Erthyo gözlerini bir odada açtı.Oda şifalı bitki kokuyordu ve dezenfekte edilmişti , gözlerini açtığında odadan  hemşire kıyafetli bir kadın çıkıyordu . Erthyo üstünde serin bir şey hissediyordu .Bu yüzden önüne baktığında tüm bedeninin renksiz bir jelle kaplandığını gördü.

Jel şifalı bitkilerin ve sıvıların karışımından oluşuyordu.Erthyo jellin gözeneklerinden girerek hasarlı dokuları iyileştirdiğini hissedebiliyordu.Bu yüzden jelli sökmedi ve yataktan kalktı.

‘’ov.. ov ov ov ..’’ Hareket etmek bile işkence gibiydi , Erthyo ilk defa bu kadar ciddi yaralanıyordu  bu yüzden yürümesi çok zordu. Sendeleyip duruyordu.

Ancak bu tehlikenin bir yararı vardı.Bedeni önceki halinden daha sağlam ve dayanıklıydı.Ayrıca Usta-Üst Seviyesinin sınırlarına dayanmıştı. 

Bunun nedeni kalbinin yanındaki özdü.

[İnatçi Öz:İnat Enerjisinin etkisini arttırır.Ayrıca her bir İnat Enerjisini saflaştırır .Mananı İnat Enerjisine dönüştürmeni sağlar.%10 Mana %5 İnat enerjisine dönüşebilir.Ayrıca Atmosferden İnat enerjisini çekmeni , böylelikle süreklilik sağlamana yarar]

Düşündüğünden daha iyiydi , enerji üzerindeki kontrolü dahada artmış , ayrıca etrafta mana dışında turuncu bir enerjininde olduğunu görmesini sağlamıştı.Bu enerjiler kendi inat enerjisi eksildiğinde kendisinie süzülerek ona yardım edecekti.

‘’İo iyi misin ? ‘’(Erthyo)

‘’Sonunda uyanmışsın.Evet iyiyim ‘’(İo)

‘’Ejderha nerde ? ‘’(Erthyo)

‘’Kendine bir in buldu , şu sıralar evrim geçiriyor olmalı.’’(İo)

‘’Herkesin kendi sınavları vardır.Karışmamam gerekli .’’ 

Erthyo gerindi  ve odadan çıktı.

‘’Uyandığınız için tebrikler Lordum. ‘’Kapının arkasındaki iki şovalye Erthyo’yu görünce diz çöktü .

‘’Beni burada koruduğunuz için teşekkürler.’’Erthyo onlara teşekkür ettikten sonra omuzlarına vurdu ve oradan ayrıldı.Şuanki amacı zamanın ne kadar geçtiğini öğrenmekti çünkü A seviye sınava girmesi gerekiyordu.

Kralın odasında gergin bir atmosfer vardı.Şuan herkes o ormanı nasıl halledeceklerini düşünüyorlardı.En güçlüleri olan Erthyo bile bir tanesini yenerken bu kadar zorlanıyorsa  onlar   yüzlerce kayıp vermeden onu öldürmeleri imkansızdı.

Bu yüzden bunun hakkında toplantı yapmışlardı  ,  Kioz ve Gözcünün fikri şimdilik beklemekti , taşlar onlara isteyerek saldırmıyordu bu yüzden belirli bir güce geleseye kadar bekleyip  sonra saldırmaktı , Lii ve Alevin fikri ise ne kadar kayıp vermeleri gerekirse gereksin onları şimdi yok etmekti , kendileri güçlenirken o taşların güçlenmemesi çok aptalca bir düşünce olurdu.

Üstelik savaş alanında gördüklerine göre bu taşlar bir rakip gördüklerinde çıldırıyorlardı .Bir kez onların görüşlerine girdiklerinde bu şehir yok olurdu.

İki grup bunu tartışırken odanın kapısı açıldı.

Erthyo’nun çıplak bedeni içeri girdi.Şuan Erthyo sadece kısa don giyiyordu.Üstündeki Jeller bozulmasın diye giysi giymemişti.Bu jeller düşündüğünden daha işe yarardı.

Grup kapının açılıp Erthyo’nun girdiğini gördüğünde şaşırdı , daha tepki veremeden odada iki kız sesi duyuldu.

‘’Lordum’’

‘’Efendim’' 

Ateş ve Lucifer çoktan Erthyo’nun yanına varmışlardı.İkili Erthyo’ya iki taraftan  sarıldı, yüzlerine jell bulaşmasını önemsemeden ona sıkıca sarıldılar.

Erthyo kızların ayrılmaya niyeti olmadığın görünce ağır adımlarla ana masaya gitti ve oturdu.

‘’Lordum uyanmanızı en içten dileklerimle kutlarım.’’(Kioz)

‘’Sağlığınızın iyi olmasına duacıyım Lordum.’’

Tüm yardımcı Liderler kendi iyi niyetlerini dile getirdi.Erthyo içtenliklerini görünce herkese teşekkür etti ve aklındaki soruyu sordu.

‘’Bu Jelli kim yaptı ?’’(Erthyo)

Tüm yardımcı Liderler bir kadına döndü.Kadın beyaz saçlıydı fakat yüzünde tek bir kırışıklık yoktu , genç ve yaşlının karışımı gibi bir şeydi.

‘’Bu Zuvie cevaplıyor.Lordum benim oğlum yaptı.’’Kadın Erthyo’nun bu jelli sorduğunu görünce önce sevindi ancak yüzünde hiç duygu belirtisi göremeyince kötü bir şey yaptıklarını düşünmüştü.

‘’Alev Bayan Zuvienin oğluna sorun  .Eğer  eczacılıkla ilgileniyorsa  ona tüm imkanları sağlayacağız ‘’(Erthyo)

‘’Çok Teşekkürler Lordum.Bu Zuvie sizin lütfunuzu alabildiği için çok şanslı.’’Zuvie Erthyo’nun böyle bir şey yapmasını beklemiyordu .Bu sözleri duyunca oğluyla duyduğu gurur katlanmıştı.

‘’Emredersiniz Lordum.’’(Alev)

Erthyo bunuda hallettikten sonra yanındaki iki kıza döndü.Kızlar onu hala bırakmamıştı bu yüzden ikiliyi itti.

‘’Yeterince sarıldınız .Önemli bir işim var .’’(Erthyo)

‘’Özür dilerim Lordum.’’

‘’Biraz Abarttım Efendim.’’

Ateş ve  Lucifer yaptıkları şeyi anladıklarında yüzleri kızardı.Bakışlarını kalabalıktan kaçırarak yere baktılar.

‘’Kioz ben bayılalı kaç gün geçti ? ‘’(Erthyo)

‘’6 gün 21 saat Lordum.’’(Kioz)

‘’Daha sınava zaman var.Benim bilmem  bir konu var mı  ?’’(Erthyo)

‘’Bayan Hiori 2 gün içinde maceradan döneceğini bildirdi ,Bayan Alexde onunla beraber gitti , Bayan Jenny Ruhlar dünyasına Ruh Suyunu bulmak için gitti , yaklaşık 2 haftaya döneceğini söyledi.Bunun dışında 2 medeniyetle karşılaştık ancak bunlar küçük kabileler , Bir ve İki onları himayemiz altına almak için gitti.Bunun dışındaaa….’’Kioz kağıtları bir süre karıştırdı.’’Köleniz olan kedi evinden hiç çıkmadı , ayrıca bu dünyaya özgü maden  ve meyvelerde bulduk.’’

‘’Kölemi boşverin.İstediğini yapsın , onu buraya birlikleri eğitir diye getirmiştim fakat yanlış eğitirse çok büyük sorunlar ortaya çıkar bu yüzden şimdilik ona dokunmayın.Maden ve meyve çıkarmak için yeterli insan var mı ? ‘’

‘’Var fakat ucu ucuna yetiyor ya yeni Şeytanlar bulmamız gerek ya da Lucifer hanım birkaç insan yakalayıp onları Şeytana dönüştürecek.’’(Kioz)

‘’Bu şeytana dönüşmede insan halindeki hatıralara sahip olunuyor mu ? ‘’(Erthyo)

‘’Evet , bu sadece zorunlu ırk değişimi gibi bir şey .’’(Lucifer)

‘’O zaman yetimlerden , kimsezilerden , terk edilmiş köylerden insanlar toplayın.Bize itaat edecek birileri lazım , eğer baş kaldırmaya çalışırlarsa zarara uğrarız  ve en başa geri döneriz.Eğer hiç bulamazsanız zorla birilerini kaçırın ve onları köleleştirin’’

‘’Anlaşıldı ‘’ (Herkes)

‘’Başka bir şey yoksa ben gidiyorum.’’Kioz başka bir şey olmadığını onayladığında Erthyo hızlıca odadan çıktı.Üstüne bir şeyler giydi ve  Drag haline dönüştü ve zindana girdi.Yüzündeki maskeleri ve eldivenleri çıkarmayıda unutmadı.Drag halindeyken bu yaraları  1 günlüğüne bastırabiliyordu.

Erthyo handaki odasından çıktı,sokakları hızlıca geçti ve maceracılar loncasına ulaştı.Şuan Maceracılar loncasına bir akın vardı.Erthyo neredeyse içeri giremiyordu ancak lonca kartını gösterince resepsiyonist kendine bir yol açtı ve sınav alanına götürdü.

Sınav alanı spor sahası kadar büyüktü.Kenarlarda izleyiciler için oturma yerleri vardı ve bu yerler gittikçe doluyordu.Savaş alanının doğu tarafında özel oturma bölgeleri vardı.Etrafı doluydu fakat oraya oturan tek bir kişi yoktu.

Resepsiyonist Erthyo’yu savaş alanına girdiğinde tek başına bıraktı.Erthyo bir kenara geçtiğinde oturdu ve zamanı bekledi.

‘’Çocukda kim  ? Yarışmacılardan birinin oğlu mu ? ‘’

‘’Çok şirin.Hey çocuk gel buraya , ablanla beraber otur.’’

‘’Bildiğim kadarıyla oraya yarışmacılar dışında girmesi yasak .Bu çocuk bir yarışmacı olmalı.’’

‘’Yok artık.Çocuk 15 yaşında ve  A seviye sınava mı girecek ?  Gereksiz laflar etme , büyük ihtimalle yeni yükselen bir maceracının oğludur ve sınavı ilk elden izlemek istiyordur.’’

Seyirciler tahminlerini yapmaya başladılar.Ancak Erthyo bu tahminleri hiç umursamıyordu , o buraya A seviye sınava gelmişti , bundan başka her şey önemsizdi.

Yarışmacılar yavaşça gelmeye başladı.Toplam kendisi ile beraber 21 kişiydi.Herkes birbirinden uzak duruyor ve iletişime geçmiyordu.

10 Dakika sonra Lonca Lideri Tod geldi .Özel oturma alına geçti , boğazını temizledi ve konuştu.

‘’İzleyicilere ve Yarışmacılara hoş geldiniz demek istiyorum.’’Sesi yüksek değildi ancak heryerden duyuluyordu.Muhtemelen rüzgar büyüsünü kullanıyordu.

‘’Bildiğiniz gibi her yıl A seviye maceracı sınavı farklı oluyor.Bu seferkide diğerlerinden farklı , yakında Kahramanlar Buluşması olacak  , ancak bu Kahramanlar herkesin bildiği kahramanlar değil  , halkın arasından kahramanlarda olacak .Bu yüzden bu yıl A seviye sınavları diğerlerinden daha önemli .A ve üstü seviye maceracılar bu buluşmaya katılıp 200.kata gidebilecek.’’

‘’Ancak 200. katın bossu çok güçlü .A ve S seviyelerin idare edebileceği bir şey değil. En düşük SS seviyeler bunla baş edebilir.Fakat size bu sözü verdiğimiz için tabikide tutacağız.Bugün 7 Ülkenin kahramanlarını ve prenseslerini çağırdık  , bu kişiler sizin aranızdan belli kişileri seçecekler  ve yanlarına alacaklar , 3 hafta sonraki etkinliğe kadar onlarla eğitim yapabileceksiniz.’’

‘’Bu yüzden şimdi onları çağıralım.’’

Bu kelimeler Erthyo’nun zihninde bomba gibi patlamıştı.7 Ülkenin prensesi ve Kahramanları…. Yani onlarda burada olacak.

Erthyo bunları düşünürken alkış sesleri gelmeye başladı.Herkes bir yeri gösteriyor ve tezahürat ediyordu.

Erthyo oraya döndüğünde öldürme niyetini kontrol etmekte zorlanmıştı.Büyü Ülkesinin Prensesi Scarlet kırmızı bir giysi giyiyordu , Ejderha pulları boynunda bir kolye gibi durmuştu , yüzündeki makyaj ile beraber çok güzel görünüyordu.Onun yanında ise akademiye giriş sınavında dayak yine kahraman vardı.Göğsünde asa motifli mavi saçlı kahraman.Scarlet BüyükUsta-Orta seviyedeydi , Kahraman ise BüyükUsta-Üst seviyedeydi.

2.Olarak içeri Çekiç Ülkesinin prensesi Tina girdi , Mor saçları ve mor giysisiyle Scarletten geri kalmıyordu  , yanında ise turnuvada göremediği fakat ona çok benzeyen bir adamdı.Gri  saçlı , elinde ağır çekiç tutan yakışıklı bir adamdı.Tina BüyükUsta-Orta , adam BüyükUsta-Üst seviyedeydi.

Bundan sonra diğerleri girdi her prenses BüyükUsta-Orta seviyeye kadar yükselmişti , hatta hepsi sınırlardaydı , kahramanlar ise Bilge aleminden bir adım uzaktaydı.

Erthyo’nun öldürme niyeti giderek yükseliyordu ancak en yükseği sonuncusundaydı.Diana ve Wiar’ın girdiğinde olmuştu.Wiarın yüzündeki o sırıtışı görünce Öldürme Niyeti herkesi bir saniyelik titretecek kadar yükselmişti.

Ortam bir anda buz gölüne dalmış kadar soğudu , kırmızı öldürme niyeti bütün sahayı kaplamıştı,  yarışmacıları ve izleyenleri şaşkınlığa uğratmıştı.

Tod Erthyo’ya şaşkın bir yüzle baktı.Wiar bile bu öldürme niyetinden dolayı sahaya keskin gözlerle bakmaya başladı.Erthyo yanlışını anlayınca beceriksizce güldü ve kafasını çevirdi.

Ancak duyduğu ses onun geri dönmesine yol açtı.

‘’Benle dalga geçmeyin.’’Bu berrak , huzur getiren , sevimli sesi tanımıştı , bu 5 yıl ona baktığı Ermy’nin sesiydi.Sesi berrak ancak üzgün geliyordu.Erthyo oraya dönünce onları gördü.

Mira , Erym ve İreny yan yana gülüşüyor ve gülüyorlardı.Solver ve takımı onların biraz uzağında yürüyordu.

Kızlar gündelik kıyafetleri ile gelmişlerdi.Ancak bu bile diğerlerini gölgede bırakabilecek cinstendi.Hatta onların yanında Sakura bile vardı.Onlarla beraber konuşuyor ve gülüşüyordu.

Hafif bol kimonosunu giymişti ve belinde bir katana  taşıyordu.Saçları güzelce toplanmış ve şekil verilmişti , saçlarında kiraz çiçeği şeklinde tokalar  takılıydı , temiz ve güzel yüzü eklenince bir ustanın işlediği bebek gibi görünüyordu.

Erthyo kızlara bir süre baktıktan sonra kafasını çevirdi.Şimdi bunun sırası değildi.

Şimdi Katliam zamanıydı.