Sayıları elli bine düşen insan ve şeytan ırkı ordusu endişelenmişti. Elf ırkı ordusu ile aralarında oldukça büyük bir fark vardı ve savaşı kazanma ihtimalleri yoktu. Tek şansları Lich'ti.

Zoich'de ne yapacağını düşünürken, Lich'e bakmıştı. Tek şansları oydu. Lich'de bunu anlamıştı ve uzaklarda duran elf ırkı ordusuna bakmıştı.

Mızrağını havaya kaldırıp sertçe yere vurduğunda oldukça parlak kırmızı ışık dalgası olağanüstü hızla elf ırkı ordusuna doğru ilerlemeye başlamıştı. Fakat tam o anda gökyüzünde parlak beyaz bir ışık belirmişti. Işık o kadar parlak ve güçlüydü ki Lich dışında kimse o ışığa bakamıyordu. Lich bile o ışığa bakmak için biraz gözlerini kısmıştı.

Işık, yeryüzüne düşen bir yıldırım gibi yere çarptı ve ortadan kayboldu, ışığın ortadan kaybolmasıyla birlikte Lich'in yaptığı saldırı ve Lich'te ortadan kaybolmuştu.

Zoich neler olduğunu anlayamamıştı, fakat şimdi bunu düşünmeye vakit yoktu. Artık ellerinde Lich'te yoktu ve bu savaşı kazanma şansları tamamen sıfıra inmişti.

-

Lich, o anda kendisini tamamen bembeyaz bir yerde bulmuştu. Gökyüzü, yeryüzü, etraftaki her şey bembeyazdı ve beyazdan başka hiçbir şey yoktu.

O anda Lich'in önünde, beyaz saçlı ve beyaz sakallı, gümüş gözlü bir adam belirmişti.

Bu adamın beyaz saçları ayaklarına kadar, beyaz sakalları da ayaklarına kadar uzuyordu. Adamın üstünde herhangi bir kıyafet yoktu, sadece beyaz bir pantolon vardı ve ayakkabısı bile yoktu.

Adam daha sonra konuştu,

"Lich, seni burada görmeyi beklemiyordum." dedi.

Lich, adamı biraz inceledikten sonra,

"Beni engellemenin sebebi nedir?" diye sordu.

Beyaz saçlı ve sakallı adam,

"Saldırıların diğer ırkların işine karışıyor. Bu onlar arasında olan bir savaş, senin neden insan ırkının yanında olduğunu anlayamadım. Ayrıca, neden kendin saldırmak yerine o enerjiyi kullanıyorsun? Senin gücün, saldırıların dengeyi bozabilir. Ve ben bunu istemiyorum. Gerektiğinden güçlü kişiler, kendinden güçsüz dünyalara geldiğinde ne olduğunu biliyorsun." dedi.

Lich,

"Bu kaçıncı dünyan emin değilim ama seni diğerlerinde uyarmıştım. Yuzhou'yu görmüşsündür. O İnsan Tanrı ve ben de onun hizmetindeyim. Eğer yoluma tekrar çıkacaksan yeni bir dünya oluşturmaya şimdiden başlayabilirsin, zaten şurada yaşayacağın birkaç milyar yıl kalmış. Yarısını tekrar harcamak istemezsin değil mi?" diye sordu.

Beyaz sakallı adam,

"Hâlâ beni küçümsüyorsun demek. Öyle olsun, sana gücümü göstereceğim. Geçen zamanlarda dünyaya zarar gelmesin diye tam saldırı yapmıyordum. Fakat şimdi her türlü yeni bir dünya yaratacaksam, bu dünyaya bir şey olmasından korkmamalıyım." dedi.

Daha sonra gülümsedi, gözleri ve elleri beyaz bir ışıkla parlamaya başladı. Öyle bir beyazdı ki, bembeyaz olan her yerin arasında bile kendini belli ediyordu.

Beyaz sakallı adamın göğsünden on tane beyaz zincir çıktı ve Lich'e doğru fırlamaya başladı. Lich, zincirlerin dokuzundan kaçınmayı başarsa da, bir tanesi Lich'in mızrağına dolandı. 

Beyaz sakallı adam gülümsedi ve

"Zincirlerimden bir tanesi bile seni yakalasa, kurtulma şansın yok demektir." dedi.

Lich'in mızrağındaki zincir, bir saniyeden daha kısa sürede Lich'in tüm vücudunu sardı. Lich zincirlerden kurtulmaya çalışsa da kurtulamıyordu.

Bu zincirler birden sıkılaşmaya başladı, her saniye Lich'in vücudunu daha da çok sıkıyordu. Birkaç saniye içerisinde, Lich'in vücudu zincirler tarafından sarıldı ve Lich'in vücudu patladı.

Lich'in vücut parçaları etrafa uçarken, zincir ortadan kaybolmuştu.

Daha sonra nereden geldiği belli olmayan bir ses duyuldu.

"Yeni bir dünya oluşturma fikrinden vazgeçtim. Bu yüzden birkaç milyar yıl yaşamana gerek yok, hepsini şimdi elinden alacağım." dedi.

Beyaz sakallı adam etrafa bakıyordu, sesin geldiği yeri bulmaya çalışıyordu. Konuşan kişi Lich'ti.

Lich'in vücut parçaları ortadan kaybolmuştu. Ve Lich birden beyaz sakallı adamın önünde belirmişti. Beyaz sakallı adam hemen Lich'e bir yumruk savurdu, yumruğu havada giderken eli beyaz zincirler ile sarılmıştı. Lich, bu yumruktan vücudunu hafif sola doğru haraket ettirerek kaçınmıştı. Daha sonra adamın elini havada tuttu ve sakince,

"Saf Enerji Yıkımı." dedi.

Daha sonra Lich'in koyu kırmızı gözleri, açık kırmızı renginde parlamıştı, göğsünün hemen ortasında bir anlığına iki metre boyunda kırmızı bir ışık yoğunlaşmıştı.

Bir saniyeden kısa süren bu yoğunlaşmadan sonra, bu ışık birden patladı ve ileriye doğru gözle takip edilemeyecek bir hızda ilerledi.

Bu ışığın ne kadar ileriye gittiği belli olmasa da, değdiği her yeri yok ediyordu. Bu enerji, değdiği bembeyaz olan her yeri yok ediyordu ve arkasında saf siyah bir boşluk bırakıyordu. Aynı onun gibi, beyaz saçlı adam da yok olmuştu. Ondan geriye hiçbir şey kalmamıştı.

O adamın ölmesiyle birlikte, bembeyaz alan yıkıldı ve Lich tekrar Zoich'lerin yanında belirdi. Savaş hâlâ başlamamıştı. İnsan ırkı saldırmaya korkuyordu, elf ırkı ise oldukları yerde duruyordu.

Daha sonra gökyüzü tamamen kırmızı rengine döndü. Gökyüzünden üç yüz metrelik sayısız meteor dünyaya doğru ilerlerken, yeryüzü de çatlamaya başlamıştı. Aynı zamanda, yeryüzünün yarılmasıyla birlikte, yerin altındaki magma da kırmızı renginde yeryüzüne çıkmış, değdiği her yeri yok etmeye başlamıştı.

Tüm sular su yerine kandan olmuştu. Her yerde yüz metreden daha fazla devasa kandan oluşan tsunamiler vardı ve her yeri yok ediyordu.

Dağlar yıkılmaya başlamıştı, sular yükselmeye, meteorlar yaklaşmaya ve yeryüzü ikiye ayrılmaya başlamıştı.

Tam anlamıyla kıyamet kopuyordu. Lich, Zoich, Rowan ve Yuzhou'yu yanına alıp kırmızı bir büyü çemberi ile ortadan kaybolmuştu. Hızla Mars'ın olduğu yere gitmişlerdi ve onu da almışlardı. Daha sonra o dünyadan tamamen gitmişlerdi ve uzayın boşluğunda süzülüyorlardı.

Bunların hepsi, Lich'in o dünyanın Tanrısı'nı öldürmesiyle birlikte olmuştu.

-------------------------------------

Bölüm adı : Bir Dünya Tanrısı'nın Ölümü

-------------------------------------

Destekçilerime teşekkürler.

-Kaiden

-Tomris

-------------------

------------------------------------------

Kendi kurduğum bir discord var, içinde okuyucular ve ben sohbet ediyoruz, sadece benim serim değil, başka seriler ve genel sohbet olarak güzel bir ortam discordu kurduk. Gelip sohbet edebilirsiniz, soru sorup seriler hakkında tartışabilirsiniz.

DC Link : https://discord.gg/KPBTkTe