522.Bölüm - Eğitim Süreci

avatar
4511 15

Kara Büyücü - 522.Bölüm - Eğitim Süreci


522.Bölüm – Eğitim Süreci

 

Yaradan Yetiştirme Zindanının içerisinde, farklı ırklardan gelen 6000’i aşkın asker eğitimlerine başlamışlardı. Bu askerlerin eğitim şekillerini izleyenler aslında biraz anlamsız buluyorlardı çünkü askerlerin yaptıkları şeyler ölümlü orduların eğitimlerinin biraz uyarlanmış hâlleriydi ve zor olsalar da güçlerini o kadar artırmayacaktı. Paul’ün bunu neden yaptırdığını anlayan kişiler yalnızca Vord, Lazar ve Aleena’ydı.

 

“Kâbus Lejyonu ve Kan Lejyonu daha fazla birlikte çalışmalı. Ordunun asıl savaş gücü bu iki birlikten oluşacak. Rüya ve Dünya Lejyonu da ekipman ve iyileştirme konusunda iyi olduklarından daha yakın olacaklar. Yıldız ve Evren Lejyonları illüzyon ve suikastte başarılılar. Güçleri kısa sürede geliştirilemez, yani onlara kazandırmamız gereken tek şey disiplin.”

 

Paul düşünürken bir yandan da gözleriyle etrafı süzüyordu. Yaradan Yetiştirme Zindanının içinde 1 ay 4 aya eşitti ve 4 ay içinde orduya öğretmesi gereken asıl şeyin disiplin olduğunu düşünüyordu.

 

O anda, 6000’i aşkın Yükselen burada toplanmış olsalar da birlikte güçlü bir auraya sahip değillerdi. Aksine, herkes diğer lejyonlara karşı oldukça karşıttı. Hatta farklı ırklardan oluşan lejyonlarda diğer ırklara karşı tedbirli olanlar bile vardı.

 

Bu bir ordu değildi, yalnızca bir uzmanlar kalabalığıydı. Onları gerçek bir orduya çevirmek ise Paul’ün göreviydi.

 

“Sıralanın!” Paul’ün emri çıktığı anda tüm askerler yaptıkları işi bırakmış ve hızlıca sıralanmışlardı ancak Paul bunun istedikleri için değil de ondan korktukları için olduğunu görebiliyordu. Dik duruşlarında belirgin bir korkaklık vardı. İstediği güçlü askerler bunlar değillerdi.

 

“60 Yüzbaşı, ileriye çıkın.” Paul konuştuğunda her lejyondan on Yüzbaşı ileriye doğru adımlamış ve askerlerin önlerinde durmuşlardı. Bu kişiler diğerlerinden daha güçlülerdi ve Paul bunu görebiliyordu ancak durumları pek farklı değildi.

 

“Hepiniz bu andan sonra 100 yandaşınıza eğitimlerinde eşlik ve liderlik edeceksiniz. Onları denetlemek sizlerin görevi olacak. Elit olarak seçilen kişiler ise sizlerle birlikte size liderlik eden Habis Lord tarafından denetlenecek.”

 

“Her gün…” Paul eğitim düzenini açıklarken uçtuğu yerden inmiş ve sert adımlarla askerlerin arasında dolaşmaya başlamıştı. Paul’ün söylediği eğitim düzeni için gereçler çoktan hazırlanmıştı ve biraz ağır olsa da hiç kimsenin itiraz etmeye cesareti yoktu.

 

“Şimdi, her lejyon kendi birliğine dağılacak ve basit eğitimlere başlayacak. Ben daha sonrasında gelecek ve lejyonlar için ayrılan teknikleri sizlere aktaracağım. Anlaşıldı mı?” Paul sözlerini bitirdiğinde sormuş ve askerlerden bir cevap anında gelmişti. “Anlaşıldı!”

 

Güçlü bir ses çıksa da arada birçok titreyen sesi duyan Paul’ün yüzü buruşmuş ve ayağı sertçe yere basmıştı. “Boom!” Güçlü bir patlama sesi askerlerin kulaklarına yayılırken Paul bir kez daha sordu. “Anlaşıldı mı!?”

 

“Anlaşıldı!” Bu sefer, askerlerin sesi çok daha güçlü ve sağlam çıkmış ve Paul hafifçe gülümsemişti. O bir süre sessiz kalınca altı Habis Lord onları Yaradan Yetiştirme Zindanında seçilen yerlere hızlıca götürmüşlerdi.

 

“Bir hafta, bir hafta boyunca basit eğitimle devam etmeleri gerekiyor.” Bir hafta boyunca söylediği basit yönergeleri takip etmeleri ve biraz da olsa kaynaşmaları gerekiyordu. Bunu denetlemek ve sağlamak güvendiği Habis Lord’ların işiydi.

 

Kendisinin işi ise tekniklerdi. O anda ordudaki herkes farklı tekniklere çalışıyor sayılırdı ve bu çok, çok büyük yanlışlara sebep olabilirdi. Bu nedenle düzeltilmeliydi. Ancak bazısı bıçak, bazısı mızrak ve bazısı yay kullanan birlikler vardı. Kâbus Lejyonu dövüş sanatçılarından oluşuyordu ve silah kullanmıyorlardı. Her bir lejyon kendilerine özel tekniklere ve çalışacak ruh özlerine ihtiyaç duyuyordu ve bunları seçip onlara öğretmen hiç de kolay bir iş değildi.

 

Kavraması kolay ancak etkili teknikler ve ruh özlerini aklında sıralayan Paul enerjisi ile önünde isimlerin yazdığı yüzlerce seçenek oluşturmuş ve daha sonrasında onları seçmeye başlamıştı. Bu yalnızca askerler ile alakalı değildi. Kendisiyle de alakalıydı. Çünkü onlara eğitmek için öncelikle öğrenmesi gerekecekti…

 

 

Bir hafta sonra, Kâbus Lejyonunun eğitim alanında birçok asker eğitimlerine ciddiyetle devam ederlerken az sahip oldukları molalarını kullananlar aralarında sohbet ediyorlardı. Kan Lejyonu buraya yakın olduğundan orada mola veren birkaç kişi de buraya gelmişlerdi.

 

İlk başta birbirlerine baya karşıt olsalar da Shaon’lar ve Cennet Dişleyen Kaplanlar birbirlerine kısa sürede ısınmışlardı. Çünkü iki ırk da savaşmayı seviyorlardı ve güç onlar için önemliydi. Bazı zamanlarda birbirleriyle sahte dövüşler yapmışlardı ve çoktan kaynaşmışlardı.

 

“Bugün ilk haftanın sonu, değil mi? İmparatoriçe, Hükümdar’ın tekniklerimizi ve gelişme yolumuzu aktarmak için geleceğini açıklamıştı.” Molasını kullanan bir Cennet Dişleyen Kaplan bu konuşmayı başlattığında yakınındaki bir Shaon başını sallamıştı.

 

İmparatoriçe Grim oluyordu ve Shaonlar ondan duymasalar da Cain ve İnfirmi’den duymuşlardı. Bugün tekniklerin aktarılacağı gündü ve Shaonlar da biraz heyecanlı sayılırlardı. Ancak o kadar emin de değillerdi.

 

Hükümdar’ın gücüne saygı duyuyorlardı ancak o bir kılıç kullanıcısıydı. Hem de normal bir tanesi değil, bir çift kılıç kullanıcısıydı. Aktaracağı teknikler büyük ihtimalle başka yerden bulduğu tekniklerdi ve bu kötü sayılmasa da tekniklerin özel olmayacağı anlamına geliyordu.

 

Shaon’ların arasında büyük miraslara girebilecek kadar şanslı olanlar vardı ve aralarından birçok kişinin kendi tekniklerine tutunmak isteyeceği belliydi. Onlar Cennet Dişleyen Kaplanlar gibi değillerdi. Paul’e saygı duysalar da kendi hayatları ve güçleri onlara daha önemli geliyordu.

 

“Kâbus ve Kan Lejyonundan herkes, toplanın.” O anda molada veya değil herkes Paul’ün sesini duymuş ve gözleri iki lejyonun eğitim alanlarının ortasındaki bir yere dönmüştü. Hepsi orada kendisi için bir platform oluşturup merkezinde oturan Paul’e bakıyorlardı. Kısa sürede, tüm lejyonlar toplanmış ve Paul de hafifçe gerinirken yerden kalkmıştı.

 

Üzerinde Gizem Zırhı veya cübbesi yoktu. Sadece siyah bir pantolon vardı ve yapılı üst vücudu oldukça belirgin bir şekilde duruyordu. Saçları bağlandığı için aşırı uzun görünmüyorlardı ve kan kızılı tacı hâlâ başının üzerindeydi.

 

“Bugün sizlere tekniklerinizi aktaracağımı biliyorsunuz.” Paul etrafına bakarken hafifçe gülümsemiş ve tek elini kaldırarak yerden tahtadan bir mızrak çıkarmıştı. Ardından, güçlü aurası birden zayıflamış ve 1.Semadaki bir Yükselenin seviyesine kadar sınırlanmıştı.

 

“Ama öğrenmek için öncelikle hissetmeniz gerekiyor.” Etrafta biriken 2220 askere bakan Paul gülümserken yere olan basışını güçlendirmiş ve konuşmaya devam etmişti. “Gelin, hepiniz birlikte. Size öğreteceğim teknikleri hissetmenizin vakti geldi.”

 

Paul bunu söylerken yüzünde büyükçe bir gülümseme vardı.

 

 

“Bu… acımasızcaydı. Yetişimini 1.Semaya mühürlediğinden emin miyiz?” Bir süre sonra, diğer dört lejyon da eğitimlerinde kullanacakları teknikleri ‘hissetmek’ için geldiklerinde altı Habis Lord da etrafta toplanmış ve izlemeye başlamışlardı. Ve askerlerinin görüntülerini görünce Shuan istemsizce böyle konuşmuştu.

 

Paul yetişimini 1.Semaya mühürlemiş ve kendi özel tekniklerinden birini bile kullanmamıştı. Ayrıca, bir lejyona karşı savaşırken yalnızca o lejyona öğreteceği teknikleri ve ruh özlerini kullanmıştı. Ancak sonuç korkutucuydu. Bu 6660 uzman 1.Semadaki Paul’ün karşısında tamamen ezilmişlerdi. Aralarındaki elitler bile yalnızca bir veya iki saldırıya dayanabilmişlerdi.

 

Paul’ün elindeki tahta mızrak ise yenilen askerlerin gözünde çoktan korkutucu bir silaha dönüşmüştü. Çünkü Paul kendi gücünü kullanarak bu mızrağı diğer tekniklerde gereken silahlara dönüştürmüş ve birçok farklı tekniği uygulayıp onları ezmek için kullanmıştı.

 

“Kâbus Lejyonu, sizler gösterdiğim dört tekniği öğreneceksiniz. Habis Vücut ve Habis Vücut Sembolleri ilk Habis Tanrı’dan, Kanlı Kaplan Dövüş Sanatı ve Sınır Kıran Dövüş Sanatı ise benden bir hediye. Bu hediyelere değer verseniz iyi olur. Öğrenmeniz gereken Ruh Özü sizlerin sahip olduğu Sonsuz Yutuş Ruh Özü.” Paul konuşmayı bitirdikten sonra büyük bir miktardaki kitaplar Kâbus Lejyonunun önünde belirmişti. Bu kitaplarda bu teknikler yazıyordu. Paul Habis Vücut ve diğer teknikleri dağıtırken bir anlığına bile tereddüt etmemişti çünkü ona güçlü askerler gerekliydi.

 

“Rüya Lejyonu, sizler Asil Aura Ruh Özünü öğreneceksiniz. Bunun üzerine Kutsal Destek ve Kutsal Kan teknikleri ile Doğanın Öfkesi Büyü Setini öğrenmelisiniz. Destek için gerekli olsanız da savaş gücüne sahip olmazsanız savaşlarda fazla tehlikeli bir pozisyonda olursunuz.”

 

“Dünya Lejyonu, sizler farklısınız. Metalistler Ağır Metal Ruh Özünü öğrenecek ve Cüceler Altın Dünya Ruh Özünü öğrenecekler. Kılıç kullanıcıları Gök Yaran Kılıç Tekniğini ve Yıldırım Kesiğini öğrenebilirler. Çekiç kullanıcıları ise Cennet Ezen Çekiç Tekniğini öğrenecekler. Bunun üzerine her biriniz Sembolizm ve Toprak Öz Değişimini öğrenmeye başlayacaksınız.”

 

“Yıldız Lejyonu’nun okçuları Güneş Vuran Ok Tekniğini ve Haies’in adımlarını öğrenecekler. Aynı zamanda Rüzgar Hissi Ruh Özünü de öğreneceksiniz. Uykusuzlar, sizler Sonsuz Gece Ruh Özünü de kavramalısınız.”

 

“Evren Lejyonu, her biriniz Tek Vuruş Ruh Özünü ve Gizemli Katman Ruh Özünü öğreneceksiniz. Boyut Kesen ve Uzay Zaman Kilidi’nin üzerine sizlere 81 Transformasyon tekniğini de aktaracağım.”

 

“Son olarak, Kan Lejyonu, sizler Mutlak Deliş Ruh Özü ve Yanan Kalp Ruh Özünü öğreneceksiniz. Sizlere aktaracağım teknikler Habis Vücut, Habis Vücut Sembolleri, Çifte Ejder Mızrak Tekniği ve Cehennem Alevleri. Zorlu olacak, ama hepsinde belirli bir seviyeye kadar ustalaşmanız gerekiyor.”

 

Tüm teknik kitapları dağıtıldıktan sonra Paul cübbesini giymiş ve derin bir nefes alıp etrafına bakınmıştı. Askerlerin bakışlarının biraz değiştiğini fark etmişti ve bu yüzünde bir gülümseme belirmesine neden olmuştu. Bu istediği bir değişimdi.

 

“Yüzümü kara çıkarmayın.” Paul bu sözleri söyledikten sonra askerlerin her biri dik bir şekilde durmuş ve bir ağızdan bağırmışlardı. “Anlaşıldı!” Sesleri bir hafta öncekinden daha güçlü ve kararlıydı.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr