayrağı salladı ve lanetin gücü yayılmaya başladı.

 

Hu~~

 

Seksenden fazla hayalet cesedi Hayalet Ceset Lanet Düzeneğinin içinde ortaya çıkmıştı. Lanetin gücü inanılmaz bir seviyeye ulaşmıştı.

 

Göz açıp kapayıncaya kadar:

 

Whoosh! Whoosh! Whoosh!

 

Lanetin gücü yüz metre uzunluğundaki yılanlara ve ejderhalara dönüşerek sınırsız okyanus balinasına saldırıyordu.

 

Shu~~~~

 

Sınırsız okyanus gibi kuvvetli bir varlık bile Hayalet Ceset Lanet Düzeneği tarafından aşındırılınca yaşam gücü tükeniyordu.

 

Wu~~

 

Sınırsız okyanus balinanın kükremesiyle okyanus sarsıldı.

 

“Ne kadar kuvvetli bir yaşam gücü! Normal bir Küçük Çekirdek Köken Alemi bile Hayalet Ceset Lanet Düzeneğine karşı on nefes dayanamaz.”

 

Zhao Feng afallamıştı. Sınırsız okyanus balinası devasaydı ve yaşam gücü diğer Hükümdarlardan sayısız kat daha güçlüydü.

 

Savaş gücü bakımından, birçok normal Hükümdar kesinlikle onun rakibi olamazdı.

 

Pi! Pa! Güm~~~~

 

İskelet Bölüm Lideri sınırsız okyanus balinasıyla savaşırken Hayalet Ceset Lanet Düzeneğini özellikle gemiyi korumak için kullanıyordu.

 

Başlangıçta, avantaj İskelet Bölüm Liderinde değildi. Ama zaman geçtikçe, sınırsız okyanus balinanın yaşam gücü aşındırılmış ve Hayalet Ceset Lanet Düzeneği tarafından özümsenmişti.

 

Bir saat sonra, birkaç mil genişliğindeki balina bir hayli zayıf bir hale gelmiş, İskelet Bölüm Lideriyle savaşamaz bir hale gelmişti.

 

“Zhe zhe zhe… Bu büyük mankafayı yemek normal Hükümdarları yutmaktan çok daha iyi.”

 

İskelet Bölüm Lideri siyah bayrağını salladı. Balinanın devasa vücudundan kan sızmaya başlamıştı ve eti boşalıp yalnızca deri ve kemik olmaya başlamıştı.

 

Gemideki denizciler bunu görünce, kemikleri titremişti.

 

Hayalet Ceset Lanet Düzeneği korkunç bir seviyeye ulaşmıştı.

 

“Seksen iki lanetli hayalet ceset.”

 

Zhao Feng başını salladı.

 

Güm~~~ Güm~~~ Güm~~~

 

Tam o anda, art ardına devasa kükremeler ve dalgalar ortaya çıkmaya başlamıştı.

 

Hmm?

 

Zhao Feng’in Tanrının Ruhani Gözü seğirdi.

 

İyi değil!

 

İskelet Bölüm Lideri büyük bir aura kabarışı hissetmişti, bu auraların hiçbiri önlerindeki balinadan daha zayıf değildi.

 

Bir… İki… Üç…

 

Yalnızca kısa bir süre içerisinde, İskelet Bölüm Lideri neredeyse on sınırsız okyanus balinası sezmişti ve sayı hâlâ yükseliyordu, bu da onun yüreğinin yerinden oynamasına sebep olmuştu.

 

Her bir balinanın savaş gücü son aşama Küçük Çekirdek Köken Alemi ile karşılaştırılabilir bir seviyedeydi. Öldürülmeleri inanılmaz bir şekilde zordu.

 

“Geri çekilin! Muhtemelen sürüleriyle karşılaştık.”

 

Zhao Feng haykırdı.

 

İskelet Bölüm Lideri artık savaşmaya cesaret edemiyordu. Anında Hayalet Ceset Lanet Düzeneğini yerine koymuştu.

 

Gulu~~

 

Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi yüzeye doğru hücum ederken maksimum hızında yol alıyordu.

 

“Okyanustan ayrıldığımız sürece, güvende olacağız.”

 

Zhao Feng ve diğer herkes bunu biliyordu. Okyanus balinaların bölgesiydi. Ayrıca Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi gökyüzünde daha hızlı hareket edebiliyordu.

 

Bam! Bam!

 

Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi birkaç darbe almıştı.

 

Bir düzineden daha fazla devasa figür minik gemiye doğru yaklaşıyordu.

 

Sou!

 

Son saniyede, Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi birkaç balinanın ağzından kaçınmış ve gökyüzüne ulaşmayı başarabilmişti.