68.Bölüm Tanışma

avatar
1715 12

İnatçı Yükselen - 68.Bölüm Tanışma


Bu savaşa bu kadar enerji harcamak istemiyordu fakat  bu Şeytan evrim geçirerek güçlenmişti.Eğer bu kadar büyük hasar vermeseydi ölmezdi.Yenilenme hızı çok yüksekti.Ancak Erthyo ile karşılaştırılamazdı.

Erthyo sarmaşıklardan tırmandı ve savaş alına geri döndü.Fakat Savaş çoktan bitmeye yakındı.

Erthyo'nun son yaptığı hareketten sonra Yarı-Ejderha prenses Kimerayı bastırmıştı.Kimeranın her tarafı yaralarla kaplıydı.Mide kısmında devasa bir kesik vardı ve bağırsakları aşağıya dökülüyordu.

Keçi kafası kopmuştu ve Aslan kafasının bir gözü kesikti.Tamamen bitikti.

Diğer prensesler ise kalanları halletmişti.15 Şovalyeden 7 tanesi hayattaydı.Özellikle Lider gibi görünen  miğfrende kırmızı bir tüy olan yakışıklı adam çok kötü durumdaydı.İki kolu kopmuş halde sedyedeydi.Gözleri ıslak bir bezle örtülmüştü ve çok fena terliyordu.

Rahibe prenses yanında durmuş ellerini birleştirmiş bir şekilde dua ediyordu.Her duanın sonunda altın bir ışık şovalyeye iniyor ve onu iyileştiriyordu fakat yaraları Şeytani enerji yüzünden deforme oluyordu.Rahibe buna yeterli değildi.

Erthyo yavaşça gruba yaklaştı.

Gruba vardığında Jenny,Ermy ve İreny yanına gittiler.

''Nasıldı ? ''(Jenny)

''Lanet hamam böceği.Benim etimi yedikten sonra evrim geçirmeye başladı.Sonra aşağıda bir zindan bossuyla kapışmaya başladı ve onu yiyerek evrim geçirmeye çalıştı fakat ikisinide öldürdüm.Ayrıca şöyle şeylerde buldum...''Mağarada bulduğu şeyleri açıkladı.

''Athenanın kutsaması azımsanacak birşey değildir.Athena zeka,strateji tanrısı olarak geçer.Eğer birisi bunu alırsa ve kutsama kazanırsa o kişinin üsleri çok iyi bir taktikçi kazanbilir.''(Ermy)

''Ve bu kapuşonlu giysi çok garip.Hiç bilmediğim bir maddeden yapılmış,elimden kayıyor gibi bir his veriyor .Ayrıca ismi bile garip Reenkarnasyoncunun Kapuşonlu Giysisi,herhangi bir reenkarnasyoncu hatırlamıyorum.''(İreny)

Erthyo kapuşonluyu giydi.Zaten siyah bir kumaş dön giyiyordu ve bunuda üstüne geçirince bir film yıldızına benzemişti.

''Yakıştı.''(Jenny)

''Evet.Daha da yakışıklı oldu.''(Ermy)

Erthyo giysiyi giydikten sonra ''Ugh''diye bir ses duydu.Sesin olduğu yere baktığında Şovalye kaptanı acı içinde inlediğini gördü.Rahibe ise ona yardım etmek için elinden geleni yapıyordu.

''Sanırım bir çift. ''(Erthyo)

''Hayır öyle değil. ''(İreny)

''O zaman neden bu kadar çok uğraşıyor.''(Erthyo)

''Bu inançlarından dolayı.O kız  Din Ülkesinin prensesi.Din Ülkesinin Kraliyet Ailesi Işık Tanrıçasına tapar ve Işık Tanrıçasına innlar için  her insan değerlidir.Eğer bir insan daha kurtarabilecekler ise canlarını bile verebilirler.İnançlarına göre Işık Tanrıçası yaptıkları iyilikleri hatırlayacaktır.Tanrılarının onları hatırlaması her kişi için önemlidir.''(İreny)

''Yapacak birşey yok.Yardım ettik.Tamamlayalım.''(Erthyo)

Erthyo Rahibenin yanına gitti.Rahibe o sırada birşeyler fısıldıyordu.

''Eğer yaşam gücümü yakarsam bu adamı kurtarabilirim.Sonucunda öleceğim fakat Işık Tanrıçası beni hatırlayacak.Beyninin bir yerinde bile bulunmam  bu fedakarlığa değecektir.Evet,Evet,böyle yapmalıyım.''

Sarı saçlı,saçları örülü  ve kafasının üstünde ise çiçekten bir taç vardı.Bir Rahibe ve Prenses kıyafetinin karışımı,beyaz bir elbise giyiyordu.Bol bir elbiseydi fakat saf güzelliği temsil ediyordu.Teninin görünen yerleri pürüssüz ve parlaktı.Yüzünde hiç makyaj yoktu ancak böyle bile insanların havızalarından silinmeyecek bir güzellikti.

Kız birinin yanına geldiğini hissetmiş gibi oraya döndü.Erthyo'yu görünce yüzüne bir gülücük kondurdu.Yaraları iyileştirmeye devam ederken konuşmaya başladı.

''Siz Kurtarıcımız olmalısınız.Işık Tanrıçası adına teşekkürlerimi sunuyorum.''

''Önemli değil.Yardım etmek görevimdi.''Erthyo bu kızda bir izlenim bırakmak için nazik ve her insana değer veren bir ses tonuyla konuştu.

''Teşekkürler.Benim ismim Elizabeth.Sizinle konuşmak isterdim fakat önce bu adamı kurtarmam gerekiyor.''Gülümsemesi yerine ciddi bir ifade aldı.Son kısımları Erthyo ve etraftakiler duymasın diye kısık sesle söylemeye başladı.''Gerçi sizinle birdaha konuşabileceğimiz sanmıyorum.''

Tam Yaşam gücünü yakacakken Erthyo seslendi.

''Yardım edebilir miyim ? ''(Erthyo)

''Eh ? İyileştirme yeteneğine sahip misiniz ? ''(Elizabeth)

''Şey sadece su ve ateşte .''Erthyo başka birşey söylemeden İyileştirici Anka alevlerini aktif etti.

Aynı zamanda adamın bedenini Su ile kapladı.Böylelikle suyun İyileştirme(Tamamlama)Özelliği ile adamı daha hızlı iyileştirebilirdi.

Adamın bedenindeki Şeytani enerjiye bakmadı bile .Bu enerji kendi soyu kadar güçlü olmadığı ya da saf olmadığı,üstünden gelemeyeceği kadar çok olmadığı sürece sorun değildi.

Adam suyun içinde önce kollarına kavuştu.İçsel yaraları Anka Alevleri ile yavaşça yenilendi.

Adam derin derin nefes almayı,çokça terlemeyi bıraktı.Ardından yavaşça derin bir uykuya daldı.

Elizabeth bunu görünce hem şaşırdı hem de sevindi.

''Suyun tamamlama özelliğine mi sahipsin ? Acaba-Acaba banada öğretir misin ? ''(Elizabeth)

''Ne ? ''

''Eğer bana öğretirsen daha fazla insan kurtarabilirim.Böylelikle Işık Tanrıçası beni daha fazla hatırlayabilir.Merak etme diğer dünyada borcumu ödeyeceğim.Seni Işık Tanrıçasının altına almaya çalışacağım.Lütfen''Kız tamamen kafasını din ile bozmuştu.Ancak istekte bulunurken bir çocuğa dönmüştü hatta gözleri bile parlıyordu.

Erthyo bunun sevimli olduğunu düşündü ve istemsizce kızın yanağını sıktı.

''Ah,Afedersin.İstemsiz oldu.''Erthyo hızlıca elini geri çekti.

''Ö..Önemli Değil.''Daha önce bir erkekle tensel temasta bulunmamış bir kız için bu etkileşim biraz fazla gelmişti.Yüzü kıpkırmızı olmuştu.

''Tamam,Tamam siz ikiniz flörtü bırakın.''O sırada bazı ayak sesleri geldi.

Erthyo sesin geldiği yere dönünce kalan 4 prensesde gelmişti.Ayrıca Yuide oradaydı.

''Öncelikle ben kendimi tanıtayım.Ben Büyü Ülkesinin Prensesi Scarlett''Beden ölüçleri diğerlerin göre daha dolgundu.Göğüs bölgesi devasaydı.Kalçaları Göğüsüne göre küçüktü fakat yinede görünüşte büyüktü.Göbek kısmı yağsız gözüküyordu.Kırmızı gözleri alev gibi parlıyordu.Boynunda birkaç kırmızı Ejderha pulu vardı fakat onlarda İpek gibi Kırmızı saçlarının arkasında saklı kaldığı için pek göze çarpmıyordu.

''Ben Tina.Çekiç Ülkesinin Prensesi.Bizi Kurtardığınız için teşekkürler.''Elinde mithrilden bir çekiç tutuyordu.Çekiçin üstünde rünik yazılar vardı.Orantılı bir güzellikti.Mor saçları yüzünden göze çarpıyordu ve en önemlisi ise el işi gibi yüzüydü.Görenler böyle bir yüzü olan kızın az önceki vahşi savaş yapan kadın olduğunu anlamazdı.

''Ben Francesca.Ay ülkesinin Prensesiyim.Yardımın için teşekkürler.''Ay gibi parlayan kül rengi saçları vardı.Yukarıdan aşağıya doğru,Beyazdan griye gidiyordu.Tenide hafiften parlıyordu ve göz alıcı güzelliğini vurguluyordu.Gözlerinin içi yıldızlı gök yüzü gibiydi ve göz zarı bunu gök yüzünü tamamlayan ay gibi beyazdı.

''İsmim Diana.Tüccar Ülkesinin Prensesiyim.Eğer yardımın olmasa idi Kazanma şansımız %46'ydı.Teşekkürler.''Duygusuz bir sesi vardı.Arzın sesi gibi değildi.Arzın kalbi bir kova ise içindeki duygular bir su idi ve bu su dökülmüş gibi bir sesi vardı.Yani zorla çıkarılmış gibi fakat Dianada kova bile varmıydı belli değildi.Saçlarını iki yandan toka ile 2 at kuyruğu yapmış pembe saçlı bir kızdı.Lolimsi bir hava veriyordu fakat olgun olduğu yüz ifadesinden belliydi.

''Sakura Yui.Dünya Krallığının Prensesi.Kurtardığınız için Teşekkürler Kahraman-sama .''Açık pembe bir kimono giymişti ve göbek tarafında bir kumaş ile bağlanmıştı.Kimonoda kiraz çiçekleri işlenmişti ve japon güzelliği ile birleşince çarpıcı bir görüntü oluşturuyordu.

''Dünya Krallığı ? Ne ara bizimkiler bir krallık kurdu.''(Erthyo)

''Demek Kahraman-sama'da Dünyadan.Yaklaşık 3 ay önce bize bu hakları verdiler ve gelişmeye başladık.Japonyada bu ülkenin yöneticisi.''(Sakura)

''O zaman oraya geldiğimde Sakura-sanı ziyaret etmem gerekliydi.''Erthyo Japonlar hakkında genel bilgileri biliyordu.İsmi Yui idi fakat ilk tanışmada öyle seslenirse büyük bir kabalık etmiş olacaktı yani aile adı ile seslenmesi daha iyiydi.

''Kahraman-samayı ağırlamaktan mutluluk duyarım .''(Sakura)

''Benim adım Erthyo.Gezginim.''(Erthyo)

''Erthyo,Nereye gidiyorsun ? ''(Tina)

''Ruhlar Diyarına gidiyorum.Hala bir Ruhum yok .''(Erthyo)

''Bize oraya gidiyoruz.Sakura'nın bir Ruhu yok.Onada bir Ruh ayarlayacağız.İstersen bizle gel.''(Scarlett)

Erthyo İreny ve Ermy'ye döndü.

Kızlar iç geçirdi ve kabul etti.

''Olur''(Erthyo)

 

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44246 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr