92. Bölüm | İki Ses

avatar
1253 2

İnsan Tanrı - 92. Bölüm | İki Ses


Yuzhou, malikaneden dışarıya çıktı. Önüne ilk çıkan insanı zihin kontrolü ile malikanesine getirdikten sonra, Lucifer'i beslemek için kanını içicekti. Yuzhou,

"Lucifer, nasıl yapacağım?" diye sordu.

 

Lucifer gülümsedi, Yuzhou onun dediklerini hemen yapmaya başlamıştı. Yuzhou'nun oldukça saf olduğunu düşünüyordu ve onu kolayca malipüne edebilirdi.

 

"Benim gücüm, sadece fiziksel güçten ibaret değil. Her şeyin güçlendi, duyma yetin, görüşün, reflekslerin gibi... Yapman gereken tek şey dinlemek. Önündeki kişiye odaklan. Kalbinin çarpması, damarlarında dolaşan kan... Zaten daha sonra kendini mükemmel hissedeceksin." dedi.

 

Yuzhou o anda dediklerini yapıyordu. Kendi duyma yetisi zaten iyiydi, Lucifer ile birleşince her şeyi ayrı bir seviyeye çıktı. Kalbinin çarpmasını, kan pompalamasını, kanın damarlarda dolaşmasını. Her şeyi duyuyordu. O anda o farketmedi fakat bir gözünün rengi kırmızıya döndü. Lucifer ve onun ailesinin dış görünüşü insandı. Fakat savaşırken ya da beslenirken, dış görünüşlerinde farklılıklar oluyordu.

 

Normalde iki gözleri kırmızıya dönüyordu, dişleri uzuyordu. Aynı değişiklikler Yuzhou'ya da olmuştu. Fakat Yuzhou'nun iki gözü değil, tek gözü kırmızıya dönmüştü. Bunun sebebi ise İnsan Tanrı gücüydü. Bir gözü İnsan Tanrı'nın gücünü taşırken, diğer gözü de Luciferin gücünü taşıyordu.

 

Yuzhou kendisini birden yavaşça önündeki kişinin boynuna yaklaşırken bulmuştu. Farketmese de, dişleri uzamıştı. Hızla boyundaki şahdamarından ısırdı. Dişleri önündeki kişinin boynunu ve damarlarını delmişti. Ardından kendisi farketmiyordu fakat su gibi önündeki kişinin kanını içiyordu.

 

Fakat kanın tadı ona dünyadaki en lezzetli şey gibi geliyordu. Şuan oldukça güzel hissediyordu. Kan içmeyi sevmişti. 

 

Bunun sebebi ise Luciferin gücüydü. Kanın tadı, kokusu ona normalde olduğu gibi gelmiyordu. Ayrıca, bir yandan da gücünün arttığı hissedilebiliyordu. Şuan Luciferin sağladığı güç o kadar artmıştı ki, Yuzhou bir anlık kontrolü kaybetmişti. Oldukça güçlü, ölümcül bir aura yayılmıştı. Bu aura o kadar güçlüydü ki, dış dünyaya da etki etmişti. Malikanenin duvarlarında çatlaklar oluşmuş, camlar patlamıştı.

 

Bu sadece Lucifer'in gücünün küçük bir parçasıydı. Mühürlü olduğu için tam gücünü kullanamıyordu ya da paylaşamıyordu. Fakat Yuzhou ne kadar kan ile Luciferi beslerse, alacağı güç de o kadar fazlaydı.

 

Yuzhou farketmeden, karşısındaki kişiyi tamamen kurutmuştu. Kanını içtiği kişinin vücudundaki kan tamamen bitmişti ve vücudunun rengi grileşmişti. Yuzhou farketmedi fakat kan içerken git gide agresifleşiyordu. Büyük dişleri ile boynunu sürekli deşiyordu ve kanını içtiği kişinin kafası kopup yere düşmüştü. Yuzhou o anda kendine geldi.

 

Yaşadığı o muhteşem deneyimden dolayı karşısındaki kişiye neler olduğunu farketmemişti. Daha önce insan öldürse de, bu sefer insan öldürmek ona inanılamz bir haz vermişti.

 

Yuzhou ayağa kalktı. Ağzından akan kanları eli ile sildi fakat ağzında oldukça fazla kan akıyordu. Bir insanın vücudundaki kanı tamamen içmişti. Lucifer,

 

"Bunu sen de hissediyorsun Yuzhou. Bundan sonra her kan içtiğinde, her insan öldürdüğünde haz alacaksın. Bu güzel hissi hissedeceksin. Ne kadar çok öldürsen de, bu haz azalmayacak, aksine git gide artacak. Ayrıca beni beslediğin için vücudundaki gücümün ne kadar arttığını gördün. Bu güç sen beni besledikçe artmaya devam edecek. Fakat bu kolyede mühürlü olduğum için tamamını ne kadar kan içsen de, bu gücü senle çok paylaşamayacağım. Bu sadece gücümün az bir kısmı." dedi.

 

Yuzhou o anda gerçekten de vücudundaki gücün ne kadar fazla arttığını hissediyordu. Kanı içtikten sonra, kontrolü sağladı. Tek gözünün rengi tekrar sarıya döndü. Aurasını geri kontrol altına aldı. Daha sonra Lucifere sordu,

 

"Kolyenin mührünü kırmak için ne yapmam lazım?" dedi. 

 

Lucifer güldü ve

 

"Şuan hiçbir şey yapamazsın. Çok güçsüzsün. Zamanı gelince ben sana aşamaları söyleyeceğim. Çünkü tek bir mühür yok, yaklaşık 600 den fazla mühür yapıldı fakat serbest kalmam için bazılarını bozmamız yeterli. Gerisini ben yaparım, fakat şuan sadece güçlen." dedi.

 

Yuzhou o anda malikanesinden tekrar çıkacaktı. Malikanesinin içini temizlemesi için yine birisinin zihnini kontrol edecekti.

 

Tam malikaneden dışarıya çıkmak için kapıyı açtığında, birden hızla geriye doğru fırladı. Göğsünde olağanüstü bir acı hissediyordu, malikanenin bir odasının kapısına çarptı fakat kapı kırıldı ama Yuzhou durmadı ve bir sonraki duvara çarparak anca durdu. Duvar neredeyse kırılacaktı, çatlaklar oluşmuştu duvarın üzerinde.

 

Yuzhou'nun göğsündeki acı hem Luciferin sayesinde, hem de İnsan Tanrı'nın sayesinde birkaç saniye içinde geçmişti. Yuzhou yavaşça düştüğü yerden kalkarken, hızla birisi boğazından tuttu ve onu hızla yere çarptı. Yuzhou boğazını sıkan eli tuttu, daha sonra karşısındaki kişiye baktı. Karşısında gri-beyaz gözlü birisi vardı. Yuzhou kardeşini görünce şaşırdı, buzdan ve kara alevlerden kaçmayı nasıl başarmıştı?

 

Fakat şimdi bunları düşünme sırası değildi. Yuzhou hızla Rowan'ın elini sıktı ve boğazından çekti. Luciferin sayesinde ve son zamanlarda güçlendiği için Rowan'a karşı koyma şansı vardı. Hızla Rowan'ın elini boğazından çektikten sonra, ayakları ile Rowan'ı fırlattı ve kendisi ayağa kalktı.

 

Rowan'da düştüğü yerden ayağa kalkarken, elinde siyah bir kılıç belirdi ve

 

"Rebekah nerede?" dedi.

 

Yuzhou o anda bir şey demedi, Rowan siyah kılıcını hızla savurdu fakat Yuzhou refleks olarak kılıcı kolu ile engelledi. Bunu bilinçsiz bir şekilde yapmıştı. Kolunu Gerçek Buz ile kaplamamıştı bile.  Luciferin gücü sayesinde zaten güçlü vücudu daha da güçlenmişti. Bu kılıcın saldırısından sadece bir kesik ile engellemeyi başarmıştı.

 

Rowan o anda buna şaşırırken, Yuzhou gülümsedi. İyileşme gücü yüzünden yarası olağanüstü bir hızda iyileşti. Birkaç saniye içerisinde sanki hiçbir şey olmamış gibi yarası iyileşti.

 

Yuzhou, hızla kılıcı tutup Rowan'ı kendine çekti. Rowan o anda kendisine geldi, fakat Yuzhou'nun saldırısından kaçınamadı. Yuzhou hızla onun yüzüne bir yumruk attı ve Rowan geriye fırlayıp malikanenin duvarına çarpınca durdu.

 

Rowan hızla düştüğü yerden kalktı ve

 

"Güçlenmişsin Yuzhou. Fakat Rebekah'nın nerde olduğunu söylemezsen kendimi tutmayacağım." dedi.

 

Yuzhou o anda kendisine oldukça güveniyordu. Lucifer'in gücüne de güveniyordu. Bu yüzden bir şey demedi ve tekrar saldırdı. O anda Rowan derin bir nefes alıp verdi. Daha sonra gözleri parladı. Birden oldukça korkutucu bir aura yayıldı. Ölümcül bir aura, baskılayıcı bir aura. Yuzhou'nun en güçlü aurasından bile daha güçlü bir aura.

 

Fakat bu korkutucu auranın içerisinde, bir huzur vardı. Mutluluk vardı, o aurayı hisseden kişi kendisini o auraya bırakıyordu. Aura insanlara güven veriyordu. Bu iki aura birbiri ile oldukça zıt olsa da, bir uyum içerisindeydiler.

 

Rowan'ın saçları uzarken, Yuzhou'nun saldırısını hızla engelleyip birden bir duvarın önünde belirdiler ve Yuzhou'yu boynundan tutup duvara çarptı. Yuzhou yine Rowan'ın elini çekmeye çalışsa da, çabaları boşunaydı.

 

Yuzhou, bir anda oldukça korkutucu bir ses duydu. Bu sesi daha önce duymuştu. Anılarını gördüğü insan tanrı ölürken duyduğu sesti.

 

"O BENİM OLSUN!"

 

Bu ses oldukça korkutucuydu, sadece sesten Yuzhou karşısındaki gücün karşısında hiçbir şey yapamayacağını, öleceğini anlamıştı. Bu ses o kadar korkutucuydu ki, kaçmak istiyordu. Kaçamayacağını biliyordu. Sesten acı çekeceğini anlamıştı. Acı çekmemek için birden kendisini öldürmek istiyordu.

 

Fakat daha sonra bir kadın sesi duyuldu. Bu sesi duyunca az önce düşündüğü her şey kayboldu. 

 

"Hayır, o ikimizin olacak." 

 

Bu kadın sesi böyle demişti. Bu ses o kadar huzur vericiydi ki, Yuzhou o anda mutlulukla doldu. Fakat sesten yine öleceğini anlamıştı. Fakat bu sefer kaçmak istemiyordu, hiç acı çekmeyeceğini anlamıştı. Kendisini bıraktı. Hiçbir güç kullanmadan ölmeyi bekliyordu.

 

Yuzhou bunları sadece iki farklı sesten hissetmişti. Bu güç, onun karşı koyamayacağı bir şeydi. Fakat o anda Rowan konuştu ve tüm düşünceleri tekrar kayboldu.

 

"Kız kardeşim nerede?"

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr