78. Bölüm | Rakip Elemek

avatar
1423 2

İnsan Tanrı - 78. Bölüm | Rakip Elemek


Tüm krallar, temsilcileri ile birlikte masaya oturdular. Temsilciler, kralların arkasında ayakta bekliyordu. Odada gerçekten bir aura savaşı durmadan büyüyordu.

 

Bazı krallar birbirlerine düşmandı. Fakat onlar bu aura savaşını yapmayacak kadar olgunlardı. Ama, temsilciler güç gösterisi için gözlerine kestirdikleri kişilere bir aura yöneltiyorlardı.

 

Fakat Krallar'da sessiz kalamazdı. Onlar aurayı direkt olarak birine yönlendirmese de, kendilerini belli etmek için genel olarak etrafa yayıyorlardı.

 

Herkes geldikten birkaç dakika sonra, aile odaya girdi. Fakat sadece Kral ve Kraliçe odaya girmişti. 

 

Kral ve Kraliçe, masanın başına geçtikten sonra oturdular ve

 

"Hepiniz tekrar hoş geldiniz. Tüm herkesin birlikte uslu durması ne kadar güzel bir şey. Söylemek istediğim birkaç şey var. Öncelikle, burada, turnuva boyunca ya da bu şehirde kaldığınız sürece dışarıdaki düşmanlık ilişkilerinizi unutmak zorundasınız. 

Bu turnuvanın amacı sadece tüm krallıkların içindeki en potansiyele sahip genci ortaya çıkarmak ve ona destek olmaktır. Ve o genç burada bulunan temsilcilerden birisi.

Turnuva bir hafta sonra başlayacak. Turnuva zamanına kadar tek bir kural var. O da hiçbir şekilde şehirde olay çıkarmamaktır. Şehirde en ufak bir kavga bile olursa iki tarafta elenir.

Söylemek istediklerim bunlar. Fakat, son bir şey ekleyeceğim.

Bildiğiniz üzere, burası tarafsız bir bölge ve herkesin turnuvanın yapılacağından haberi var. Bu yüzden temsilcilerin kendilerine dikkat etmeleri gerekiyor. Sizin gücünüz için, size saldıranlar olabilir. Ya da bazı kişiler sizi elemek için bazı girişimlerde bulunabilirler.

Bu yüzden oldukça dikkatli olmanız gerekiyor.

Bu kadar. Hadi, yemek yiyelim." 

 

-

 

Yemek bittikten sonra herkes teker teker ayrıldı ve farklı noktalara gittiler. Aile, uçan krallar ve temsilcilere bakarken, kraliçe konuştu.

 

"Bu seferki sınavı anlamışlar mıdır?" diye sordu.

 

Kral gülümsedi ve

 

"Hepsinin anladığından emin değilm, fakat gerçekten gözüme kestirdiğim birkaç kişi var." dedi ve içeriye geçti.

 

Krallar, bu olayı biliyorlardı. Bu ayrı bir sınavdı. Temsilci sınavı anlamasa bile Kral'ın bunu ona söylemesi yasaktı. 

 

Yuzhou, o anda kendisini şehrin içinde bulmuştu. Kral onun önünde belirdi ve

 

"O Yaşlının söylediklerini duydun Yuzhou. Turnuva gününe kadar, yalnız kalacaksın. İster çalış, ister başka bir şey yap. Fakat ne olursa olsun, elenme." dedi ve birden ortadan kayboldu.

 

Yuzhou artık tek başınaydı. Şehrin yöneticisinin dedikleri tekrar aklına geldi. Şehirde gizlenmezse, bir şeyler yaşayacağını anlamıştı. Bu bir eleme sınavı gibi bir şeydi.

 

Yuzhou, görünmemesi gerektiğini biliyordu. Saklanabilirdi, fakat aklında bir şey vardı.

 

"Daren, sürekli görünmez olmamı sağlayacak bir tekniğin var mı? diye sordu rozetinden. Kısa sürede cevap geldi.

 

"Evet, var. Bir yüzük. Yüzüğü taktığın süre boyunca görünmez olabiliyorsun. Fakat yüzüğü çıkarırsan görünmezliğin bozuluyor. Yüzüğü eline en fazla 3 kere takıp çıkarabilirsin. Rozetin boyutuna koydum." dedi.

 

Yuzhou gülümsedi. Hemen yüzüğü boyuttan aldı ve eline taktı. Taktığı an görünmez oldu. Bir hafta boyunca görünmeden gezinebilirdi. Bir soru daha sordu.

 

"Herhangi bir saldırı yaparsam ya da başka bir şekilde görümezlik bozulur mu?"

 

Daren cevap verdi.

 

"Hayır, sadece elinden çıktığında bozulur." dedi.

 

Yuzhou, bir temsilci görürse ona saldırıp onu eleyebilirdi. Kendisi de görünmezdi. Bir hafta güzel geçecekti.

 

-

 

Yuzhou görünmez bir şekilde her yeri dolaşıyordu. Fakat şuana kadar hiçbir temsilciyle karşılaşmamıştı.

 

Şehri iyice gezmişti. Her yere gözleri ile bakıp hafızasına kazımıştı. Ayrıca, temsilcilerin sınavı çoktan başlamıştı gibi. Çünkü şehirde gizlice, kimseye görünmeden gezen birkaç farklı grubu görmüştü. Birileri çoktan harakete geçmişti.

 

Yuzhou o gruptan birilerini takip etmeye başladı. Takip ettiği grup beş kişiden oluşuyordu ve her birinin yüzünde siyah maskeler vardı. 

 

Yuzhou, grubu takip ederken şehirde insanların arasında gezen bir temsilcinin olduğunu gördü. Bu temsilci sınavı pek anlamamış gibiydi.

 

Yuzhou gülümsedi ve önündeki gruptan hızla birisini kenara çekti. Kimse bir şey farketmemişti.

 

Yuzhou, siyah maskelinin maskesini çıkardı ve hipnoz yeteneğini kullandı. Kendi görünmezliğini bozamazdı. Bu yüzden hipnoz tekniği ile o adamla konuşacaktı. O adamı korkutması gerekyiordu.

 

Yuzhou'nun hipnoz tekniğinde, Yuzhou kendisini bir başkası olarak göstermişti. Siyah saçlı, mavi gözlü birisiydi. Adamı tutuyordu ve haraket ettirmiyordu. Adam kaçmaya çalışsa da, Yuzhou kendi gücüyle onu tutabiliyordu. 

 

Fakat adam durmuyordu ve kurtulmaya çalışıyordu. Yuzhou adamın yakasından tutup havaya kaldırdı ve hızla duvara vurdu. Adam çırpınmayı bıraktıktan sonra Yuzhou gülümsedi.

 

Yuzhou, adamı havaya kaldırdı ve uçmaya başladılar. Yuzhou adama, şehirdeki gezen insanlar arasındaki temsilciyi gösterdi ve

 

"Ona saldırmanı istiyorum." dedi.

 

adam,

 

"Sen kimsin? Neden senin dediklerini yapacağımı düşünüyorsun?" diye sordu.

 

Yuzhou, adamın boğazından tutup havaya kaldırdı. Diğer eli ile elini adamın göğsünden geçirdi ve kalbini eli ile tuttu. Adam acı ile bağırdıtkan sonra,

 

"Kim olduğum önemsiz. Fakat, yaşamın benim elimde. Ölmek istemiyorsan dediğimi yap." dedi.

 

Bunu normal tonda söylemiş olmasına rağmen sesinde baskıcı, korkutucu bir aura vardı. Adam yapmak istemese bile yapmak zorunda olduğunu anlamıştı. Karşı çıkamazdı.

 

Yuzhou bunu anladığında gülümsedi ve hipnoz tekniğini bozdu. Adam kendisini başka bir yerde buldu. O temsilcinin geçtiği yerde saklanmış bir şekilde duruyordu. Neler olduğunu anlamadı fakat yapması gereken bir şey vardı ve onu yapacaktı.

 

Fakat etrafta oldukça fazla insan olduğu için herhangi bir teknik kullanamazdı. Hızla insanların arasına girdi ve temsilcinin üzerine atladı. Temsilcinin üzerine atladığında onu yumruklamaya başladı. İnsanlar hemen kaçmaya başladı, bazıları kavgayı izliyordu. 

 

Temsilci hızla üstündeki kişiyi fırlattı ve ayağa kalktı. Tam karşılık verecekken, şehir muhafızları geldi ve ikisini de götürdü.

 

Yuzhou o sırada gülüyordu.

 

Şehri yöneten aile de neler olduğunu anlamıştı. Ailenin yanında Krallar da duruyordu. Neler olduğunu herkes izliyordu.

 

Şehri yöneten Kral,

 

"Güçlü bir kişi, her zaman tetikte olmalıdır. Onlara saldırılabileceğinin haberini önceden vermiştim. Bunu anlamaları lazımdı. Bu yüzden kendilerini gizlemeleri gerekiyordu. Fakat, o bunu anlamadı ve herkesin içinde dolaştı. 

Sonuç olarak, ona saldırdılar." dedi.

 

Kral, bazı kişileri gördükleri temsilcilere saldırması için emir vermişti. Güçlü bir kişinin her zaman kendini gizlemesi ve tetikte olması gerektiğine inanıyordu. İz bırakmadan kaçması gerekiyordu. Bu yüzden, asıl turnuvadan önce böyle bir sınav düzenlemişti.

 

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44333 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr