Bölüm 566: Sekiz Issız Dağ

avatar
10799 31

King of Gods - Bölüm 566: Sekiz Issız Dağ


 

Bölüm 566: Sekiz Issız Dağ

 

İskelet Bölüm Liderinin gücü Kızıl Ay çağındaki doruk halini aşmıştı. Bu da Mor Aziz Harabelerinde Dokuz Ölümcül Yin Kemiği de dahil olmak üzere kaynaklar alması yüzündendi.

 

Her Yeryüzü Sınıf silah engin bir geçmişe sahipti ve her biri en azından Boş Tanrı Alemi seviyesinde zihinsel enerji gerektiriyordu.

 

Harabelerdeki kaynakların üstüne üç tarikatın uzmanlarıyla savaşmak iskelet bölüm Liderinin yetenek ve tecrübesini geliştirmişti.

 

O an, İskelet Bölüm Lideri, Mavi Yıldırım Korsanına karşı hafif bir üstünlüğe sahipti.

 

Zhao Feng, Rüzgar Yıldırım tekniklerini kullanarak onu destekliyordu. Buz İmparatorluk Mızrağının silüeti de korsan liderini rahatsız ediyordu.

 

Usta ve hizmet ikilisinin avantajı gittikçe daha büyüyordu.

 

“Rüzgar ve Yıldırım Kanatları!”

 

Zhao Feng’in sırtında hızını yükselten bir çift kanat biçimleşmeye başlamıştı.

 

Mirası kavradıkça Rüzgar ve Yıldırım Kanatları, hız artışının yanı sıra Zhao Feng’in rüzgar ve yıldırım sezilerini yükseltiyordu.

 

Shu~~~

 

Kanatların yardımıyla Zhao Feng çok daha çevik olmuş, saldırıları güçlenmişti.

 

Mavi Yıldırım Korsan lideri, Zhao Feng tarafından art ardına daha fazla korsan öldürüldükçe daha fazla baskı altına itiliyordu.

 

“Arghh!”

 

Bastonlu elder ile çirkin adam Zhao Feng tarafından katledilmişti.

 

 

Kısa bir süre içerisinde, Mavi Yıldırım Korsan liderinin etrafında başka korsan kalmamıştı; artık yalnız dövüşüyordu.

 

“Yeryüzü Sınıf silah ─ Buz İmparatorluk Mızrağı!”

 

Mavi mızrağın silüeti yoğunlaşarak, gerçek Buz İmparatorluk Mızrağını oluşturuyordu.

 

Shu~~~~ Bo~~

 

Buz İmparatorluk Mızrağı soğuk bir aura yayarak etraftaki bölge içerisindeki her şeyi dondurmaya başlamıştı.

 

Kadim ve dondurucu bir aura on mil içerisindeki her şeyi kapsamıştı. Ama Zhao yine de bunu bir veya iki millik bir bölge içerisine yoğunlaştırmaya çalışıyordu.

 

Geride kalan tüm korsanların hepsi anında donmuştu.

 

“Bu silah… Acaba antik Buz İmparatoru Yeryüzü Sınıf silah mirası olabilir mi?”

 

Teknedekiler buz tarafından hapsedilmiş gibi hissediyordu.

 

Bu savaşta farklı Yeryüzü Sınıf silahlar kullanılıyor olsa da, Zhao Feng’in Buz İmparatorluk Mızrağı çok daha akıl ermez bir derinliğe sahipti.

 

Korsan liderinin bile kanı ile Gerçek Gücü donmaya başlamıştı.

 

“Hiçlik Gökyüzü Yin Şeytani Delişi!”

 

Bu şansı kullanarak İskelet Bölüm Lideri havayı delip Mavi Yıldırım Korsan liderine vuran Yeryüzü Sınıf silahını dışarı çıkarmıştı.

 

Güm!

 

Göğsünde bir delik açılıp yüzü bembeyaz olan Mavi Yıldırım Korsanı acı içerisinde homurdanmıştı.

 

“Kal ve öl!”

 

Zhao Feng ve İskelet Bölüm Lideri birleşip Mavi Yıldırım Korsan liderine kan kusturmuştu.

 

Aynı anda, Çekirdek Köken Aleminde bir aura yaklaşıyordu.

 

“Mavi Yıldırım Korsanı, geber!”

 

Hükümdar elder birliklerine liderlik ederek saldırıya geçmişti.

 

“Lanet olsun.”

 

Mavi Yıldırım Korsanı ağzından kan damlamaya devam ederken gökyüzünde ışıldayan büyüleyici bir ışık çizgisine dönüşmüştü.

 

Qiu!

 

Parlak bir su ve yıldırım hüzmesinin uzakta sınırsız okyanusun üstünde uçtuğu görülebiliyordu.

 

Mavi Korsan Liderinin son gizli tekniğiyle Zhao Feng hafifçe yaralanmış ama çok geçmeden su soyuyla iyileşmişti.

 

Asıl yaralanan öte yandaki rengarenk kıyafetli elderdi.

 

Wah!

 

Hükümdar Elder sendeleyip bir ağız dolusu kan kusmuştu.

 

“Usta, Mavi Yıldırım Korsanını kovalayıp öldürelim mi?”

 

İskelet Bölüm Lideri onu kovalamak istiyordu. Mor Aziz Harabelerinde sürekli dayak yedikten sonra, sonunda dayak atabilen taraf o olabilmişti.

 

“Gerek yok.”

 

Zhao Feng sadece gemiyi almak istiyordu. Mavi Yıldırım Korsanının intikam almasından korkmuyordu. Ne de olsa, sadece Sekiz Issız Dağında kısa bir süre durup gidecekti, uzun süre kalmayacaktı.

 

Üstelik, Mavi Yıldırım Korsan liderini öldürmek kolay olmayacaktı. Üç Hükümdar seviyesinde düşmandan nasıl kaçtığına bakarsak ne kadar güçlü olduğu anlaşılabiliyordu.

 

Zhao Feng ve İskelet Bölüm Lideri korsan gemisine geri dönmüş ve düzenlemeye başlamıştı.

 

“Yazık oldu.”

 

Zhao Feng gemideki herkesin az evvelki Yeryüzü Sınıf silahının çarpışması tarafından öldürüldüğünü fark etmişti.

 

Yeryüzü Sınıf silahlar normal Gerçek Lord Derecelerini kolay bir şekilde ortadan kaldırabilecek yasak bir güçtü. Hem gemide bırakılan korsanların hepsi savaş odaklı olmayan güçsüz kişilerdi.

 

“Küçük arkadaş, bu yaşlı adamın sana bir önerisi var.”

 

Saygılı bir tonla konuşan Hükümdar elderin gözleri parlıyordu.

 

Loulan Zhishui ve diğer herkes de gelmişti.

 

Zhao Feng gözleriyle herkesi incelemiş ve neler olduğunu anlamıştı. Az önceki savaşta teknelerinin yarısından daha fazlası yok edilmişti.

 

Onların tekneleri Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi kadar güçlü değildi. Hükümdar arasındaki bir çarpışmadan sonra hayatta kalamamıştı.

 

“Ufak arkadaş, geminde mürettebat olmadığı için yolculuk etmek senin için zor olacak. Neden birlikte seyahat etmiyoruz? Denizcileri biz temin edebiliriz.”

 

Hükümdar elderi gülümseyip sordu.

 

“Birlikte seyahat etmek mi? Aynı yöne gitmiyoruz, değil mi?”

 

Zhao Feng duraksadı. O Sekiz Issız Dağına doğru ilerlerken onlar buranın tam tersine gidiyordu.

 

“Küçük arkadaş, eğer bizi Saf Ay Ruhani Tarikata yollayabilirsen, bu yaşlı adam ve Loulan ailesi sana son derece minnettar olacak. Bu ayrıca küçük arkadaş için de iyi bir şans…”

 

Elder önerdi.

 

Ne? Saf Ay Ruhani Tarikatına gitmek mi?

 

Zhao Feng neredeyse gözleri seğirmişti. Üç iki yıldızlı tarikatın hepsini rencide etmişti. En çok da Saf Ay Ruhani Tarikatı ondan nefret ediyordu. Saf Ay Ruhani Tarikatından Hükümdarlar da dahil olmak üzere sayısız uzman öldürmüştü.

 

Neyse ki, Tianlu Adalarının sınırındaydı ve burada fazla kalmayacaktı.

 

“Küçük arkadaş, bunu bilmiyor olabilirsin ama Saf Ay Ruhani Tarikatı iki buçuk yıldızlı bir tarikat. Yeteneğinle Saf Ay Ruhani Tarikatına Hanımefendi Loulan Zhishui ile girebiliyor olman lazım─”

 

Elder teşvik etmeye devam ediyordu.

 

“Dur, dur, dur. Tartışmaya yer yok.”

 

Zhao Feng anında onu durdurmuştu.

 

Zhao Feng’in bu kadar kararlı olduğu gören elder ve Loulan Zhishui çaresiz kalmıştı.

 

“Eğer öyleyse, seni zorlamayacağım ama minnettarlığımızı ödeyemeyiz.”

 

Hükümdar elder ve Loulan Zhishui birbirlerine bakmış ve Zhao Feng’i Sekiz Issız Dağındaki Loulan ailesine davet etmişti.

 

Sekiz Issız Dağı zaten Zhao Feng’in yolu üstündeydi. Ayrıca Hükümdar elder ile diğerlerinin teknesi hasarlıydı ve geri dönmek zorundaydılar.

 

“Sekiz Issız Dağında tüm gereksinimlerinizi giderebiliriz. Sizi alçakgönüllülükle Loulan ailesine davet ediyoruz.”

 

Loulan Zhishui’nin gözleri ışıldıyordu.

 

Zhao Feng, Mavi Yıldırım Korsanlarını yenerek grubun saygısını kazanmıştı. Loulan Zhishui’nin bile Zhao Feng’e karşı ilk izlenimi hayranlıktı.

 

“Sekiz Issız Dağ mı?”

 

Zhao Feng düşünmeye başladı.

 

Sekiz Issız Dağ stok yapılan bir yerdi. Bölgeden ayrıldığında, uzun bir süre boyunca geminin deposunu dolduracak şeyler bulamayacaktı.

 

“Pekala.”

 

Zhao Feng aynı zamanda dış dünyanın kültürünü görmek istiyordu. Şu ana kadar gördüğü tek şey okyanustu.

 

Herkes gri metalik geminin üstünde toplanıyordu.

 

Zhao Feng hiçbir şeyden endişelenmiyordu; tayfada her şeyi halledecek denizciler vardı.

 

“Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi, Sekiz Issız Dağın etrafındaki en iyi gemilerden biri. Savunması üst düzeyde ve hızı inanılmaz bir yükseklikte. Üstüne üstlük, okyanusun derinliklerinde de saklanabilir.”

 

Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisinin kalitesi denizcileri heyecanlandırmıştı.

 

Gemi çok geçmeden okyanusa doğru yelken açmıştı. Geminin için düzinelerce oda vardı ve iki kata ayrılmıştı.

 

Geminin merkezinde kontrol odası vardı.

 

“Yeteri kadar ilkel kristal taş ve materyaller olduğu sürece, bu gemi sınırsız okyanusta sonsuza dek yolculuk edebilir.”

 

Zhao Feng kaptan kabinine girdi.

 

Kaptanın odası Ruhani Duyuların içeri girmesini engelleyen eşsiz bir materyalden yapılmıştı.

 

Çok geçmeden Zhao Feng, Loulan Zhishui ve Hükümdar elder bu odada toplanmıştı.

 

Bu ikiliden Zhao Feng, Sekiz Issız Dağdaki durumu, üç tarikatı ve genel olarak Tianlu Adalarındaki durumu öğrenmişti.

 

“Amca Huang, Hanımefendi Loulan, neden Sekiz Issız Dağa geri dönmek zorundasınız?”

 

Zhao Feng’in kafası karışmıştı.

 

Hükümdar Elder hafif üzgün bir tonla açıkladı, “Teknemiz zarar gördü ve hedefimiz son derece uzak. Ayrıca ben de ağır yaralıyım. Üstelik, Mavi Yıldırım Korsanı, Korsan Birliğinin lideriyle iyi arkadaşlar.”

 

Zhao Feng olayı kavramıştı. Saf Ay Ruhani Tarikatı buradan aşırı uzaktı, bundan dolayı oraya bir tekne olmadan ulaşmak zor olacaktı.

 

Mavi Yıldırım Deniz Gök Gemisi okyanusta yol alırken, ilerden bir Yuan Qi akımı gemiye gelmişti.

 

Okyanustan fırlayarak çıkmış gibi gözüken ve etraftaki tüm Gök ve Yeryüzü Yuan Qi’yi toplayan büyük bir dağ görüş açılarına girmişti.

 

Bakınca, Sekiz Issız Dağ büyük bir yeşim parçası gibi gözüküyordu.

 

“Kardeş Zhao, neredeyse karasal bölgeye ulaştık.”

 

Hükümdar elder uyardı. İkili artık birbirlerine alışmıştı.

 

Karasal?

 

Zhao Feng, Ruhani Duyusunu açıp Sekiz Issız Dağın etrafını sarmış görünmez bir bariyer görmüştü.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44261 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr