121.Bölüm Çifte Kalkan Pitaro

avatar
1448 9

İnatçı Yükselen - 121.Bölüm Çifte Kalkan Pitaro


Pitaro ve Erthyo’ya bakan 3.yarışmacı bu ikilinin arasında hayatta kalamayacağını anladı. Bu yüzden hakeme doğru yürüdü ve fikrini belirtti.

‘’Ben bu maçtan çekiliyorum. 3. olmaya gönüllüyüm.’’

‘’Emin misin?’’

‘’Evet.’’

‘’Pekala.’’ Hakem boğazını temizledi, ardından rüzgâr büyüsü kullanarak sesini arttırdı ve bildirdi.’’ 3.Yarışmacı Ossyntan yarışmadan çekildi. 3 olmaya gönüllü olduğunu söylediği için bu yarışmayı final maçı olarak görebiliriz.’’

Ancak bu bildiri iki rakibi de pek etkilememişti. Baştaş beri Ossyntan onlar için bir rakip değildi, bunu kendisi de bildiği için işleri zorlaştırmamış ve geri çekilmişti fakat yine de gururu zedelenmişti.

Erthyo Pitaro’ya baktı ve onu denemek için birkaç büyü göndermeye karar verdi.

[Sekme Büyüsü: Yıldırımın 3 Laneti- 3 Sekiş]

Beyaz bir yıldırım Erthyo’nun elinden fırladı. Bu yıldırım o kadar hızlıydı ki bir anda Pitaro’nun önünde belirmişti.

Pitaro hızlıca duruşunu aldı. İki kalkanı önüne çekti ve kafasını hafifçe eğdi, ayaklarını biraz geriye götürdü ve yere daha sağlam bastı. Artık geçilmez bir dağ gibi havası vardı.Gök mavisi, gri tonu olan, üstünde aile armaları, şekiller ve büyü harfleri işlenmiş 2 kalkan bütün bedenini kaplıyordu.

Ding! Ding! Bzzzzt!

Ancak büyü onun kolayca engelleyebileceği bir büyü değildi.  Yıldırım sağ elindeki kalkana değdiğinde durmadı. Kalkanın soluna değen yıldırım, sekti ve sol elindeki kalkana gitti. Sol elindeki kalkandan ise bariyerin arkasına geçti ve Pitaro’nun kafa zırhına çarptı.

[Sersemletme devreye girdi.]

[Rakibin Anormal Durum Direnci yeteneğinin seviyesi yüksek. Sersemletme süresi 2 saniyeye düştü.]

[Rakibin Arındırılmış Deri yeteneği yüzünden Sersemletme Süresi 1 Saniyeye düştü.]

Erthyo bunu pek kafasına takmadı zaten içine neredeyse hiç mana aktarmamıştı fakat buna rağmen 1 saniye sersemletme uygulamıştı. Eğer gerçek bir savaşta olsalardı o adamı ağır bir yara alabilirdi.

Ancak bunu yapmadı zaten istediği şeyi almıştı. Rakibin [Anormal Durum Direnci] ve [Arındırılmış Deri] yeteneği onun bazı kozlarını ortaya çıkarmıştı.

‘’Anormal durumlar işe yaramayacak, ayrıca zehirde nafile. Işık ve Toprak Elementlerine yatkın ‘’ Erthyo analizini yeni bitirmişti fakat rakibi çoktan saldırıya geçmişti.

[Boğa Koşusu]

2 Kalkanında da 2 Büyük boynuz ortaya çıktı. Ağır zırhı hiç yokmuşçasına, bir tüy gibi koşuyordu. Erthyo’nun saldırısından rahatsız olduğu belliydi.

‘’Hakikatin Gözü’’

Erthyo büyük savaşta görmüştü ki Şeytan Ordusunun en büyük eksikliği savunmasıydı. Defanslarındaki kalkanlı birlikler tahta kalkanlar tutan düzensiz şeytanlardı ve eğer düzeltilmezlerse Ordu Boyutundaki şehir yok olabilirdi.

Ancak Mity onlara eğitim vermeyi reddediyordu. Bu yüzden hazır böyle bir rakibi varken onun bütün tekniklerini ezberlemek işine yarayabilirdi.

[Hakikatin Gözü]’nü devreye soktuktan sonra [Yıldırım Adım] yeteneğini kullandı, ayrıca kimsenin göremeyeceği ya da hissedemeyeceği miktarda İnat enerjisi koydu içine.

Kişiye Özel Yetenekler ve Enerjiler çok büyük bir özellikti, kişilerin gücünü katlarca arttırabiliyordu, hele ki Erthyo gibi Öz yaratmış kişiler Krallıkların savaşması için yeterliydi, eğer burada keşfedilirse bütün planları boşa giderdi.

Erthyo hızlıca saldırılardan kaçındı ve Pitaro’nun kalkan saldırılarını izlemeye başladı.

Alttan gelen yatay bir saldırı için zıpladı ve kalkanı bir basamak olarak kullanıp kaçtı. Gövdesine gelen [Toprak Diken]’li saldırıyı geri atlayarak kaçındı.

Erthyo bu saldırıları izlemeye devam etti. Fakat bu saldırılara bir değerlendirme yapması gerekseydi diyebileceği şey, Yıkılmaz bir Dağ, Tehlikeli Silahlar ve Uzuv gibi kullanılan kalkanlar olurdu.

Rakibi sanki dans ediyordu. Kalkan olup olmadığını umursamıyormuş gibi kalkanları zamanı geldiğinde bir kılıç zamanı geldiğinde bir kalkan olarak kullanıyordu. Bazen bir katalizör olarak kullanıp farklı saldırılarda yapıyordu.

Ancak Erthyo’yu en çok şaşırtan ve yaralanmasını sağlayan saldırı;

[Sağ Gösterip Sol Vurmak]’dı

Pitaro aşağı saldırı yapıyor ancak sonraki saniye kalkanı öyle bir çeviriyordu ki Erthyo’nun alnı çiviler yüzünden delik deşik olmuştu, kafatası bile delinmişti fakat hızlıca iyileştirerek hayati bir saldırıyı engellemişti.

Ancak rakibi durmadan aynı tekniği farklı yollarla kullanıyordu.

Pitaro kolunu kesmek için yatay bir kalkan saldırısı kullandı, Erthyo kolunu çektiğinde ise kalkanı anında düzleştirdi ve Erthyo’nun ön gövdesini deldi.

‘Hoho..Demek bu yüzden senden Kılıç ve Kalkan Niyeti seziyorum. Cidden yeteneklisin fakat olayı çözdüm.’’

Hakikatin Gözleri tüm detayları ile tekniklerini Erthyo’nun beynine kazımıştı.

Ayrıca Erthyo Hakikatin Gözünün yeni bir yeteneğini de öğrenmişti.

[Ezberle: Rakibin yeteneklerinin arkasındaki anlamı, kavramları ve tekniği ezberle ve beyninde bulundur. Bu yetenek ile istediğin tekniği öğrenebilir ve kullanabilirsin fakat bir yetenek öğrenmek en temel 2 kullanım hakkı gerekir. Yeteneğin gücüne göre bu haklar yükselebilir.]

Erthyo şu an toplam 8 kere [Hakikatin Gözü]’nü kullanabilirdi. Bugün bir kere kullandığı için 7 hakkı kalmıştı.

Altın renkle parlayan [Hakikatin Gözleri] Maviye dönüştü. Bu dönüşüm ile Erthyo’nun gözleri daha da hızlanmıştı.

Şu an tekniği emiyormuş gibi hissediyordu. Tekniğin kullanım şekilleri, tekniğin duruşları, gereklilikleri, amacı… Her şey beynine kazınmıştı. Buna karşılık ise 7 hakkın hepsi gitmişti.

Erthyo 10 dakika boyunca bu tekniği ezberledikten sonra tatmin olmuş bir şekilde kafasını salladı.

‘’Kızlardan 1 aylığına izin alıp Ordu Boyutuna gitmem gerekiyor. Bu teknik çok güçlü bir Miras, eğer bunu öğrenebilirlerse Ordu seviye atlamış olacak resmen.’’

Pitaro bir süredir saldırıları tutturamıyordu ve şu an çıldırmak üzereydi, Erthyo’nun yüzündeki tatmin olmuş suratı görünce o da bir şeyler anlamıştı.

‘’Sen… Sen benim tekniğimi mi öğrenmeye çalışıyorsun? ‘’ Bir kişinin savaşta tekniğini öğrenmek o ustaya yapılabilecek en büyük saygısızlıktı. Onu hor gördüğünü sadece tekniğini çalıp, kendisini bir bileme taşı olarak kullandığını belirtiyordu. Eğer iki Krallığın ustaları arasında böyle bir olay olursa, Krallıklar arası savaş bile çıkabilirdi.

Toprak Renkli Alevler kalkanlardan çıkmaya başladı. Ayrıca Toprak Ejderhası başları da iki boynuzun yerine geçmişti.

Pitaro’nun baskısı resmen ikiye katlanmıştı. Bütün seyirciler nefeslerini tutmuş, saldırıyı bekliyorlardı.

‘’Demek savaş sırasında benim tekniğimi öğrenmeye çalışırsın. O tekniğin öğrendiğin son teknik olmasını sağlayacağım.’’ Pitaro’nun gözleri delilik ile doluydu. Resmen çığrından çıkmıştı.

Erthyo bu hareketle ne kadar büyük bir tabuya dokunduğunu anlamıştı. Hareketi sükûnetli bir savaşçıyı delirtebilecek cinstendi. İleride bunu yaparken daha dikkatli olmalıydı.

Fakat kafasına pek takmıyordu. Rakibi böyle bir saldırı yaptığına göre onu öldürse bile bir şey diyemezlerdi.

‘’Öğrenmişsem ne olmuş? Onu koruyamayacak kadar güçsüzsen benim basamak taşım olman ve ona layık olan birine vermen daha iyi olur.’’ (Erthyo)

Bu sözler ateşe benzin dökmek gibi bir etki yaratmıştı. Delilik hat safaya çıktı, hatta Toprak Alevlerinin gücü 2’ye katlanmıştı.

‘’Geber!!!!!!’’ Gür sesi herkesin kulaklarında bomba gibi patlamıştı. Gücü 2 katına çıkmış ve şu an ölüm saldırısı yapıyordu.

Tod ayağa kalkmak ve savaşı durdurmak istiyordu fakat Pitaro saldırıyı başlattığı anda Wiar gözlerini Tod’a dikmişti. Soğuk gözleri ile hareket etmemesini söylüyordu. Tod sadece bir Lonca Lideri idi ve bir kahraman ve 1.prens üstüne geleceğin Kralı olabilecek yegane aday olan Wiarın yanında bir karınca gibiydi. Ay Ülkesinden olmasa bile Kraliyet Ailesi aralarında seçim yapmak isterse kendisini bir çöp gibi kenara atabilirlerdi.

Bu yüzden dişlerini sıktı ve oturmaya devam etti.

Erthyo bunların hiçbirini önemsemiyordu, rakibi ne kadar güçlü bir savunması olursa olsun mutlak gücün karşısında hiçbir şey yapamazdı.

Elini bir bıçak şekline getirdi, Kılıç Niyetini içine doktükten sonra koyabildiği bütün güçlü teknikleri koydu.

Buz Mırağı, Buz bağlama, Kan dondurma, Anlık Yanma, 5.Yumruk: Poseidonun Hükmü, 3.Yumruk: Yeryüzünün Yarılması, Volkanın Fışkırması.

Bütün bunları kılıcına aktarınca çok küçük, nokta kadar, bir kozmik latte rengi ortaya çıktı. Bu [Evrenin Kılıcı] Tekniğiydi.

[4.Adım: Yıldırımla Bir]

Gümbürrr!!!!!

Büyük bir Yıldırım sesi duyuldu, Erthyo yıldırıma dönüşmüş halde rakibine hücum etmeye başladı.

Pitaro kalan son bilinç kırıntısı ile bir sürü yetenek aktif etti.

‘’Zırh devreye gir ‘’

[Toprak Beden: Kuru Kayalı Toprak]

[Işık Deri]

[Kalkan Tekniği: On Bin Kalkan Savunması]

[Birleştirilmiş Kalkan Yeteneği: Kılıç-Kalkan Bir]

[Kalkan Tekniği Nihai Form: Altın Kalkan Lordunun Öfkesi]

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44341 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr